1- Kafir olan cinlerden bir kısmının görevleri daha öncede arz etmeye çalıştığım gibi şeytana yardımcı olmak Bunun yerine getirmek için Müslümanlara zarar veririler.
2- Yine yukarda belirttiğim gibi insandan üstün olduklarını gösterme çabası içindedirler. Bunun için Müslüman olsun yada olmasın her insana zarar verirler.
3- İnsanlar cinleri göremedikleri için onlara bilmeden zarar verebilirler. Onlarda intikam almak için kısas yapar ve o insana zarar verir. Bu mevzuda bir internet sitesinde şu şekilde maddeler sıralanmış.
Uygun gördüğüm için aynı maddeleri bende burada yazacağım.
a - Boş kalmış yatakta cin olması halinde (besmele çekmeden) üzerine yatmak (onlara) eziyet etmek.
b - Karanlığa veya karanlıkta çukura bevl edildiğinde (su dökme, idrar yapma) bu varlıkların orada olması, üzerlerine gidilmesi, onlara eziyet addedilir. Bu durumlarda istiaze (euzu billahiminesseytanirracim) çeşitlerinden biri okunmalıdır.
Tuvalet ihtiyacı gidermek için güzel istiazelerden biri de (Bismillah euzubike minelhubsi velhabais) önceden okunmalıdır. Çocukların, gençlerin bu korunmayı tuvalete giderken ihmal etmeleri, onların çarpılmalarına, eziyetlerine maruz kalirlar. Evlerin içinde tuvalet bulunma musibeti (bugünün modernliğinde), özellikle gençlerin çarpılma yeri olmuştur.
c - Geceleyin kaynar sıcak suyun, karanlığa ,çöplüğe (besmele çekilmeden) dökülmesi. Cinlerin üzerlerine geldiğinde intikamlari arkasindan gelir.
ç - Kedi, köpekleri taslamak, eziyet etmek. Özellikle geceleyin cin olması halinde atanı çarpar.
d - Sigara içenlerin izmaritlerini hassaten geceleyin rast gele yerlere veya tuvalete atmalari. İsabet ederek yakması cinlerin intikam almalarına sebeb olur.
e -Küçük ve gençlerin rast gele karanlıkta, terk edilmiş, ıssız yerlere veya suya tas atmaları. Cinler isabetinde çarpma ile mukabele gelir. Onlarda bilerek atıldı veya besmele çekeydi anlayışı hakim olması ile karşılık verirler.
f-Terk edilmiş, harabe, ıssız yerlerde uyumak. Sakinleri cinleri rahatsiz etmesi halinde rahatsiz ederler. Mecburiyet halinde abdestli olmalı, ezan okunmalı, dualarla korunmaya girilmelidir.
g -Kadınların hassaten necis suları, hayız temizlik bezlerini, geceleyin rast gele yerlere (besmelesiz) atılması. İsabet halinde atanın veya çocuklarının cinlerin intikamıyla karşılaşmasıdır.
h -Özelikle kadınların cenaze defni veya ziyaretinde saç-bas yolmaları, elleriyle yüzlerine vurmaları, oradaki topraktan basina atmalari. özellikle oradaki cinleri rahatsız edeceğinden cin çarpması görülen hallerdendir.
4- Büyü ve sihir yapılması sebebi ile.
5- Cahil insanların yaptığı cin çağırmalar.
6- Cinin insana aşık olması ve onu diğer insanlardan kıskanması.
7- Parazit ve asalak olarak yaşamak isteyen cinler için insan bedeni bulunmaz bir yerdir. Besmelesiz yenen, içilen her şeyden zahmetsiz olarak istifade ederler. Ayrıca birini istedikleri gibi yönetmek hoşlarına gider
8- Cinlerin zalimliğindendir. Hiç sebepsiz yere insanda şu zayıf halleri görünce musallat olurlar.
a) Çok şiddetli bir şekilde kızmak.
b) Çok şiddetli bir şekilde korkmak.
c) Çok şiddetli bir şeklide Allah (c.c.)’dan gafil olmak.
d) Çok şehvetli olmak.
CİNLER İNSANA NASIL ZARAR VERİR?
Cinlerin mahiyetleri hakkında çok değişik yazılar, makaleler, kitaplar yazılmış ama net olarak nasıl bir yapıya sahip oldukları anlatılamamıştır. Kesin olan ve ortak ifade edilen bilgiler şunlardı.
Cinler ateşten yaratılmıştır. Dumansız ve ateşin özünden yaratıldığı kuranı kerimde açık olarak belirtilmiş (rahman 15) fakat teferruatı anlatılmamıştır. Nasıl bir vücut yapısına sahip oldukları, kas, eklem ve iskelet yapılarının olup olmadığı net ifade edilememektedir. Kesin olarak bilinen ikinci şey peygamberimizin hadiste haber verdiği bir bilgi olup oda insan bedenine hatta damarlarına bile girebilecek yapıda olduklarıdır. Yine ortak kanaate göre cinler çok uzun ömürlüdürler. Çok hızlı hareket edebilirler. Yer çekimi onlar için geçerli değildir.
Bütün bu parçalar birleştirilince ortaya cinlerin çok güçlü bir enerjiye sahip oldukları gerçeği çıkar. Onun için bazı bilimciler cinlerin bir enerji ve manyetik bir güç olduğunu iddia etmiştir. Bu iddia tam gerçeği yansıtamamaktadır.
Biz bilim ve dini bilgileri birleştirince şu sonuca varabiliriz. Cinler bir bedene, akla, nefse, ruha sahip çok güçlü enerjileri olan varlıklardır. Bedensel olarak kendi boyutlarındaki değişik cisim veya canlıların şeklini alabilirler. Fakat buda tam olarak onları anlatmamıza yetmez. Eksik yada yanlış olma ihtimali vardır. Cinler kendilerindeki enerjiyi kullanarak veya insan bedenine girerek insana her türlü kötülüğü yapabilirler. Aklımıza gelebilecek her türlü tıbbi yada psikolojik - ruhi hastalıklara sebep olabilirler. Baş ağrısı, diş ağrısı, bel ağrısı, mide, sırt ağrıları v.s hep cinlerden kaynaklanıyor olabilir. Yine depresyon, bunalım, sara, asabiyettin de kaynağının cinler olma ihtimali %50 dir.
Ayrıca: Ibni Abbas (r.a.) “Cinler ateşin duman tarafından yaratılmışlardır” buyuruyor. Duman da insanın vücuduna rahatlıkla girebilmektedir. Sigara dumanının girdiği gibi. Ekseriyetle beyinde karar kılarlar ve oradan diğer uzuvlara kolay etki edebilir. Hastanın dilinden konuşan bazı cinler de beyinde olduklarını haber verirler. Beyne girip yerleştiği gibi, vücudun herhangi bir yerine de girip yerleşebilirler. Ağrı ve sancı yapabilirler. Bu ağrı ve sancı tıbbî de olabilir, cinnî de.
Şeyh Abdülaziz Bin Baz: Cin çarpmasının Kur’an-ı Kerim ile tedavi edilmesinin caiz olduğunu kaydetmiştir. Bu da şeytanın insanı çarpması olayının doğru olduğunu gösteren bir başka delildir. Al’i Imran suresi Ayet: 175 Sayfa : 74 “ Cin ve şeytanlar sadece kendi dostlarına korku, heyecan ve zarar verir. Siz onlardan korkmayın. Gerçek manada inanıyorsanız, Benden korkun.” Bu ayetin ifadesinden anlıyoruz ki; Zaaf duruma düşen insanları cin ve şeytanlar insan bedenine verdiği korku ve eziyetten dolayı basiretleri ve idrakları bağlanır. Aklı selim olmazlar, aklı evvel hareketlerde bulunurlar.
Araf suresi Ayet: 200 Sayfa : 177 “Eğer cin ve şeytanlardan bir korku ve dürtü sizi rahatsız ederse hemen Allah’a sığının. Çünkü O hakkıyla işitendir, her şeyi tam manasıyla bilendir.”
Müminun suresi Ayetler: 97 ve 98 Sayfa: 349 “Ey Resulum de ki, Ya Rabbi şeytanların kışkırtmalarından, taşkınlık, zarar ve vesvese vermelerinden sana sığınırım. Ya Rabbi onların huzurunda olmalarından da sana sığınırım."

Emeğinize sağlık , benim bir ricam olacak,böyle insanlar ne yapmalı o konu hakında da paylaşım yaparsanız çok sevinirim

Allah razı olsun...çok güzel bir paylaşım, merak ettiğim bir konu.. musallat olunduğu zaman ,Rahmani ve şetani olanı nasıl ayırt edicez ne yapmamız lazım ses çıkarmamızmı doğru yoksa sessizmi olmak lazım.

Müslüman cinler, yani Kuran-ı kerim'e, Hazreti Muhammed'e (SAV) iman etmiş olan cinler, tıpkı insanlar gibi Allah'a, Kuran'a, onun resulüne iman eden, ibadet eden aile hayatı olan tıpkı insanlar gibi sosyal faaliyeti olan varlıklardır. Müslüman cinler arasında da elbette ibadeti zayıf olan, isyan eden, kimi zaman ibadetten uzak kalanlar da vardır. Tabii ki imanlarını da muhafaza ederler. Yani cinler de biz insanlar gibi Allah'a kullukla mükellef varlıklardır.
Bir de şeytani cinler vardır. Bunların maksadı, kendi dünyalarının ve yaşantılarının haricinde ekseriyetle insanlara zarar vermek ve musallat olmaktır. Kimi insanın kalbine ve beynine hükmedip yönlendirebilirler. Şeytani cinlerle irtibat halinde olan insan, onların emri altındadır.
Onlar ne derse, onu yapar. Zaten şeytani cinlerin amaçları o insanı imandan uzaklaştırmaktır. Şeytan ne kadar kötü amel varsa, hepsini gerçekleştirir.
Cinler ne isterse, o tür insanlara yaptırırlar. Bir anlamda cinler, o insanlara hükmederler.
Bu gibi durumlarda benim tavsiyem, kimse cinlerle irtibatlı olayım diye, böyle bir yola başvurmasın. Çünkü o insanın aklı tamamen gidebilir.
Pek tavsiye etmem. Ama Nas ve Felak sureleri vardır.
Bu sureleri iyi okuyup anlamak gerekiyor. Kuran o kadar büyük bir hazine ki, bunun kıymetini bilmiyoruz.
Kuran her şeydir. Kuran sadece ölülerin arkasından okumak için değildir. O yaşayan bir kitaptır.
Her çağda ve şartta insanları aydınlatır.
VESVESE VE KORKU
Cinler insanların hassas ve sıkıntılı dönemlerinde musallat olabilirler. Vesveseyle, korkuyla başlayabilir.
Rahatsızlıkların ilk belirtileri bunlar olabilir. İnsanlar bilmeyerek dahi olsa, cinlere zarar verdiklerinde cinlerin tasallutuna maruz kalabilirler.
Bir hasta geldi bana, her tarafı mosmor.
Adamı eşek sudan gelinceye kadar dövmüşler.
Onların bir mahkemelerini ben izledim. Ben onları davet ettiğim zaman benden çekiniyorlar. Allah riyadan muhafaza eylesin ama o dünyada biraz sertim. Onları okuyarak kötülüklerden uzaklaştırmaya çalışırız. O okumalardan etkilenip, o işten uzaklaşmazlarsa yakarız. Onlar da yanarak ölürler, başka türlü ölmezler. Benim o alemde sertliği iyi bilirler. Onların yargılama sistemlerine şahit oldum. "Niye buna zulmediyorsun ?" diyorum orada. Cin, "Bu insan beni sakat bıraktı" diyor. İnsana dönüp soruyorum: "Nasıl oldu bu iş?" Adam diyor ki: "Yolda yürüyordum, önüme yılan çıktı, korktum, taşla vurdum." Öyle bir adalet sistemleri var ki, diyorum ki: "Bu insan haklı, sen bu insana kötülük edemezsin, çünkü sen bu insanı korkutmuşsun. Mecbur kalmış o insan zor kullanmaya." Biz o insanı, o durumdan kurtardık. Ama bir insan gidip onlara zulmederse, onun akıbeti iyi olmaz. Cinler uzakta değildir, aramızdadırlar. İnsanların gözünde perde olduğu için göremezler. Ama ahir zamanda olduğunda, insanlar onları görebilecekler. Fakat bu sefer de onlar insanları göremeyeceklerdir.
CİNLER DE MÜKELLEF Mİ?
Cinlerin varlığına en güzel delil Kuran-ıKerim'dir. Kuran'da bildirildiğine göre cinler de insanlar gibi mükellef varlıklardır. Cinler de peygamberlerin getirdiği ilahi davete muhataptırlar.
Onlar da insanlar gibi topluluklar halinde bulundukları gibi, fırka fırka, kabile kabile ayrılmışlardır. Cinler de insanlar gibi Allah'a kulluk yaratılmışlardır.

ZEHİRLİ ATEŞ NE DEMEK?
Cinler Kuran-ı Kerim'e göre "dumansız ateşten yaratılmış" olan varlıklardır. İslam inancına göre göze görünen ve maddi yapıya sahip olan insanlar balçıktan yaratılmıştır veya insanın yaratıldığı sırada dünyadaki ortam balçık şeklindedir.
Buna karşılık gözü görünmeyen bir yapıya sahip olan cinler ise yaratıldıkları sırada dünyadaki ortam kızgın alev ve dumanlar saçan bir ortam olduğu Kuran-ı Kerim'in ifadelerinden anlaşılmaktadır.

ONLARIN ATASI İBLİS
Kuran tefsircileri, cinlerin babasının 'Caan' olduğunu söylerler. Tefsircilere göre insanların atası Hazreti Adem olduğu gibi, cinlerin atası da 'iblis'tir. Cinlerin içinde iman sahibi olanlar da bulunur, fakat cin taifesinin en azılı kısmı olan şeytanlar, asla imana gelmez ve kötülük edip insanları doğru yoldan saptırırlar. Bu meyanda Kuran-ı Kerim'de iblis, melekler arasında zikredilmiştir. Kuran-ı Kerim ve hadisi şeriflerinde kötü cinlerin yalancı oldukları ve Allah'a karşı uydurdukları da bildirilmektedir...

Aman onların adını bilme anma dediler diye okuyup araştırmaktan bile çekinirdim Meğer bunca zaman ne gafilmişim

Allah cc razı olsun...paylaşmayı bilen yüreğiniz,yazan elleriniz hiç dert görmesin inşaAllah...