#1
|
|||
|
|||
Ruh ölümsüzdür
Mü'minlerin ruhları da, kafirlerin ruhları da "ölüm" denilen şey gerçekleştiğinde sadece bedeninden ayrılırlar. Ölüm bir "yok oluş" değildir. Ölüm, yılanın kabuk bırakması misali bir haldir.
Cennet ve Cehennem, yedi kat semanın üzerinde bulunan beş kat daha semadan biri olan "Alem-i Arş"tadır. Şu anda fiilen mevcutturlar. Ama kıyamet kopup bütün herkes hesaba çekilene kadar, şu ana kadar ölmüş ve kıyamete kadar ölecek kişilerin ruhları cennet ya da cehenneme götürülmez. Bedeninden ayrılan ruh, vazifeli melekler tarafından, melek hızında yine yedi kat semanın üzerindeki bir sema katında bulunan Illiyyin ya da Siccin'den birine götürülür. Bazı peygamberlerin, şehitlerin, velilerin, salihlerin, salihaların ruhları ise özgür bırakılır. Onlar ruhaniyetleri ile istedikleri zaman dünyaya gelirler, sevdikleri kişileri görürler, izlerler, dinlerler. Allah'ın izni ile istediklerinde yaşamakta olan yakınlarına görünebilirler de. İşte selefi-vehhabi sapık mezhebine mensup olanlar bu gerçekleri bilmeden velilerin kerametlerini inkar ederler. Piri Reis, o meşhur ve akıl almaz dünya haritasını, bu şekilde Süleyman peygamberin(a.s.) ruhaniyeti ile görüşerek çizmiştir. İşte bu gün bilim, milimine kadar doğru çizilmiş haritanın acziyeti içindedir. Süleyman aleyhisselam hem peygamber hem de devlet lideri idi. Onun zamanında da dünyada çok yüksek teknoloji vardı. İnsanların hepsi yaratıldı, ruhlar aleminde bir aradaydı. Orada herkes "asıl gerçeği" gördü ve iman etti. Ama sonra bu gerçekler ruhlara/insanlara unutturuldu. Sırası gelen ruh, annesinin karnındaki bedenine 120. gün melekler tarafından konulur. Doğar, yaşar, tercihlerini yapar ve sonra ölür. Öldüğü gibi, ruhlar aleminde gördüğü ve unutturulan ilahi gerçekleri yine görür. Ama dünyada iman etmemiş ise, cüz'i iradesini doğru kullanmamış ise artık kaybetmiştir ve ebedi-sonsuz cehennem azabı çekecektir. Kıyamet kopup ruhlar alemindeki en son ruhlar da dünya hayatını tamamlayana kadar, önden ölen bu ruhlar Siccin'de azap çekerek kıyameti beklerler. Mü'minlerin ruhları ise Illiyyin'de cennet misali nimetler ile ödüllendirilirler. Bunlar, yeni ölüp de aralarına getirilen ruhlardan, dünyadaki yakınlarına dair haberler de sorup öğrenirler. Ruh ile bedenin 12 farklı bağlantısı vardır. Ölümle beraber ruh ile beden arasındaki bağlardan sadece üçü kopar. Dokuz bağ halen aktif kalır. Kopan bağlar hareket, renk ve ısı bağlarıdır. İşitme, görme, his etme v.s. bağları hep devam eder. Ölü başına gelenleri görür, duyar, temaslarını his eder ama hareket edemez. Hiçbir hareketi yapamaz. Kabrine konulan bedeni ile de bağı kopmaz. Illiyyin ya da Siccin'de de olsa, azap ya da mükafat görüyor da olsa, dünyadaki kabrine gelenleri görür, işitir, anlar. Kabirde azap olarak bedenine yapılan eziyetleri/cezaları tadar. Kabir aleminde azap hem ruha hem de bedenedir. Ruh ebedidir/sonsuzdur. Tercihlerine göre sonsuz cennet ya da cehennem hayatı yaşayacaktır. |
#2
|
|||
|
|||
Bilgiler güzel ve değerli. Kaynak verebilir misin kardeşim. Özellikle son cümleler çok etkileyiciydi
|
#3
|
|||
|
|||
Derleme yazıdır bu.
. |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevap | Son Mesaj |
Ruhlar Ölümsüzdür.. | R4bi4 | Gizemli Olaylar ve Mekanlar | 0 | 20.11.20 12:21 |