#1
|
|||
|
|||
Şeyh Ali El-Arinci
Savcı sorar;
-Ben niye şeyh olamıyorum? Şeyh Molla Ali(k.s); -Ben niye savcı olamıyorum!? Savcı; -Ben hukuk okudum.Devlet beni savcı yaptı. Şeyh Molla Ali; -Ben de İslâm-i ilimler okudum.İmtahanı kazandım,beni de şeyh yaptılar. Savcı; -Peki yanınıza kimler geliyor ve gelenlere ne anlatıyorsunuz? Şeyh Molla Ali; -Benim yanıma her kesim insan gelir.Mesala siz de gelmişsiniz.Ve ben diyorum ki; Madem hepimiz Allah'ın kuluyuz,Allah u Teâlâ bizleri İslâm'la şereflendirmiş, bizler de bu şerefe layık olmaya çalışalım.Kul olduğumuzu unutmayalım,kibirlenmeyelim,büyüklenmeyelim dünyanın imtihan ve Allah-u Teâla'yı tanımak için büyük nimet yeri olduğunun idraki içinde olalım.İslâm bizleri kardeş yapmış,kardeş olalım.Günah ve haramlardan sakınalım.Ölüm hepimizin müşterek kullanacağı kapıdır.O kapıdan içeri girdiğimizde pişman olmayalım.Müjdelere mazhar olalım.O kapıdan iceri girdikten sonra pişmanlığın faydası olmaz. Savcı bey işte size ve yanima gelenlere bunları söylüyorum. Savcı biraz düşündükten sonra müsade ister yanından ayrılır. Bir yıl sonra savcı Şeyh Ali-el Arınci hazretlerinin yanına gelir,edeple elini öptükten sonra,Şeyhim; -Ben şeyhlere düşman biriydim.Sizi duyunca bir yıl önce yanınıza gelmiş ve sizi bu süre zarfında yakın takibe almıştım.Bu süre içinde sizin Kur'an ve Sünnet'te tam bir ittiba içinde olduğunuzu gördüm ve hiç bir yanlışınıza şahid olmadım.İnandım,şahid oldum siz gerçek şeyhsiniz.Benim tayinim çıktı.Duanızı almaya geldim,bana dua buyrun. Şeyh Molla Ali; Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem Efendimiz böyle buyurmuş; - Alimler hakkıyla Allah'tan korkarsa,idarecileri de Allah'tan korkar.Halkın iyi ve kötü olması bu iki zümrenin iyi ve kötü olmasına bağlıdır.Savcı her nerede olursan ol Allah 'tan kork. Vefatının yıl dönümünde Şeyh Molla Ali El-Arınci hazretlerine Allah-u Teâlâ'dan rahmet diliyor ve kendi indin de makamını daha da A'li etmesini dua ve niyaz eyliyor,şükran ve minnetle yad ediyoruz.El-Fatiha
__________________
“gücümü, içimdeki güçsüzlükle boğuşurken tükettim.” |
#2
|
|||
|
|||
__________________
“gücümü, içimdeki güçsüzlükle boğuşurken tükettim.” |
#3
|
||||
|
||||
Allah dostları ile birlikte bulunmak, hayırlı bir iş yapmaktan daha iyidir, bunun gibi kötülerle ve İslâm düşmanlarıyla bulunmak, kötü bir iş yapmaktan daha kötüdür.
(Muinüddini çeşti ks.) . |
#4
|
|||
|
|||
Abdurrahmân-ı Tâğî (kaddesallahu sırrahul aziz)Hazretleri; Nurşin´deki hanelerinde, azizandan bazıları ve Süleyman Efendi´nin halifeleri huzurunda bana dedi:
-Dinlediğin sohbetlerin mühim kelimelerini kayd etmelisin. Ben de zat-ı âlilerine: -Bu işi bir müddettir bıraktım, dedim. “Niçin bıraktın?”diye sordukları zaman kendilerine cevaben şöyle dedim: -Zira zat-ı âlinizin “kelimelerin sözünü almak değil nisbetini almak gerekir” dediğinizi duydum. Başka bir sohbetinizde de: -Manası ve nisbetini anlamadan, onlara göre nefsi terbiye etmedikten sonra kelimeleri kaydetmenin ne faydası var? buyurdunuz. Bu sebeble kelimâtınızı kaydetmenin faidesiz olduğu kanaatına vararak yazma işini terk ettim. Bu beyanım üzerine bana; O sohbetimden maksat kelimâtı yazmaktan vazgeçirmek değildi. Aksine o sözlerim yeni ve başka bir emirdi, diye cevap verdiler. { Abdurrahmân-ı Tâğî (ks) } Şâyet kitâbımı okuyanın anlayışına göre Kur'ân'a veyâhud hâdîslere aykırı bir şey ortaya çıkarsa, okuyan bilsin ki, anladığı ma'nâ, kendi anlaması yönündendir; yoksa benim îzâh için kastettiğim murâdım yönünden değildir. Bu gibi husûslarda, okuyan zâtın hakikatin anlaşılmasına kendisi için açılım hâsıl oluncaya kadar, yâhud Allâh’ın kitabından veyâ te’yid edilmiş hadîslerden delîlini buluncaya kadar, o ma'nâ ile ameletmeyerek, teslîmiyeti de elden bırakmamalıdır. Bu gibi husûslarda inkârı terk edip teslîm olmanın faydası, hakîkati bilmeye ulaşmaktan mahrûm olmamak içindir. { Abdu'l-kerîm Cîlî (ks) } (İbrahim: ) “Bu işi, belli ki, şu yapmıstır, putların en irisi yani. Ama en iyisi, siz kendiniz onlara sorun; tabii, eğer konuşmasını biliyorlarsa!” { Enbiya 63 } "..'söze ve söyleyene bak' denilir ki, sözü söyleyenin hali kastedilir. Sözü söyleyen dost ise, söz kaba bile olsa dostluk bildirir; söyleyen düşman ise hoş bile gelse sözü düşmancadır. Biz de şiirlerimizde bunu söyledik. Bizim şiirlerimiz de farklı suretlerde ilahi bilgileri anlatır. Kullandığımız suret ve formlar, cesaretlendirme, övgü, kadın isimleri veya nitelikleri, nehirler, mekanlar ve yıldızlar gibi hususlariçerir.." { Muhyiddin İbn Arabi (ks) } |
#5
|
||||
|
||||
Allah rahmet eylesin.
|
#6
|
|||
|
|||
“Ey kişi, evliyânın sohbetinde bulun. Eğer onların sana hiç faydası yok ise de, kıyâmet gününde senin ellerinden tutarlar. Kendilerine arkadaş olanların, dünyâda da musîbet yükünü yüklenirler. Üzüntü ve hüzünlerini paylaşırlar.”
(İmam-ı Gazali ks.) |
#7
|
|||
|
|||
Allah dostlarının sözleri ilâcdır. Bakışları şifâdır. Onlarla berâber bulunanlar kötü olmaz. Onlar Allah adamlarıdır. Onlarla yağmur yağdırılır. Onlarla rızk gönderilir.
(İmam-ı Rabbani ks.) |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevap | Son Mesaj |
Menzilde Bir Allah Dostu | havashavas | Allah Dostları & Evliyalar | 47 | 28.11.24 17:07 |
"kafkas kartalı" şeyh şamil | Adef | Tarih | 0 | 26.03.21 15:09 |
Şeyh Şerafeddin Dağıstani (k.s.) | harappa | Allah Dostları & Evliyalar | 0 | 22.01.21 15:42 |
Şeyh Ahmet El Haznevi | Musab02 | Tasavvuf & Tarikatler | 3 | 10.04.19 01:39 |
Evliyalar Haritasi | SouL | Allah Dostları & Evliyalar | 0 | 13.03.19 04:03 |