|
|
LinkBack | Seçenekler | Stil |
#1
|
||||
|
||||
Beyin, Kalp ve Çekim Yasası Arasındaki Bağ Nedir?
Beyin, Kalp ve Çekim Yasası Arasındaki Bağ Nedir?
Vücut olarak adlandırılan bu fiziksel makinede “algı zekası” olarak bilinen iki önemli organ var. Bunlar, kalp ve beyin. Bu iki organ bir arada fiziksel deneyimimizi yaratır. Kalp, beyni sürekli olarak duygusal sinyalleriyle besler. Beyin ise, yarattığı titreşimlerden kalbi besler. Kalbin sinyallerinin beyne kan akımı yoluyla iletildiği, beyin sinyalinin ise kalp dahil tüm vücuda iletildiği biyolojik olarak incelenmiştir. Örneğin, korku dolu bir düşünce vücutta hissedilen ve kalp tarafından erişilen bir korku titreşimi yaratır. Kısacası, kalp beyni besler, beyinde kalbi besler ve herhangi bir sinyalin yükselme döngüsünü yaratır. Bilinçsiz bir varoluş durumunda, kalp ve beyin alıştıkları belirli deneyimlerin günlük olarak tekrarlanmasına neden olan bazı özel durumlara girebilirler. Çocukluğunuz belirli döngüler başladığında gerçekleşir. Mutsuz bir ortamda büyüdüyseniz, yaratılan döngü, beynin mutsuzluk sinyallerini besler. Bu sinyaller de kalbe iletilerek mutsuzlukla alakalı bir döngü oluşturur. Başka bir açıdan bakarsak, eğer mutlu bir ortamda büyüdüyseniz, yaratılan döngü mutlu olmanın durumunu güçlendirir. Çocukluk döneminde harekete geçen döngü kontrolünüz altında değildir, çünkü çocukken bilinçli bir değişiklik yapma bilinciniz yoktur. Fakat pozitifliğin bilincinde olan bir yetişkin, bilinçli bir şekilde var olan döngüyü, istenilen türde bir döngüye türü ile değiştirebilir. Peki kalp nasıl bir duygu döngüsüne bağımlı hale gelir? Hep birlikte inceleyelim: Kalp, etrafındaki sinyalleri algılayarak bu bilgiyi nöropeptidler aracılığıyla paketleyerek, kan akımıyla beyne gönderir. Kalp üzüntü sinyalleri aldığı zaman, belli bir tür nöropeptid oluştururken; yine korku sinyalleri aldığında ya da barış, neşe, sakinlik gibi sinyalleri aldığında belirli bir tür nöropeptit oluşturur. Daha basit bir ifadeyle anlatmak gerekirse; Kalp, her duygu türü için spesifik bir nöropeptit hücresi türü yaratır. Bu moleküller kan akımı yoluyla beyin tarafından alınır ve alınan bilgiler beyin hücreleri tarafından emilir. Bu şekilde kalp beyni beslemiş olur. Beyin, kalpten aldığı nöropeptid hücre tipine bağlı olarak, imgeleri ve sesleri yaratmasını sağlar. Bu algılamalar nedeniyle beynin yarattığı titreşim, vücutta hissedilir. Beynin imajları ve kendi kendine konuşması konusundaki farkındalığınızın odak noktası, bu titreşimlerin gönderdiği nöropeptidlerin sayısını arttırarak yanıt veren kalbin güçlü sinyaller oluşturmasına neden olur. İşte bu şekilde bir duygu döngüsü yaratılır. Şimdi, beynin bir duygusal döngüye bağımlı gelmesinin nedenini inceleyelim: Beyin sürekli eski beyin hücrelerini döküyor ve yeni beyin hücreleri oluşturuyor. Yeni bir beyin hücresi oluşturduğu zaman, kalpten en sık aldığı nöropeptid türünü dikkate alarak yeni beyin hücresini o belirli nöropeptide daha fazla alıştıracak şekilde tasarlar. Hayatınız boyunca beyniniz, belirli bir duygu tipine karşı güçlü bir duyarlılığa sahip hücrelerle şekillenir. Ağırlıklı olarak olumsuz duygu durumları yaşıyorsanız, o halde beyniniz, olumsuz duyguların nöropeptidlerine karşı en yüksek alıcıya sahip hücrelere sahip olur. Örneğin, ölümsüzlüğün bilincinde olduğunuz ve pozitif olmaya karar verdiğiniz zaman, ilk birkaç dakika boyunca pozitif olmanın zor olduğunu hissediyorsanız bunun nedeni, hücrelerinizin ‘pozitifliği’ algılamıyor olmasıdır. Çünkü, beyniniz negatif duygusal durumları istiyor, onun için programlanmış. Olumsuzluğun Ortadan Kalkmasına Neden Olan Yoksunluk Belirtileri Yukarıda yapmış olduğumuz açıklama, sizin, yaşamınız boyunca ağırlıklı olarak duygusal hallerde bulunduğunuzda, şimdi neden pozitif hale gelmekte zorlandığınızın kısa bir özeti. Pozitifliği anlamış olsanızda, negatif beyin hücrelerinde sahipseniz bu adımı atmak kolay olmayacaktır. Çünkü, beyin hücrelerinin çoğu henüz bu yeni pozitif nöropeptidlerin alıcılığına hazır değildir. Beyin hücreleriniz, alışık olduğu sinyal moleküllerine bağımlıdır. Beyninizin kontrolden çıkmasının ve olumlu düşünmek istediğinizde olumsuz düşüncelerin ön plana geçmesinin nedeni budur. Beyin, negatif sinyalleri oluşturmak için sadece negatif görüntüler ve kendi kendine konuşma oluşturur. Böylece kalp, beyin hücrelerine tanıdık gelen olumsuz duyguların nöropeptidlerini üretir. Bütün bu süreç, hayatınızla ilişkili olan çekim yasası ile uyum içerisindedir. Negatif duyguları bilinçsizce besledikten sonra uzun yıllar boyunca beyninizi hızlı bir şekilde “pozitif” hale getirmek oldukça zordur. Olumsuz duygu döngüsünden kurtulmak, beyinde bulunan büyük bir bağımlılığı kırmak gibi bir şeydir. Uzun bir süre hoş olmayan “yoksunluk belirtileri”nden geçmesi zaman alır. Peki beynimizde yer alan olumsuz düşüncelerin yerini olumlu düşüncelerin almasını hızlandıracak püf noktaları var mıdır? Beyninin Olumlu Bir Döngüye Girme Sürecini Hızlandırmak İçin Uygulayacağınız Birkaç İşaretçi: 1- Beyniniz negatif bir döngüye girdiği zaman yüzünüze bir gülümseme koyun. Beyin sürekli olarak yüz ifadenizin görüntüsünü yaratır. Bu sayede yüzünüzde gülümseme ifadesi olduğunda beyin, gülen bir yüz görüntüsü oluşturmak zorunda kalacaktır. Bu, içinde bir çelişkiye neden olur ve bir süre sonra gülen yüz ifadesine uyan görüntüler oluşturmaya zorlar. 2- Beyniniz negatif bir çevrime girerse, sadece en sevdiğiniz müzikleri dinleyerek bu döngüden çıkmayı deneyin. Müzik, beyin üzerinde olumlu imgeler ve sesler yaratacağı için bir etkiye sahip olacak, bu rahatlama kalbin mutluluk nöropeptitleri üretmesini sağlayacaktır. 3- Varlığınızı rahatlatıcı bir aktivite yapın. Mesela, yürüyüşe çıkın, koşun, olumlu bir kitap okuyun, eğlenceli bir program izleyin. Bilinçli bir şekilde pozitif bir aktivite yaptığınızda beyninizin başka bir seçeneği olmayacağından, pozitif sinyallere takılacaktır. Bu teknikler başlangıçta, beyninizde olumsuzluklar baskın olduğu için, uygulaması biraz zaman alabilir. Bu yüzden yapılacak en iyi şey, açık farkındalık alanı yaratmaktır. Rahat bir farkındalık alanında kalmak, beyninizi yeniden programlamanın en etkili yoludur, çünkü bütünlüğünüzün zekası ile bağlantı kurmanıza neden olur. Bu sayede kalbinizin sevgiye, barışa ve pozitifliği ulaşması oldukça kolay olacaktır. Pozitif döngü, kalbin ve beynin arasına girdiğinde, pozitif bir durumu tutarlı bir şekilde sürdürmek sizin için iyi bir tecrübedir. alıntı |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevap | Son Mesaj |
Şansın Çekim Yasası Olabilirmi? | Och | Çekim Yasası | 5 | 26.05.22 22:22 |
Çekim Yasası Uygularken Direnç Göstermek | pastelboya | Kişisel Gelişim | 1 | 22.01.22 18:41 |
Üçüncü göz ile kalp gözü arasındaki fark nedir ? | isimisim | Sorularınız | 6 | 25.07.21 01:36 |
3. göz ve kalp gözü arasındaki fark | mustafa17 | Sorularınız | 6 | 14.03.21 21:10 |
Çekim Yasası ve imgeleme | Tuana | Çekim Yasası | 3 | 18.08.19 23:38 |