|
|
LinkBack | Seçenekler | Stil |
#1
|
|||
|
|||
Cevşen-ül Kebirde Geçen 999 Esma-ül Hüsna
1- YÂ ALLAH: her şeyin gerçek Ma’budu, Hâliki ve Mâliki ve aşağıdaki sayılacak isimleri de kapsayan tek ilâh. 2- YÂ RAHMÂN: dünyada bütün mahlukatı rızıklandıran 3- YÂ RAHÎM: âhirette sadece mü’minlere rahmet edecek olan 4- YÂ ALÎM: herşeyi hakkıyla bilen 5- YÂ HALÎM: yarattıklarına son derece iyi muamele eden 6- YÂ AZÎM: sonsuz büyüklük ve yücelik sahibi olan 7- YÂ HAKÎM: her şeyi yerli yerinde yapan 8- YÂ KADÎM: varlığının başlangıcı olmayan 9- YÂ MUKÎM: her şeyi ayakta tutan ve yokluğu söz konusu olmayan 10- YÂ KERÎM: iyilik ve ikramı bol olan 11- YÂ SEYYİDE’S- SÂDÂT: efendilerin efendisi 12- YÂ MUCÎBE’D- DEAVÂT: dualara cevap veren 13- YÂ VELİYYE’L- HASENÂT: iyiliklerin sahibi 14- YÂ RAFÎA’D- DERACÂT: dereceleri yükselten 15- YÂ AZÎME’L- BEREKÂT: bereketleri bol olan 16- YÂ ĞÂFİRE’L- HATÎÂT: hataları bağışlayan 17- YÂ DÂFİA’L- BELİYYÂT: belâları def eden 18- YÂ SÂMİA’L- ASVÂT: bütün sesleri işiten 19- YÂ MU'TİYE’L- MESÛLÂT: dilekleri veren 20- YÂ ÂLİME’S- SİRRİ VE’L- HAFİYYAT: sır ve gizlilikleri bilen 21- YÂ HAYRA’L- ĞÂFİRÎN: bağışlayanların en hayırlısı 22- YÂ HAYRA’N- NÂSİRÎN: yardım edenlerin en hayırlısı 23- YÂ HAYRA’L- HÂKİMÎN: hükmedenlerin en hayırlısı 24- YÂ HAYRA’L- FÂTİHÎN: her şeyi hikmetle açanların en hayırlısı 25- YÂ HAYRA’Z- ZÂKİRÎN: kendini zikredenleri yâdedenlerin en hayırlısı 26- YÂ HAYRA’L- VÂRİSÎN: vârislerin en hayırlısı 27- YÂ HAYRA’L- HÂMİDÎN: övenlerin en hayırlısı 28- YÂ HAYRA’R- RÂZİKÎN: rızık verenlerin en hayırlısı 29- YÂ HAYRA’L- FÂSİLÎN: müşkil meseleleri hâl ve fasl edenlerin en hayırlısı 30- YÂ HAYRA’L- MUHSİNÎN: ihsan edenlerin en hayırlısı 31- YÂ MEN LEHÜ’L- İZZÜ VE’L- CEMÂL: izzet ve güzelliğin gerçek sahibi 32- YÂ MEN LEHÜ’L- MÜLKÜ VE’L- CELÂL: saltanat ve celâlin gerçek sahibi 33- YÂ MEN LEHÜ’L- KUDRETÜ VE’L- KEMÂL: kudret ve kemâlin gerçek sahibi 34- YÂ MEN HÜVE’L- KEBÎRÜ’L- MÜTEÂL: büyük ve yüce olan 35- YÂ MEN HÜVE ŞEDÎDÜ’L- MİHÂL: kuvvet ve azabı şiddetli olan 36- YÂ MEN HÜVE ŞEDÎDÜ’L- iKÂB: ikabı (şiddetli azab) çetin olan 37- YÂ MEN HÜVE SERÎU’L- HİSÂB: hesabı süratli gören 38- YÂ MEN HÜVE İNDEHÛ HUSNÜ’S- SEVÂB: katında güzel mükâfatı olan 39- YÂ MEN HÜVE İNDEHÛ ÜMMÜ’L- KİTÂB: katında Ümmü'l-Kitap bulunan 40- YÂ MEN HÜVE YÜNŞİÜ’S- SEHÂBE’S- SİKÂL: yüklü bulutları yoktan var eden 41- YÂ HANNÂN: sonsuz merhamet sahibi 42- YÂ MENNÂN: hakiki iyilik ve ihsan sahibi 43- YÂ DEYYÂN: kulların hiçbir amelini zayi etmeden karşılığını veren 44- YÂ ĞUFRÂN: bağışlaması bol olan 45- YÂ BURHÂN: kullarına yol gösteren 46- YÂ SULTÂN: gerçek saltanat sahibi 47- YÂ SÜBHÂN: bütün kusur ve noksan sıfatlarından münezzeh olan 48- YÂ MÜSTEÂN: kendisinden yardım istenen 49- YÂ ZE’L- MENNİ VE’L-BEYÂN: nimet ve beyan sahibi 50- YÂ ZE’L- EMÂN: emn ü eman sahibi 51- YÂ MEN TEVÂDAA KÜLLÜ ŞEY’’İN Lİ AZAMETİH: azametine herşeyin boyun eğdiği 52- YÂ MEN İSTESLEME KÜLLÜ ŞEY’’İN Lİ KUDRETİH: kudretine herşeyin teslim olduğu 53- YÂ MEN ZELLE KÜLLÜ ŞEY’’İN Lİ İZZETİH: izzetine karşı herşeyin zelil olduğu 54- YÂ MEN HADAA KÜLLÜ ŞEY’'İN Lİ HEYBETİH: heybetine herşeyin itâat ettiği 55- YÂ MENİN KÂDE KÜLLÜ ŞEY’İN Lİ MÜLKETİH: saltanatına karşı herşeyin inkıyâd ettiği 56- YÂ MEN DÂNE KÜLLÜ ŞEY’İN MİN MEHÂFETİH: korkusundan herşeyin Kendisine boyun eğdiği 57- YÂ MEN İNŞEKKATİ’L- CİBÂLÜ MİN HAŞYETİH: heybetinden dağların yarılıp parçalandığı 58- YÂ MEN KÂMETİ’S- SEMÂVÂTÜ Bİ EMRİH: emriyle göklerin ayakta durduğu 59- YÂ MEN İSTEKARATİ’L- ARDU Bİ İZNİH: izniyle yerin karar kıldığı 60- YÂ MEN LÂ YATEDİ ALÂ EHLİ MEMLEKETİH: memleketinin ahalisine zulmetmeyen 61- YÂ GÂFİRE’L- HATÂYÂ: hataları mağfiret eden 62- YÂ KÂŞİFE’L- BELÂYÂ: belâları kaldıran 63- YÂ MÜNTEHE’R- RECÂYÂ: ümmetlerin son mercii 64- YÂ MÜCZİLE’L- ATÂYÂ: ihsanı bol veren 65- YÂ VÂSİA’L- HEDÂYÂ: hediyeleri geniş olan 66- YÂ RÂZİKA’L- BERÂYÂ: mahlukata rızık veren 67- YÂ KÂDİYE’L- MÜNÂYÂ: ölümlere karar veren 68- YÂ SÂMİA’Ş- ŞEKÂYÂ: şikâyetleri işiten 69- YÂ BÂİE’S- SERÂYÂ: ordular gönderen 70- YÂ MUTLİKA’L- ÜSÂRÂ: esirleri salıveren 71- YÂ ZE’L- HAMDİ VE’S- SENÂİ: hamd ve senâ sahibi 72- YÂ ZE’L- MECDİ VE’S- SENÂİ: şeref ve yücelik sahibi 73- YÂ ZE’L- FAHRİ VE’L- BEHÂİ: fahr ve kıymet sahibi 74- YÂ ZE’L- AHDİ VE’L- VEFÂİ: ahd ve vefâ sahibi 75- YÂ ZE’L- AFVİ VE’R- RİDÂİ: af ve rıza sahibi 76- YÂ ZE’L- MENNİ VE’L- ATÂİ: iyilik ve bağış sahibi 77- YÂ ZE’L- FASLİ VE’L- KADÂİ: kesin söz ve hüküm sahibi 78- YÂ ZE’L- İZZETİ VE’L- BEKÂİ: izzet ve sonsuzluk sahibi 79- YÂ ZE’L- CÛDİ VE’N- NEMÂİ: cömertlik ve nimetler sahibi 80- YÂ ZE’L- FADLİ VE’L- ALÂİ: karşılıksız iyilik ve gizli lütuflar sahibi 81- YÂ MÂNİ’: olmasını istemediği şeyin meydana gelmesine engel olan 82- YÂ DÂFİ’: zararlı şeyleri ve mani’leri def’eden 83- YÂ NÂFİ: faydalı şeyleri yaratan 84- YÂ SÂMİ: bütün sesleri işiten 85- YÂ RÂFİ: dilediklerinin mertebesini yükselten 86- YÂ SÂNİ: her şeyi sanatla yaratan 87- YÂ ŞÂFİ: kullarına şifâ veren 88- YÂ CÂMİ: istediğini istediği şekilde toplayan 89- YÂ VÂSİ: ilim ve ihsanı her şeyi içine alan 90- YÂ MÛSİ: istediği şeyi istediği şekilde bollaştıran 91- YÂ SÂNİA KÜLLİ MASNU: bütün sanatların sanatkârı 92- YÂ HÂLİKA KÜLLİ MAHLÛK: bütün mahlukatın yaratıcısı 93- YÂ RÂZİKA KÜLLİ MERZÛK: bütün rızıklananların rızık vericisi 94- YÂ MÂLİKE KÜLLİ MEMLÛK: bütün sahip olunanların sahibi 95- YÂ KÂŞİFE KÜLLİ MEKRÛB: bütün sıkıntıya düşenlerin ferahlatıcısı 96- YÂ FÂRİCE KÜLLİ MAĞMÛM: bütün üzüntüye düşenlerin sevindiricisi 97- YÂ RÂHİME KÜLLİ MERHÛM: bütün merhamet olunanların merhamet edicisi 98- YÂ NÂSİRA KÜLLİ MAHZÛL: bütün yardımsız kalanların yardımcısı 99- YÂ SÂTİRE KÜLLİ MÂYUB: bütün ayıplıların ayıbını örten 100- YÂ MELCEE KÜLLİ MAZLÛM: bütün zulme uğrayanların sığınağı dualarım: 101- YÂ İDDETÎ İNDE ŞİDDETÎ: sıkıntım anında hazırlığım 102- YÂ RECÂÎ İNDE MUSÎBETİ: musibetim anında ümidim 103- YÂ MÛNİSÎ İNDE VAHŞETÎ: yalnızlığım anında arkadaşım 104- YÂ SÂHİBÎ İNDE GURBETÎ: gurbetliğimde sahibim 105- YÂ VELİYYÎ İNDE NİMETÎ: nimete mazhar olduğumda dostum 106- YÂ KÂŞİFÎ İNDE KURBETİ: kaderim anında ferahlatıcım 107- YÂ ĞİYÂSÎ İNDE’FTİKÂRÎ: ihtiyacım anında medetkârım 108- YÂ MELCEÎ İNDE’DTİRÂRÎ: zor durumumda sığınağım 109- YÂ MUÎNÎ İNDE FEZEÎ: korkum anında yardımcım 110- YÂ DELÎLÎ İNDE HAYRETÎ: şaşkınlığım anında yol göstericim 111- YÂ ALLÂME’L- ĞUYUB: gaybları bilen 112- YÂ ĞAFFÂRA’Z- ZÜNÛB: günahları bağışlayan 113- YÂ SETTARE’L- UYÛB: ayıpları örten 114- YÂ KEŞŞAFE’L- KÜRÛB: sıkıntıları kaldıran 115- YÂ MUKALLİBE’L- KULÛB: kalbleri değiştiren 116- YÂ MÜZEYYİNE’L- KULÛB: kalbleri süsleyen 117- YÂ MÜNEVVİRA’L- KULÛB: kalbleri nûrlandıran 118- YÂ TABÎBE’L- KULÛB: kalblerin tabibi 119- YÂ HABÎBE’L- KULÛB: kalblerin sevgilisi 120- YÂ ENÎSE’L- KULÛB: kalblerin dostu 121- YÂ CELÎL: yücelik ve ululuk sahibi 122- YÂ CEMÎL: gerçek güzellik sahibi 123- YÂ VEKÎL: kendine güvenen kulların işini en iyi yoluna koyan 124- YÂ KEFÎL: kulların tâkatını aşan işlerini üzerine alan 125- YÂ DELÎL: kullarına yol gösteren 126- YÂ MUKÎL: kullarının hata ve yanlışlarını bağışlayan 127- YÂ HABÎR: herşeyden haberdâr olan 128- YÂ LÂTÎF: lutf u keremi bol olan 129- YÂ AZÎZ: sonsuz izzet sahibi 130- YÂ MELÎK: bütün mevcûdatın gerçek sahibi ve hükümdarı olan 131- YÂ DELİLE’L- MÜTEHAYYİRÎN: şaşkınların yol göstericisi 132- YÂ ĞİYASE’L- MÜSTAĞÎSÎN: yardım isteyenlerin yardımcısı 133- YÂ SARÎHA’L- MÜSTASRİHÎN: meded isteyenlerim imdad edicisi 134- YÂ CÂRE’L- MÜSTECÎRÎN: korunmak isteyenlerin koruyucusu 135- YÂ MELCEE’L- ÂSÎN: âsilerin sığınağı 136- YÂ ĞAFİRE’L- MÜZNİBÎN: günahkârların bağışlayıcısı 137- YÂ EMÂNE’L- HÂİFÎN: korkanlara emniyet veren 138- YÂ RÂHİME’L- MESÂKÎN: miskinlere (fakirlere) merhamet eden 139- YÂ ENÎSE’L- MÜSTEVHİŞÎN: yalnızlık duyanların dostu 140- YÂ MUCÎBE DÂVETİ’L- MUDTARRÎN: darda kalanların dualarına cevap veren 141- YÂ ZE’L- CÛDİ VE’L- İHSÂN: cömertlik ve ihsan sahibi 142- YÂ ZE’L- FADLİ VE’L- İMTİNÂN: fazl ve iyilik sahibi 143- YÂ ZE’L- EMNİ VE’L- EMÂN: emniyet ve eman sahibi 144- YÂ ZE’L- KUDSİ VE’S- SÜBHÂN: kudsiyet ve kemâlat sahibi 145- YÂ ZE’L- HİKMETİ VE’L- BEYÂN: hikmet ve beyân sahibi 146- YÂ ZER- RAHMETİ VE’R- RİDVÂN: rahmet ve rıdvan sahibi 147- YÂ ZE’L- HÜCCETİ VE’L- BURHÂN: kesin delil ve bürhan sahibi 148- YÂ ZE’L- AZAMETİ VE’S- SULTAN: azamet ve saltanat sahibi 149- YÂ ZE’L- AFVÎ VE’L- ĞUFRÂN: af ve mağfiret sahibi 150- YÂ ZE’R- REFETİ VE’L- MÜSTEÂN: kendisinden yardım istenen ve Latîf rahmet sahibi 151- YÂ MEN HÜVE RABBÜ KÜLLİ ŞEY’’İN: herşeyin Rabbi 152- YÂ MEN HÜVE İLÂHÜ KÜLLİ ŞEY’’İN: herşeyin İlâhı 153- YÂ MEN HÜVE HÂLİKU KÜLLİ ŞEY’’İN: herşeyin yaratıcısı 154- YÂ MEN HÜVE FEVKA KÜLLİ ŞEY’’İN: herşeyin üzerinde olan 155- YÂ MEN HÜVE KABLE KÜLLİ ŞEY’’İN: herşeyden önce olan 156- YÂ MEN HÜVE BADE KÜLLİ ŞEY’’İN: herşeyden sonrada varlığı devâm eden 157- YÂ MEN HÜVE ÂLİMÜ KÜLLİ ŞEY’’İN: herşeyi bilen 158- YÂ MEN HÜVE KÂDİRU KÜLLİ ŞEY’’İN: herşeye gücü yeten 159- YÂ MEN HÜVE SÂNİU KÜLLİ ŞEY’’İN: herşeyin Sanatkârı 160- YÂ MEN HÜVE YEBKÂ VE YEFNÂ KÜLLİ ŞEY’’İN: herşey fenâ bulup, Kendisi bâki kalan 161- YÂ MÜ’MİN: kalblerde iman nûrunu yakan ve kullara huzur ve güven veren 162- YÂ MÜHEYMİN: bütün varlıkları ilim ve kontrolü altında tutan 163- YÂ MÜKEVVİN: bütün mahlukatı yoktan meydana getiren 164- YÂ MÜLEKKİN: bütün yarattıklarına dünyadaki vazifelerini öğretip telkin eden 165- YÂ MÜBEYYİN: bütün kulları için açıklanması gereken herşeyi beyan eden 166- YÂ MÜHEVVİN: musibetleri hafifleten ve zorlukları kolaylaştıran 167- YÂ MÜZEYYİN: herşeyi münâsip şekilde süsleyen 168- YÂ MUAZZİM: dilediğini yücelten ve kullarına büyüklüğünü gösteren 169- YÂ MUAVVİN: muhtaçların, tevbeyi kabul edenin yardımına koşan ve birbirinin imdadına koşturan 170- YÂ MÜLEVVİN: herşeyi çeşit çeşit renklerle bezeyen 171- YÂ MEN HÜVE FÎ MÜLKİHÎ MUKÎM: hakimiyetinde dâim olan 172- YÂ MEN HÜVE FÎ CELÂLİHÎ AZÎM: celâlinde azîm olan 173- YÂ MEN HÜVE Fİ SULTÂNİHÎ KADÎM: saltanatında kadîm olan 174- YÂ MEN HÜVE ALÂ ABDİHÎ RAHÎM: kullarına rahmet eden 175- YÂ MEN HÜVE BİKÜLLİ ŞEY’’İN ALÎM: herşeyi bilen 176- YÂ MEN HÜVE LİMEN CEFÂHU HALÎM: emirlerine uymayanlara halim olan 177- YÂ MEN HÜVE LİMEN TERECCÂHÜ KERÎM: kendisine ümit bağlayana kerîm olan 178- YÂ MEN HÜVE FÎ MEKÂDÎRİHÎ HAKÎM: ölçülerinde hikmetli olan 179- YÂ MEN HÜVE FÎ HUKMİHÎ LÂTÎF: hükmünde lütuf sahibi olan 180- YÂ MEN HÜVE FÎ LÜTFİHÎ KADÎR: lütfunda kadir olan 181- YÂ MEN LÂ YÜRCÂ İLLÂ FADLUH: fazlından başka bir şey ümid edilmeyen 182- YÂ MEN LÂ YUHÂFÜ İLLÂ ADLÜH: adaletinden başka bir şeyden korkulmayan 183- YÂ MEN LÂ YÜNTAZARU İLLÂ BİRRUH: iyiliğinden başka bir şey beklenmeyen 184- YÂ MEN LÂ YÜSELÜ İLLÂ AFVUH: affından başka bir şey istenmeyen 185- YÂ MEN LÂ YEDÛMU İLLÂ MÜLKÜH: hakimiyetinden başkası devâm etmeyen 186- YÂ MEN LÂ SULTÂNE İLLÂ SULTÂNÜH: saltanatından başka gerçek saltanat olmayan 187- YÂ MEN LÂ BURHÂNE İLLÂ BURHÂNÜH: bürhanlarından başka bürhan bulunmayan 188- YÂ MEN VESİAT KÜLLE ŞEY’’İN RAHMETÜH: rahmeti her şeyi kuşatmış olan 189- YÂ MEN SEBEKAT RAHMETÜHÛ ALÂ ĞADABİH: rahmeti gazabını geçmiş olan 190- YÂ MEN EHÂTA BİKÜLLİ ŞEY’’İN İLMÜH: ilmiyle her şeyi kuşatmış olan 191- YÂ FÂRİCE’L- HEMMİ: tasayı kaldıran 192- YÂ KÂŞİFE’L- ĞAMMİ: gamı gideren 193- YÂ ĞAFİRE’Z- ZENBİ: günahı affeden 194- YÂ KÂBİLE’T- TEVBİ: tevbeyi kabul eden 195- YÂ HÂLİKA’L- HALKİ: yaratılmışları yaratan 196- YÂ SÂDİKA’L- VADİ: vaadinde sadık olan 197- YÂ RÂZİKA’T- TİFLİ: yavrulara rızık veren 198- YÂ MÛFİYE’L- AHDİ: sözünü yerine getiren 199- YÂ ÂLİME’S- SİRRİ: gizliyi bilen 200- YÂ FÂLİKA’L- HABBİ: tohumu yarıp sümbüllendiren dualarım: 201- YÂ ALİYYÜ: her şeyiyle yüce olan 202- YÂ VEFİYYÜ: sözünde vefâlı olan ve vaadinden dönmeyen 203- YÂ VELİYYÜ: mü'minlerin dostu olan 204- YÂ ĞANİYYÜ: gerçek zenginlik sahibi ve hiçbir şeye muhtaç olmayan 205- YÂ MELİYYÜ: sonsuz servet ve tükenmez hazineler sahibi 206- YÂ ZEKİYYÜ: her cihetten temiz ve pak olan 207- YÂ RADİYYÜ: kendisini kulluk edenlerden hoşnut olan 208- YÂ BEDİYYÜ: eser ve ihsanlarıyla varlığı apaçık görünen 209- YÂ HAFİYYÜ: şiddet-i zuhurundan gizlenen 210- YÂ KAVİYYÜ: güç ve kuvveti sonsuz olan 211- YÂ MEN AZHERA’L- CEMİL: güzeli açığa çıkaran 212- YÂ MEN SETERA ALE’L- KABÎH: çirkinin üzerini örten 213- YÂ MEN LÂ YUÂHİZÜ Bİ’L- CERÎMEH: suç sebebiyle hemen azarlamayan 214- YÂ MEN LÂ YEHTİKÜ’S- SİTR: ayıpların üzerindeki perdeyi yırtmayan 215- YÂ AZİME’L- AFVİ: affı büyük olan 216- YÂ HASENE’T- TECÂVÜZ: günahkârları cezalandırmaktan vazgeçmesi güzel olan 217- YÂ VÂSİA’L- MAĞFİREH: mağfireti geniş olan 218- YÂ BÂSİTA’L- YEDEYNİ Bİ’R- RAHMEH: rahmeti bol olan 219- YÂ SÂHİBE KÜLLİ NECVÂ: bütün sessiz yalvarışların yanında olan 220- YÂ MÜNTEHÂ KÜLLİ ŞEKVÂ: bütün şikâyetler kendisinde son bulan 221- YÂ ZEN NİMETİ’S- SABİĞÂH: bol nimet sahibi 222- YÂ ZER- RAHMETİ’L- VÂSİAH: geniş rahmet sahibi 223- YÂ ZE’L- HİKMETİ’L- BÂLİĞAH: tam hikmet sahibi 224- YÂ ZE’L- KUDRETİ’L- KÂMİLEH: kâmil kudret sahibi 225- YÂ ZE’L- HÜCCETİ’L- KÂTİAH: kesin hüccet sahibi 226- YÂ ZE’L- KERÂMETİ’Z- ZÂHİRAH: açık ikram sahibi 227- YÂ ZE’S- SİFÂTİ’L- ÂLİYEH: yüce sıfat sahibi 228- YÂ ZE’L- İZZETİ’D- DÂİMEH: dâim izzet sahibi 229- YÂ ZE’L- KUVVETİ’L- METÎNEH: metin kuvvet sahibi 230- YÂ ZE’L- MİNNETİ’S- SÂBİKAH: geçmiş minnet sahibi 231- YÂ AHKEME’L- HÂKİMÎN: bütün hükmedenlerden daha hâkim 232- YÂ ADELE’L- ÂDİLÎN: bütün âdillerden daha âdil 233- YÂ ESDAKA’S- SÂDİKÎN: bütün doğrulardan daha doğru 234- YÂ EZHARA’Z- ZÂHİRÎN: varlığı açık olanların en hayırlısı 235- YÂ ETHERA’T- TÂHİRÎN: bütün temiz olanlardan daha temiz 236- YÂ AHSENE’L- HALİKÎN: yaratıcılık mertebelerinin en güzelinden olan 237- YÂ ESRÂA’L- HASİBÎN: bütün hesaba çekenlerden daha süratli hesap gören 238- YÂ ESMAA’S- SÂMİÎN: bütün işitenlerden daha iyi işiten 239- YÂ EKREME’L- EKREMÎN: bütün ikram edenlerden daha iyi ikram eden 240- YÂ ERHAME’R- RÂHİMÎN: bütün merhamet edenlerden daha merhametli olan 241- YÂ EŞFEA’Ş- ŞÂFİÎN: bütün şifâ verenlerden daha iyi şifâ veren 242- YÂ BEDÎA’S- SEMÂVÂT: gökleri yoktan yaratan 243- YÂ CÂİLE’Z- ZULÜMÂT: karanlıkları meydana getiren 244- YÂ ÂLİME’L- HAFİYYÂT: gizlilikleri bilen 245- YÂ RÂHİME’L- ABERÂT: için için üzülenlere acıyan 246- YÂ SÂTİRA’L- AVERÂT: utanılacak şeyleri örten 247- YÂ KÂŞİFE’L- BELİYYÂT: belâları defeden 248- YÂ MUHYİYE’L- EMVÂT: ölüleri dirilten 249- YÂ DÂİFE’L- HASENÂT: sevapları kat kat yazan 250- YÂ MÜNZİLE’L- BEREKÂT: bereketleri indiren 251- YÂ ŞEDÎDE’N- NEKAMÂT: cezaları şiddetli olan 252- YÂ MUSAVVİR: her varlığa münâsip şekil giydiren 253- YÂ MUKADDİR: her şeyin plan ve programını ölçülü yapan 254- YÂ MUTAHHİR: her şeyi maddî ve mânevî kirlerden temizleyen 255- YÂ MÜNEVVİR: nûruyla her şeyi nûrlandıran 256- YÂ MUKADDİM: dilediğini öne geçiren 257- YÂ MUAHHİR: istediğini geriye bırakan 258- YÂ MÜYESSİR: hayırlı işleri kolaylaştıran 259- YÂ MÜNZİR: kullarını azabıyla korkutan 260- YÂ MÜBEŞŞİR: kullarını cennet ve diğer mükâfatlarla müjdeleyen 261- YÂ MÜDEBBİR: bütün kâinâtı tam bir nizam içinde idâre eden 262- YÂ RABBE’L- BEYTİ’L- HARÂM: Beytü'l-Haram’ın Rabbi 263- YÂ RABBE’Ş- ŞEHRİ’L- HARÂM: Haram Aylarının Rabbi 264- YÂ RABBE’L- MESCİDİ’L- HARÂM: Mescidü'l-Haram’ın Rabbi 265- YÂ RABBE’L- BELEDİ’L- HARÂM: haram belde olan Mekke'nin Rabbi 266- YÂ RABBE’R- RÜKNİ VE’L- MAKÂM: Rükn-ü Haceri'l-Esved ve Makam-ı İbrahîm’in Rabbi 267- YÂ RABBE’L- MEŞARİ’L- HARÂM: Meş'arü'l-Haram’ın Rabbi 268- YÂ RABBE’L- HİLLİ VE’L- HARÂM: helâl ve haramın Rabbi 269- YÂ RABBE’N- NÛRİ VEZ ZALÂM: nûr ve karanlığın Rabbi 270- YÂ RABBE’T- TAHİYYETİ VE’S- SELÂM: tahiyyât ve selâmın Rabbi 271- YÂ RABBE’L- CELÂLİ VE’L- İKRÂM: celâl ve ikramın Rabbi 272- YÂ İMÂDE MEN LÂ İMÂDE LEH: desteği olmayanların desteği 273- YÂ SENEDE MEN LÂ SENEDE LEH: dayanağı olmayanları dayanağı 274- YÂ ZÜHRA MEN LÂ ZÜHRA LEH: övünülecek bir şeyi bulunmayanların övüncü 275- YÂ ĞİYÂSE MEN LÂ ĞİYÂSE LEH: imdadına koşacak kimsesi olmayanların mededkârı 276- YÂ HİRZE MEN LÂ HİRZE LEH: korunacak yeri olmayanların koruyucusu 277- YÂ FAHRE MEN LÂ FAHRE LEH: iftihar edecek kimsesi olmayanların medâr-ı iftiharı 278- YÂ İZZE MEN LÂ İZZE LEH: izzeti olmayanların izzeti 279- YÂ MUÎNE MEN LÂ MUÎNE LEH: yardımcısı olmayanların yardımcısı 280- YÂ ENÎSE MEN LÂ ENÎSE LEH: dostu olmayanların dostu 281- YÂ ĞUNYETE MEN LÂ ĞUNYETE LEH: zenginliği olmayanların ihtiyacını gören 282- YÂ KÂİM: varlığında başkasına muhtaç olmayan 283- YÂ DÂİM: varlığının sonu olmayan 284- YÂ RÂHİM: mahlukatına merhamet eden 285- YÂ HÂKİM: mevcûdatına hükmeden 286- YÂ ÂLİM: her şeyi bilen 287- YÂ ÂSİM: yarattıklarını koruyan 288- YÂ KÂSİM: her şeyi adaletle taksim eden 289- YÂ SÂLİM: ayıp ve kusur kendisine arız olmayan 290- YÂ KÂBİD: istediğinin maddî ve mânevî rızkını daraltan 291- YÂ BÂSİT: istediğinin maddî ve mânevî rızkını genişleten 292- YÂ ÂSİME MEN İSTASAMEH: Kendisine sığınmak isteyenleri koruyan 293- YÂ RÂHİME MEN İSTERHÂMEH: Kendisinden merhamet dileyenlere merhamet eden 294- YÂ NÂSİRA MEN İSTENSARAH: Kendisinden yardım isteyenlere yardım eden 295- YÂ HÂFİZA MEN İSTAHFEZAH: korunmak isteyenleri muhafaza eden 296- YÂ MÜKRİME MEN İSTEKREMEH: Kendisinden ikram isteyenlere ikram eden 297- YÂ MÜRŞİDE MEN İSTERŞEDEH: Kendisinden irşad edilmeyi isteyenleri irşad eden 298- YÂ MUÎNE MEN İSTEÂNEH: Kendisinden inâyet isteyenlere inâyet eden 299- YÂ MUĞİSE MEN İSTEĞÂSEH: Kendisinden imdad isteyenlere imdad eden 300- YÂ SARÎHA MEN İSTASRAHAH: feryâd edenlerin feryâdına koşan dualarım: 301- YÂ ĞÂFİRA MEN İSTAĞFERAH: Kendisinden mağfiret isteyenleri bağışlayan 302- YÂ KERÎME’S- SAFHİ: affı bol olan 303- YÂ AZÎME’L- MENNİ: iyiliği büyük olan 304- YÂ KESÎRE’L- HAYRİ: hayrı çok olan 305- YÂ KADÎME’L- FADLİ: fazlı kadîm olan 306- YÂ LÂTİFE’S- SUNİ: sanatı güzel olan 307- YÂ DÂİME’L- LUTFİ: lütfu dâim olan 308- YÂ NÂFİSE’L- KERBİ: sıkıntıyı gideren 309- YÂ KÂŞİFE’L- DURRİ: zararı kaldıran 310- YÂ MÂLİKE’L- MÜLKİ: mülkün sahibi olan 311- YÂ KÂDİYEM Bİ’L- HAKKİ: hak ile hükmeden 312- YÂ AZÎZEN LÂ YUDÂM: mağlup edilmeyen Azîz 313- YÂ LÂTİFEN LÂ YURÂM: Kendisinden uzaklaşılmayan Latîf 314- YÂ RAKÎBEN LÂ YENÂM: uyumayan gözetleyici 315- YÂ KÂİMEN LÂ YEFÛT: yok olmayan Mevcûd 316- YÂ HAYYEN LÂ YEMÛT: ölmeyen Hayy 317- YÂ MÂLİKEN LÂ YEZÛL: yok olmayan Melik 318- YÂ BÂKİYEN LÂ YEFNÂ: fenâ bulmayan Bâki 319- YÂ ÂLİME’LLÂ YECHEL: Kendisine cehâlet bulaşmayan Âlim 320- YÂ SAMEDEN LÂ YUTAM: taama (yemeğe) muhtaç olmayan Samed 321- YÂ KAVİYYEN LÂ YUDAF: zaafa düşürülemeyen Kavi 322- YÂ VÂHİD: isim, sıfat ve fiillerinde ortağı olmayan 323- YÂ VÂCİD: istediğini bulan (maddî olmayan varlıklardan maddî varlıklar yaratan) 324- YÂ ŞÂHİD: her yerde hazır ve nazır olan 325- YÂ MÂCİD: sonsuz şan ve yücelik sahibi 326- YÂ RÂŞİD: bütün işlerini ezeli hikmetine göre neticeye ulaştıran 327- YÂ BÂİS: peygamberler gönderen ve ölüleri dirilten 328- YÂ VÂRİS: bütün mülk ve servetlerin hakiki sahibi 329- YÂ DÂRRU: hikmeti gereği elem ve zarar verici şeyleri de yaratan 330- YÂ NÂFİ: hayır ve menfaatli şeyleri vareden 331- YÂ HÂDÎ: kullarına yol gösterip lütfuyla hidâyet veren 332- YÂ AZAMU MİN KÜLLİ AZÎM: bütün azîmlerden daha azîm 333- YÂ EKREMU MİN KÜLLİ KERÎM: bütün cömertlerden daha Kerîm 334- YÂ ERHAMU MİN KÜLLİ RAHÎM: bütün merhametlilerden daha Rahîm 335- YÂ AHKEMU MİN KÜLLİ HAKÎM: bütün hikmet sahiplerinden daha Hakîm 336- YÂ ÂLEMU MİN KÜLLİ ALÎM: bütün âlimlerden daha Alîm 337- YÂ AKDEMU MİN KÜLLİ KADÎM: bütün önce yaratılanlardan daha önce daha evvel mevcûd olan 338- YÂ EKBERU MİN KÜLLİ KEBÎR: bütün büyüklerden daha büyük 339- YÂ ACELLU MİN KÜLLİ CELÎL: bütün yücelerden daha yüce 340- YÂ EAZZU MİN KÜLLİ AZÎZ: bütün izzet sahiplerinden daha Azîz 341- YÂ ELTAFU MİN KÜLLİ LÂTÎF: bütün lütuf sahiplerinden daha Latîf 342- YÂ MEN HÜVE FÎ AHDİHÎ VEFİYYUN: ahdinde vefâlı 343- YÂ MEN HÜVE FÎ VEFÂİHÎ KAVİYYUN: vefâsında kuvvetli 344- YÂ MEN HÜVE FÎ KUVVETİHÎ ALİYYUN: kuvvetinde yüce 345- YÂ MEN HÜVE FÎ ULUVVİHÎ KARÎBUN: yüceliğinde yakın 346- YÂ MEN HÜVE FÎ KURBİHÎ LATÎFUN: yakınlığında Latîf 347- YÂ MEN HÜVE FÎ LÜTFİHÎ ŞERÎFUN: lütfunda Şerîf 348- YÂ MEN HÜVE FÎ ŞEREFİHÎ AZÎZÜN: şerefinde Azîz 349- YÂ MEN HÜVE FÎ İZZETİHÎ AZÎMUN: izzetinde Azîm 350- YÂ MEN HÜVE FÎ AZAMETİHÎ MECÎDUN: azametinde Mecîd
__________________
Sözün kıymetini '' Lal'' olandan,
Ekmeğini kıymetini ''Aç '' olandan, Aşkın kıymetini ''Hiç'' olandan öğren.. |
#2
|
|||
|
|||
351- YÂ MEN HÜVE FÎ MECDİHÎ HAMÎDUN: yüceliğinde Hamîd
352- YÂ MEN HÜVE KÜLLÜ ŞEY’’İN HÂDİUN LEH: her şeyin kendisine boyun eğdiği 353- YÂ MEN HÜVE KÜLLÜ ŞEY’’İN KÂİNÜN LEH: her şey kendisi için var olan 354- YÂ MEN HÜVE KÜLLÜ ŞEY’’İN MEVCÛDUN LEH: her şey kendisi için mevcûd olan 355- YÂ MEN HÜVE KÜLLÜ ŞEY’’İN MÜNÎBUN LEH: her şeyin kendisine döndüğü 356- YÂ MEN HÜVE KÜLLÜ ŞEY’’İN HÂİFUN MİNHU: her şeyin kendisinden korktuğu 357- YÂ MEN HÜVE KÜLLÜ ŞEY’’İN MÜSEBBİHUN LEH: her şeyin kendini tesbih ettiği 358- YÂ MEN HÜVE KÜLLÜ ŞEY’’İN KÂİMUN BİH: her şey kendisiyle ayakta olan 359- YÂ MEN HÜVE KÜLLÜ ŞEY’’İN HÂŞİUN LEH: her şeyin kendisine itâat ettiği 360- YÂ MEN HÜVE KÜLLÜ ŞEY’’İN SÂİRUN İLEYH: her şeyin kendisine yöneldiği 361- YÂ MEN HÜVE KÜLLÜ ŞEY’’İN HÂLİKUN İLLÂ VECHEH: kendisine bakan yüzü müstesna her şeyin fâni olduğu 362- YÂ KÂFÎ: kullarına yeten 363- YÂ ŞÂFÎ: her türlü derde devâ veren 364- YÂ VÂFÎ: vaadinde duran 365- YÂ MUÂFÎ kullarına âfiyet veren 366- YÂ ÂLÎ: her şeyiyle yüce olan 367- YÂ DÂÎ: iyiliğe ve cennete dâvet eden 368- YÂ RÂDÎ: iyi kullarından hoşnut olan 369- YÂ KÂDÎ: hikmet ve adaletle hükmeden 370- YÂ BÂKÎ: varlığının sonu olmayan 371- YÂ HÂDÎ: dilediğini doğru yola ulaştıran 372- YÂ MEN LÂ MEFERRA İLLÂ İLEYH: kendisinden başka kaçılacak yer olmayan 373- YÂ MEN LÂ MEFZEA İLLÂ İLEYH: kendisinden sığınılacak yer olmayan 374- YÂ MEN LÂ MELCEE İLLÂ İLEYH: kendisinden başka iltica edilecek yer olmayan 375- YÂ MEN LÂ YÜTEVEKKELÜ İLLÂ LEYH: kendisinden başka tevekkül edilecek kimse olmayan 376- YÂ MEN LÂ MAKSADE İLLÂ İLEYH: kendisinden başka maksud olmayan 377- YÂ MEN LÂ MENCEE İLLÂ İLEYH: kendisinden başka kurtuluş yeri olmayan 378- YÂ MEN LÂ YURĞABU İLLÂ İLEYH: kendisinden başkasına rağbet edilmeyen 379- YÂ MEN LÂ YUBEDU İLLÂ İYYÂH: kendisinden başkasına ibâdet edilmeyen 380- YÂ MEN LÂ YÜSTEÂNU İLLÂ MİNH: kendisinden başkasından yardım istenilmeyen 381- YÂ MEN LÂ HAVLE VELÂ KUVVETE İLLÂ BİH: kendisinden başka güç ve kuvvet sahibi bulunmayan 382- YÂ HAYRA’L- MERHÛBÎN: kendisine kaçılanların en hayırlısı 383- YÂ HAYRA’L- MATLÛBÎN: matlubların en hayırlısı 384- YÂ HAYRA’L- MERĞÛBÎN: rağbet edilenlerin en hayırlısı 385- YÂ HAYRA’L- MESÛLÎN: dilekte bulunanların en hayırlısı 386- YÂ HAYRA’L- MAKSÛDÎN: maksud olanların en hayırlısı 387- YÂ HAYRA’L- MEZKÛRÎN: zikredilenlerin en hayırlısı 388- YÂ HAYRA’L- MEŞKÛRÎN: sükredilenlerin en hayırlısı 389- YÂ HAYRA’L- MAHBÛBÎN: sevilenlerin en hayırlısı 390- YÂ HAYRA’L- MÜNZİLÎN: indirenlerin en hayırlısı 391- YÂ HAYRA’L- MÜSTENİSÎN: kendisine ünsiyet edilenlerin en hayırlısı 392- YÂ MEN HÜVE HALAKA FESEVVÂ: yaratıp düzene koyan 393- YÂ MEN HÜVE KADDERA FEHEDÂ: takdir edip hedefe götüren 394- YÂ MEN HÜVE YEKŞİFÜ’L- BELVÂ: belâyı kaldıran 395- YÂ MEN HÜVE YESMEUN NECVÂ: gizli yakarışı işiten 396- YÂ MEN HÜVE YÜNKİZÜ’L- GARKÂ: batmışı kurtaran 397- YÂ MEN HÜVE YÜNCİ’L- HELKÂ: helak olana necat veren 398- YÂ MEN HÜVE YEŞFİ’L- MERDÂ: hastaya şifâ veren 399- YÂ MEN HÜVE EMÂTE VE AHYÂ: öldüren ve dirilten 400- YÂ MEN HÜVE ADHAKE VE EBKÂ: güldüren ve ağlatan dualarım: 401- YÂ MEN HÜVE EDALLE VE EHDÂ: saptıran ve hidâyete erdiren 402- YÂ ĞAFİR: dilediği kullarının günahlarını silen 403- YÂ SÂTİR: ayıp ve kusurları örten 404- YÂ KÂHİR: düşmanlarını mağlub eden 405- YÂ KÂDİR: herşeye gücü yeten 406- YÂ NAZİR: bütün mahlukatının hâllerini gören 407- YÂ FATİR: bütün mahlukatı yoktan var eden 408- YÂ ŞÂKİR: kendine yapılan ibâdet ve şükürlere bol mükâfat veren 409- YÂ ZÂKİR: kendisini zikredenleri yâd eden 410- YÂ NÂSİR: dostlarına yardım eden 411- YÂ CÂBİR: kırık gönülleri saran ve zararları telâfi eden 412- YÂ MEN HÜVE Fİ’L- BERRİ VE’L- BAHRİ SEBÎLÜH: karada ve denizde yolu olan 413- YÂ MEN HÜVE Fİ’L- ÂFÂKİ ÂYÂTÜH: dış âlemde âyetleri bulunan 414- YÂ MEN HÜVE Fİ’L- ÂYÂTİ BURHÂNÜH: âyetlerinde delili olan 415- YÂ MEN HÜVE Fİ’L- MEMÂTİ KUDRETÜH: ölümlerde kudreti tecellî eden 416- YÂ MEN HÜVE Fİ’L- KUBÛRİ İZZETÜH: kabirlerde izzeti olan 417- YÂ MEN HÜVE Fİ’L- KİYÂMETİ MİLKETÜH: kıyamette saltanat olan 418- YÂ MEN HÜVE Fİ’L- HİSÂBİ HEYBETÜH: hisapta heybeti olan 419- YÂ MEN HÜVE Fİ’L- MÎZÂNİ KADÂÜH: mizanda hükmü olan 420- YÂ MEN HÜVE Fİ’L- CENNETİ RAHMETÜH: cennette rahmeti olan 421- YÂ MEN HÜVE Fİ’N- NÂRİ AZÂBÜH: cehennemde azabı olan 422- YÂ MEN HÜVE İLEYHİ YEHREBÜ’L- HÂİFÛN: korkanların Kendisine kaçtığı 423- YÂ MEN HÜVE İLEYHİ YEFZEU’L- MÜZNİBÛN: günahkârların Kendisine sığındığı 424- YÂ MEN HÜVE İLEYHİ YAKSİDÜ’L- MÜNÎBÛN: tevbe edenlerin Kendisine yöneldiği 425- YÂ MEN HÜVE İLEYHİ YELCEÜ’L- ÂSÛN: âsilerin Kendisine iltica ettiği 426- YÂ MEN HÜVE İLEYHİ YERĞABÜ’Z- ZÂHİDÛN: zâhidlerin kendisine rağbet ettiği 427- YÂ MEN HÜVE FÎHİ YATMAÜ’L- HÂTİÛN: hatalıların kendisine ümit beslediği 428- YÂ MEN HÜVE YESTENİSÜ BİHİ’L- MÜRÎDÛN: kendisini arzulayanların kendisiyle ünsiyet bulduğu 429- YÂ MEN HÜVE YEFTEHİRU BİHİ’L- MUHSİNÛN: iyilik yapanların kendisiyle iftihar ettiği 430- YÂ MEN HÜVE ALEYHİ YETEVEKKELÜ’L- MÜTEVEKKİLÛN: tevekkül edenlerin kendisine güvendiği 431- YÂ MEN HÜVE YESKÜNÜ BİHİ’L- MÛKİNÛN: kuvvetle iman edenlerin kendisiyle huzur bulduğu 432- YÂ AKRABU MİN KÜLLİ KARÎB: bütün yakınlardan daha yakın 433- YÂ EHABBU MİN KÜLLİ HABÎB: bütün sevilenlerden daha sevgili 434- YÂ AZAMU MİN KÜLLİ AZÎM: bütün büyüklerden daha büyük 435- YÂ EAZZÜ MİN KÜLLİ AZÎZ: bütün izzet sahiplerinden daha Azîz 436- YÂ AKVÂ MİN KÜLLİ KAVİY: bütün kuvvetlilerden daha Kavi 437- YÂ AĞNÂ MİN KÜLLİ ĞANİY: bütün zenginlerden daha zengin 438- YÂ ECVEDÜ MİN KÜLLİ CEVÂD: bütün cömertlerden daha cömert 439- YÂ EREFÜ MİN KÜLLİ RAÛF: bütün şefkatlilerden daha Raûf 440- YÂ ERHAMÜ MİN KÜLLİ RAHÎM: bütün merhametlilerden daha Rahîm 441- YÂ ECELLÜ MİN KÜLLİ CELÎL: bütün yücelerden daha yüce 442- YÂ KARÎB: herşeye herşeyden yakın olan 443- YÂ RAKÎB: bütün mahlukatı gözetleyen 444- YÂ HABÎB: mü'minlerin sevgilisi olan 445- YÂ MUCÎB: kulların dualarına cevap veren 446- YÂ HASÎB: kulların bütün fiilerinin hesabını gören 447- YÂ TABÎB: bütün dertlere devâ veren 448- YÂ BASÎR: herşeyi bütün incelikleriyle gören 449- YÂ HABÎR: herşeyden haberdâr olan 450- YÂ MÜNÎR: herşeyi nûruyla aydınlatan 451- YÂ MÜBÎN: kullarına gerekli herşeyi açıklayan ve varlığı apaçık olan 452- YÂ ĞALİBEN ĞAYRA MAĞLÛB: mağlub olmayan Galib 453- YÂ SÂNİAN ĞAYRA MASNU: yaratılmış olmayan Sanatkâr 454- YÂ HÂLİKAN ĞAYRA MAHLÛK: mahluk olmayan Yaratıcı 455- YÂ MÂLİKEN ĞAYRA MEMLÛK: sahip olunamayan mülk sahibi 456- YÂ KÂHİRAN ĞAYRA MAKHÛR: kendisine üstün gelinemeyen Kâhir 457- YÂ RÂFİAN ĞAYRA MERFU: yükseltilmekten münezzeh olan yükseltici 458- YÂ HÂFİZAN ĞAYRA MAHFÛZ: korunmayan koruyucu 459- YÂ NÂSİRAN ĞAYRA MENSÛR: yardım edilmeyen yardım edici 460- YÂ ŞÂHİDEN ĞAYRA ĞAİB: gaib olmayan Şâhid 461- YÂ KARÎBEN ĞAYRA BAÎD: uzak olmayan yakın 462- YÂ NÛRAN NÛR: nûrların nûru 463- YÂ MÜNEVVİRAN NÛR: nûrları nûrlandıran 464- YÂ MUSAVVİRAN NÛR: nûrlara suret ve şekil veren 465- YÂ HÂLİKAN NÛR: nûrları yaratan 466- YÂ MUKADDİRAN NÛR: nûrları takdir eden 467- YÂ MUDEBBİRAN NÛR: nûrları idâre eden 468- YÂ NÛRAN KABLE KÜLLİ NÛR: bütün nûrlardan evvel olan Nûr 469- YÂ NÛRAN BADE KÜLLİ NÛR: bütün nûrlardan sonrada varlığı devâm eden Nûr 470- YÂ NÛRAN FEVKA KÜLLİ NÛR: bütün nûrların üstünde olan Nûr 471- YÂ NÛRAN LEYSE MİSLEHÛ NÛR: hiçbir nûr kendisine benzemeyen Nûr 472- YÂ MEN ATÂHÛ ŞERÎF: bağış ve ihsanı şerefli olan 473- YÂ MEN FİLÜHÛ LÂTÎF: fiili Latîf olan 474- YÂ MEN LÜTFUHÛ MUKÎM: lütfu dâim olan 475- YÂ MEN İHSÂNUHÛ KADÎM: ihsanı kadîm olan 476- YÂ MEN KAVLÜHÛ HAK: sözü hak olan 477- YÂ MEN VADÜHÛ SİDK: vaadi doğru olan 478- YÂ MEN AFVÜHÛ FADL: affı fazl olan 479- YÂ MEN AZÂBÜHÛ ADL: azabı adalet olan 480- YÂ MEN ZİKRUHÛ HULV: zikri tatlı olan 481- YÂ MEN ÜNSÜHÛ LEZÎZ: dostluğu (birlikteliği) lezzetli olan 482- YÂ MÜNEVVİL: kullarına nimet ihsan eden 483- YÂ MUFASSİL: bütün müşkülleri hâlleden ve hak ile bâtılın arasını ayıran 484- YÂ MÜBEDDİL: istediğini istediği şekilde değiştiren 485- YÂ MÜSEHHİL: zorlukları kolaylaştıran 486- YÂ MÜZELLİL: istediğini zelil kılan ve mahlukatına boyun eğdiren 487- YÂ MÜNEZZİL: kitaplar ve bereketler indiren, dilediğinin rütbesini alçaltan 488- YÂ MUHAVVİL: kâinâttaki bütün işleri döndüren ve kullarını hâlden hâle sevk eden 489- YÂ MÜCEMMİL: herşeyi münâsip şekilde güzelleştiren 490- YÂ MÜKEMMİL: herşeyi kemâle erdiren 491- YÂ MUFADDİL: istediğini istediğine üstün kılan 492- YÂ MEN YERÂ VELÂ YÜRÂ: herşeyi gören, fakat Kendisi görülmeyen 493- YÂ MEN YAHLÜKU VELÂ YUHLÂK: herşeyi yaratan, fakat kendisi yaratılmayan 494- YÂ MEN YEHDÎ VELÂ YÜHDÂ: herşeye yol gösteren fakat Kendisi yol gösterilmeye muhtaç olmayan 495- YÂ MEN YUHYÎ VELÂ YUHYÂ: hayat veren, fakat kendisi hayat verilmeye muhtaç olmayan 496- YÂ MEN YUTİMU VELÂ YUTAM: herşeyi doyuran fakat kendisi doyurulmaktan münezzeh olan 497- YÂ MEN YÜCÎRU VELÂ YÜCÂR: herşeyi koruyan fakat kendisi korunmaya muhtaç olmayan 498- YÂ MEN YAKDÎ VELÂ YUKDÂ ALEYH: herşey hakkında karar veren fakat kendisi hakkında karar verilmeyen 499- YÂ MEN YAHKÜMU VELÂ YUHKEMU ALEYH: hüküm veren, fakat kendisine hükmedilemeyen 500- YÂ MEN LEM YELİD VELEM YÛLED: doğurmayan ve doğmayan
__________________
Sözün kıymetini '' Lal'' olandan,
Ekmeğini kıymetini ''Aç '' olandan, Aşkın kıymetini ''Hiç'' olandan öğren.. |
#3
|
|||
|
|||
501- YÂ VE LEM YEKÜN LEHÛ KÜFÜVEN EHAD: hiçbirşey kendisine denk olmayan
502- YÂ NİME’L- HABÎB: en iyi sevgili 503- YÂ NİME’T-TABÎB: en iyi şifâ veren 504- YÂ NİME’L- HASÎB: en iyi hesap gören 505- YÂ NİME’L- KARÎB: en iyi yakın 506- YÂ NİME’R- RAKÎB: en iyi gözetleyici 507- YÂ NİME’L- MÜCÎB: en iyi cevap veren 508- YÂ NİME’L- ENÎS: en iyi dost 509- YÂ NİME’L- VEKÎL: en iyi vekil 510- YÂ NİME’L- MEVLÂ: en iyi efendi 511- YÂ NİME’N-NASÎR: en iyi yardımcı 512- YÂ SÜRÛRE’L- ÂRİFÎN: kendisini tanıyanların sevinç kaynağı 513- YÂ ENÎSE’L- MÜRÎDÎN: kendisini arzuluyanların dostu 514- YÂ MUĞÎSE’L- MÜŞTÂKÎN: kendisine müştak olanların imdadına koşan 515- YÂ HABÎBE’T- TEVVÂBÎN: tevbekârların sevgilisi 516- YÂ RÂZİKA’L- MUKİLLÎN: ihtiyaç sahiplerine rızık veren 517- YÂ RECÂE’L- MÜZNİBÎN: günahkârların ümidi 518- YÂ KÂŞİFE’L- MEKRÛBÎN: sıkıntıda olanların ferahlatıcısı 519- YÂ MÜNEFFİSEN ANİ’L- MAĞMÛMÎN: gamlılara nefes aldıran 520- YÂ MÜFERRİCEN ANİ’L- MAHZÛNÎN: mahzunlara (üzüntülülere) kurtuluş yolu gösteren 521- YÂ İLÂHE’L- EVVELÎNE VE’L- ÂHİRÎN: evvel ve âhirlerin ilâhı 522- YÂ RABBE’L- CENNETİ VE’N-NÂR: cennet ve cehennemin Rabbi 523- YÂ RABBE’N-NEBİYYÎNE VE’L- AHYÂR: peygamberler ve hayırların Rabbi 524- YÂ RABBE’S- SİDDÎKÎNE VE’L- EBRÂR: sıddıkların ve iyilerin Rabbi 525- YÂ RABBE’S- SİĞÂRİ VE’L- KİBÂR: küçüklerin ve büyüklerin Rabbi 526- YÂ RABBE’L- HUBÛBİ VE’L- ESMÂR: danelerin ve meyvelerin Rabbi 527- YÂ RABBE’L- ENHÂRİ VE’L- EŞCÂR: nehirlerin ve ağaçların Rabbi 528- YÂ RABBE’S- SAHÂRA VE’L- ĞİFÂR: sahraların ve çöllerin Rabbi 529- YÂ RABBE’L- ABÎDİ VE’L- AHRÂR: kölelerin ve hürlerin Rabbi 530- YÂ RABBE’L- İLÂNİ VE’L- İSRÂR: açığa çıkarma ve gizlemelerin Rabbi 531- YÂ RABBE’L- LEYLİ VE’N-NEHÂR: gece ve gündüzün Rabbi 532- YÂ MEN LAHİKA FÎ KÜLLİ ŞEY’İN İLMÜH: ilmi herşeye ulaşan 533- YÂ MEN NEFEZE Bİ KÜLLİ ŞEY’İN BASARUH: görüşü herşeyi nüfüz eden 534- YÂ MEN BELAĞAT İLÂ KÜLLİ ŞEY’İN KUDRETÜH: kudreti herşeye baliğ olan 535- YÂ MEN LÂ YUHSİ’L- İBÂDÜ NAMÂEH: nimetleri sayılamayan 536- YÂ MEN LÂ TEBLÜĞUL HALÂİKU ŞÜKREH: mahlukatın, gerçek şükrüne erişemediği 537- YÂ MEN LÂ TÜDRİKÜ’L- EFHÂMU CELÂLEH: zihinlerin,yüceliğini idrak edemediği 538- YÂ MEN LÂ TENÂLÜ’L- EVHÂMÜ KÜNHEH: hayallerin hakikatine erişemediği 539- YÂ MENİ’L- AZAMETÜ VE’L- KİBRİYÂU RİDÂUH: azamet ve kibriya örtüsü olan 540- YÂ MENİ’L- HEYBETÜ VE’S- SULTÂNÜ BEHÂUH: heybet ve saltanat güzelliği olan 541- YÂ MEN TEAZZEZE Bİ’L- İZZİ BEKÂUH: bekâsı izzetle üstün olan 542- YÂ MEN LEHÜ’L- MESELÜ’L- ALÂ: en yüce misaller kendisine ait olan 543- YÂ MEN LEHÜS- SİFÂTÜ’L- ULÂ: en yüce sıfatlar kendisine ait olan 544- YÂ MEN LEHÜ’L- ÂHİRETÜ VE’L- ÛLÂ: âhiret ve dünya kendisine ait olan 545- YÂ MEN LEHÜ’L- CENNETÜ’L- MEVÂ: Cennetü'l- Mev'a kendisine ait olan 546- YÂ MEN LEHÜN NÂRU VE’L- LEZÂ: cehennem ve ateşi kendisine ait olan 547- YÂ MEN LEHÜ’L- ÂYÂTÜ’L- KÜBRÂ: en büyük ayetler kendisine ait olan 548- YÂ MEN LEHÜ’L- ESMÂÜ’L- HÜSNÂ: en güzel isimler kendisine ait olan 549- YÂ MEN LEHÜ’L- HUKMU VE’L- KADÂ: hüküm ve kaza kendisine ait olan 550- YÂ MEN LEHÜS- SEMÂVÂTÜ’L- ULÂ: yüce gökler kendisine ait olan 551- YÂ MEN LEHÜ’L- ARŞU VE’S- SERÂ: arş ve yer kendisine ait olan 552- YÂ AFÜVVÜ: kullarını çok çok affeden 553- YÂ ĞAFÛR: kullarının günahlarını çokça bağışlayan 554- YÂ VEDÛD: itâatkâr kullarını çok seven ve sevilmeye layık olan 555- YÂ ŞEKÛR: rızası için yapılan işleri bol sevapla karşılayan 556- YÂ SABÛR: asileri hemen cezalandırmayıp çok sabreden 557- YÂ RAÛF: kullarına çok merhamet edip esirgeyen 558- YÂ ATÛF: kullarına karşı pek merhametli olan 559- YÂ KUDDÛS: bütün mahlukatı maddî ve mânevî kirlerden arındıran 560- YÂ HAYYU: gerçek hayat sahibi olan 561- YÂ KAYYÛM: gökleri, yeri ve bütün mahlukatı ayakta tutan 562- YÂ MEN HÜVE Fİ’S- SEMÂİ AZAMETUH: semada azameti görülen 563- YÂ MEN HÜVE FÎ’L- ARDİ ÂYÂTÜH: yerde ayetleri tecelli eden 564- YÂ MEN HÜVE FÎ KÜLLİ ŞEY’İN DELÂİLÜH: herşeyde delilleri bulunan 565- YÂ MEN HÜVE Fİ’L- BİHÂRİ ACÂİBUH: denizde acaib sanatları bulunan 566- YÂ MEN YEBDEU’L- HALKA SÜMME YUÎDUH: mahlukatı ilk defa yaratıp, öldükten sonra tekrar dirilten 567- YÂ MEN HÜVE Fİ’L- CİBÂLİ HAZÂİNUH: dağlarda hazineleri bulunan 568- YÂ MEN AHSENE KÜLLE ŞEY’İN HALAKAH: yarattığı herşeyi en güzel yapan 569- YÂ MEN İLEYHİ YURCEU’L- EMRE KÜLLÜH: bütün işler kendisine dönen 570- YÂ MEN ZAHERA FÎ KÜLLİ ŞEY’İN LÜTFUH: herşeyde lütfu açıkça görülen 571- YÂ MEN YUARRİFU’L- HALÂİKA KUDRETEH: mahlukatına kudretini tanıtan 572- YÂ HABÎBE MEN LÂ HABÎBE LEH: sevgilisi olmayanların sevgilisi 573- YÂ TABÎBE MEN LÂ TABÎBE LEH: tabibi olmayanların tabibi 574- YÂ MÛCÎBE MEN LÂ MÛCÎBE LEH: isteklerini dinleyip cevap verecek kimsesi olmayanların cevaplayıcısı 575- YÂ ŞEFÎKA MEN LÂ ŞEFÎKA LEH: şefkat edecek kimsesi olmayanların şefkat edicisi 576- YÂ RAFÎKA MEN LÂ RAFÎKA LEH: arkadaşı olmayanların arkadaşı (kimsesizlerin kimsesi) 577- YÂ ŞEFÎA MEN LÂ ŞEFÎA LEH: şefâat edecek kimsesi olmayanların şefâatçısı 578- YÂ MUĞÎSE MEN LÂ MUĞÎSE LEH: imdadına koşacak kimsesi olmayanların imdadına koşan 579- YÂ DELÎLE MEN LÂ DELÎLE LEH: yol gösterecek kimsesi olmayanların rehberi 580- YÂ KAİDE MEN LÂ KAİDE LEH: rehberi olmayanların rehberi 581- YÂ RÂHİME MEN LÂ RÂHİME LEH: merhamet edecek kimsesi olmayanların merhamet edicisi 582- YÂ KÂFİYE MEN İSTEKFÂH: kendisini herşeye bedel yeter görenlerin kafi olan 583- YÂ HÂDİYE MEN İSTEHDÂH: kendisinden hidâyet isteyenlerin hidâyet edicisi 584- YÂ KÂLİYE MEN İSTEKLÂH: kendisinden himaye isteyenleri koruyan 585- YÂ DÂİYE MEN İSTEDÂH: kendisini çağıranları cennete davet eden 586- YÂ ŞÂFİYE MEN İSTEŞFÂH: kendisinden şifâ isteyene şifâ veren 587- YÂ KÂDİYE MEN İSTEKDÂH: kendisinden hükmetmesini isteyenler hakkında hükmeden 588- YÂ MUĞNİYE MEN İSTEĞNÂH: maddî ve mânevî zenginlik isteyenleri zenginleştiren 589- YÂ MÛFİYE MEN İSTEVFÂH: Kendisinden ihtiyacının yerine getirilmesini isteyenlerin ihtiyaçlarına yeterli cevap veren 590- YÂ MUKAVVİYE MENİS- TAKVÂH: kuvvet ve güç isteyenlere kafi güç ve kuvvet veren 591- YÂ VELİYYE MEN İSTEVLÂH: Kendisinden dostluk ve sahiplik isteyenlerin dost ve sahibi 592- YÂ EVVEL-: herşeyden önce olan 593- YÂ ÂHİR: herşeyden sonra olan 594- YÂ ZÂHİR: varlığı apaçık görünen 595- YÂ BÂTİN: herşeyin içyüzünden haberdar olan 596- YÂ HÂLİK: herşeyi yoktan yaratan 597- YÂ RÂZİK: herşeyi münasip bir şekilde rızıklandıran 598- YÂ SÂDİK: her işi doğru olan ve sözünü yerine getiren 599- YÂ SÂBİK: varlığı herşeyden önce olan 600- YÂ SÂİK: herşeyi mukadder hedefine sevk eden dualarım: 601- YÂ FÂLİK: tohum ve çekirdekleri yarıp sümbüllendiren 602- YÂ MEN YUKALLİBÜ’L- LEYLE VE’N-NEHÂR: gece ve gündüzü peş peşe değiştiren 603- YÂ MEN HALAKA’Z- ZULÜMÂTİ VE’N-NÛR: karanlıkları ve nûru yaratan 604- YÂ MEN CEALE’Z- ZİLLE VE’L- HARÛR: gölgeleri ve harareti meydana getiren 605- YÂ MEN SEHHARA’Ş- ŞEMSE VE’L- KAMER: güneşe ve aya boyun eğdiren 606- YÂ HALAKA’L- MEVTE VE’L- HAYÂT: ölümü ve hayatı yaratan 607- YÂ MEN LEHÜ’L- HALKU VE’L- EMRU: yaratmak ve emretmek kendisine ait olan 608- YÂ MEN LEM YETTAHİZ SAHİBETEN VELÂ VELEDÂ: eş ve evlat edinmeyen 609- YÂ MEN LEM YEKÜN LEHÜ ŞERÎKÜN Fİ’L- MÜLKİ: mülkünde hiçbir şeriki olmayan 610- YÂ MEN LEM YEKÜN LEHÜ VELİYYÜN MİNEZZÜLLİ: zilletten münezzeh olduğu için dosta ihtiyacı olmayan 611- YÂ MEN LEHÜ’L- HAVLÜ VE’L- KUVVEH: havl ve kuvvet kendisine ait olan 612- YÂ MEN YALEMÜ MÛRÂDE’L- MÜRÎDÎN: kendisini arzuluyanların muradını bilen 613- YÂ MEN YEMLİKÜ HAVÂİCE’S- SÂİLÎN: kendisinden dilekte bulunanların ihtiyaç duyduklarına sahib olan 614- YÂ MEN YESMEU ENÎNE’L- VÂLİHÎN: üzüntüsünden kendinden geçenlerin inlemelerini işiten 615- YÂ MEN YERÂ BÜKÂE’L- HÂİFÎN: kendisinden korkarak ağlayanların ağlayışlarını duyan 616- YÂ MEN YALEMÜ DAMÎRA’S- SÂMİTÎN: suskunların içinden gelenleri bilen 617- YÂ MEN YERÂ NEDEME’N-NÂDİMÎN: günahlarından pişmanlık duyanların nedametini gören 618- YÂ MEN YAKBELÜ UZRE’T- TÂİBÎN: tevbekârların özrünü kabul eden 619- YÂ MEN LÂ YUSLİHU AMELE’L- MÜFSİDÎN : fesatçıların işini düzeltmeyen 620- YÂ MEN LÂ YUDÎU ECRE’L- MUHSİNÎN : iyilik yapanların mükâfatını zayi etmeyen 621- YÂ MEN LÂ YEBUDÛ AN KULÛBİ’L- ÂRİFÎN: kendisini tanıyanların kalplerinden uzaklaşmayan 622- YÂ DÂİME’L- BEKÂİ: bekâsı daim olan 623- YÂ ĞÂFİRE’L- HATÂİ: hataları bağışlayan 624- YÂ SÂMİA’D- DUÂİ: duaları işiten 625- YÂ VÂSİA’L- ATÂİ: ihsanı geniş olan 626- YÂ RÂFİA’S- SEMÂİ: gökleri yükselten 627- YÂ KÂŞİFE’L- BELÂİ: belâları defeden 628- YÂ AZÎME’S- SENÂİ: medh ü senâsı büyük olan 629- YÂ KADÎME’S- SENÂİ: varlığının parlaklığı kadim olan 630- YÂ KESÎRE’L- VEFÂİ: vefası çok olan 631- YÂ ŞERÎFE’L- CEZÂİ: mükâfatı yüksek olan 632- YÂ ĞAFFÂR: çok affeden 633- YÂ SETTÂR: ayıpları çokça örten 634- YÂ KAHHÂR: herşeye galip gelen ve düşmanlarını kahreden 635- YÂ CEBBÂR: istediğini zorla yaptırabilen 636- YÂ SABBÂR: çok sabreden ve kullarına sabır gücü veren 637- YÂ REZZÂK: bütün rızka muhtaç olanları rızıklandıran 638- YÂ FETTÂH: herşeyi hikmetle açan 639- YÂ ALLÂM: herşeyi çok iyi bilen 640- YÂ VEHHÂB: bol bol hediyeler veren 641- YÂ TEVVÂB: tevbeleri çok çok kabul eden 642- YÂ MEN HALEKANÎ VE SEVVÂNÎ: beni yaratıp azalarımı düzene koyan 643- YÂ MEN RAZEKANÎ VE RABBANÎ: bana rızık veren ve beni terbiye eden 644- YÂ MEN ATAMENÎ VE SEKÂNÎ: beni yedirip içiren 645- YÂ MEN KARRABENİ VE EDNÂNÎ: beni kendisine yaklaştırıp yakın kılan 646- YÂ MEN ASAMENÎ VE KEFÂNÎ: beni günah tehlikelerinden koruyup bana kafi gelen 647- YÂ MEN HAFİZANÎ VE KELÂNÎ: beni muhafaza edip ayıplarımı örten 648- YÂ MEN VEFFEKANÎ VE HEDÂNÎ: bana tevfik edip hidâyet eden 649- YÂ MEN EAZZENÎ VE AĞNÂNÎ: beni azîz kılıp ihtiyaçlarımı gideren 650- YÂ MEN EMÂTENÎ VE AHYÂNÎ: beni öldürüp dirilten 651- YÂ MEN ÂNESENÎ VE ÂVÂNÎ: bana ünsiyet verip barındıran 652- YÂ MEN YUHİKKU’L- HAKKA BİKELİMÂTİH : kelimeleriyle hakkı gerçekleştiren 653- YÂ MEN LÂ MUAKKİBE LİHÜKMİH: hükmünü geri bıraktıracak kimse olmayan 654- YÂ MEN LÂ RÂDDE LİKADÂİH: kazasını geri çevirecek kimse bulunmayan 655- YÂ MEN YEHÛLÜ BEYNE’L- MERİ VE KALBİH: kişiye kalbinden daha yakın olan 656- YÂ MEN YAKBELÜ’T- TEVBETE AN İBÂDİH: kullarından tevbeyi kabul eden 657- YÂ MEN LÂ TENFEU’Ş- ŞEFÂATÜ İLLÂ BİİZNİH: izni olmadan hiçbir şefâat fayda vermeyen 658- YÂ MENİ’S- SEMÂVÂTÜ MATVİYYÂTÜN BİYEMÎNİH: bütün gökler kudretiyle dürülecek olan 659- YÂ MEN HÜVE ÂLEMU Bİ MEN DALLE AN SEBÎLİH: yolundan sapanları en iyi bilen 660- YÂ MEN YÜSEBBİHÜ’R- RADÜ BİHAMDİHÎ VE’L- MELÂİKETÜ MİN HÎFETİH: gök gürültüsünün hamdederek, meleklerin de heybetinden kendisini tesbih ettiği 661- YÂ MEN YURSİLÜ’R- RİYÂHA BÜŞRAN BEYNE YEDEY RAHMETİH: rahmet olan yağmurun önünde rüzgarları müjdeci gönderen 662- YÂ MEN CEALE’L- ARDA MİHÂDÂ: yeri beşik yapan 663- YÂ MEN CEALE’L- CİBÂLE EVTÂDÂ: dağları direk yapan 664- YÂ MEN CEALE’Ş- ŞEMSE SİRÂCÂ: güneşi kandil kılan 665- YÂ MEN CEALE’L- KAMERA NÛRÂ: ay'ı nûr kılan 666- YÂ MEN CEALE’L- LEYLE LİBÂSÂ: geceyi örtü yapan 667- YÂ MEN CEALE’N-NEHÂRA MEÂŞÂ: gündüzü maişet zamanı yapan 668- YÂ MEN CEALE’N-NEVME SÜBÂTÂ: uykuyu huzur ve sükun vasıtası kılan 669- YÂ MEN CEALE’S- SEMÂE BİNÂEN: semayı bina kılan 670- YÂ MEN CEALE’L- EŞYÂE EZVÂCÂ: eşyayı çift çift yaratan 671- YÂ MEN CEALE’N-NÂRA MİRSÂDÂ: ateşi gözcü kılan 672- YÂ ŞEFÎU: gerçek şefâat sahibi 673- YÂ SEMÎU: gizli açık her sesi işiten 674- YÂ REFÎU: istediğini yükselten ve son derece yüce olan 675- YÂ MENÎU: istediğini engelleyen 676- YÂ BEDÎU: mevcudatı en güzel bir şekilde yoktan yaratan 677- YÂ SERÎU: hesabı en suratli bir şekilde gören 678- YÂ BEŞÎRU: sevdiklerini cennet ve çeşitli mükâfatlarla müjdeleyen 679- YÂ NEZÎRU: kullarına itâate sevk etmek için azabıyla korkutan 680- YÂ KADÎRU: sonsuz kudret sahibi olan 681- YÂ MUKTEDİRU: herşeye gücü yeten 682- YÂ HAYYU KABLE KÜLLİ HAYYİN: bütün dirilerden önce var olan gerçek hayat sahibi 683- YÂ HAYYU BADE KÜLLİ HAYYİN: bütün dirilerden sonra bâki kalacak gerçek hayat sahibi 684- YÂ HAYYÜ’LLEZÎ LÂ YÜŞBİHUHÛ ŞEY’ÜN: hiç bir şeyin Kendisine benzemediği gerçek hayat sahibi 685- YÂ HAYYÜ’LLEZÎ LEYSE KEMİSLİHÎ HAYYUN: hiç bir dirinin misli gibi olmadığı gerçek hayat sahibi 686- YÂ HAYYÜ’LLEZÎ LÂ YÜŞARİKÜHÛ HAYYUN: hiç bir dirinin Kendisine ortak olmadığı gerçek hayat sahibi 687- YÂ HAYYÜ’LLEZÎ LÂ YAHTÂCÜ İLÂ HAYYİN: hiç bir diriye muhtaç olmayan gerçek hayat sahibi 688- YÂ HAYYÜ’LLEZÎ YÜMÎTU KÜLLE HAYYİN: bütün dirileri ölüme mazhar eden gerçek hayat sahibi 689- YÂ HAYYÜ’LLEZÎ YERZÜKU KÜLLE HAYYİN: bütün dirileri rızıklandıran gerçek hayat sahibi 690- YÂ HAYYÜ’LLEZÎ YUHYİ’L- MEVTÂ: ölüleri dirilten gerçek hayat sahibi 691- YÂ HAYYÜ’LLEZÎ LÂ YEMÛT: hiç ölmeyecek olan gerçek hayat sahibi 692- YÂ MEN LEHÛ ZİKRÜN LÂ YÜNSÂ: unutulmayan ve unutturulmayan zikrin sahibi 693- YÂ MEN LEHÛ NÛRUN LÂ YUTFÂ: söndürülmeyen nûrun sahibi 694- YÂ MEN LEHÛ SENÂUN LÂ YUHSÂ: hadd ü hesaba gelmeyen medh ü senâ sahibi 695- YÂ MEN LEHÛ NÜÛTÜN LÂ TÜĞAYYER: hiç bir şekilde değiştirilmeyen vasıflar sahibi 696- YÂ MEN LEHÛ NİAMÜN LÂ TUAD: sayılamayan nimetler sahibi 697- YÂ MEN LEHÛ MÜLKÜN LÂ YEZÛL: zeval bulmayan sanat sahibi 698- YÂ MEN LEHÛ CELÂLÜN LÂ YÜKEYYEF: gerçek keyfiyeti anlaşılmayan celâl sahibi 699- YÂ MEN LEHÛ KADÂUN LÂ YÜRED: reddedilmeyen hüküm sahibi 700- YÂ MEN LEHÛ SİFÂTÜN LÂ TÜBEDDEL: tebdil edilemeyen sıfatlar sahibi dualarım: 701- YÂ MEN LEHÛ KEMÂLÜN LÂ YÜDREK: tam idrak edilemeyen kemâl sahibi 702- YÂ RABBE’L- ÂLEMÎN: âlemlerin Rabbi 703- YÂ MÂLİKE YEVMİDDÎN: amellerin karşılıklarının verildiği kıyamet gününün sahibi 704- YÂ MEN YUHİBBÜ’S- SÂBİRÎN: sabredenleri seven 705- YÂ MEN YUHİBBÜ’T- TEVVÂBÎN: tevbe edenleri seven 706- YÂ MEN YUHİBBÜ’L- MÜTETAHHİRÎN: maddî ve mânevî kirlerden temizlenenleri seven 707- YÂ MEN YUHİBBÜ’L- MUHSİNÎN: Allah'ı görür gibi ibadet edenleri ve iyilik yapanları seven 708- YÂ MEN HÜVE HAYRU’N- NÂSİRÎN: yardım edenlerin en hayırlısı 709- YÂ MEN HÜVE HAYRÜ’L- FÂSİLÎN: müşkil meseleleri hâlledip hükme bağlayanların en hayırlısı 710- YÂ MEN HÜVE HAYRU’Ş- ŞÂKİRÎN: iyi mallara bol karşılık verenlerin en hayırlısı 711- YÂ MEN HÜVE ALEMÜ Bİ’L- MÜFSİDÎN: ifsat edenleri en iyi bilen 712- YÂ MÜBDİU: mahlukatı örneksiz ve yoktan yaratan 713- YÂ MUÎD: mahlukatı öldükten sonra yeniden dirilten 714- YÂ HAFÎZ: herşeyi muhafaza eden 715- YÂ MUHÎT: herşeyi ilim ve kudretiyle kuşatan 716- YÂ HAMÎD: hamd ve senâya en çok layık olan ve çok övülen 717- YÂ MECÎD: azamet, şeref ve hakimiyeti sonsuz 718- YÂ MUKÎT: her türlü mahlukata münasip rızık veren 719- YÂ MUĞİS: darda kalan çaresizlerin imdadına koşan 720- YÂ MUİZZU: istediğine izzet veren ve şereflendiren 721- YÂ MÜZİLLU: istediğini zelil kılan 722- YÂ MEN HÜVE EHADÜN BİLÂ DİDDİN: zıddı olmayan Ehad 723- YÂ MEN HÜVE FERDÜN BİLÂ NİDDİN: dengi bulunmayan Ferd 724- YÂ MEN HÜVE SAMADÜN BİLÂ AYBİN: kusur ve ihtiyaçtan münezzeh olan Samed 725- YÂ MEN HÜVE VİTRÜN BİLÂ ŞEFİN: çifti bulunmayan Vitr 726- YÂ MEN HÜVE RABBÜN BİLÂ VEZÎRİN: veziri bulunmayan Rab 727- YÂ MEN HÜVE ĞANİYYÜN BİLÂ FAKRİN: fakirliği bulunmayan Gani 728- YÂ MEN HÜVE SÜLTÂNÜN BİLÂ AZLİN: azledilemeyen Sultan 739- YÂ MEN HÜVE MELÎKÜN BİLÂ ACZİN: aczden münezzeh olan Melik 730- YÂ MEN HÜVE MEVCÛDÜN BİLÂ MİSLİN: benzeri olmayan Mevcud 731- YÂ MEN HÜVE ZİKRUHU ŞEREFÜN Lİ’Z- ZÂKİRÎN: zikri kendisine zikredenlere büyük şeref olan 732- YÂ MEN HÜVE ŞÜKRUHU FEYZÜN Lİ’Ş- ŞÂKİRÎN: şükrü kendisine şükredenlere büyük kurtuluş olan 733- YÂ MEN HÜVE HAMDÜHÛ FAHRUN Lİ’L- HÂMİDÎN: hamdı kendisine övenlere büyük iftihar vesilesi olan 734- YÂ MEN HÜVE TÂATÜHÛ NECATÜN Lİ’L- MUTÎÎN: taati, kendisine itâat edenlere necat olan 735- YÂ MEN HÜVE BÂBUHÛ MEFTÛHUN Lİ’T- TÂLİBÎN: kapısı kendisini arayanlara açık olan 736- YÂ MEN HÜVE SEBÎLÜHÛ VÂDİHUN Lİ’L- MÜMİNÎN: yolu müminlere zâhir ve belli olan 737- YÂ MEN HÜVE ÂYÂTÜHÛ BÜRHÂNÜN Lİ’N- NÂZİRÎN: ayetleri bakanlar için kesin delil olan 738- YÂ MEN HÜVE KİTÂBÜHÛ TEZKİRETÜN Lİ’L- MÛKİNÎN: kitabı kuvvetli iman sahipleri için öğüt olan 739- YÂ MEN HÜVE AFVÜHÛ MELCEÜN Lİ’L- MÜZNİBÎN: affı günahkârlar için sığınak olan 740- YÂ MEN HÜVE RAHMETÜHU KARÎBÜN Lİ’L- MUHSİNÎN: rahmeti Muhsinler için yakın olan 741- YÂ MEN TEBÂRAKESMUH: ismi yüce ve mübarek olan 742- YÂ MEN TEÂLÂ CEDDUH: şan ve makami yüksek olan 743- YÂ MEN CELLE SENÂUH: senâ ve övgüsü büyük olan 744- YÂ MEN LÂİLÂHE ĞAYRUH: kendisinden başka ilâh olmayan 745- YÂ MEN TEKADDESET ESMÂUH: isimleri mukaddes olan 746- YÂ MEN YEDÛMU BEKAUH: bekâsı bitmeden devam eden 747- YÂ MENİ’L- AZAMETÜ BEHÂUH: azameti, baha ve kadri olan 748- YÂ MENİ’L- KİBRİYÂU RİDÂUH: büyüklük perdesi olan 749- YÂ MEN LÂ YUHSÂ ÂLÂUH: gizli nimetleri grup grup bile sayılamayan 750- YÂ MEN LÂ YUADDU NAMÂUH: ihsan ve nimeti hesap ve sayıya gelmeyen .
__________________
Sözün kıymetini '' Lal'' olandan,
Ekmeğini kıymetini ''Aç '' olandan, Aşkın kıymetini ''Hiç'' olandan öğren.. |
#4
|
|||
|
|||
751- YÂ MUÎN: kullarına yardım eden
752- YÂ MÜBÎN: açıklanması gereken herşeyi beyan eden 753- YÂ EMÎN: kullarina emniyet ve huzur veren 754- YÂ MEKÎN: saltanatı muhkem, nüfuz ve iktidar sahibi 755- YÂ METÎN: hiçbir sey hükmünü sarsmayan ve kendisine güvenilen 756- YÂ ŞEDÎD: azap ve ikabı şiddetli olan 757- YÂ ŞEHÎD: kullarının her yaptığını gören 758- YÂ RAŞÎD: bütün işlerini ezeli takdirine göre en güzel bir şekilde neticeye ulaştıran 759- YÂ HAMÎD: en çok övülen ve en çok övgüye layık olan 760- YÂ MECÎD: sonsuz şeref sahibi 761- YÂ ZE’L- ARŞİ’L- MECÎD: yüce arşın sahibi 762- YÂ ZE’L- KAVLİS- SEDÎD: dos doğru sözün sahibi 763- YÂ ZE’L- FADLİR- REŞÎD: yerli yerince yapılan fazl-ü kerem sahibi 764- YÂ ZE’L- BATŞİ’Ş- ŞEDÎD: kıs kıvrak yakalayan şiddetli azap sahibi 765- YÂ ZE’L- VADİ’L- VAÎD: vaad ve tehdit sahibi 766- YÂ KARÎBEN ĞAYRA BAÎD: uzak olmayan yakın 767- YÂ MEN HÜVE’L- VELİYYÜ’L- HAMÎD: en fazla övgüye layık olan dost 768- YÂ MEN HÜVE ALÂ KÜLLİ ŞEY’İN ŞEHÎD: herşeyi mühadesi altında tutan 769- YÂ MEN HÜVE LEYSE Bİ ZALLÂMİN Lİ’L- ABÎD: kullarına hiçbir şekilde zulmedici olmayan 770- YÂ MEN HÜVE AKREBU İLEYHİ MİN HABLİ’L- VERÎD: kuluna şah damarından daha yakın olan 771- YÂ MEN LÂ ŞERÎKE LEHÛ VELÂ VEZÎR: hiçbir ortak ve veziri olmayan 772- YÂ MEN LÂ ŞEBÎHE LEHÛ VELÂ NAZÎR: hiçbir benzeri ve dengi olmayan 773- YÂ HÂLİKA’Ş- ŞEMSİ VE’L- KAMERİ’L- MÜNÎR: güneş ve nûrlu ayın yaratıcısı 774- YÂ MUĞNİYE’L- BÂİSİ’L- FAKÎR: şiddetli sıkıntıya düşmüs fakirleri zenginleştiren 775- YÂ RÂZİKAT TİFLİ’S- SAĞÎR: küçük yavrulara rızık veren 776- YÂ RÂHİME’Ş- ŞEY’Hİ’L- KEBÎR: düşkün ihtiyarlara merhamet eden 777- YÂ İSMETE’L- HAİFİ’L- MÜSTECÎR: korku için kurtuluş isteyenlerin sığınagı 778- YÂ MEN HÜVE Bİ İBÂDİHİ BASÎR: kullarının her hâlini gören 779- YÂ MEN HÜVE Bİ HAVÂİCİ’L- İBÂDİ HABÎR: kullarının ihtiyaçlarından haberdar olan 780- YÂ MEN HÜVE ALÂ KÜLLİ ŞEY’İN KADÎR: her şeye gücü yeten 781- YÂ ZE’L- CÛDİ VE’N-NİAM: cömertlik ve nimetler sahibi 782- YÂ ZE’L- FADLİ VE’L- KEREM: fazl ve kerem sahibi 783- YÂ ZE’L- BESİ VE’N-NİKAM: şiddetli belâ ve çetin azaplar sahibi 784- YÂ HÂLİKA’L- LEVHİ VE’L- KALEM: Levh-i Mahfuz ve Kalemi yaratan 785- YÂ BÂRİE’Z- ZERRİ VE’N-NESEM: zerreyi, hoş rüzgarları ve nefesleri yaratan 786- YÂ MÜLHİME’L- ARABÎ VE’L- ACEM: bütün kullarına ilhamda bulunan 787- YÂ KÂŞİFE’D- DURRİ VE’L- ELEM: zarar ve elemi gideren 788- YÂ ÂLİME’S- SİRRİ VE’L- HİMEM: gizli sır ve kaygıları bilen 789- YÂ MEN LEHÜ’L- BEYTÜ VE’L- HARAM: Kabe-i Muazzama ve Harem-i Şerifin sahibi 790- YÂ MEN YAHLUK EŞYÂE MİNE’L- ADEM: eşyayı yoktan yaratan 791- YÂ ÂDİL: gerçek adalet sahibi 792- YÂ KÂBİL: rızası için yapılan isleri kabul eden 793- YÂ FÂDİL: her şeyden üstün ve yüce olan 794- YÂ FÂİL: her işin hakiki yapıcısı olan 795- YÂ KÂFİL: yaratıkların her işini üzerine alan 796- YÂ CÂİL: her şeyi meydana getiren 797- YÂ KÂMİL: her bakımdan eksiksiz olan 798- YÂ FÂTİR: mahlukatı yokluk karanlıklarından varlık nûruna çıkaran 799- YÂ TÂLİB: kulları için hayır murad eden ve onları dergâhına çağıran 800- YÂ MATLÛB: kullarını, rızasına ermek ve cemâlini görmek için can attığı dualarım: 801- YÂ MEN ENAME Bİ HAVLİH: güç ve havliyle nimet veren 802- YÂ MEN EKREME Bİ TAVLİH: geniş ve bol imkanlarıyla ikram eden 803- YÂ MEN ÂDE Bİ LUTFİH: tekrar tekrar lütufta bulunan 804- YÂ MEN TEAZZEZE Bİ KUDRETİH: kudretiyle her yerde izzetini gösteren 805- YÂ MEN KADDERA Bİ HİKMETİH: her şeyi hikmetiyle ölçüp biçen 806- YÂ MEN HAKEME Bİ TEDBÎRİH: tedbiriyle hükmeden 807- YÂ MEN DEBBERA Bİ İLMİH: ilmiyle her şeyi idâre eden 808- YÂ MEN TECÂVEZE Bİ HİLMİH: hilim ve yumuşaklığıyla kullarını cezalandırmaktan vazgeçen 809- YÂ MEN DENÂ FÎ ULUVVİH: yüceliğiyle beraber kullarına yakin olan 810- YÂ MEN ALÂ Fİ DÜNÜVVİH: yakınlığında yüceliği tezahür eden 811- YÂ MEN YAHLUKU MÂ YEŞÂU: dilediğini yaratan 812- YÂ MEN YEFALÜ MÂ YEŞÂU: dilediğini yapan 813- YÂ MEN YEHDÎ MEN YEŞÂU: dilediğine hidâyet eden 814- YÂ MEN YUDİLLU MEN YEŞÂU: dilediğini saptıran 815- YÂ MEN YAĞFİRU LİMEN YEŞÂU: dilediğini bağışlayan 816- YÂ MEN YUAZZİBU MEN YEŞÂU: dilediğine azap eden 817- YÂ MEN YETÛBU ALÂ MEN YEŞÂU: dilediğinin tevbesini kabul eden 818- YÂ MEN YUSAVVİRU Fİ’L- ERHÂMİ KEYFE YEŞÂU: anne rahimlerindeki yavruları dilediği gibi şekillendiren 819- YÂ MEN YEZÎDÜ Fİ’L- HALKİ MÂ YEŞÂU: yaratıklarında dilediği şeyi ziyade kılan 820- YÂ MEN YAHTESSU Bİ RAHMETİHÎ MEN YEŞÂU: rahmetini dilediğine tahsis eden 821- YÂ MEN LEM YETTEHİZ SÂHİBETEN VELÂ VELEDÂ: hiçbir eş ve evlat edinmeyen 822- YÂ MEN LÂ YÜŞRİKU FÎ HUKMİHÎ EHADÂ: kimseyi hükmüne ortak kılmayan 823- YÂ MEN CEALE Lİ KÜLLİ ŞEY’İN KADRÂ: her şeye bir plan ve miktar tayin eden 824- YÂ MEN LEM YEZEL RAHÎMÂ: şefkat ve merhameti zeval bulmayıp devam eden 825- YÂ CÂİLE’L- MELÂİKETİ RUSÜLÂ: melekleri elçi kılan 826- YÂ MEN CEALE Fİ’S- SEMÂİ BURÛCÂ: semada burçlar meydana getiren 827- YÂ MEN CEALE’L- ARDA KARÂRÂ: yeryüzünü kararlı ve barınmaya müsait kılan 828- YÂ MEN CEALE MİNE’L- MÂİ BEŞERÂ: insani (bir damla) sudan yaratan 829- YÂ MEN AHSÂ KÜLLE ŞEY’İN ADEDÂ: her şeyi sayarak hesabını yapan 830- YÂ MEN EHÂTA Bİ KÜLLİ ŞEY’İN İLMÂ: her şeyi ilmiyle kuşatan 831- YÂ FERDÜ: eşi ve benzeri olmayan 832- YÂ VİTRU: zât, sıfat ve fiillerinde çifti olmayan 833- YÂ EHADU: her bir şeyde birliğini gösteren 834- YÂ SAMEDU: hiçbir şeye muhtaç olmayan ve her şeyin kendisine muhtaç olduğu 835- YÂ EMCEDU: san, şeref ve yüceliği en büyük olan 836- YÂ EAZZU: izzet ve galibiyeti mukayeseye gelmeyen 837- YÂ ECELLU: sonsuz azamet ve celâl sahibi 838- YÂ EHAKKU: bütün gerçeklerden daha gerçek ve ibadete en çok layık olan 839- YÂ EBERRU: herkesten fazla iyilik yapan 840- YÂ EBED: varlığının sonu olmayan 841- YÂ MARÛFE MEN AREFEH: Kendisini tanımak isteyenlerin marufu 842- YÂ MABÛDE MEN ABEDEH: Kendisine ibadet edenlerin mabudu 843- YÂ MEŞKÛRA MEN ŞEKERAH: Kendisine şükredenlerin meşkuru 844- YÂ MEZKÛRA MEN ZEKERAH: Kendisini zikredenlerin mezkuru 845- YÂ MAHMÛDE MEN HAMİDEH: Kendisini övenlerin mahmudu 846- YÂ MEVCÛDE MEN TALEBEH: Kendisini arayanlar için mevcut olan 847- YÂ MEVSÛFE MEN VEHHADEH: Kendisini bir tanıyanların mevsufu 848- YÂ MAHBÛBE MEN EHABBEH: Kendisini sevenlerin sevgilisi 849- YÂ MARĞUBE MEN ERÂDEH: Kendisini arzulayanların mergubu 850- YÂ MAKSÛDE MEN ENÂBE İLEYH: dergâhına dönenlerin maksudu 851- YÂ MEN LÂ MÜLKE İLLÂ MÜLKEH: saltanatından başka gerçek saltanat olmayan 852- YÂ MEN LÂ YUHSİ’L- İBÂDÜ SENÂÜH: kulların senâsını saymakla bitiremediği 853- YÂ MEN LÂ TASİFU’L- HALÂİKU CELÂLEH: mahlukatın celâlini vasf edemediği 854- YÂ MEN LÂ YÜDRİKÜ’L- EBSÂRU KEMÂLEH: gözlerin kemâlini idrak ve ihata edemediği 855- YÂ MEN LÂ YEBLÜĞU’L- EFHÂMÜ SİFÂTEH: zekâların, sıfatlarına ulaşmaktan aciz kaldığı 856- YÂ MEN LÂ YENÂLÜ’L- EFKÂRU KİBRİYÂEH: fikirlerin kibriyâsının hakikatine ulaşamadığı 857- YÂ MEN LÂ YUHSİNÜ’L- İNSÂNÜ NÜÛTEH: insanların, sıfatlarını güzelce tavsif edemediği 858- YÂ MEN LÂ YERUDDÜ’L- İBÂDÜ KADÂEH: kulların, hükmünü geri çeviremediği 859- YÂ MEN LÂ ZAHARA FÎ KÜLLİ ŞEY’İN ÂYÂTÜH: her şeyde kendisini tanıtan deliller açıkça görülen 860- YÂ HABÎBE’L- BEKKÂÎN: günahları için ve kendisine olan ask ve muhabbetten dolayı ağlayanların sevgilisi 861- YÂ SENEDE’L- MÜTEVEKKİLÎN: kendisine tevekkül edenlerin dayanağı 862- YÂ HÂDİYE’L- MUDİLLÎN: hak yoldan sapanları hidâyete erdiren 863- YÂ VELİYYE’L- MÜMİNÎN: müminlerin dost ve sahibi 864- YÂ ENÎSE’Z- ZÂKİRÎN: kendisini zikredenlerin can yoldaşı 865- YÂ AKDERA’L- KÂDİRÎN: bütün güçlülerden daha güçlü 866- YÂ EBSARA’N- NÂZİRÎN: bütün bakanlardan daha iyi gören 867- YÂ ALEME’L- ÂLİMÎN: bütün ilim sahiplerinden daha alim 868- YÂ MEFZEA’L- MELHÛFÎN: kederli biçarelerin kaçıp sığındığı 869- YÂ ENSARA’N- NÂSİRÎN: bütün yardım edenlerden daha çok yardım eden 870- YÂ MÜKRİM: gerçek ikram sahibi 871- YÂ MUAZZİM: dilediğini büyüten ve eserleriyle büyüklüğünü gösteren 872- YÂ MÜNAİM: mahlukatını çeşit çeşit nimetlere gark eden 873- YÂ MUTÎ: mahlukatına lazım olan her şeyi veren 874- YÂ MUĞNÎ: mahlukatının ihtiyacını giderip zengin kılan 875- YÂ MUHYÎ: canlılara hayat veren 876- YÂ MÜBDÎ: mahlukatı maddesiz ve örneksiz ilk defa yaratan 877- YÂ MURDÎ: mahlukatını nimetleriyle hoşnut kılan 878- YÂ MÜNCÎ: mahlukatı her türlü tehlikeden kurtaran 879- YÂ MUHSİN: bol bol iyilikte bulunan 880- YÂ KÂFİYE KÜLLİ ŞEY’İN: her şeye kafi 881- YÂ KÂİMEN ALÂ KÜLLİ ŞEY’’İN: her şeyi idâre eden kaim 882- YÂ MEN LÂ YÜŞBİHUHÛ ŞEY’’UN: hiçbir şey kendisine benzemeyen 883- YÂ MEN LÂ YEZÎDU FÎ MÜLKİHÎ ŞEY’’UN: mülkünde, iradesi dışında hiçbir şey artmayan 884- YÂ MEN LÂ YENKUSU MİN HAZÂİNİHÎ ŞEY’UN: hazinelerinden hiçbir şey eksik olmayan 885- YÂ MEN LÂ YAHFÂ ALEYHİ ŞEY’UN: hiçbir şey Kendisine gizli bulunmayan 886- YÂ MEN LEYSE KEMİSLİHÎ ŞEY’UN: misli ve benzeri hiçbir şey bulunmayan 887- YÂ MEN BİYEDİHÎ MEKÂLÎDU KÜLLİ ŞEY’’İN: her şeyin anahtarı elinde olan 888- YÂ MEN VESİAT RAHMETÜHÛ KÜLLE ŞEY’İN: rahmeti her şeyi kuşatan 889- YÂ MEN YEBKÂ VE YEFNÂ KÜLLÜ ŞEY’İN: her şey fâni olduğu hâlde kendisi bâki kalan 890- YÂ MEN LÂ YALEMÜ’L- ĞAYBE İLLÂ HÛ: gaybı kendisinden başka kimse bilemeyen 891- YÂ MEN LÂ YASRİFÜ’S- SÛE İLLÂ HÛ: kullarından kötülüğü kendisinden başka kimse defedemeyen 892- YÂ MEN LÂ YÜDEBBİRÜ’L- EMRE İLLÂ HÛ: işleri Kendisinden başka kimse idâre edemeyen 893- YÂ MEN LÂ YAĞFİRU’Z- ZÜNÛBE İLLÂ HÛ: günahları Kendisinden başka kimse mağfiret edemeyen 894- YÂ MEN LÂ YÜKALLİBÜ’L- KALBE İLLÂ HÛ: kalpleri Kendisinden başkası değiştiremeyen 895- YÂ MEN LÂ YAHLÜKU’L- HALKA İLLÂ HÛ: mahlukatı kendisinden başkası yaratamayan 896- YÂ MEN LÂ YUTİMÜ’N- NİMETE İLLÂ HÛ: nimetleri Kendisinden başkası tamamlayamayan 897- YÂ MEN LÂ YÜNEZZİLÜ’L- ĞAYSE İLLÂ HÛ: yağmuru Kendisinden başkası yağdıramayan 898- YÂ MEN LÂ YUHYİ’L- MEVTÂ İLLÂ HÛ: ölüleri Kendisinden başkası diriltemeyen 899- YÂ MEN LÂ YUĞNİ ALE’T- TAHKÎKİ İLLÂ HÛ: kullarını Kendisinden başkası gerçek zengin kılamayan 900- YÂ KÂŞİF: belâları kaldıran ve güzellikleri açığa çıkaran dualarım: 901- YÂ FÂRİC: keder ve tasadan kurtarıp ferahlatan 902- YÂ FÂTİH: her mevcuda münasip bir suret açan ve fetihler müyesser kılan 903- YÂ NÂSİR: kullarına yardım eden 904- YÂ DÂMİN: yaratıkların her türlü ihtiyacını üzerine alan 905- YÂ ÂMİR: her şeye fıtratının gayesini emreden amir 906- YÂ NÂHÎ: her türlü kötülükten sakındıran 907- YÂ RECÂ: kullarının ümidi olan 908- YÂ MÜRTECÂ: kullarının ümit beslediği 909- YÂ AZÎME’R- RACÂ: kendisine büyük ümitler beslenen 910- YÂ MUÎNE’D- DUAFÂİ: zayıfların yardımcısı 911- YÂ KENZE’L- FUKARÂİ: fakirlerin hazinesi 912- YÂ SÂHİBE’L- ĞURABÂİ: gariplerin sahibi 913- YÂ NÂSİRA’L- EVLİYÂİ: dostların yardımcısı 914- YÂ KÂHİRA’L- ADÂİ: düşmanların kahredicisi 915- YÂ RÂFİA’S- SEMÂİ: gökleri yükselten 916- YÂ KÂŞİFE’L- BELÂİ: belâları kaldıran 917- YÂ ENÎSE’L- EVLİYÂİ: dostların can yoldaşı 918- YÂ HABİBE’L- ETKIYÂİ: takva sahiplerinin sevgilisi 919- YÂ İLÂHE’L- AĞNİYÂİ: zenginlerin ma’budu 920- YÂ EVVELE KÜLLİ ŞEY’İN VE ÂHİRAH: her şeyin evveli ve âhiri 921- YÂ İLÂHE KÜLLİ ŞEY’İN VE SÂNİAH: her şeyin ilâhı ve sanatkârı 922- YÂ RÂZİKA KÜLLİ ŞEY’İN VE HÂLİKAH: her şeyin razıkı ve haliki 923- YÂ FÂTIRA KÜLLE ŞEY’İN VE MELÎKEH: her şeyin yaratıcısı ve sultanı 924- YÂ KÂBİDA KÜLLİ ŞEY’İN VE BÂSİTAH: her şeyi daraltan ve genişleten 925- YÂ MÜBDİE KÜLLİ ŞEY’İN VE MUÎDEH: her şeyi ilk defa yaratan ve öldükten sonra tekrar iade eden 926- YÂ MÜSEBBİBE KÜLLİ ŞEY’İN VE MUKADDİRAH: her şeye gerekli sebepleri yaratan ve bir ölçü takdir eden 927- YÂ MURABBİYE KÜLLİ ŞEY’İN VE MÜDEBBİRAH: her şeyi terbiye ve idâre eden 928- YÂ MÜKEVVİRA KÜLLİ ŞEY’İN VE MUHAVVİLEH: her şeyi döndüren ve değiştiren 929- YÂ MUHYİYE KÜLLİ ŞEY’İN VE MÜMÎTEH: her şeyi dirilten ve öldüren 930- YÂ HAYRA ZÂKİRİN VE MEZKÛR: yad edenlerin ve yad edilenlerin en hayırlısı 931- YÂ HAYRA ŞÂKİRİN VE MEŞKÛR: şükrü kabul edenlerin ve şükredilenlerin en hayırlısı 932- YÂ HAYRA HÂMİDİN VE MAHMÛD: övenlerin ve övülenlerin en hayırlısı 933- YÂ HAYRA ŞÂHİDİN VE MEŞHÛD: görenlerin ve görülenlerin en hayırlısı 934- YÂ HAYRA DÂİN VE MEDUV: çağıranların ve çağrılanların en hayırlısı 935- YÂ HAYRA MÜCÎBİN VE MÜCÂB: cevap verenlerin ve cevap verilenlerin en hayırlısı 936- YÂ HAYRA MÛNİSİN VE ENÎS: ünsiyet verenlerin ve Kendisiyle ünsiyet edilenlerin en hayırlısı 937- YÂ HAYRA SAHİBİN VE CELÎS: bütün dostların ve meclis arkadaşlarının en hayırlısı 938- YÂ HAYRA MAKSÛDİN VE MATLÛB: bütün maksud ve matlublarin en hayırlısı 939- YÂ HAYRA HABÎBİN VE MAHBÛB: sevenlerin ve sevilenlerin en hayırlısı 940- YÂ MEN HÜVE LİMEN DEÂHÜ MÜCÎB: kendisini çağıranlara cevap veren 941- YÂ MEN HÜVE LİMEN ETÂAHÛ HABÎB: kendisine itâat edenleri seven 942- YÂ MEN HÜVE LİMEN EHABBEHU KARÎB: kendisini sevenlere yakın olan 943- YÂ MEN HÜVE BİMEN ERÂDEHÛ ALÎM: kendisini arzulayanları çok iyi bilen 944- YÂ MEN HÜVE LİMEN RECÂHÜ KERÎM: kendisine ümit besleyenlere iyilik eden 945- YÂ MEN HÜVE BİMEN ASÂHÜ HALÎM: kendisine isyan edenlere yumuşak davranıp hemen cezalandırmayan 946- YÂ MEN HÜVE FÎ HİLMİHÎ HAKÎM: yumuşaklığında hikmetli davranan 947- YÂ MEN HÜVE FÎ HUKMİHÎ AZÎM: hükmünde büyük olan 948- YÂ MEN HÜVE FÎ AZAMETİHÎ RAHÎM: azametinde merhametli olan 949- YÂ MEN HÜVE FÎ İHSÂNİHÎ KADÎM: ihsanında kadim olan 950- YÂ MÜSEBBİB: sebepleri takdir eden 951- YÂ MUKARRİB: itâatkâr kullarını kendisine yaklaştıran 952- YÂ MUAKKİB: eşyayı hikmetle peş peşe getiren 953- YÂ MUKALLİB: kullarının kalplerini hâlden hâle değiştiren 954- YÂ MUKADDİR: her şeye bir miktar tespit eden 955- YÂ MÜRETTİP: her şeyi düzene koyan 956- YÂ MURAĞĞİB: kullarını iyiliğe teşvik eden 957- YÂ MÜZEKKİR: kullarına öğüt veren 958- YÂ MÜKEVVİN: mahlukatı var eden 959- YÂ MÜTEKEBBİR: sonsuz büyüklük ve azamet sahibi 960- YÂ MEN LÂ YÜŞĞİLUHÛ SEMUN AN SEMİN: bir sesi işitmede, diğer bir sesi işitmede ali koymayan 961- YÂ MEN LÂ YEMNEUHÛ FİLÜN AN FİLİN: kendisi için bir işi diğer bir işe mani olmayan 962- YÂ MEN LÂ YÜLHÎHİ KAVLÜN AN KAVLİN: bir söz, kendisini diğer bir sözden oyalamayan 963- YÂ MEN LÂ YUĞALLİTUHÛ SÜÂLÜN AN SÜÂLİN: kullarının bir isteği diğerine cevap vermekte kendisini karışıklığa sevk etmeyen 964- YÂ MEN LÂ YÜBRİMUHÛ İLHÂHU’L- MÜLİHHÎN: ısrarla istekte bulunanların ısrarı kendisini usandırmayan 965- YÂ MEN ŞERAHA Bİ’L- İSLÂMİ SUDÛRE’L- MÜMİNÎN: müminlerin kalplerini İslam’la genişleten 966- YÂ MEN ETÂBE Bİ ZİKRİHÎ KULÛBE’L- MUHBİTÎN: zikriyle mütevazi ve huşû sahiplerinin kalplerini hoş eden 967- YÂ MEN LÂ YAĞÎBU AN KULÛBİ’L- MÜŞTÂKÎN: kendisine iştiyak duyanların kalplerinden kaybolmayan 968- YÂ MEN HÜVE ĞÂYETÜ MURÂDİ’L- MÜRÎDÎN: kendisini arzulayanların son arzusu 969- YÂ MEN LÂ YAHFÂ ALEYHİ ŞEY’ÜN Fİ’L- ÂLEMÎN: âlemde hiçbir şey kendisine gizli olmayan 970- YÂ MEN HÜVE İLMÜHÛ SÂBİK: her şeyi var olmadan bilen 971- YÂ MEN HÜVE VADÜHÛ SÂDİK: vaadi doğru olan 972- YÂ MEN HÜVE LÜTFUHÛ ZÂHİR: lütfu açık olan 973- YÂ MEN HÜVE EMRUHÛ ĞÂLİB: emri üstün ve galip olan 974- YÂ MEN HÜVE KİTÂBUHÛ MUHKEM: kitabi sağlam olan 975- YÂ MEN HÜVE KADÂUHÛ KÂİN: kaza ve hükmü var olan 976- YÂ MEN HÜVE KURÂNUHÛ MECÎD: Kuran’ı yüce olan 977- YÂ MEN HÜVE MÜLKÜHÛ KADÎM: saltanatı kadim olan 978- YÂ MEN HÜVE FADLUHÛ MUKÎM: fazl ü keremi daim olan 979- YÂ MEN HÜVE ARŞUHÛ AZÎM: Arşı büyük olan 980- YÂ RABBE’L- ERBÂB: Rablik iddia edenlerin ve bütün terbiyecilerin Rabbi. 981- YÂ MÜFETTİHA’L- EBVÂB: bütün kapıları açan 982- YÂ MÜSEBBİBE’L- ESBÂB: sebepler tasarrufunda bulunan 983- YÂ MUTİYE’S- SEVÂB: sevapları veren 984- YÂ MÜLHİME’S- SAVÂB: doğruları ilham eden 985- YÂ MÜNŞİE’S- SEHÂB: bulutları yoktan yaratan 986- YÂ ŞEDÎDE’L- İKAB: azab ve ikabı şiddetli olan 987- YÂ SERÎA’L- HİSÂB: hesabi süratli gören 988- YÂ MEN LEHÜ’L- İYÂB: dönüş kendisine olan 989- YÂ ĞAFÛRU YA TEVVÂB: bağışlayan ve tövbeleri kabul eden 990- YÂ RABBENÂ: Rabbimiz 991- YÂ İLÂHENÂ: İlâhımız 992- YÂ SEYYİDENÂ: Seyyidimiz 993- YÂ MEVLÂNÂ: Mevlâmız 994- YÂ NÂSİRANÂ: Yardımcımız 995- YÂ HAFİZANÂ: Koruyucumuz 996- YÂ KÂDİRANÂ: Kâdirimiz (Kudreti sonsuz Rabbimiz) 997- YÂ RÂZİKANÂ: Râzikımız (Bize rızık veren Rabbimiz) 998- YÂ DELÎLENÂ: Delilimiz 999- YÂ MUĞÎSENÂ: Mededkârimiz Alıntı.
__________________
Sözün kıymetini '' Lal'' olandan,
Ekmeğini kıymetini ''Aç '' olandan, Aşkın kıymetini ''Hiç'' olandan öğren.. |
#5
|
|||
|
|||
Cevşeni okumustum çok akıcı bir şivesi var
|
#6
|
|||
|
|||
YA FERDÛ=Eşi ve benzeri olmayan...İSMİ AZAM GİBİ
|
#7
|
|||
|
|||
Paylaşım için Allah razı olsun
Açıklamasıyla beraber |
#8
|
||||
|
||||
Allah razı olsun çok güzel bir paylaşım olmuş
|
#9
|
|||
|
|||
CEVŞENİ KEBİR MEALİ VE CEVŞENDEN SIRLI DUALAR
1. Allahım, Senin isimlerinle Sana münacatımı arz ediyor ve onların şefaatine Sana niyaz ediyorum. Allahümme innî es'elüke biesmâike Yâ Allah Ey bütün noksan sıfatlardan münezzeh ve müberrâ, bütün kâmil sıfat-ı ezeliyeyi câmi, bütün Esmâ-i Hüsnâsının Müsemmâ-yı Zülcelâli, Vâcibü'l-Vücud ve Vâhid-i Ehad ve yegâne hak mâbud olan Allah Yâ Rahmân. Ey şefkat ve merhametinin eserleri kâinatı dolduran ve Cennet Onun isminin bir cilvesi, saâdet-i ebediye bir lem'ası ve dünyadaki bütün rızık ve nimetler bir katresi olan Rahmân, Yâ Rahîm Ey rahmeti herşeyi kuşatan ve kâinattaki bütün in'âmât ve ihsânât, af ve rahmet, şefkat ve merhamet O'nun eseri olan Rahîm, Yâ Alîm Ey ilm-i zâtîsi ezelden ebede herşeyi her şe'niyle beraber ihâta eden ve hiçbir şey, hiçbir zamanda, hiçbir vecihle Onun nûr-u ilminden gizlenemeyen Alîm, Yâ Halîm Ey günahkâr kullarına onca isyanlarına rağmen tevbe ve ricâ kapısını açık bırakıp onları rahmet ve keremiyle rızıklandırmaya devam eden Halîm, Yâ Azîm Ey bütün mevcûdâtı bütün ahvâliyle kabza-i rubûbiyetinde tutan ve hudutsuz sıfat ve isimlerin tecelliyâtı zerreden Arş-ı Âzama kadar her şeyi şe'niyle ihâta eden Azîm, Yâ Hakîm Ey herşeyi hikmetle yapan, her işi hikmetle gören ve bütün intizâmâtın ve nizamların ve muvâzanelerin menşei olan hikmetinin eserleri müdebbirâne, mürebbiyâne eşyâda, menfaatlerinde ve maslahatlarında görünen Hakîm, Yâ Kadîm Ey ezelden beri zât ve sıfât ve esmâsıyla var olan ve hâdis ve gelip geçici mevcûdâta müşâbehetten hadsiz derecede münezzeh ve mukaddes bulunan Kadîm, Yâ Mukîm Ey zât ve sıfât ve esmâsında kaim ve bâkî olan, kıyâm ve bekası için hiçbir sebebe hiçbir vecihle muhtaç bulunmayan ve zevâl ve fenâ şüphesinden nihâyet derecede münezzeh olan Mukîm, Yâ Kerîm Ey bütün zîhayatları zevk ve sefâlarına yardım edecek binler iştihâ ve duygu ve âlet ve cihazlarla teçhiz ve tezyin edip nihayetsiz rahmet hazinelerinin süslü ve tatlı nimetlerini önlerine seren ve umum masnûâtın hilkatindeki tezyinat ve terbiyesindeki inâyet-i tâmme üzerinde hadsiz keremi tezâhür eden Kerîm, Sübhâneke yâ lâilâhe illâ ente'l-emânü'l-emânü hallısnâ mine'n-nâr Sen aczden ve şerikten münezzeh ve mukaddessin. Senden başka ilâh yok ki bize imdad etsin. El-aman, el-aman! Bizi azap ateşinden ve Cehennemden halâs et. 2. Yâ Seyyıde's-sâdât Ey kudret ve Hâkimiyet ve Mâlikiyeti bütün zâhirî seyyid ve meliklerin hadsiz derecede fevkinde bulunan, şeref-i intisâbı hiçbir seyyidin intisâbına benzemeyen ve Ona mensup olana kudretiyle herşeyi musahhar eden Hâkim-i Ezelî, Yâ mücîbe'd-deavât Ey lisân-ı hal ve kal ile edilen bütün dualara nihayetsiz rahmet ve kudretiyle ve nihayetsiz hikmetinin muktezâsınca icâbet eden Mücîb-i Rahîm, Yâ Veliyye'l-hasenât Ey bütün hayır ve hasenât Onun elinde bulunan ve Onun tevfikiyle vücuda gelen, her hayrâtı yazan, her hasenâtı kaydeden, her a'mâl-i sâlihayı muhâfaza eden ve her hizmetin ücretini ve her hasenâtın mükâfâtını veren Hafîz-i Alîm, Yâ Rafîa'd-derecât Ey kemâlât-ı kibriyâsı mümkün ve mutasavver bütün mertebelerin üzerinde bulunan ve mahlûkatı mektûbat-ı Samedâniye ve memurîn-i İlâhiye mertebelerine çıkaran ve îman ve itaatle Ona intisab edenleri a'lâ-yı illiyîne yükseltip fazl ve keremiyle ulvî derecelere mazhar eden Fâtır-ı Hakîm, Yâ Azîme'l-berekât Ey maddî ve mânevî nimetlere, rızıklara, ömürlere, hayır ve hasenelere bereket ihsân eden, nihayetsiz rahmet ve gınâ ve cûd ve sehâsıyla ziyadelikler veren Muhsin-i Kerîm, Yâ Ğâfira'l-hatîât Ey âsî kullarının hatalarını mağfiret etmek şanından olan Gafûr-u Rahîm, Yâ Dâfia'l-beliyyât Ey havl ve kuvvetiyle bütün belaları def eden Mevlâ-yı Azîm, Yâ Sâmia'l-asvât Ey büyük küçük bütün mevcudatın gizli ve açık bütün seslerini birden işiten ve hiçbir sadâ Ondan gizli kalmayan Semî-i Alîm, Yâ Mu'tıye'l*mes'ûlât Ey bütün mahlukatın sual ve dua lisanıyla ettikleri fakr ve ihtiyâcâtına dâimî cevap veren ve yerine getiren Kerîm-i Pürnevâl, Yâ Âlime's-sirri ve'l-hafiyyât Ey en gizli mahlukatının en gizli arzularını ve en hafî niyazlarını bilen, işiten ve icâbet eden Alîm-i Zülcemal, Sübhâneke yâ lâilâhe illâ ente'l-emânü'l-emânü hallısnâ mine'n-nâr Sen aczden ve şerikten münezzeh ve mukaddessin. Senden başka ilâh yok ki bize imdad etsin. El-aman, el-aman! Bizi azap ateşinden ve Cehennemden halâs et. 3. Yâ Hayre'l- ğâfirîn Ey af ve mağfireti her zaman en güzel mertebede tecellî eden Erhamürrâhimîn, Yâ Hayre'n-nâsırîn Ey nusreti her zaman en güzel surette imdâda yetişen ve Onun yardım ettiğine hiç kimse galebe edemeyen Hayru'n-Nâsırîn, Yâ Hayre'l-hâkimîn . Ey hükmünü âdilâne ve hakîmâne veren ve kadîrâne kazâ eden ve hâkimiyet-i mutlakası bütün mevcûdat tabakalarında en güzel bir surette tezâhür eden Hayru'l-Hâkimîn, Yâ Hayre'l-fâtihîn . Ey bütün hayır kapılarını açan, bütün mevcudatın ayrı ayrı ve muntazam suretlerini en güzel mertebede fetheden ve her hayır ve bereket ve fetih ve muvaffakıyet Onun en güzel mertebedeki tecelliyât-ı rahmetiyle vücuda gelen Hayru'l-Fâtihîn, Yâ Hayre'z-zâkirîn Ey kendisini zikredenlere rahmetinin en güzel cilveleriyle cevap veren ve gayb âlemlerinin en hayırlı meclislerinde onları anmakla şereflendiren Hayru'z Zâkirîn, Yâ Hayre'l-vârisîn Ey asılların zevâlinden sonra bâkî kalan nesillerde, beşerin muhâsebe için hıfz edilen amellerinde ve âlem-i âhiretin mevcûdatında bekasını ve mâlikiyetini en ekmel surette izhar eden Hayru'l-Vârisîn, Yâ Hayre'l- hâmidîn Ey hâmidlerin hamdlerini en hayırlı surette mükafatlandıran ve bir teveccüh-ü rahmeti ve rızâsı bütün kâinatın bütün medih ve senâlarından hayırlı olan Hayru'l-Hâmidîn, Yâ Hayre'r-râzikîn Ey hadsiz ve çeşit çeşit ve lezzetli ve tatlı rızıkları umulmadık yerlerden zamanında yetiştirip yüz binler mahlûkat tâifelerinin herbirini ona lâyık ve onu memnun ve mütelezziz edecek bir surette ve en güzel mertebede veren Hayru'r-Râzıkîn, Yâ Hayre'l fâsılîn Ey herşeyi en güzel mertebede fasl ve tefrik edip hüküm veren Hayru'l Fâsılîn, Yâ Hayre'l-Muhsinîn Ey ihsânından daha ahsen bir ihsan olmayan Hayru'l-Muhsinîn, Sübhâneke yâ lâilâhe illâ ente'l-emânü'l-emânü hallısnâ mine'n-nâr Sen aczden ve şerikten münezzeh ve mukaddessin. Senden başka ilâh yok ki bize imdad etsin. El-aman, el-aman! Bizi azap ateşinden ve Cehennemden halâs et. 4. Ya men lehü'l izzü ve'l cemâl Ey bütün kainatı en azametli cirimleriyle kudret-i mutlakası altında tutan nihayetsiz izzetiyle beraber, herbir mahlûkuna nihayetsiz cemâl-i şefkatiyle nihayet derecede yakın olan ve herşeyi muhît azamet-i kudreti içinde herbir mevcûda müteveccih hususî rubûbiyetiyle nihayetsiz cemâlini gösteren Zât-ı Celîl-i Zülcemâl, Yâ men lehü'l- mülkü ve'l celâl Ey ferşten Arşa, ezelden ebede hiçbir şey Onun mülkünden hariç kalmayan ve mevcûdat aynalarındaki haşmeti tecelliyâtının delâletiyle evsâf-ı celâliyesinde hiçbir şerike hiçbir ihtimal bırakmayan Mâlikü'l-Mülk-ü Zülcelâl, Yâ men lehü'l kudretü ve'l kemâl Ey bütün mahlûkat Onun mücessem kudret kelimeleri olan ve bütün masnûat hadsiz dillerle Onun nihayetsiz kemâlât-ı kudsiyesini ilan eden Zât-ı Kadîr-i Zülkemâl, Yâ men hüve'l Kebîru'l Muteal Ey hudutsuz sıfat ve isimlerinin mârifetimiz haricindeki nihayetsiz kibriyâsıyla kainatın bütün kusûrâtından ve ehl-i dalâletin efkâr-ı bâtılasından münezzeh ve muallâ olan Zât-ı Vâcibü'l-Vücud, Yâ Men hüve Şedîdü'l mihal Ey azabı pek şiddetli ve ehl-i küfrün hile ve hud'alarını cezalandırması pek dehşetli olan Zât-ı Aziz-i Cebbâr, Yâ men hüve Şedîdü'l-ikâb Ey ehl-i küfür ve tuğyânın nihayetsiz cinayetlerine cezası ve azap ve ikabı pek şiddetli olan Zât-ı Zülcelâl, Yâ Men hüve Serîü'l hisâb Ey mîzân-ı azîm-i adaletinde bütün ins ve cinnin küçük büyük bütün amellerinin birden hesabını sür'at-i mutlaka içinde gören Zât-ı Hasîb-i Kadîr, Yâ Men Hüve indehü husnü's-sevâb Ey güzel ameller için katında en güzel mükafatlar ve göz görmemiş, kulak işitmemiş, kalb-i beşere hutûr etmemiş Rahmânî hediyeler bulunan Zât-ı Rahmân-ı Rahîm, Yâ Men hüve indehü Ümmü'l-kitâb Ey bütün mevcûdât ve bütün hâdisât, bütün ahvâl ve etvâr ve eşkâl ve harekâtıyla ilm-i ezelîsinde mevcut ve ilmin divânı olan Levh-i Mahfûzunda yazılı olan Zât-ı Alîm-i Ezelî, Yâ Men hüve yünşi'üs-sehâbe's-sikâl Ey dağlar gibi yağmur hazinelerini cevv-i semâda inşâ edip zemin ile âsumân ortasında muallâkta durduran Zât-ı Vâhibü'l-Hayat, Sübhâneke yâ lâilâhe illâ ente'l-emânü'l-emânü hallısnâ mine'n-nâr Sen aczden ve şerikten münezzeh ve mukaddessin. Senden başka ilâh yok ki bize imdad etsin. El-aman, el-aman! Bizi azap ateşinden ve Cehennemden halâs et. 5. Ve es'elüke biesmâike Yâ Hannân Ey âsâr ve ef'âlinde rahmetlerin en lâtif cilvesini gösteren Hannân, Yâ Mennân Ey nihayetsiz ihsânâtı ve saymakla bitmez nimetleriyle mahlûkatını dâimî perverde eden Mennân, Yâ Deyyân Ey ins ve cinnin küçük büyük bütün amellerine layık karşılığı veren, iman ve taat ehlini rahmet ve cemâline lâyık şekilde mükafatlandıran ve küfür ve isyan ehlini izzet ve celâline ve adaletine münasip şekilde cezalandıran Deyyân, Yâ Gufran Ey dergâh-ı rahmeti, af ve mağfireti her günahkarın ve her âsînin tahassungâhı olan Gufrân, Yâ Bürhân Ey vücub-u vücudunun ve vahdâniyetinin ve sıfat ve esmasının delilleri bütün kainatta ve herbir mevcudatta zâhir olan Burhan, Yâ Sultan Ey semâvât ve arzın bütün mevcûdâtı emri altında olan ve Arş-ı Azîm-i Muhîtin tahtında saltanat-ı rubûbiyeti bütün âlemlere hükmeden Sultan, Yâ Sübhân Ey şerikten ve kusurdan münezzeh, bütün evsâf-ı kemâliye ile muttasıf ve bütün esma-i kudsiye ile müsemmâ olan Sübhân, Yâ Müsteân Ey herşey her şe'ninde Ona muhtaç olan ve Ondan istiâne eden ve meded bekleyen Müsteân, Yâ Ze'l Mennü ve'l-beyân Ey hadsiz zîhayat mahlukatını hadsiz nimetleriyle perverde eden, delâil-i vahdâniyetini bütün mevcûdatta hadsiz dillerle izhâr eden ve zîşuur kullarına idrâk ve beyan ve ifâde-i meram nimetini ihsân eden Zü'l-Menni ve'l-Beyân, Yâ Ze'l-emân Ey hıfz ve himayesi her korkuya ve her tehlikeye kafi gelen Zü'l-Emân, Sen acizden ve şerikten münezzeh ve mukaddessin. Senden başka ilâh yok ki bize imdad etsin. El-aman, el-aman! Bizi azap ateşinden ve Cehennemden halâs et. 6. Yâ Men tevadaa küllü şey'in liazametih Ey azamet-i kudretine bütün mevcûdât mütevâzıâne teslim olan Zât-ı Zülcelâl, Yâ Menis tesleme küllü şey'in li kudretih Ey zerrattan yıldızlara kadar herşey kudret-i ezeliyesinin emirlerine nihâyet derecede mutî ve musahhar bulunan Zât-ı Kadîr-i Mutlak, Yâ Men zelle küllü şey'in li izzetih Ey en küçük mahluktan en büyük mevcuda kadar herşey Onun izzet-i kudretine mütezellilâne boyun eğen Zât-ı Azîz-i Muktedir, Yâ Men hadaa küllü şey'in li heybetih Ey saltanat-ı kudsiyesi bütün mevcudatı azîm bir havf ve heybet altında hükmüne masahhar ve tasarrufuna münkad eden Zât-ı Celîl-i Zülkemâl, Yâ Meninkade küllü şey'in li mülketih Ey tasarrufat ve hükümranlığına karşı herşey nihayet derecede itaat ve inkıyat altında bulunan Zât-ı Vâkid-i Kahhâr, Yâ Men dâne küllü şey'in min mehafetih Ey havf ve haşyeti altında herşey nihayet derecede zelîl ve zelûl bulunan Zât-ı Kebîr-i Müteâl, Yâ Meninşekkati'l-cibâlü min haşyetih Ey tecelliyat-ı celâliyesinin haşyetiyle dağlar parçalanan Zât-ı Kadîr-i Cebbâr, Yâ Men kameti's-semâvâtü biemrih Ey semavat bütün ecrâm-ı ulviyesiyle Onun emir ve kudreti altında idare edilen ve tedbiriyle ayakta duran Zât-ı Kayyûm-u Ezelî, Yâ Menistekarrati'l*ardu biiznih Ey izin ve iradesiyle zemini zevilhayata makarr ve mesken yapan ve bütün sekene ve müştemilâtıyla bereber sükûnet içinde tanzim ve teshir ve tedbir ve tedvir eden Zât-ı Zülkemâl, Yâ Men lâ ya'ltedi alâ ehli memleketih Ey memleketinin ahalisine zulmetmekten ve hukukları zâyi etmekten hadsiz derecede münezzeh olan ve hiçbir zulüm hiçbir vecihle Ona yanaşamadığını âhiretin icadıyla gösteren Zât-ı Âdil-i Rahîm, Sübhâneke yâ lâilâhe illâ ente'l-emânü'l-emânü hallısnâ mine'n-nâr Sen aczden ve şerikten münezzeh ve mukaddessin. Senden başka ilâh yok ki bize imdad etsin. El-aman, el-aman! Bizi azap ateşinden ve Cehennemden halâs et. 7. Yâ Gafira'l-hatayâ Ey fazl ve keremiyle hataları mağfiret eden Rabb-i Rahîm, Yâ Kâşife'l-belâyâ Ey kudret ve rahmetiyle belaları kaldıran Hafîz-i Kadîr, Yâ Müntehe'r-recâyâ Ey bütün zihayatların bütün metâlibi ve nev-i beşerin ebede uzanıp giden arzuları ve emelleri Ona arz olunan ve Ondan cevap bulan Rahmân-ı Zülcemâl, Yâ Müczile'l-atayâ Ey atâsına nihâyet bulunmayan Rahîm-i Zülkemâl, Yâ Vâsial*hedâyâ Ey rahmetinin kerîmâne, lâtîfâne, cemîlâne hediyeleri kainatı dolduran Kerîm-i Pürnevâl, Yâ Razika'l-berayâ Ey rızık isteyen bütün mahlûkat tâifelerini rahîmâne rızıklandıran Hâlık-ı Kerîm, Yâ Kadiye'l-müneyâ Ey umum zîhayatın ibham ünvanı altında bir kanun-u taayyüne bağlı olan ecellerini vakti vaktine kazâ eden Kadîr-i Hakîm, Yâ Sâmia'ş-şekâyâ Ey her dertlinin ahını ve her mazlumun şekvasını işiten ve dinleyen Mücîb-i Rahîm, Yâ Bâise's-serayâ Ey göklerin ve yerin bütün orduları Onun taht-ı emrinde olan, bütün envâ-ı mevcudatı birer muntazam ordu halinde icad ve istihdam eden, her bahar yüz binler zîhayat ordularını ayrı ayrı erzakları ve libasları ve silahları ve talimatlarıyla haşredip yeryüzüne gönderen ve dilediği kullarına görünen ve görünmeyen ordularıyla meded veren Hâlık-ı Arz ve Semâvât, Yâ Mutlika'l-üsâra Ey havl ve kuvvetine istinadda her esaretten halâs müjdesi bulunan ve Ona abd ve asker olanları nefis ve şeytanın ve hevâ ve hevesin esâret ve tahakkümünden kurtarmakla bir abd-i aziz eden Sultan-ı Zülcelâl, Sübhâneke yâ lâilâhe illâ ente'l-emânü'l-emânü hallısnâ mine'n-nâr Sen aczden ve şerikten münezzeh ve mukaddessin. Senden başka ilâh yok ki bize imdad etsin. El-aman, el-aman! Bizi azap ateşinden ve Cehennemden halâs et. |
#10
|
|||
|
|||
ALLAH razı olsun @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
|
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevap | Son Mesaj |
Zikir saatleri - Utarid Saati | aizen | Sorularınız | 15 | 02.10.24 19:28 |
açık ve kapalı okuma saatleri hesaplamak | Sibel1982 | Sorularınız | 5 | 20.07.24 16:40 |
Esma okuma saatleri | Yanliz | Sorularınız | 3 | 16.04.24 03:36 |
Kuranda geçen erkek isimleri | Sadi | Kuran-ı Kerim | 1 | 09.04.24 14:55 |
Esma-yı hüsnalardan nasıl yararlanılması | engin5261 | Esmaül Hüsna | 1 | 10.11.21 11:36 |