Duygular, insanların yaşamlarında yaşadıkları duygular bulunmaktadır. Bunlar her şeyden önce farkında olunan ve hissedilen yaşantıdır. Bazı durumlarda adı konmasa bile insanın yaşadığı ve farkında olduğu bir şeydir. Bunlar olumlu ya da olumsuz duygular olabilir. Duyguların olumlu olması halinde kişilerde daha yüksek performans izlenirken, olumsuz olan duygularda performansın düştüğü görülür. İnsanların ortak özelliği olarak kabul edilecek olan olumsuzu bulma daha kolay olmaktadır. Yaşamlarında iyi bir performans sergileyen kişiler her zaman olumlu duyguları tanımlayabilir. Yaşamında kötü bir performansı olan kişiler ise, olumsuz duyguları daha kolay tanımlar. Duygular kişinin yaşamına yön veren özelliktedir. Olumlu olduklarında yaşama olumlu özellikler katar, olumsuz olduklarında ise yaşamın her alanında kendilerini gösterebilirler. İnsanlar bu duyguların özelliklerine göre bunları hangi koşullarda yaşadıklarını değerlendirmeli ve yaşamlarına bir yön vermelidir. İnsanlar duyguları hissedebilmek için, biyolojik olarak yeterli bir donanıma sahiptir. Ancak insanların kültürel ve sosyal çevresi genetik olarak duyguların yaşanma potansiyelini şekillendirmektedir. Duyguların nasıl yaşanacağını, hangi davranışları etkin hale getireceğini, bir duyguya hangi duygunun eşlik edeceğine, duygunun ne kadarının ifade edilebileceğine sosyal ve kültürel çevre şekil vermektedir. Ancak bunlar bile tek başına duyguların belirleyicisi değildir. Farklı biyolojik düzeneklerin işlemesiyle duygular yaşanır. İlk başta beyinde oluşmasına rağmen, biyolojik düzeneklerle vücudu etkilemektedir. Örneğin kişi heyecanlandığı zaman sempatik sinir sisteminin etkisiyle beraber kalp daha hızlı çalışmaya başlar. Duygular beyinde başlayan, farkına varılan ve sinir sistemi aracılığıyla bedene yansımaları olan şeylerdir. Bir insanın yaşadığı duygunun karşıdaki kişinin farkına varması, anlaması ve duyguyu hissetmesi halinde onunda davranışlarını etkileyen bir unsurdur.
Olumlu duygular
Mutluluk ve neşeli olmak: Kişilerin yüksek performans gösterdikleri dönemde yaşadıkları en temel duygu durumlarından biri neşeli olmaktır. Kişiler bu durumlarda kendilerini memnun olarak tanımlarlar. Yaptığı her şeyden keyif aldıkları için mutluluk kendiliğinden sağlanır. Bunları sergilediğiniz zaman olan olumlu küçük başarıları fark etmek, yaşamdan keyif almaya katkı sağlayacaktır.
Takdir edildiğini hissetmek: Bu duygu insanın temel ihtiyaçlarından biridir. Başkaları tarafından onaylandığını, takdir edildiğini hisseden kişiler yaşamlarının her alanında daha fazla performans sergileyerek, daha fazla başarılı olurlar. Bu duygu olumlu duyguları ve enerji düzeylerini tetikleyerek, performansta yükselme sağlar.
Rahatlamış hissetmek: Kişilerin bedensel ve zihinsel olarak kendilerini rahatlamış olarak hissetmesi, performanslarına olumlu olarak katkı yapan etkenler arasındadır. Rahatlama duygusu hissedilen stresi azaltan, zihinsel ve fiziksel becerileri ortaya koymaya yarayan bir etkendir. Aynı zamanda performansı olumsuz olarak etkileyen kaygı, korku ve baskı üçlemesinin bir panzehiridir.
Kendini güvende hissetmek ve güven duymak: Kişilerin hedeflerine ulaşabileceğine inanmasıyla beraber kendine güvenme ve kendini güvende hissetme hali performansı olumlu etkileyen faktörlerdir. Kişilerin özgüveni diğer duygulara göre performansı etkileyen ve başarıyı sağlayan en iyi duygulardan biridir. Kendinin güvende hissedilmesi kişinin becerilerini ortaya çıkaran bir duygudur. Özgüvenin geliştirilmesi yıllarca süren güvensizlik hissinin yaşandığı zamanlarda en etkili terapi olarak görülür.
Gurur duyma: Kişilerin kendi becerileriyle ya da kendisiyle gurur duyması özgüvenin sağlanmasını, rahatlamayı, performansın yükseltilmesini sağlamaktadır. İnsanların başarıya odaklanmasını kolaylaştıracaktır. Bu nedenle kişilerin kendilerine hak ettiği değeri vermesi gerekir. Bunun yanı sıra kendisini şımartması bile gerekebilir.
Bu kişilerin performanslarını arttırmakla kalmayacak, yaşamda daha istekli olmasına ve başarılı olmasına sebep olacaktır.
Coşkulu olma: Kişinin belli bir görevi tamamlamak için isteğini coşkuya dönüştürmesi performansını arttırıcı etkenlerden biridir. Coşku işlerden keyif almayı, güvende hissetmeyi ve mutlu olmayı sağlayacak bir duygudur.
Olumsuz duygular
Korku: Kişiler içinde bulundukları durumda kontrolü olmadığına inandığı zaman ya da kontrolünü kısmen kaybettikleri anda davranışlarının nasıl sonuçlanacağından emin olmadığı dönemlerde yaşanan bir duygudur.
Kaygı: Konular hakkında belirsizlik olduğunda, sonucun bilinmediği zamanlarda, beklentilerin ve baskının fazla olduğu dönemlerde, becerilerin eksik olmasının hissedilmesi ya da tehdit algısının fazla olması halinde yaşanan olumsuz bir duygudur.
Öfke: Bu kişilerde sözlü veya davranışsal olarak yaşanan bir duygudur. Korku, yetersizlik, aşağılanma gibi bazı duyguların ifade edilmemesi halinde ya da bunların fark edilememesi durumunda ortaya çıkarak, performansın olumsuz olarak etkilenmesine neden olan bir duygudur.
Hayal kırıklığı: Kişilerin performansını ortaya koyamadığı dönemlerde oluşan bir duygudur. Performansın düşmesi düşüncelerin etkilenmesine sebep olacağından, özgüveninde etkilendiği bir tehdit haline gelecektir.
Üzüntü: Kişilerde performans beklentisinin sağlanamadığı zamanlarda ortaya çıkan bir duygudur. Kişinin kendisinden ve performansından şüphe duyması halinde, düşük performans sergilemesi ve özgüvenin azalması durumunu oluşturacağından, bu duygu motivasyon eksikliğine sebep olacaktır.
Depresyon: Kişilerde yoğun üzüntü olduğu dönemlerde hissedilen duygular depresyona neden olabilir. Arka arkaya yaşanan performans düşüklüğü, kişilerin depresyona girmesine sebep olur. Bu durumlarda isteksizlik, çaresizlik gibi duygular hissedileceğinden, kişide özgüven eksikliği olacak ve olumsuz bir döngü yaşanmış olacaktır.
Yalnızlık: Kişiler kendilerini başkalarından uzaklaştırmak, ikili ilişkilerden kaçmak gibi sebeplerden dolayı yalnızlık duygusunun içine girebilirler. Düşük performans halinde kişiler kendilerini bir grubun parçası olarak hissetmez ve yalnız kalma isteğinde artış olur. Bu olumsuz duygu kişideki performansın daha fazla aşağıya düşmesine neden olur.
Utanç: Bu duygu kişinin performansını sergilerken küçük düştüğünü hissetmesi şeklinde yaşanır. Yaşamın içinde bu duygunun beslenmesini sağlayan başka etkileşimlerin olması halinde, bu duygunun etkisi daha fazla artmaktadır.
Duyguların insan yaşamındaki yeri nedir?
Duygular insan yaşamın bir parçası olmakla beraber, her zaman yaşama eşlik eder ve yaşamın rengidir.
Duygular bir histir, aynı zamanda bir sezgidir.
Duygular her zaman yönlendiricidir ve yaşananlara anlam katar.
Duygular kişinin iç dünyasını yansıtır.
Duygular ehlileştirilmedikleri sürece, insan yaşamını alt üst edebilir.
Duygular diğer insanlarla olan ilişkileri etkileyen unsurlardır.
Duygular ve düşünceler sürekli olarak etkileşim halindedir. Duygular düşüncelerden etkilenir, düşüncelerde duygulardan etkilenir.
Duygular genellikle iç içe yaşanır.
Duygular sadece bugünle alakalı değildir. Geçmişle kalanların etkisiyle de yaşanır.
Duyguların bazıları koşullanmalarla ortaya çıkar.
Duyguları tetikleyiciler bulunmaktadır.
Duygular insanları belli şekilde davranmaları için motive eder.
Duygular yargılamayı etkileyen unsurlardır.
Duygular her zaman insanların yargılamasına neden olur. Bunları neden yaşadığı hakkında kişi her zaman sorgulama halindedir.
Benzer durumlarda aynı duyguları yaşamak, iç çatışmaya neden olabilir.
Duygular kişilerin mantıklı düşünmesini etkilemektedir.