|
Bakım Bölümü Sonuçlanan bakımlar ve bakım ile ilgili bilgiler. |
|
LinkBack | Seçenekler | Stil |
#1
|
|||
|
|||
Güvenilecek insanların hakkını yemeyin
Majikal bir çalışma yapmak ve Allah rızası edinmek ile ilgili pek çok insanın kafası karışıktır. Genelde bu karışıklık kişisel menfaat elde etmeye geldiği zaman nedense karışmaz. Falanca hoca bana bir çalışma yaptı para almadı Allah rıza için yaptı der. Bir büyü çalışması ile Allah rızası arsındaki derin konuya hiç bakmaz. Bu makale Majikal çalışma nedir, dinlerin bakış açıları nelerdir, Allah rızası için çalışma yapılır mı, herhangi bir karşılık almayan bir insan neden hiç tanımadığı bir kişiye yardım etmek ister bunları içerecektir. Biraz eleştiri biraz öz eleştiri de olacak tabi ki.
Majikal çalışma nedir bundan bir başlayalım. Maji kelimesi Türkçe büyü demektir. Özellikle son zamanlarda büyü yerine neden maji kelimesini kullanıyoruz ve kullanıyorlar buna bir bakalım. Büyü kelimesi negatif bir anlam içermeye başlamıştır, insanların aklına kötü amaçlı yapılan tılsımlar gelmektedir. Düşünce gücü ile elde edilecek bir şifa bile büyü çalışması içine girebilir. Şifa vermek için kullanılan yöntem onu büyü kategorisi içerisine alabilir veya almayabilir. Sihirli bir şekilde olacak doğaüstü değişimleri tanımlamak için, magic yani sihir kökünden gelen maji kelimesi büyü kelimesine hak etmediği bir şekilde yüklenmiş negatif algıyı değiştirmek için tercih edilmektedir. Büyü, doğal yollar aracılığı ile doğaüstü güçleri kullanarak yine doğayı etkileme sanatının adıdır. Bu doğa dediğimiz şey evrene dair bildiğimiz tüm maddi temelli âlemdir. Bunun içine duygu ve düşüncelerde girmektedir. Büyücü ise bu güçleri kullanan kişidir. Büyücü ya da majisyenin amacı ilk önce doğayı anlamaktır. Taşları, toprağı, havayı, bitkileri, hayvanları, insanları tanıma yoluna gider. Eskiden bilim insanı, tıpçı, âlim dediklerimiz kişilerin önemli bir kısmı zaten çok fazla yok bu büyü sanatı ile ilgilenen kimselerdi, pozitif bilim anlayışı ile birlikte bu algı değişti ve doğa üstü ile ilgilenenler dışlandı sadece doğa ile ilgilenmek normal, sağlıklı ve doğru kabul edilir oldu. İslam öncesi Türk toplumun da ise kam ( popüler adı ile şaman) kendi toplumunun tüm ruhsal ihtiyaçlarını karşılardı. Kam olmak çok üstün sayılan bir şeydi ve kişinin istemesi ile olacak bir şey değildi. Yaratıcının bahşettiği bir özellikti. Yahudilik ve Hristiyanlık öncesi tüm kültürlerde de bu ruhsal insanlara bahşedilen bir özellikti hepsinin adı kültürden kültüre değişse de, sonradan öğrenilen bir şey olmayan, doğuştan bu yeteneğe sahip ve eğitimini insandan değil ilham ile alan kişiler anlatılmıştır. Semavi olarak isimlendirilen üç dinden sonra ise durum değişmiştir. Bu tür özel kişiler din dışı kabul edilip, cezalandırılmış ve hatta öldürülmüştür. Doğa araştırmaları da aynı ölçüde sınırlandırılmıştır. Doğaüstü tabi ki hem hikayelerimizde, hem genetiğimiz de işlenmiş ve zaten enerjiden oluşan bir everende yaşadığımız içinde çok uzak kalabileceğimiz bir konu olmadığı için hiç. Bir şey engelleyememiştir. Bu dinlere mensup kişiler örgün eğitimle bu sıralara vakıf olmaya çalışmışlardır. İslami sistemin de adı havvas, Yahudilik de kabala, Hristiyanlık da sadece şeytan çıkarma olarak yer almıştır. Bu ilimlerle uğraşmak bazı çevreler tarafından kabul görülürken pek çok çevre tarafından ise kabul edilmeyecek bir durumdur. Yaratıcıya şirk koşmak olarak kabul edilir. Ne istiyorsanız sadece yaratıcıdan istenmesi gerekir inancı vardır. Bu nedenle bu ilim gizli saklı olarak ilerleme devam etmiş bu ilimle uğraşanlar kendilerine başka isimler vermiştir. Burada mesele dinlerden çok dinleri uygulama haddini kendinde gören bazı rant peşinde koşan insanlardan kaynaklanmaktadır. Eğer bu kimseler olmasaydı bu gün dinler çok başka yerde olabilir ve gerçek amacına hizmet edebilirdi. Bu konuyu kısa ve özet olarak geçiyorum başlı başına ayrı bir kitap konusu olacak genişlikte bir konu çünkü. Diğer dinleri geçerek sadece İslami olarak baktığımızda ise şuan fetva verme yetkisine sahip kurum bu tür faaliyetleri kabul etmiyor ve şirk koşmak olarak değerlendiriyor. Dinsel olarak bakış açınıza inanç sisteminize göre sizler neye inanırsınız neyi kabul edersiniz bunu siz bilirsiniz. Gelelim majikal kurallardan bir tanesine; evren al ver döngüsü ile işler, eğer almadan verilirse, verilen değerinde ya da daha fazlası almadan verenden kişiden çıkar. Bu sevgide olabilir başka bir şeyde kısaca bu kural bozulduğunda zarar gören kişi almadan veren kişi olur. Aynı şekilde karşılığı vermeden alan kişide zamanı geldiğinde aldığının değeri kadar ya da daha fazlasını kayıp eder. Bu kural o kadar önemlidir ki doğru kullanılsa dünya mükemmel bir yer olurdu. Bu kuralı bilen bir psişik doğal olarak almadan vermeyecektir. Asıl sorumuza gelelim şimdi güya hiç bir şey istemeyen bu kişiler bu döngüyü bildiği halde nasıl yapar bunu. Bu döngüyü bilmeyen bir kişi zaten ruhsal çalışma yapıyor olamaz temel on kuraldan bir tanesidir. O zaman mutlaka karşılığını alıyordur. Genelde Türkiye de uygulana sistem şudur. Ben hiç bir şey alamam der. Gelen kişi üç beş ne kadar varsa koyar ya da hediye getirir. Bu sayede ihtiyacı görülür. Eskiden küçük toplumlarda zaten ruhsal kişinin tüm ihtiyaçları karşılanırdı. Büyük sistemlere geçtiğimiz dede mabetler zaten kral tarafından ve halk tarafından desteklenirdi ve ihtiyaçları fazlası ile karşılanırdı. Günümüzde elektrik, su yakıt, beslenme ihtiyaçlarını hiç bir karşılık almadan bu kişi nasıl karşılayabilir. Tabi ki karşılayamaz. Yapılan şey sürümden kazanmaktır. Hiç bir malzeme kullanmadığı için bir kurşun kaleme ve bir kağıt harcadığı için 5 dakika içinde 10 lira alsa kar kardır mantığı vardır. Yani ortada yapılan bir şey yoktur. Allah rızası kısmını insanların vicdanlarına bırakıyorum. Diyelim ki gerçekten ruhsal bir kişi var, amacı sadece iyilik yapmak, hiç bir malzemede almaya ihtiyacı olmayan bir insan olduğunu var sayalım. Bu kişinin bakmakta yükümlü olduğu kişiler var en başta kendisi var, kendisine bakması gerekiyor. Hiç bir şekilde başka geliri yok diyelim ya da 10 saat çalışıp didinip eline geçen azıcık parayı kullanıyor ve birde insanlara yardım etmeye çalışıyor diyelim. Bu durumda insanların ona bir şeyler sunması gerekmez mi. Hiç bir şey vermeden almak vicdansızlık değil mi? Gelelim diğer bir duruma daha hiç bir şey almıyorum diyor, peki senden bir şey istiyor mu ?( cinsellik gibi) buna birde Allah rızasını karıştırıyor ve sen buna inanıyor musun? En önemli diğer konu, iyi bir majisyen diyelim ve hiç bir şey talep etmedi, enerjiyi yönlendiren bir kişi, senin şansını, kısmetini, aşkını sağlığını alabilir. Sen hiç bir şey vermedim diye düşünürsün ama bir daha geri alınmayacak özelliklerini kaybedebilirsin. Bazı eleştiren insanların bir teşekkür etmeyi bile fazla görmeleri beni ayrıca düşündürüyor. Bırakın çalışma yapmayı sorularına cevap vermek zorundasınız gibi davranıyor ve cevap verdiğinizde bir teşekkür bile etmiyor ya da öyle bir üslup kullanıyorsa içindeki çirkinliği dışarı çıkarmış oluyor. Bu kimsenin bir kişinin ilmini, ilminin karşısında talep ettiğini anlamasını bekleyemezsiniz zaten bu yüzden de hep kendi gibi insanları buluyor. Bu yazıyı okuyan sevgili insanlar, hiç bir şey göründüğü gibi olmayabilir. Lütfen iyice okuyun araştırın, bazı şeylerin mantığını anlamaya çalışın. Kulaktan dolma bilgiler ile hareket etmeyin. Bu ilim kolay bir ilim değildir. Kolay bir şekilde harcanamaz. Köprü altında elinde hiç bir malzeme olmadan hijyenden uzak bir durumda kalp ameliyatı yapan ve kalp ameliyatı yapmak için bacağı kesen ve kendisine doktor diyen bir kimseye güvenir misiniz? O zaman insanlara güvenirken dikkat edin, güvenilecek insanlarında hakkını yemeyin. |
#2
|
|||
|
|||
Majikal çalışma, geleneksel olarak büyü ve sihir ile ilgili ritüelleri içeren bir uygulamadır. Bu uygulamalar genellikle mistik ve gizemli olarak kabul edilir ve kişilerin ruhsal veya fiziksel iyileşme, kaderlerini değiştirme veya başka kişiler üzerinde etkili olma gibi amaçlarla yapılır. Majikal çalışma, farklı kültürlerde farklı şekillerde görülür ve genellikle bir spiritüel inanç sistemine veya mistik bir felsefeye dayanır. Bu tür uygulamaların etkili olup olmadığı konusunda bilimsel bir kanıt bulunmamakla birlikte, bireylerin inançlarına ve kültürel geçmişlerine göre farklılık gösterebilir.
|
#3
|
|||
|
|||
Evet, "maji" kelimesi genellikle sihir veya büyüsel etkilerle ilişkilendirilen gizemli ve doğaüstü olayları ifade etmek için kullanılır. Genellikle mistik, gizemli veya spiritüel etkilerle ilişkilendirilen bir terimdir. Bu bağlamda "maji" sihir, büyü veya doğaüstü yetenekleri ifade etmek için kullanılabilir. Özellikle mistik veya esoterik geleneklerde kullanılan bir terimdir.
. |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevap | Son Mesaj |
Hakkını helal etmek | Skoda | Tövbeler & Uyarılar | 4 | 15.12.23 21:37 |
Yumurtayı yıkamadan yemeyin! | Sadi | islam & islami Konular | 8 | 09.12.23 02:37 |
Ölü kardeşinizin etini yemeyin ! | Hal | Tasavvuf Sohbetleri | 0 | 03.05.19 11:52 |
Hakkını Alma Duası | SiLence | Diğer Havas Konuları | 15 | 01.05.19 22:19 |
Bu biberleri yemeyin, yedirmeyin | Cennet | Sağlık | 0 | 23.07.18 19:45 |