Cinlerin Algı ve Vizyon Oyunları - Havas Okulu
 

Go Back   Havas Okulu > Havas ilmi & Gizli ilimler > Cin & Şeytan & Melek & Ruh

Acil işlemleriniz için instagram: @HavasOkulu
Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
  #1  
Alt 31.01.17, 18:04
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 21.12.16
Mesajlar: 10,484
Etiketlendiği Mesaj: 1587 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Arrow Cinlerin Algı ve Vizyon Oyunları

Kenan Keskin



Cinlerin, uzaydan geldikleri, insanlarla ilgilendikleri yalanını yutturma yöntemlerinden biri de, deprem, yanardağ patlamaları…v.b. afetler öncesinde, deprem fayları, ley hatları, yer altı maden yataklarının olduğu bölgeler, uzay ve diğer teknolojik lab. ve üsler, nükleer ve askeri tesislerin bulunduğu yerler, eski çağlarda kutsal olarak kabul edilen (ki bunlardan bir kısmı su anda deniz altındadır) yüksek enerji merkezleri (odakları), tesisleri üzerlerinde daha sık görüntü vermeleridir. Bununla birlikte, bunlardan bir kısmının doğal etkenler olduğunu daha önceden belirtmiştik.



Uzaylı varlıkların, uzaydan geldikleri yolundaki görüşe hiç uymayacak türden ilginçliklerinden, çelişkilerinden biri de, bunlar bir taraftan güya, farklı yıldız sistemleri, galaksiler... v.b. evrenin çeşitli yerlerinden, sistemlerden geldiklerini bu yüzden de farklı evrime uğramaları dolayısıyla farklı sekil ve tiplerde olduklarını söylerken, diğer taraftan da deneklerin gemilerde gördükleri gibi, bir türden diğer bir türe ve bazen de kendilerinin tanıdığı kişilere ya da kurbanın görmek istediği suretlere dönüşebilmekte, bu şekilde görünebilmektedirler.



Mesela, önceleri insan suretinde yolda, sokakta,... dostça görünüp onlarla arkadaş olmak, yardım talebinde bulunmak suretiyle yaklaştıkları bu insanları, bir nedenden ötürü bir yere götürüp orada beliren uçan dairelerin içine almaları ve en sonunda bu dostun suretinin değişerek bilinen uzaylı tipine bürünmesi gibi. Çok ilginçtir ki, uzaylılarla hiçbir ilgisi olmayan ve çok çok eski zamanlardan beri insanlara çeşitli şekillerde musallat olan, ıssız eski köy yollarında, mezarlıklarda, tekinsiz evlerde olmadık suret ve olaylarla insanların karsısına çıkan, arada bir de suretten surete dönüşen Cinler, “uzaylılar” diye ortaya çıkan varlık tipleriyle tıpatıp aynıdır. Bunlardan daha sık görüneni ise, bildiğimiz uzaylı tipi yani, koca üçgen kafalı, büyük gözlü, kılsız, burnu ve ağzı küçük olan cüce tipidir.



İnsanların hayal dünyalarına hükmetmek suretiyle gerçekmiş, maddeselmiş izlenimi, görüntüsü veren bu varlıkların uzaylı olamayacağını gösteren bir önemli kanıt da bu uzaylı tipleridir. Bunlardan kimi, insan suretinde ama uzun boylu, beyaz tenli sarısın ya da kızıl, mavi gözlü, çok güzel ve yakışıklı görünmekte olup (ki bunlara, İskandinavyalılara benzediği için kuzeyli anlamına gelen Nordik ismi verilmekte) kimi, bildiğimiz uzaylı tiplerinde kimi, gorillere benzeyen türlü, türlü kıllı yaratıklar biçiminde kimi de, sürüngen ya da kus kafalı olup belden aşağısı insan veya başka bir yaratık, belden üstü de ayrı bir yaratık suretinde görüntü vermektedirler.



Görüldüğü üzere bunlar, hep dünyadan bildiğimiz, dünya üzerinde yasamakta olan insan ya da hayvan türlerinden varlıklardır. Bunlar gerçekten uzaylı olsalardı, çok çok farklı suretlerde, bizlerin hayal bile edemeyeceği türde olmaları gerekirdi. Çünkü evrim bunu gerektirir. Oysa, durum bunun tam tersi.



Bu türden uzaylı görüntüsü vermelerinin önemli bir başka nedeni de, bir yandan ulaşılamayacak derecede çok güzel görüntü vererek, insanların kökeninin aslında kendileri oldukları imajını vermek suretiyle bizleri küçük göstermek, diğer yandan da, hayvan türü yaratıklar seklinde görünerek insanların yaratılısı, sahip oldukları yetenek ve idrak kapasitesince hayvanlardan da daha aşağı olduğunu vurgulamak böylece, dalga geçim, bizleri aşağılayarak egolarını tatmin etmektedirler.



İnsanların halife özelliğiyle yaratılmış olduğunu hazmedemeyen ve benlikleri aşırı derecede güçlü olan şeytani vasıflı Cinler, her fırsatta insanları aşağılık, seviyesiz, ilkel; kendilerinin ise üstün ve her şeye hükmedici olduklarını göstermeye çalışmaktadırlar. Bu özelliklerini, ortaya koydukları tüm senaryolarda açıkça görebiliriz.



Bir başka çelişki de, bazı uzaylılar tarafından verilen bir kısım bilgilere göre, bu dört tipleme içinde insan suretinde olan türün bunların en akıllısı, en zekisi ve tümünün üstatları oldukları, diğerlerinin ise, bunların altında, onların hükmettiği, programladıkları varlıklar olduğu söylenmektedir. Halbuki, başka yerlerde de diğerinin, geri kalanların başı ve önderi olduğu belirtilmektedir ki tüm bu çelişkili ifadelerin en önde gelen sebebi, Cinlerin kendi aralarındaki üstünlük kavgasını uzaylı kimliklerine yansıtmalarından ibarettir. Sonuçta, uzaylıların bu tutarsız hareketleri bize, bunların gerçek olmadığının kanıtlarını açıkça göstermektedir.



Çok keskin bir zekaya sahip olan Cinlerin, insanların hayal dünyalarıyla istedikleri gibi oynamaları, ortaya koydukları senaryolar sınırları zorlamakta, ipin ucunu iyiden iyiye kaçırmaktadırlar. Aslında, sıradan bir aklın küçük bir analiziyle bile bunların gerçek olamayacağını gösteren böyle bir hayal de, güya uzay gemilerine götürülenlerden hepsi zorla kaçırılan insanlar olmayıp bazıları gönüllü olarak tamamen eğitim amaçlı olmalarıymış.



Kaçırıldığını söyleyenlerin bir kısmı, ameliyatlarının hemen akabinde geri gönderilirken kimi de, ameliyat sonrası insanları çeşitli konularda bilgilendirmek daha doğrusu çaldıkları minareye kılıf uydurmak için mesela, Venüs’e, Mars’a, Satürn’e, Ay’a ve bilhassa Dünya’dan hiç görünmeyen Ay’ın karanlık yüzüne ya da başka yıldız sistemlerindeki gezegenlerin yörüngesinde hareket eden dev uzay gemilere alınarak gezdirilmekte, teknolojileri, uygarlıkları, uçan dairelerin çalışma prensipleri, insanlık için amaçları ve insanların ev ödevlerini yapmadıkları taktirde baslarına neler geleceği ile ilgili, öğütler verilmekte, oralarda yasayan halk ve yasam formları (ki bu kendilerininki de olabilmekte) hakkında görüntüler seyrettirilip detaylı bilgiler sunulmakta, bazıları da orada hiçbir koruma önlemi almaksızın çıkıp gezebilmekte, oradaki yasayan varlıklarla da rahatlıkla çeşitli yakın ilişkilere geçebilmekteymişler. Bunların yanında o kişilere, insanların evrendeki yeri, geleceği, Yaratıcıyla olan bağlantıları ve sistemle ile ilgili çeşitli bilgiler de sunulmaktaymış. Tüm bunları tek kişi deneyimleyebildiği gibi, bunlara nispetle az sayıda görülen bir den fazla arkadaş grubu da bunu deneyimleyebilmekteymişler.



Bununla birlikte, bu tür olayları yaşamış olan sözüm ona lider konumundaki kişiler, uzaylılardan gelen bir biçimde 5-6 yas gibi daha küçük yaslarda iken (cinlerin bilhassa bu yastan itibaren kendilerine yatkın, beyinleri hassas insanları etkilemeye başladıklarına başka yazılarımızda değinmiştik) onlarla bağlantıya diyaloga geçmekte, gemilere alınmakta ve onlar tarafından belli özellikler, güçler verilerek beden dışı deneyimler (o.b.e), ışınlama, materyalizasyon, uzaktan görme, algılama… v.b. olağan üstü yeteneklere sahip olmaktaymışlar.



Yine kimileri, o küçük yaslardan itibaren bunun farkında bilincinde iken, kimileri de onlarla açık bağlantıya geçtikleri sırada ya da hemen sonra geçmişte onlarla her an irtibatta olduğunu anlamakta, hatırlamakta ve bu tür normal üstü yeteneklere o andan itibaren sahip olmakta, gözlerindeki perdeler kalkarak her tür ruhsal varlıklarla her an görüşebilmekte, insanlığın gelişimi, evrimi için uzaylılarla birlikte evrensel plandan sorumluluklar yüklenmekteymişler.



Bu tür bağlantılara geçen hemen hemen bütün insanların da yeteneklerinde az ya da çok belli artışlar olmakta bunun sonucunda da metafizik konula eğilmekte, hayatlarını tamamıyla bu temeller üzerine yeniden inşa etmekte, hayatları ve yasama bakış açıları tamamen değiştirmekteymiş.



İster zorla isterse de eğitim amaçlı, gönüllü olsun fark etmez, bu uzay gezileri, birden çok fazla da olabilmekte, tekrarlanabilmekteymiş. Bazen de bu üstün varlıklarla, fiziki beden yerine yine onlar tarafından oluşturulan beden dışı deneyimler dediğimiz, ruhun bedenden ayrılmasıyla da çeşitli ortamlarda, gemilerde… görüşmeler yapılabilmekteymiş.



Kaçırılma olaylarının bu bölümüne baktığımızda da, yine bir yığın çelişkili durumlar, sistemde olmayan birtakım yanılgıların varlığı bulunmaktadır. Öncelikle bunların hayalde yaşanılan şeyler olduklarını gösteren önemli bir olay da, götürüldüklerini söyledikleri uzay araçlarının dıştan çok küçük olmalarına karsın, içine girdiklerinde içinin çok büyük olmasıdır. (Öyle ki, 3 m. çapındaki bir uçan dairenin içinde koridorlar, odalar, araştırma lab.... vs. bulunmaktadır. ) Ayrıca bugün çok iyi bilindiği gibi, güneş sisteminde dünya dışında hayatı barındıracak hiçbir gezegen ve uydu yoktur. Bunlardan kimi yüzlerce derece sıcakken, kimi, birkaç yüz derece soğuktur. Bununla birlikte, bunlardan bir kısmı da tamamen gazdan oluşup üzerine basılacak bir katı yüzeyi yoktur. Dolayısıyla insan ya da uzaylı gibi görünen varlıkların yasaması mümkün değildir. Kaldı ki bir insanın, atmosfer dışında koruyucu bir elbise giymeden bulunması, bizler için hayati önem taşıyan oksijen, basınç, ısı... v.b. faktörlerin yanında, uzaydan ve güneşten gelen kozmik radyasyonlar, insan bedenini saniye mertebelerinde yakması için yeterlidir.



Bunun gerçekten olduğunu iddia edenlerden bazıları da bu olayların, planetlerin maddesel boyutlarında değil de, alt boyutlarındaki ısınsal yapısında gerçekleştiğini söylemektedirler ki bu da mümkün değildir. Çünkü, ısınsal boyutlara ısınsal bedenle gidilir. Maddi beden, o ortamlarda yer alamaz. Üst düzey Velilerin yapmış olduğu bedenen Tayyı Mekân bile, dünya ile sınırlıdır.



Yani, bu bedeninizle ruh boyutunda bulunamazsınız. Keza cehennemde insan, Ruh (Nari) bedeni, cennette de, Nur bedeniyle yasama devam eder. Madde beden ise, önce toprağa karışıp çözünecek sonra da günesin dünya ve diğer birkaç planeti yutmasıyla, yeryüzüyle birlikte buharlaşacaktır. Her beden bulunduğu boyutun şartlarına tabi olarak mevcut olup, bir boyuttan diğer boyuta geçirte hükmünü yitirir.



eğer bunlar uzaylıların yani Cinlerin gücüyle O. b. e yoluyla yapılan seyahatlerse; o zaman bu varlıkların, iddia edildiklerinin aksine uzaylı değil, bizim paralel boyutlarımızda yer alan Nari boyutun varlıkları Cinler olduğu ortaya çıkmaktadır ki bu yollu, sözüm ona seyahatlerin varlığını bir yukarıda belirtmiştik. Aynı şekilde, uzaylı varlıkların da insani özellik gösterip dünya atmosferine hemen adapte olmaları, mikroplara karsı enfeksiyon geçirmemeleri, hastalanmamaları da çok büyük bir çelişkidir.



Bunun yanında, insanların yaptıklarının karşılığı olarak baslarına gelecek şeyler için hiçbir yaptırımları olmadığını, hiçbir ise karışmadıklarını ifade eden uzaylıların binlerce, milyonlarca ışık yılı uzaklığındaki bilmem ne sistemlerinden buralara kadar zahmet edip ekstradan bizleri uyarmalarına da hiç ihtiyaç yoktur. Bu durum mantıklı da değildir. Çünkü bunları sıradan basit bir vatandaş da rahatlıkla düşünebilmekte, aynı söylemleri dile getirebilmektedir.



Bununla birlikte siz, bir üstün teknolojik bilgiyi ya da yasam formlarıyla ilgili... vs. bilimsel verileri bu isin uzmanı olan bilim adamlarına mı verirdiniz yoksa kaçırıldığını iddia eden insanların büyük çoğunluğunda olduğu gibi, hayatı boyunca nereden gelip nereye gittiğini düşünmeyen ya da konuyla ilgisi bulunmayan taksici, sarhoş, çiftçi ya da esnaf... vs. gibi sıradan hayat yasayan insanlara mı?..



Bizim uzaylılar, üstün bilgeliğe, uygarlığa sahipler, ama bu kadar basit, sıradan bir şeyi dahi düşünemiyorlar. Ayrıca, çok büyük teknolojilere sahipler, her şeyden haberleri var, ama tüm bunlara gerek kalmaksızın ya da gerekli tüm bilgileri, en kötüsüyle bir, iki inceleme sonucunda çok gelişmiş haberleşme ağı ile çok rahat öğrenebilecekken bunun yerine hâlâ, insan ya da hayvan kaçırıp inceliyor, yerlerden numune topluyorlar.



Kısacası, hem her şeyden haberdarlar, hem de hiçbir şey bilmiyorlar gibi davranmaktadırlar ki, bu büyük çelişki de bunların uzaylı olmadıklarını açıkça göstermektedir. Binlerce, milyonlarca... ışık yılı uzaklıkları büyük zahmetlerle asıp gelen bu uzay araçları, beyaz sarayın bahçesine ya da Kremlin meydanına inecekleri, resmi ilişkilere geçenekleri yerde parkta oynayan çocukların, insanların ortasına inip içlerindeki araçların dışına çıkarak garip ses tonlarıyla konuşmaları ya da bir şeyler verir gibi yapıp hiçbir şey vermeksizin tekrardan araçlarına binip bir anda yok olmaları, sadece konulardan tamamen uzak insanlara, halka görünmeleri, hem bu türden hem de kitlesel görüntüleri tamamıyla Show amaçlı olup bunların fiziksel olmadıklarının ayrı bir kanıtıdır.



Ayrıca insani yüz ifadelerine, duygulara, davranışlarına sahip oluşları, bulundukları toplumun dillerinde konuşmaları, diyaloga geçmeleri de bunların uzaylı oldukları fikrini zayıflatmakta diğer olayları göz önüne aldığımızda ise, bunun ötesinde tüm bu gerçekliği çürütmektedir.



Bazı insanların belli güçlere, özelliklere sahip olmalarına gelince… Daha önceleri birçok yazımızda değindiğimiz üzere, cinlerin insanlara çeşitli düzeylerden verdikleri birtakım yetenek ve güçler bir; insanların onları çeşitli yöntemlerle etki altına almaları, iki; cinlerin insanları tek yönlü olarak kendilerinden akan bir biçimde etki altına almalarıyla meydana gelmektedir ki büyük çoğunluğu böyledir. İkincisinde tamamen kontrol Cinlerindir.



Uzaylı olayında olduğu gibi. Birçok şeyi cinler yapar, buna karsın çevresindeki insanlar, bunların o kişiden kaynaklandığını sanırlar. Bazen, o kişi de bunun farkında değildir. Bir de bunun yanında cinlerin oyuncağı olan bu kişi, kendi hayallerinde yarattığı ya da onun için yaratılan dünyada, o dünyanın tanrısı olarak dilediğince senaryolar, güçler ortaya koyar ki, bunu da kendisinden başkası bilmez ve görmez.



Cinlerin insanları aldatma yöntemlerinden biri de, insanlara seçilmiş olduklarını, onların ayrıcalıklı bir konumda olduklarını empoze ederek egolarını okşamakta, böylece bu insanlar da, özel kişiler, üstün nitelikli insanlar olduklarını zannederek, o hayallerle ölüm ötesi boyuta geçerler. Bu konuda en önde gelen büyük çelişkilerinden biri de bu uzaylılar, insanları çeşitli planetlere, yıldız sistemlerine, galaksi ve ötesine... ya da farklı, farklı evrenlere (?) çok kısa süreler içinde götürebilmelerine karsın buna kıyasla onlar açısından çok kolay ve basit olan aynı olayı dünya üzerinde bir türlü gerçekleştirememektedirler. Bu insanlardan sadece birini, bırakın ülkeler veya şehirler arasını bir semtten diğer bir semte, mahalleye bile götüremiyorlar. Anlaşılacağı üzere, tıpkı diğerlerinde olduğu gibi bu olayda da, somut olan hiçbir şey yok. Olmadık soyut hayaller ise, oldukça çok.

__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim..
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 20.03.17, 14:45
Drogo - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 13.09.16
Bulunduğu yer: manisa
Mesajlar: 1,581
Etiketlendiği Mesaj: 17 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Allah razı olsun bu güzel paylaşım için.

__________________
Hiç kimse vazgeçilmez değildir.
Ve kimse kendini vazgeçilmez sanan
biri kadar aptal değildir.
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 30.06.18, 12:12
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 28.04.15
Bulunduğu yer: Nefes Aldığım Yerde
Mesajlar: 14,902
Etiketlendiği Mesaj: 900 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Sayın SiLence, konu paylaşımınız için teşekkür ederiz.

.
__________________
Sözün kıymetini '' Lal'' olandan,
Ekmeğini kıymetini ''Aç '' olandan,
Aşkın kıymetini ''Hiç'' olandan öğren..

Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Etiketler
algi, cinlerin, oyunlari, vizyon


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevap Son Mesaj
Cinler mi Akıllıdır insanlar mı? Cinlerin dinleri var mı? Sin Cin & Şeytan & Melek & Ruh 11 20.04.24 18:43
insandan önce yaratılmış Cin toplumu Logos Cin & Şeytan & Melek & Ruh 1 15.11.19 14:43
Cinlerin Nitelikleri AhirZaman Cin & Şeytan & Melek & Ruh 6 07.08.19 22:01
Cinlerin Algı ve Vizyon Oyunları SiLence Paranormal Yetenekler 3 08.06.18 08:55
Cinlerin sırrı ve insanlara etkisi SiLence Paranormal Yetenekler 1 31.01.17 21:25


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 13:04.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
HavasOkulu.Com

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147