|
|
LinkBack | Seçenekler | Stil |
#1
|
||||
|
||||
Hangi yollar bizi Cennete götürür.ayet ve hadis ışığında ...
HANGİ YOLLAR BENİ CENNETE GÖTÜRÜR? Cenneti işiten herkesin ona özlem duyması, pek doğaldır.
Fakat Allah Teâlâ'nın katındaki bu dereceyi elde etmek için ona götüren yolları takdim etmeden sadece ona özlem duymak ve onu temennî etmek, yeterli midir? Kendisini cennete kavuşmakla avutup duran, üstelik cennete girmeye ve onu kazanmaya vesile olan yollara da girmeyen kimse, hiç şüphe yok ki o, bu fâni dünyanın aldattığı kimsedir ve onun hüsranı, kıyâmet günü apaçık ortaya çıkacaktır. Nitekim Allah Teâlâ o gün hakkında şöyle buyurmuştur: "O gün muttakîleri, (onlara çok merhametli olan Rableri) Rahmân'ın huzurunda kendilerine ikramda bulunulmuş bir heyet olarak toplayacağız. Günahkârları (Allah'ı inkâr edenleri) ise, susuz kalmış yayalar halinde cehenneme sevkedeceğiz." Bu dünyada âhiret için çalışırsan -Allah Teâlâ'nın izniyle- cenneti kazananlardan olacağını iyi bilmelisin. Şimdi Sana, Allah Teâlâ ve elçisi Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'in sözlerinden derlenen ve cennete götüren bazı yolları sunuyorum: 1. Allah Teâlâ ve elçisi Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'e itaat etmek Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur: "Kim Allah'a ve Rasûlüne itaat ederse, Allah onu (ağaçlarının) altlarından ırmaklar akan cennetlere girdirir. Kim de yüz çevirirse (Allah'a ve Rasûlüne karşı gelirse, Allah), ona çetin bir şekilde azap eder." İttiba etmek: Peygamber (s.a.v) gibi yaşamaktır. Onun gittiği yollardan gitmenin adıdır. Onun gibi kâfirlerle mücadele etmenin adıdır. İslam dinini kabul edip diğer yeryüzü dinlerini inkâr etmek ve bu dinlerin yeryüzünden silinip sadece Allah’ın dininin yeryüzünde hâkim kılınması için mücadele etmektir. Yılmadan, yorulmadan Rabbimizin şeriatının üstün olması için diğer şeriatlarında ayaklar altında olması tağuti düzenlerle uğraşmanın adıdır peygambere ittiba. 2. Allah Teâlâ'ya îmân edip salih amel işlemek Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur: "Muhakkak ki Allah iman edip salih ameller işleyenleri içinden ırmaklar akan cennetlere koyacaktır. Şüphesiz Allah dilediğini yapar.” (Hac, 14) “ Şüphesiz, Allah iman edip salih ameller işleyenleri içlerinden ırmaklar akan cennetlere koyacak, orada altından bileziklerle, incilerle süsleneceklerdir. Oradaki giysileri ise ipektir.” (Hac, 23) Bilmek gerekir ki: İman amel etmeyi gerektirir. Bu ümmetin zillet ve zafiyet içerisinde olmasının en büyük sebeplerinden biride bu ümmetin imanın sorumluluklarını yerine getirmemesidir. Ameli imandan görmemek bu ümmeti mahvetmiştir. Bir Müslüman düşünün: ben Müslüman’ım diyor ama din adına hiçbir amelde bulunmuyor! Bu nasıl Müslümanlıktır ki! Dolayısıyla iman edenler iman etmedikçe bu ümmet zillet ve zafiyetten kurtulamaz. Müminler izzet ve kuvvete ancak imanlarının gereğini yerine getirmekle ulaşırlar. 3. Allah Teâlâ'nın dîni üzere dosdoğru bulunmak Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur: "Rabbimiz Allah'tır diyen, sonra da (îmânda) dosdoğru olanlara (kıyâmet gününün dehşetinden) hiçbir korku yoktur ve onlar (öldükten sonra dünyada bırakmış olduklarına da) üzülmeyeceklerdir. Bunlar, cennetlikler olup (dünyada) yapmış olduklarına (sâlih amellerine) mükâfat olarak orada ebedî kalacaklardır." (Ahkâf, 13-14) Nifak, fısk ve füsura kaymadan, he daim iman üzere sebat ederek kişi cenneti elde edebilir. 4. Her türlü sıkıntı ve acılara karşı sabretmek Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur: "(Ey mü'minler!) Yoksa siz, sizden önce gelip geçen (mü'min)lerin başına gelenler, sizin de başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? Yoksulluk ve sıkıntı onlara öylesine dokunmuş ve öylesine sarsılmışlardı ki, nihayet peygamber ve beraberindeki mü'minler: 'Allah'ın yardımı ne zaman!' dediler. Biliniz ki Allah'ın yardımı, (mü'minlere) yakındır." (Bakara, 214) Dinimiz: hep kâfirlerle mücadeleyi, yeryüzünde ilahlık taslayanlara karşı emri bi-l marufu ve nehyi ani-l münkeri emrettiği için bir mümin hayatta çok zorluk ve sıkıntılar çeker. Bu yüzden sabır müminin vaz geçilmezidir. Sabır olmadan hayatta hiçbir şeye katlanmaz mümin. 5. Takvâ55 Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur: “ … Ebu Hureyre (r.a)’dan; Rasulullah (s.a.v)’e sordular : “ Ey Allah’ın Rasulü! insanları en fazla cennete sokacak olan amel nedir ? Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurdular : “ Allah’a karşı takva ve güzel ahlaktır…)56 Muttakiler, Allah Teâlâ’nın dostlarıdır. Dünya ve âhiret hayatında Allah’ın verdiği müjdeye lâyık olanlar onlardır. Amelleri kabul olunan ve cennette Rablerine makam bakımından en yakın olanlar onlardır. Muttakiler, bunların hepsini idrâk edenlerdir. Çünkü onlar; Rablerini birler ve hiçbir şeyi O’na ortak koşmazlar. Sözün sahibi kim olursa olsun, Allah ve Rasûlünün sözünden başka hiçbir sözü üstün tutmazlar. Amelleri Allah’ın kitabı Kur’an-ı Kerîm ve Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem-’in sahîh sünnetten öğrenerek alırlar. Kur’an ve sahîh sünnetten başka, ne falancanın, ne filancanın, ne bir şeyhin, ne bir velinin, ne de başkasının bir alıp kabul ederler. Doğrusu muttakîlerin hali, Kur’an ve sahih sünnetin emrettiği ölçüden başka bir şey değildir. Muttakîler, Allah Teâlâ’nın ikram ve ihsanına en lâyık olanlardır. Zirâ onlar; amellerini yalnızca Allah için yaparlar. İnsanlardan övgü veya teşekkür beklemezler. Bilakis onların tek arzusu, Allah rızâsı ve âhiret yurdudur. Muttakiler, cennete en lâyık olanlardır. Zirâ onlar; içlerinde şirkten uzak, selîm bir kalp, midelerinde de haram ve pis olmayan helâl lokma taşımaktadırlar. Onlar, dilleriyle amellerini kabul etmesi için devamlı olarak Rablerine yalvarırlar. Muttakiler, Rablerinin cennet ve rızâsını, lütûf ve ihsanını, fazîlet ve va’dini kazananların tâ kendileridir. Muttakiler, Rablerinin cennetlerine gruplar halinde sevk edilecek olanlar, onların tâ kendileridir. Melekler, onları selâmlayarak karşılayacak ve onları tebrik edeceklerdir. Rableri de onların yüzlerine bir parlaklık ve sevinç verecektir Takvâ kelimesi, “veka” fiilinden gelir. Veka: ‘Korundu, kendini zararlı, acı ve eziyet veren şeylerden sakındı’ demektir. Takvâ, nefsi korktuğu şeyden korumaktır. Kavram olarak, kuvvetli bir himayeye girerek korunmak, nefsi günahlardan korumak demektir. Bu da, haramı terkle olur: Haramı terk de en azından şüpheli şeyleri bırakmakla tam gerçekleşebilir. Hadis-i şerifte: “Helâl belli, haram da bellidir. Fakat bu ikisi arasında şüpheli şeyler vardır. Bu nedenle şüphelerden korunan, dini ve ırzını temiz tutmuş olur. Şüphelere düşen harama da düşer; Nasıl, koruluğun kenarında koyun otlatan çobanın koyunlarının her an koruluğa girme ihtimali varsa. Haberiniz olsun ki, her melikin korusu vardır. Allah’ın korusu da haramlardır.” (Buhârî, İman 39; Müslim, Müsâkat 107) buyrulmuştur. Kur’an, ‘hududullah’tan söz eder ki, işte bu Allah’ın, içinde kalınmasını emrettiği korusunun sınırlarıdır. Mü’minlere sürekli olarak “Allah’ın sınırlarını aşmayın” değil; “Allah’ın sınırlarına yaklaşmayın” diye emredilir. Yaklaşıldığında sınırların aşılması her zaman mümkündür. İşte, bu şekilde Allah’ın çizdiği sınırları aşma korkusuyla bu sınırlara yaklaşmamak, nefsi bu sahada korumak ve sınıra yaklaştırmamak takvâ’dır. Takvâ, haşyet (ta’zim ve saygıdan ileri gelen korkma) manasındadır. Takvâ alelâde bir korku değildir; Bu, sevginin azalmasından endişe duymak, Allah’ın rızasının gideceğinden kaygılanmak, bunun için sakınmak demektir. 6. Allah Teâlâ'nın yolunda şehid olmak Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur:"(Mü'minlerden) Allah yolunda öldürülenlerin amellerini ( sevabını) Allah asla boşa çıkarmayacaktır. Allah onları (dünyada itaatine ve rızasına) iletecektir ve onların durumlarını düzeltecektir. Onları, kendilerine tarif ettiği cennete girdirecektir." (Muhammed, 4-5)57 7. Büyük günahlardan uzak durmak Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur: "(Ey mü'minler!) Eğer yasaklandığınız büyük günahlardan sakınırsanız, biz de sizin (küçük) günahlarınızı bağışlar ve sizi şerefli bir makama (cennete) girdiririz." (Nisa, 31) Unutmamak gerekir ki; küçük günahlar kişiyi büyük günahlara, büyük günahlar ise kişiyi küfre götürür.58 8. Allah Teâlâ'ya tevbe etmek Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur: "Nihayet onlardan (peygamberlerden) sonra namazı bırakan ve nefislerinin arzularına uyan bir nesil gelmiştir. Bu sebeple onlar, hüsrana uğrayacaklardır. Ancak onlardan tevbe edip îmân eden ve iyi davranışta bulunanlar, bunun dışındadır (Allah onların tevbelerini kabul eder).Bunlar (mü'minlerle beraber) cennete gireceklerdir ve hiçbir haksızlığa uğratılmayacaklardır (sevaplarından hiçbir şey noksanlaştırılmayacaktır)." (Meryem, 59-60) 9. Allah Teâlâ'ya tevekkül etmek Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur: "Îmân edip güzel davranışta bulunan kimseleri, içinde ebedî kalacakları, (ağaçlarının) altından ırmaklar akan cennetteki odalara yerleştireceğiz. (Güzel) davranışta bulunanların mükâfatı, ne güzeldir. İşte onlar, sabredenler ve Rablerine tevekkül edenlerdir." (Ankebut, 58) 10. Allah Teâlâ'dan korkmak Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur: "Kim de (kıyâmet günü) Rabbinin huzurunda hesaba durmaktan korkar ve nefsini kötü arzulardan alıkorsa, hiç şüphe yok ki cennet, onun barınağıdır." (Naziat, 40-41) 11. Allah Teâlâ için geceyi ibâdetle geçirmek Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz ki muttakîler, Rablerinin kendilerine verdiğini almış oldukları halde cennetlerde ve pınar başlarında olacaklardır. Çünkü onlar, bundan (nimetten) önce (dünyada iken salih amelleriyle) güzel davranan kimselerden idiler. Onlar, geceleri de pek az uyurlardı (geceleri Rableri için namaz kılarlardı).Seher vakitlerinde (gecenin sonlarında ve sabah namazından önce günahları için Allah'tan) bağışlanma dilerlerdi. Mallarında, dilenen ve yoksul için bir hak vardır." (Zariyat, 15-20) 12. Allah Teâlâ için mütevâzi olmak Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur: "İşte âhiret yurdu (cennet), biz onu(n nimetlerini) yeryüzünde büyüklük taslamayı ve bozgunculuk yapmayı istemeyen kimselere veririz. Güzel âkibet (cennet, iyi davranışlarda bulunan ve haramlardan sakınan), takvâ sahipleri içindir." (Kasas, 83) 13. Allah Teâlâ için nefsi tezkiye etmek Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur: "İçinde ebedî kalacakları (ağaçlarının) altından ırmaklar akan Adn cennetleri vardır. İşte bu (kalıcı nimetler, Allah tarafından), kendisini (küfür ve şirk pisliğinden) temizleyenlerin mükâfatıdır." (Taha, 76) 14. Allah Teâlâ yolunda cihad etmek Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur: "Yoksa siz, Allah içinizden cihad edenleri belli etmeden ve sabredenleri ortaya çıkarmadan (savaş ve zorluklarla imtihan olunmadan), cennete gireceğinizi mi sandınız." (Al- İmran, 142)59 15. Namazı gereği gibi kılmak ve Allah Teâlâ yolunda malı harcamak Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur: "Onlar, Rablerinin rızâsını isteyerek (her türlü eziyetlere) sabreden, namazı dosdoğru kılan, kendilerine verdiğimiz rızıklardan gizli ve açık olarak harcayan ve kötülüğü iyilikle savan kimselerdir. İşte (âhirette övülen) âkibet, bunlar içindir. (Bu âhiret yurdu), onların, iyi davranışta bulunan atalarının, eşlerinin ve çocuklarının girecekleri Adn cennetleridir. Melekler de her kapıdan (cennete girişlerinden dolayı onları tebrik etmek için) onların yanlarına girecekler (ve melekler onlara): (Allah'a itaatte) sabretmenizden dolayı, (her türlü korku, endişe ve üzüntüden) selâmette olun! Dünya yurdunun sonu olan bu cennet, ne güzeldir! derler." (Ra’d, 22-249) 16. Farz namazları edâ etmek için câmi ve mescitlere çokça gitmek Nitekim Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur: "Her kim, namaz kılmak için sabah-akşam mescide giderse, Allah Teâlâ da sabah-akşam her mescide gidişinde onun için cennette bir saray hazırlar."60 Übey İbni Kâ’b radıyallahu anh şöyle dedi: – Ensardan bir adam vardı. Evi mescide ondan daha uzak olan bir kimse bilmiyorum. Buna rağmen hiçbir namazı kaçırmıyordu. Kendisine: – Keşke bir merkep satın alsan! Karanlık ve sıcak günlerde ona binerdin? denildi. Adam: – Evimin mescide yakın olması beni sevindirmez. Ben mescide gelip giderken attığım her adıma sevap yazılmasını istiyorum, dedi. Bunun üzerine Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: – “Allah Teâlâ bunların hepsinin sevabını senin için bir araya topladı”buyurdu.61 17. Allah Teâlâ için mescitler yapmak veya yapılmasına ortak olmak Nitekim Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur: "Her kim, Allah rızâsını isteyerek (büyük veya küçük olsun) bir mescid inşa ederse, Allah Teâlâ da onun için cennette onun gibi bir saray inşa eder."62 Âyet-i kerîmede buyurulur: “Allâh’ın mescidlerini ancak Allâh’a ve âhiret gününe îman eden, namazını dosdoğru kılan, zekâtını veren ve sadece Allah’tan korkan kimseler îmar eder. Umulur ki bunlar hidayete erenlerdendir.”(Tevbe, 18) 18. Allah Teâlâ'nın rızâsı için ilim öğrenmek Nitekim Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur: "Her kim, ilim öğrenmek için bir yola girerse, Allah Teâlâ bu ilim sebebiyle cennete giden yolu ona kolaylaştırır." 63 Muâviye radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Allah, hakkında hayır dilediği kimseye din hususunda büyük bir anlayış verir."64 Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullahsallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:"Hidâyete davet eden kimseye, kendisine uyanların sevabı kadar sevap verilir. Bu onların sevaplarından da hiçbir şey azaltmaz."65 19. Ana-babaya iyilikte bulunmak ve onlara itaat etmek Nitekim Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur: "Burnu toprağa sürünsün (zelîl olsun). Sonra burnu toprağa sürünsün. Sonra burnu toprağa sürünsün. Kimin burnu toprağa sürünsün? Ey Allah'ın elçisi! denildi. Buyurdu ki: (Hayatta iken) anne ve babasından birisini veya her ikisini yaşlılık hallerinde idrak eden, sonra da cennete giremeyenin (burnu toprağa sürünsün)." 66 “Onları esirgeyerek alçak gönüllülükle üzerlerine kanat ger ve : “Rabbim! Küçüklüğümde onlar beni nasıl yetiştirmişlerse, şimdi sen de onlara (öyle) rahmet et!” diyerek dua et” (İsra, 24) 20. Kadının kocasına itaat etmesi Nitekim Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur: "Bir kadın, beş vakit namazını kılar, Ramazan orucunu tutar, ırzını korur ve kocasına itaat ederse, ona: -“Cennetin (sekiz) kapısından hangisinden dilersen gir” denilir. 67 21. Doğru sözlü olmak, verilen sözde durmak, emânetleri ehline vermek, ferci zinâdan, gözü harama bakmaktan korumak ve eliyle kimseye eziyet etmemek Nitekim Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur:"Bana kendinizden şu altı şeyi garanti edin, ben de size cenneti garanti edeyim: -Konuştuğunuz zaman, doğru söyleyin. Söz verdiğiniz zaman, sözünüzü yerine getirin. Size bir şey emânet edildiği zaman emâneti sahibine verin. Fercinizi zinadan ve gözünüzü harama bakmaktan koruyun. Elinizle, başkasına eziyet etmeyin." 68 22. Allah Teâlâ için umre ve hac yapmak Nitekim Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur: "Umre, ikinci bir umreye kadar aralarında yapılan (küçük) günahlara keffâret olur. Kabul olunan haccın mükâfatı ise, ancak cennettir." 69 23. Allah Teâlâ için yetimleri himâyesine almak ve onlara bakmak Nitekim Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur: "Kendi yetimini veya başkasına ait bir yetimi himaye eden kimseyle ben, cennette şöyle yan yana bulunacağız."Hadisin ravisi Malik İbni Enes, -Peygamber Aleyhisselam'ın yaptığı gibi- işaret parmağıyla orta parmağını gösterdi. 70 "Bir kimse sırf Allah rızası için bir yetimin başını okşarsa, elinin dokunduğu her saç teline karşılık ona sevap vardır".71 "Bir kimse, Müslümanların arasında bulunan bir yetimi alarak yedirip içirmek üzere evine götürürse, affedilmeyecek bir suç işlemediği takdirde, Allah Teâlâ onu mutlaka cennete koyar"72 24. Allah Teâlâ için hasta ziyâret etmek Sevbân’dan-Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmaktadır:“Her kim bir hastayı ziyâret ederse, hasta ziyâretin-den dönünceye kadar, cennetin bağlarında dolaşır.” Sahâbe: “Cennetin bağları nelerdir Ey Allah’ın elçisi?” diye sordular. Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve selem):“Meyveleridir.”73 buyurdu. 25. Malını, Allah Teâlâ'nın yolunda harcamak Nitekim Huzeyfe b. Yemân’dan-Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmaktadır:“Her kim, Allah’ın rızâsını isteyerek bir sadaka verir ve bu sadaka işlediği son sâlih ameli olursa, cennete girer.”74 26. Allah Teâlâ için dilini ve fercini haramlardan korumak Sehl Bin Sad es*Saidî Radıyallahu anh’den; Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) buyurdu ki; “Kim bana iki dudağı arasındakini ve iki bacağı arasındakini (onları günaha bulaştırmayacağını) garanti ederse, bende ona cennete gireceğine kefil olurum ”75 27. Allah Teâlâ için eziyet veren şeyleri Müslümanların yolundan kaldırmak Nitekim Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur: " Ebu Hüreyre'den (rivayet edildiğine göre) Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurmuştur: "(İman etmekten başka) hiçbir hayır işlememiş olan bir adam bir di*ken dalını yoldan kaldırdı. Bu diken ya bir ağaçta idi de (gelip geçe*ni rahatsız edeceği için) onu çekip (zarar vermeyeceği bir yere) atmıştı. Yahutta (yol üzerine) konulmuştu da onu (yoldan) kaldırdı. Bu yüzden (yüce) Allah onu affedip cennete koydu."76 Muaviye b. Kurra anlatıyor: “Ma'kıl el-Müzenî ile beraberdim. Yolda yürürken eziyet verici bir şey görse kaldırıp atıyordu. Artık ben de bir şey gördüm mü, onu atmak için Ma'kıl'dan evvel davranmaya başladım. Bana; "Aferin sana yeğenim. Çünkü ben, Rasûlüllah'ın: "Kim Müslümanların yolundan eziyet veren bir şeyi kaldırırsa, kendisine bir sevap yazılır. İyiliği makbul olan kimse Cennet'e girer" buyurduğunu işittim, dedi"77 Ebu Hureyre anlatıyor; "Rasulüllah (s.a.v): "Lanet ve nefrete sebep olacak iki şeyden sakınınız" buyurdu. Ashabı Kiram; "Bunlar, nelerdir?" diye sordular. Peygamber (s.a.v): "Halkın geçecekleri yol üzerinde veya gölgelenip istifade edecekleri yerlere (su kenarlarına, mesken ve civarına) abdest bozma" buyurdu.78 "İman altmış yahut yetmiş küsur şu'bedir. Bunun en üstünü "Lâ ilahe illallah"sözüdür, en aşağı derecede olanı ise yoldan eziyet veren şeyleri kaldırmaktır. Utanma da imandan bir şu'bedir" 79 28. Allah Teâlâ için kızları yetiştirmek ve onların bakımını üstlenmek Nitekim Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur: "Kim ki üç tane kız çocuğu yetiştirir, güzel terbiye eder, evlendirir ve onlara iyilikte bulunursa, o kişi için cennet vardır."80 "Kimin üç kızı ve üç kız kardeşi veyahut da iki kızı veya iki kız kardeşi olup da geçimlerini güzel sağlar, onlar hakkında Allah'tan korkarsa, o kişi için cennet vardır."81 "Her kim iki kız çocuğunu yetişkinlik çağına gelinceye kadar büyütüp terbiye ederse, kıyamet günü o kimseyle ben şöyle yanyana bulunacağız."82 "Her kim kız çocukları yüzünden bir sıkıntıya uğrar da onlara iyi bakarsa, bu çocuklar onu cehennem ateşinden koruyan bir siper olurlar."83 29. Öfkesine hâkim olmak ve hiddetlenmemek Nitekim Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur: "Bir adam, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'e: - Beni cennete girdirecek bir ameli bana gösterir misin? diye sordu. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-: - Öfkelenmezsen sana cennet vardır, buyurdu." 84 30. Müslümanların cemaatinden ayrılmamak *Nitekim Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur: İbn Ömer (r.anhuma)’dan Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurur: “Allah, benim ümmetimi-veya Muhammed ümmetini- sapıklık üzerine bir araya getirmeyecektir. Allah’ın eli, cemaatle beraberdir. Her kim cemaatten ayrılırsa, cehenneme ayrılmış olur.” 85 *Muaz b. Cebel (r.a.)’dan Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurur: “Şeytan, koyunun kurdu gibi insanoğlunun kurdudur. Sürüden ayrılan ve uzaklaşan koyunu kurt nasıl kaparsa, şeytan da cemaatden uzaklaşan insanı öyle kapar. Onun için tenha yollardan (ayrılıktan) uzak durun. Cemaatten, topluluktan ve mescidlerden ayrılmayın!” (Ahmed b. Hanbel, Müsned, C.5)* Bir başka hadis-i şerifte ise Emirü’l-mü’minin İmam Ömer ibnü’l-Hattâb (r.a.)’ın rivayetiyle Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurur: “İslâm cemaatinden ayrılmayın, ayrılıktan sakının! Çünkü şeytan, cemaate katılmayıp tek kalanlarla beraberdir. Cemaatten olan iki kişiden uzaktır. Her kim Cennet’in göbeğine otağını kurmak isterse, toplumdan ayrılmasın! Kimi yaptığı iyilik sevindiriyor ve kötülükleri de üzüyorsa, o kimse mü’mindir.”86* 31. Allah Teâlâ için müslümanlar arasında selâmı yaymak, yemek yedirmek ve yakın akrabayla ilişkileri kesmemek *Nitekim Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur: "Ey insanlar! (Tanıdığınız ve tanımadığınız herkese vererek) selâmı yayın, (yoksul ve yetimlere) yemek yedirin, yakın akrabaya iyilikte bulunun ve (geceleyin) insanlar uyurlarken namaz kılın ki cennete selâmetle giresiniz."87* Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz: “Ben size yaptığınız takdirde birbirinizi seveceğiniz bir şeyi haber vereyim mi? Aranızda selâmı yayınız.” buyurmuşlardır. (Müslim) *32. Allah Teâlâ'dan cenneti istemek *Nitekim Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur: "Her kim, Allah'tan üç defa cenneti isterse, cennet şöyle der: - Allah’ım! Onu cennete girdir. Kim de üç defa cehennemden Allah'a sığınırsa, cehennem şöyle der: - Allah’ım! Onu cehennemden koru."88 Önemli Uyarı: Elbette bütün bunların yanında kişi kendisini Allahın dininden çıkartacak: inanç, amel ve söz işlememesi gerekir. Yani kişi küfre girmemesi ve şirk işlememesi gerekir.“Andolsun, sana ve senden önceki peygamberlere şöyle vahyedildi: “Eğer Allah’a ortak koşarsan elbette amelin boşa çıkar ve elbette ziyana uğrayanlardan olursun.” (Zümer, 65)* Aksi takdirde yapmış olduklarının hepsi boşa gider çünkü şirk salih amellerin hepsinin boşa götürür, iptal eder. Bu nedenle kişi iman ettikten sonra kendisini islam dininden çıkartacak olan amelleri iyi bilmesi gerekir. Aksi takdirde küfür ameli işler ama farkında olmaz ve böylelikle ebedi hayatı cehennem oluverir. Rabbim bizleri iman üzere muhafaza etsin…
__________________
Resulullah sav buyurduki 'herkim kendisine fayda veya zarar giderdigine inanarak muska takarsa Allah onun hayatta hiçbir işini tamamlamasın başka bi rivayette ise 'kim muska veya temime takarsa Allah'a şirk koşmuştur . (Ahmed. 17372 ,Ahmed 16781.Elbani 492.) |
#2
|
|||
|
|||
Allah razı olsun. Bunu kız kardesimede gönderip okumalarını isteyeceğim inşallah amel ederiz.
|
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevap | Son Mesaj |
Namaz cennete götürür hadisi | Kulefb | Namaz | 2 | 29.04.24 11:19 |
Namazın cennete götürmesi ile ilgili hadis | Kulefb | Namaz | 0 | 08.03.22 23:06 |
Öfke İle İlgili Birkaç Ayet ve Hadis | MrBerkHD | islam & islami Konular | 1 | 24.03.20 21:24 |
Bu ayet hangi ayet yorumlayabilen varmı acilll | yf5858 | Sorularınız | 3 | 02.04.19 11:10 |
Her gün bir ayet bir hadis | KaLpSiz | Hadisler | 21 | 21.10.17 10:20 |