Allah’ın isimleriyle dua etmek şüphesiz çok sevaplıdır. Özellikle, bu iki duanın, ism-i azam hakikatine dair bir muhtevaya sahip olması duanın makbuliyetini kat kat arttırır.
Tercuman-ı ism-i azam duasında Allah’ın değişik isimleri şefaatçi kılınarak cehennem ateşinden Rahman’a sığınmak vardır. Bu duanın sabah ve ikindi namazlarından sonra okunması ayrı bir tevafuk özelliğine sahiptir. Çünkü, Kur’an’da yer alan “Allah, o adamı ötekilerin kurdukları tuzakların kötülüklerinden korudu. Firavun ailesini de azabın en beteri kuşattı. Sabah-akşam, ateşe arz olunurlar. Kıyamet koptuğu gün de şöyle denir: "Firavun ailesini azabın en şiddetlisine sokun!" (Mümin, 40/45-46) mealindeki ayette kabir/berzah aleminde kâfirlerin sabah ve akşam ateşe atıldıklarına işaret edilmektedir. Onun için bir tercüma-ı İsm-i azam ile o vakitlerde dua edip ateşten Allah’a sığınmak inanan insanlar için çok önemli bir münacattır.
İsm-i azam duası da diğer namazlardan sonra okunmak suretiyle, ilgili isimler şefaatçi yapılarak Hz. Peygamber(a.s.m)’e özel dua olan salavat getirilmekte ve o alemlere rahmet olan efendimiz de ilahî rahmete kavuşmak için bir vesile yapılmaktadır.
İsm-i Azam, Allah’ın bütün esmâ-i hüsnasının mânâsını içinde toplayan ismi. En büyük isim Âzam, “en büyük, en ulu, en azim” demektir. Buna göre, ism-i âzam, “ilâhî isimler arasında bütün isimleri ihtiva eden en kapsamlı isim” demek olur. Hangi ismin ism-i âzam olduğu kesinlikle bilinmemektedir. Bu ismin gizli bırakılmasının hikmet, bütün isimlerin, ism-i âzam olabileceği ihtimaliyle zikredilmelerini teşviktir.
Ramazanda Kadir gecesinin, Cuma gününde duaların kabul saatinin... bu hikmet için gizli kaldığı gibi, İsm-i Azam da isimler içinde gizli kalmıştır.
Ayrıca her ismin de azamî bir mertebesi vardır ve evliyanın ism-i âzamı farklı görmeleri kendilerinin mazhar oldukları esmânın farklı oluşuyla izah edilir. Bu nedenle her ismin de âzamî bir mertebesi var ki, o mertebe ism-i âzam hükmüne geçiyor. Evliyaların ism-i âzamı ayrı ayrı bulması bu sırdandır. Bu açıdan İsm-i Âzam herkes için bir olmaz; belki ayrı ayrı oluyor. Meselâ, İmam-ı Ali (Radıyallahu Anh) hakkında Ferd, Hayy, Kayyûm, Hakem, Adl, Kuddûs, altı isimdir. Ve İmam-ı Âzamın İsm-i Âzamı; Hakem, Adl, iki isimdir. Ve Gavs-ı Âzamın İsm-i Âzamı; yâ Hayydır. Ve İmam-ı Rabbânînin İsm-i Âzamı; Kayyûm ve hâkezâ, pek çok zatlar daha başka isimleri İsm-i Âzam görmüşlerdir. (Nursi, Lemallar, 30. Lema)
Diğer taraftan, her ismin tecellî yönünden “azamî bir mertebesinin” bulunduğunu bildirir. Örneğin, bir zerrenin yaratılışındaki Hâlık isminin tecellîsi ile bütün âlemin yaratılışındaki Hâlık isminin tecellîsi arasındaki fark, işte bu mertebe farkıdır ki, bunlardan ikincisi azamî mertebede bir tecellîyi ifade etmektedir)
Hazret-i Ali'nin (r.a.) Ercûza namında bir kasidesi Mecmuatü'l-Ahzab'da vardır. İsm-i Âzamı altı isimde zikrediyor. İmam-ı Gazâlî onu Cünnetü'l-Esmâ namındaki risalesinde, Hazret-i Ali'nin zikrettiği ve İsm-i Âzamın muhîti olan o esmâ-i sitteyi şerh ve hassalarını beyan etmiştir. O altı isim de Ferd, Hayy, Kayyûm, Hakem, Adl, Kuddûs'tur."
İsmi Âzâm Duası:
Bismillâhirrahmânirrahiym.
Yâ Cemîlu Yâ Allâh
Yâ Karîbu Yâ Allâh
Yâ Mücîbu Yâ Allâh
Yâ Habîbu Yâ Allâh
Yâ Raûfu Yâ Allâh
Yâ Atûfu Yâ Allâh
Yâ Ma’rûfu Yâ Allâh
Yâ Latîfü Yâ Allâh
Yâ Azîmü Yâ Allâh
Yâ Hannânü Yâ Allâh
Yâ Mennânü Yâ Allâh
Yâ Deyyânü Yâ Allâh
Yâ Subhânü Yâ Allâh
Yâ Emânü Yâ Allâh
Yâ Bürhânü Yâ Allâh
Yâ Sultânü Yâ Allâh
Yâ Müste'ânü Yâ Allâh
Yâ Muhsinü Yâ Allâh
Yâ Mütealü Yâ Allâh
Yâ Rahmânü Yâ Allâh
Yâ Rahîmü Yâ Allâh
Yâ Kerîmü Yâ Allâh
Yâ Mecîdü Yâ Allâh
Yâ Ferdü Yâ Allâh
Yâ Vitru Yâ Allâh
Yâ Ehadü Yâ Allâh
Yâ Samedü Yâ Allâh
Yâ Mahmûdu Yâ Allâh
Yâ Sadıka'l-va’di Yâ Allâh
Yâ Aliyyü Yâ Allâh
Yâ Ganiyyü Yâ Allâh
Yâ Şâfî Yâ Allâh
Yâ Kâfî Yâ Allâh
Yâ Muâfî Yâ Allâh
Yâ Bâkî Yâ Allâh
Yâ Hâdî Yâ Allâh
Yâ Kâdiru Yâ Allâh
Yâ Sâtiru Yâ Allâh
Yâ Kahhâru Yâ Allâh
Yâ Cebbâru Yâ Allâh
Yâ Gaffâru Yâ Allâh
Yâ Fettâhu Yâ Allâh
(Eller açılır) Yâ rabbe's-semâvâti ve'l-ard, yâ zelcelâli ve'l-ikrâm. Es’elüke bi hakkı hâzihi'l-esmâi küllihâ en tüsâlliye alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed, verham Muhammeden kemâ salleyte ve sellemte ve bârekte ve râhimte ve terahhamte alâ ibrâhîme ve alâ âli ibrâhime fil alemin. Rabbenâ inneke hamîdun mecid. Birâhmetike yâ erhâme'r-râhimin. Velhamdü lillâhi rabbi'l-âlemin denir.
Tercüme-i İsm-i Âzam Duâsından bir bölümün anlamı:
Ey eşsiz ve sonsuz güzellik sahibi Allah! Ey her şeye her şeydan daha yakın olan Allah! Ey duâ ve ihtiyaçlara cevap veren Allah!
Ey kullarının gerçek sevgilisi olan Allah! Ey sonsuz şefkat sahibi olan Allah! Ey merhameti nihayetsiz olan Allah!
Ey kâinat çapında varlığı tanınmış olan Allah! Ey yarattıklarına karşı lütufları çok olan Allah! Ey sonsuz büyüklük sahibi olan Allah!
Ey kullarına karşı pek çok acıyan Allah! Ey bütün varlıklara iyilikte bulunan Allah! Ey amellerin karşılığını en güzel şekilde veren Allah!
Ey her türlü noksan sıfatlardan münezzeh olan Allah! Ey kullarına güven veren Allah! Ey her yerde varlığının belgelerini gösteren Allah!
Ey Kâinatın hükümranlığını elinde tutan Allah! Ey bütün yardımların kaynağı olan Allah! Ey kullarına ihsan ve ikramda bulunan Allah!
Ey yüceler yücesi olan Allah! Ey rahmeti her şeyi kuşatan Allah! Ey âhirette dostlarını sonsuz rahmetiyle kucaklayan Allah!
Ey lütuf ve keremi bol olan Allah! Ey şânı yüce olan Allah! Ey dengi, ortağı olmayan Allah!
Ey eşi, benzeri olmayan Allah! Ey birliği ayrılmaz vasfı olan Allah! Ey bütün varlıkların sığınağı olan ve hiçbir şeye muhtaç olmayan Allah!
Ey her türlü övgüye en lâyık olan Allah! Ey sözünde en doğru olan Allah! Ey her şeyden üstün ve yüce olan Allah!
Ey tükenmez hazineler sahibi olan Allah! Ey hastalıklara şifa veren Allah! Ey her şeye bedel kullarına yeten Allah!
Ey kullarını musibetlerden kurtarıp âfiyet ihsan eden Allah! Ey varlığı ebedî olan Allah! Ey dilediklerini hidayete erdiren Allah!
Ey her şeye kâdir olan Allah! Ey kullarının pek çok kusurların örten Allah! Ey her şeye karşı dâima üstün olan Allah!
Ey dilediğini yapabilen ve kırık gönülleri onaran Allah! Ey bağışlaması bol olan Allah! Ey dilediğine dilediği kapıları açan Allah!
Ey göklerin ve yerin Rabbi, ey celâl ve ikram sahibi! Bütün bu isimlerin hakkı için, senden İbrâhim’e ve İbrâhim’in âline salât, selâm, bereket, rahmet ve pek çok şefkat ihsan ettiğin gibi, Efendimiz Muhammed’e ve Muhammed’in âline –âlemlerde- salât ve merhamet ihsan etmeni diliyorum. Rabbimiz! Şüphesiz sen övgüye en lâyık olan Hamîd ve şânı yüce olan Mecîd’sin. Bunu sonsuz rahmetinle yap, ey merhamet edenlerin en merhametlisi! Hamd âlemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur.
Tercüme-i İsm-i Âzâm Duası
Bismillâhirrahmânirrahiym
Subhaneke ya Allâh
tealeyte yâ Rahmân
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Râhîm
tealeyte yâ Kerîm
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Hamîd
tealeyte yâ Hakîm
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Mecid
tealeyte yâ Melik
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Kuddüs
tealeyte yâ Selâm
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Mü’min
tealeyte yâ Müheymin
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Âziz
tealeyte yâ Cebbâr
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Mütekebbir
tealeyte yâ Hâlık
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Evvel
tealeyte yâ Âhir
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Zâhir
tealeyte yâ Bâtın
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Bâri
tealeyte yâ Musâvvir
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Tevvâb
tealeyte yâ Vehhâb
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Bâis
tealeyte yâ Vâris
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Kâdim
tealeyte yâ Mukim
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Ferd
tealeyte yâ Vitr
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Nur
tealeyte yâ Settâr
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Celil
tealeyte yâ Cemil
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Kâhir
tealeyte yâ Kâdir
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Melik
tealeyte yâ Muktedir
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Alim
tealeyte yâ Âllâm
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Aziym
tealeyte yâ Gâfur
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Hâlim
tealeyte yâ Vedud
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Şehid
tealeyte yâ Şâhid
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Kebir
tealeyte yâ Müteâl
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Nur
tealeyte yâ Lâtif
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Semi'
tealeyte yâ Kefil
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Kârib
tealeyte yâ Bâsiyr
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Hâkk
tealeyte yâ Mübin
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Râuf
tealeyte yâ Râhiym
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Tâhir
tealeyte yâ Müteâhhir
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Mücemmil
tealeyte yâ Mufâddil
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Müzhır
tealeyte yâ Mün’im
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Deyyân
tealeyte yâ Sultân
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Hannân
tealeyte yâ Mennân
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Ehad
tealeyte yâ Samed
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Hayy
tealeyte yâ Kayyum
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Adl
tealeyte yâ Hakem
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
Subhaneke ya Ferd
tealeyte yâ Kuddûs
ecirnâ mine'n-nâr bi afvike yâ Rahmân
(Eller açılır) Subhâneke âhiyyen şerâhiyyen tealeyte lâ ilâhe illâ ente ecirnâ ve ecir üstâdenâ ve vâlideynâ ve rufekâenâ ve âkribâenâ ve ahbâbene'l-mü’minîne'l-muhlisîyne mine'n-nâr ve min külli nâr (eller aşağıya çevrilir) vahfaznâ minşerri'n-nefsi ve'ş-şeytan ve min şerri'l-cinni ve'l-insân ve min şerri'l-bid’âti ve'd-dalâleti ve'l-ilhâdi ve't-tuğyân (eller yukârı çevrilir) bi âfvike yâ Mücir, bi fadlike yâ Gaffâr, bi rahmetike yâ erhame'r-râhimîn.
Allâhumme edhilne'l-cennete mea'l-ebrâr, bişefâati nebiyyike'l-muhtar. Amîn ve'l-hamdülillâhi rabbi'l-âlemin.
Tercüme-i İsm-i Âzâm Duasının anlamı
Bismillahirrahmanirrahim
1- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey binbir esma sahibi, mutlak ve gerçek mabûd olan Allah! Herşeyden üstün ve yücesin, ey bol rahmet eden, fark gözetmeden herkesi rızıklandıran Rahman! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
2- Sübhânsın. münezzehsin, Sana sığınırım ey hususi rahmet gösteren, sevgili kullarına mağfiret edip Cennet bahşeden Rahim! Her şeyden üstün ve yücesin, ey bol kerem sahibi, umulmadık yerden ihsan eden Kerîm! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
3- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey her övgüye lâyık olan, ancak kendisine hamd ve sena olunan, bütün varlıkların hâl ve kal dilleriyle övülen Hamîd! Her şeyden üstün ve yücesin, ey her şeyi yerli yerine koyan hikmetle yapan, faydalı yaratan Hakîm! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman,
4- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey sonsuz izzet ve azamet ve nimet sahibi olan yücelerin yücesi Mecîd! Her şeyden üstün ve yücesin, ey her şeyin sahibi, sultanı Melîk! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman .
5- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınınm ey maddî-manevi bütün çirkinliklerden, mutlak pak ve temiz olan, herşeyi en güzel şekilde temiz kılan Kuddüs! Her şeyden üstün ve yücesin, ey eksiklerden uzak ve her türlü kötülükten selâmet veren Selâm! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman .
6- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey emniyet ve emân veren, kalplere iman bahşeden Mü'min! Her şeyden üstün ve yücesin, ey herşeyin dizgini elinde olan, bütün mevcudatı çepeçevre kudret kabzasında tutan, gözeten, kollayıp koruyan, Müheymin! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
7- Sübhansın. münezzehsin, Sana sığınırım ey herkese galip gelen herbir mevcuda haddini bildiren sonsuz izzet sahibi Azîz! Her şeyden üstün ve yücesin, ey emir ve fermanına karşı konulamayan, dilediğini yaptırmaya muktedir olan, tamir ve ıslah eden Cebbâr! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman,
8- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey sonsuz derece büyüklük ve kibriya sahibi olan Mütekebbir! Her şeyden üstün ve yücesin, ey her şeyi yoktan var eden yaratan Hâlık! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
9- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey herşeyden önce var olan, başlangıcı olmayan ezelî olan Evvel! Her şeyden üstün ve yücesin, ey herşeyden sonra bakî kalan sonu olmayan ebedî olan Âhir! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
10- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey varlığı, sıfatı, isimleri her şeyde aşikar ve apaçık olan Zâhir! Herşeyden üstün ve yücesin, ey isim, sıfat, ef'al ve eserleriyle herşeyin içyüzünü ihata eden Bâtın! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
11- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey eşyayı ve her şeyin âza ve cihazatını birbirine uygun, ve lâyık şekillerde yapan Bâri! Her şeyden üstün ve yücesin, ey herşeye, kendine ve çevresine münasip suret giydiren Musavvir! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
12- Sübhânsın. münezzehsin, Sana sığınırım ey tövbeleri sonsuz rahmetiyle kabul eden Tevvâb! Herşeyden üstün ve yücesin, ey çeşit çeşit hediyeleri, nimetleri karşılıksız bol bol ihsan edenVehhâb! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
13- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey kullarına elçiler gönderen, ölmüş cesetlere Haşir'de hayat bahşeden, Bâis! Her şeyden üstün ve yücesin, ey her şeyin hakikî ilk ve son sahibi olan, mülk yalnız kendisine kalan Vâris! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
14- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey varlığının bidayeti ve sonu olmayan, bizatihi var olan hâdis olmayan Kadîm! Her şeyden üstün ve yücesin ey hiç bir sebebe dayanmayan herşeyi ayakla tutan fenaya uğramayan Mukîm! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman,
15- Sübhansın, münezzehsin, Sana sığınırım ey rububiyetinde, ulühiyetinde, isim ve sıfatlarında benzeri olmayan, tek ve bir olan ferd! Her şeyden üstün ve yücesin, ey zât, şuunat, isim ve sıfatında benzeri, dengi, eşi olmayan Vitr! Aflınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
16- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey misli, benzerî olmayan, yekta, mukaddes ezelî ve ebedî Nûr! Herşeyden üstün ve yücesin, ey kötülükleri çirkinlikleri rahmetiyle örten, gizleyen Settâr! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
17- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey sonsuz derece celalli ve yüce olan haşmet sahibi CelîI! Herşeyden üstün ve yücesin, ey nihayetsiz, gerçek güzellik sahibi olan Cemîl! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
18- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey her şeye ve kuvvete galip gelen, hunharları dize getiren, hiç kimse tedbir ve takdirini geri çeviremeyen Kâhir! Her şeyden üstün ve yücesin, ey irade ettiği herşeye gücü ve kuvveti acze düşmeden eksilmeden kâfi gelen Kâdir! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
19- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey herşeyin gerçek sahibi, bütün mevcudatın mutlak maliki, hükümdarı olan Melik! Her şeyden üstün ve yücesin, ey kuvvet ve kudret sahiplerini istediği gibi yönlendiren, bütün mevcudatı kudreti altında tutan Muktedir! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
20- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey herşeyi bihakkın bilen, hiçbir şey ondan gizlenemeyen Alîm! Her şeyden üstün ve yücesin, ey sonsuz ilim sahibi olan Allâm! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman,
21- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey sonsuz azamet, ve nihayetsiz ihatalı esma sahibi olan Azım! Herşeyden üstün ve yücesin, ey çok mağfiret eden, kullarını bağışlamayı seven Gafûr! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
22- Sübhânsın. münezzehsin, Sana sığınırım ey en güzel muamele eden, fırsat tanıyan hemen cezalandırmayan Halîm! Her şeyden üstün ve yücesin, ey çok seven ve sevdiren, sevilmeye ve dostluğu kazanılmaya en çok lâyık olan Vedûdl Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
23- sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey mülkünde olup biten her şeyi gören, her yerde hâzır ve nazır olan Şehîd! Her şeyden üstün ve yücesin, ey bütün mevcudat birden gören, her yerde hâzır, herşeye nazır olan Şâhid! affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman,
24- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey mümkün ve mutasavver bütün büyüklerden daha büyük olan Kebîr! Her şeyden üstün ve yücesin, ey her batıl düşünceden pak muallâ ve yüce olan Müteâl! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman,
25- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey misli, benzeri olmayan, yekta, mukaddes ezeli ve ebedi Nûr! Herşeyden üstün ve yücesin, ey lütufla davranan, gizli inceliği bilen, herşeyde nazik cemal-i san'âtı görünen Latîf! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman .
26- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey bütün ses ve sadaları en iyi işiten Semi'! Her şeyden üstün ve yücesin, ey her şeyi yoluna koymakta kendisine en fazla güvenilen Kefîl! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman .
27- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey herşeye nihayet derece yakın olan, hiç birşey tasarrufuna, rububiyyetine engel olamayan Karîb! Her şeyden üstün ve yücesin, ey herşeyin her zaman iç ve dışını ve gerçek hakikatini bütün incelikleriyle en İyi surette gören Basîr! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
28- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey varlığı, birliği isim ve sıfatları her şeyden daha hak ve gerçek olan Hak! Her şeyden üstün ve yücesin, ey mahlukatına gerekli her şeyi açıklayan, maddî-mânevi ayetleriyle varlığı birliği tam zahir olan Mübîn! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman
29- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey çok esirgeyen, re'fet ve hususî şefkatini gösteren Raûf! Herseyden üstün ve yücesin, ey hususî rahmet gösteren, sevgili kullarına mağfiret edip Cennet bahşeden Rahîm! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman .
30- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey sonsuz derece pak ve temiz olan mutlak Tâhir! Her şeyden üstün ve yücesin, ey dilediği herşeyi maddî ve manevî kirlerden pak ve temiz kılan, mutlak Mutahhir! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
31- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey maddi manevî herşeyi dilediği ölçüde güzelleştiren Mucemmil! Her şeyden üstün ve yücesin, ey dilediğini üstün kılan Mufaddıl! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
32- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey hak ve hakikati ve dilediği herşeyi açığa çıkaran Muzhir! Herşeyden üstün ve yücesin, ey mahlukatına, hesaba gelmez çeşit çeşit her taifeye münasip lezzetli şirin nimetler veren Mün'im! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman,
33- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey amellere en lâyık karşılık veren, zayi etmeyen Deyyân! Herşeyden üstün ve yücesin, ey gerçek saltanat ve hüküm sahibi Sultân! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
34- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey çok rahmet eden, en latif rahmetini gösteren Hannân! Herşeyden üstün ve yücesin, ey çok ihsan eden, hakikî iyilik sahibi olan Mennân! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
35- Sübhansın, münezzehsin, Sana sığınırım ey taklit edilmez, misli yapılamaz herbir sanat ve eserinde birliği görünen Ehad! Her şeyden üstün ve yücesin, ey herşeyin, her mahlukun her ihtiyacını yeren, hiç bir şeye muhtaç olmayan Samed! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman,
36- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey mutlak, zatî, ezelî ye ebedî hayat sahibi dan Hayy! Her şeyden üstün ve yücesin, ey her şey kendisine istinat edip dayanarak kaim olan, vücudu hiçbir şeye dayanmayan Kayyûm! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
37- Sübhânsın. münezzehsin, Sana sığınırım ey mutlak adalet sahibi Adl! Her şeyden üstün ve yücesin, ey hüküm ve kaza sahibi Hakem! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman.
38- Sübhânsın, münezzehsin, Sana sığınırım ey rububiyettinde, ulûhiyetinde, isim ve sıfatlarında benzeri olmayan, tek ve bir olan Ferd! Her şeyden üstün ve yücesin, ey bütün maddî-mânevî çirkinliklerden, mutlak pak ve temiz olan. herşeyi en güzel şekilde temiz kılan Kuddûs! Affınla bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar ya Rahman .
39- Sen Sübhânsın bütün kusur ve noksanlıktan uzak ve paksın, Sübhaniyyetine sığınıyorum, ey çok merhamet eden, latif rahmetini gösteren Hannân ve en çok ihsan eden, hakikî iyilik ve nimet sahibi olan Mennân! Senden başka ilâh yoktur. Sen her şeyden yüce ve muallâsın. Bizi, Üstadımızı, anne babamızı, arkadaşlarımızı, akrabalarımızı, hâlis dostlarıınızı cehennem ateşinden, diğer bütün ateşlerden kurtar. Bizleri nefis ve şeytanın şerrinden, cin ve insanın şerrinden, bid'aların, dalaletin, şirkin ve azgınlığın şerrinden muhafaza eyle. Affının hürmetine azaptan koruyan ey Mücîr! fazlının bereketine çok bağışlayan ey Gaffâr! Rahmetinin hatırına, ey merhametlilerin merhametlisi Erhamerrâhimin!.
Allah'ım! seçkin peygamberinin şefaatiyle, iyilerle beraber, bizleri Cennet'e idhal eyle! Dualarımızı kabul buyur.
Hamd olsun Âlemlerin Rabbi Allah'a ki, hamd ancak kendisine mahsustur