Ters Çaba Kuralı
BEYNİN İÇİNDEKİ GİZLİ TEHLİKE TERS ÇABA KURALI
Einstein bir problemi yaratan bir zihni, aynı düzeyde çalıştırarak çözemezsiniz, der. Çözümü bulacak yeni bir akıl bulmak ya da danışmanlık olarak mevcut akla çekme kat atmak gerek.
Bir problemi çok kolay yaratabiliyoruz ama kolaylıkla çözemiyoruz. Beynimiz odaklanan hedefe kilitlenme özelliğine sahiptir. Hedefimiz olumsuz olsa bile beyin onu gerçekleştirmeye çalışır, bunu kendine hedef seçer ve bu hedefin insan için yararlı ve ya yararsız olup olmadığına bakmadan hedefi gerçekleştirmek için çaba sarf eder. İşte beyinde gerçekleşen bu olaya Ters Çaba kuralı denir.
Beynin en tehlikeli çalıştığı zamanlar ''Ters Çaba' kuralına çalıştığı anlardır. Başımıza gelmesinden en çok korktuğumuz şeye odaklanırsanız, korktuğunuzu başınıza getirir. Beyin odaklanan hedef olumsuz olsa bile, bunu gerçekleştirmek için çalışır. Topluluk önünde konuşma yaparken acaba heyecanlanır mıyım diye düşünürseniz heyecanlanırsınız. Bataklıktan çıkmaya çalıştıktan dibe gömülmeye benzer. Siz konunuza dönmeye çalışın, korkularınıza değil, konunuza odaklanın.
Unutmayın ki beyninizde neyi en çok düşünürseniz, neyi tasarlarsanız hayatınızda onu çoğaltırsınız.
Bu yüzden beynimizin ters çaba kuralı ile çalışmasını engellemek korkularımızla değil, mutluluklarımızla yaşamalıyız.
Ters çaba kuralını yenmek için en olumsuz anlarınızda, en umutsuz olduğunuz anlarda bile olumlu düşünmeye özen gösterin. Başınıza gelmesinden korktuğunuz en kötü şeye değil, başınıza gelmesini istediğiniz en iyi şeye odaklanın. Unutmayın kafanızda en çok neyi düşünürseniz, hayatınızda onu çoğaltırsınız. Her işin en olmadık yönlerini düşünerek korkularınızın beyninizde yer etmesi ve beyninizi bir kriz masasına dönüştürmek bize bir şey kazandırmaz. Aksine hem kendimize hem de çevremize zarar verir. Korkunuza değil, hedefine odaklanın.
Hepimizin bildiği gibi beynimiz iki loba sahiptir. Sağ beyin ve sol beyin. insan eğer normal beyin gücü özelliklerine sahipse, bu iki lobu optimal düzeyde kullanarak ortaya çok güzel bir sentez çıkarabilir. Buna ise Düz Çaba denir. Her iki lobu kullanmak ise irade gücü çok gelişmiş insanların işidir.
İnsan isterse yukarıda belirtilen düz çaba fonksiyonlarını devreye sokar, kendisine, ailesine, çevresine ve milletine faydalı işler ve çalışmalar yapar.
Ama şuan ki yaşamadığımız çağda ve toplumda insanlar büyük çoğunlukla bunu tersini yani ters çaba sistemini çalıştırarak, kendisine, ailesine, çevresine ve milletine kriz senaryoları pompalar. Kendinize zarar verdiği gibi tüm çevresine de zarar verir.
Ben kişisel olarak bu etkiyi kabul ediyorum. Duyduğum, yaşadığım, üzüntülü olduğum, içinden çıkamadığım anlarda işlerim ve düşüncelerim çoğunlukla olumsuz olur ve olumsuza doğru hareket eder. Çünkü hep kötü düşünürüm ve aklımda daha kötü olacak dürtüsü belirir. Bel ki bu sıkıntıları, dertleri düşünmesek, ya da bu düşünceleri olumlu bir yöne yönlendirmeyi becerebilsek hem zihinsel olarak beynimiz rahatlayacak, hem de işlerimizi ve hayatımızı daha pozitif yaşayıp düzene koyabiliriz. Ama böyle olursa, şöyle olursa, daha kötü olursa, ne yaparım diye düşünmeye başladığımız zaman o korktuklarınız başınıza gelmeden siz o korkuları çoğaltarak yaşamışsınız bile demektir. Sanki beyniniz bunu bir talimat gibi kabul edip onu gerçekleştirmek için düşünceler üretir. Bu bilinçaltı durumudur. Bilinçaltımızla alakalıdır. Çünkü bilinçaltımızın sorgulama yeteneği yoktur. Her bilgili kabul eder iyi kötü demeden. Ve onun gerçekleştirmek için çaba sarf eder. Keşke yapabilsek ve hep olumlu düşünebilsek, hep pozitif bakabilsek. Hep istediklerimizin gerçekleşeceğine inanarak devam edebilsek yolumuza. Güne bu gün çok kötü olacak diye değil çok güzel olacak diye başlayabilsek. Her şey için hayırlısı olsun diyerek kadere teslim etmek yerine bunu istiyorum diyebilsek, elde edeceğimize inansak ve beynimizi daima olumlu bir şekilde sorgulayabilsek her şey daha güzel olacaktır.
Sonuç olarak beynimiz bizim kontrolümüzdedir. Beynimizi biz kontrol ederiz. Beynimiz bizi değil. Eğer kötü düşüncelerin, olumsuz davranışların hayatını olumsuz etkilemesine karşı bir şey yapamıyorsan, olumsuz düşünceleri pozitife çeviremiyorsan, aklında daima hep kötü senaryolar oluşturuyorsan, daima aklına kötü şeyler geliyorsa bilinçaltın seni kontrol altına almış demektir. Bu dertleri çoğaltmak dan başka bir şey değildir. Beynin kontrolünü elimize alıp olumlu düşüncelerle en zor anlarımızda bile bir pozitif etki yaratabiliriz Şunu kabul ediyorum. Günümüz şartlarında bir çok derdimiz vardır, sıkıntımız vardır, endişelerimiz, korkularımız vardır. Bunlar insanlara has duygulardır ve hayatın her safhasında insanın başına muhakkak gelir. Fakat başımıza gelen her kötü ya da olumsuz bir durumda bunu her şeyin sonu gibi görürsek bu sorunu büyütmekten fazla bir işe yaramaz. En dertli sıkıntılı olduğumuz durumlarda bile beyninizin ters çaba olarak çalışmasına izin vermeyin. Olumlu düşünün. Pozitif olun. Sabırlı olun. Her derdin dünyanın sonu olmadığını düşünün. Tabi ki bir anda dertlerinizden kurtulamazsınız ama beyninizi bu dertlerden kurtulmaya çalışmaya doğru yönlendirmiş olursunuz. Beyin de bu durumda olumsuz davranışları yerine getirmek için değil, onu ortadan kaldırmak için çaba sarf eder. Sorunu büyütmek için değil, soruna çözüm bulmak için çalışmaya başlar. Çünkü beyniniz vücudunuzdan olumlu sinyaller alır, bizim sorunu çözmeyi istediğimizi algılayıp bizim düşüncelerimiz doğrultusunda hareket eder.
__________________
“gücümü, içimdeki güçsüzlükle boğuşurken tükettim.”
|