Hafi Zikri, Ahfa Zikri, Nefsi Natıka,
4.DERS:
Hâfî
Hâfî makamı sağ göğsün iki parmak üstündedir. Hâfî dersi hediyeden sonra ihvân*“İlâhi Ya Rabbî, hazine-i gaybi ilahiyenden füyüzat ve rahmeti ilahiyeni ve şanı ilmi cami’ olan şuunatı rahmeti ilahiyyeni Fahri âlem Rasûlüllah sallallâhü aleyhi ve sellem efendimizin ruhaniyetine*inzal ve irsal*buyurmanı;
Andan*Hz. İsa aleyhisselâmın hafî-i saadetine, andan da meşâyıh-ı kiram hazretlerinin hafî-i saadetlerini ulaştırdığın gibi, şeyhimin hafî-sine ve bu âciz kulunun da hafî-sine inzal ve irsal ey*le”*der ve gözlerini kapar. İhvân feyz nurunun Rasûlüllah sallallâhü aleyhi ve sellem Efendimizin hafi-i saadetinden, Hz. İsa aleyhisselâmın hafi-i saadetine, andan da meşâyıh-ı îzâm vasıtasıyla kendi hafî makamına aktığını düşünerek:
“…O’nun benzeri hiçbir şey yoktur. O işitendir, görendir.’’*[14]*âyet-i celîlesinin manâsını tefekkür ederek on, on beş da*kika kadar bu düşünce ile o hâli yaşar.
Allah ismi sağ göğsün üstünde düşünerek ruh ile beraber*beşbin adet*zikir eder. Bu arada kalbde zikir ve vukufta vardır.
5.DERS:
Ahfâ
Ahfâ göğsün ortasındaki makamdır. Rasûlüllah sallallâhü aleyhi ve sellem makamı olan bu makam “mahbubiyet makamıdır.”
Bu makamda hediyeden sonra:*“İlâhi Ya Rabbî, hazine-i gaybi ilahiyenden füyüzat ve rahmeti ilahiyeni ve şanı ilmi cami’ olan şuunatı rahmeti ilahiyyeni*Fahri âlem Rasûlüllah sallallâhü aleyhi ve sellem efendimizin ruhaniyetinin ahfâsına inzal ve irsal buyurmanı;
Andan Hazreti İsa, Musa, İbrahim, Nuh ve Âdem aleyhimüsselamın ruhaniyetlerine, andan Ebubekir Sıddık Efendimizin ruhaniyetine, andan cümle şeyhlerimizin ruhaniyetlerine, andan şimdiki şeyh efendimizin ahfâsına ve andan benim ahfâma inzal ve irsal buyur, Ya Rabbî”*der.
Cenâb-ı Hak’tan feyz nurunun bizatihi Rasûlüllah sallallâhü aleyhi ve sellem ahfâsına tecellî edip andan da ihvânın ahfâsına yeşil bir nûr şeklin*de tecellî edînce ihvân:
“Ve sen elbette yüce bir ahlâk üzeresin.”**[15]*âyet-i celîlesinin manâsını on on beş dakika tefekkür ettikten sonra feyz nûrunun kalbe akışını hissedince*kalb ile beşbin defa*Allah’ı zikreder.
6.DERS:
Nefs-i Natıka
Nefs-i natıka makamı iki kaşın arasındadır. Bu makamda hediyeden sonra:*“İlâhi Ya Rabbî, hazine-i gaybi ilahiyenden füyüzat ve rahmeti ilahiyeni ve şanı ilmi cami’ olan şuunatı rahmeti ilahiyyeni Fahri âlem Rasûlüllah sallallâhü aleyhi ve sellem efendimizin ruhaniyetine inzal ve irsal buyurmanı;
Andan Hazreti İsa, Musa, İbrahim, Nuh ve Âdem aleyhimüsselamın ruhaniyetlerine, andan Ebubekir Sıddık Efendimizin ruhaniyetine, andan cümle şeyhlerimizin ruhaniyetlerine, andan şimdiki şeyh efendimizin*letâif, nefsi natıka, cem’i cevârih ve âzalarına ve andan benim letâif, nefsi natıka, cem’i cevârih ve âzalarıma inzal ve irsal buyur, Ya Rabbî”**der.*Rabıta yapar.
Hediyeden sonra, Rasûlüllah sallallâhü aleyhi ve sellem Efendimiz Sidre-i Müntehâ’ya, andan da imkân dâiresinin üstüne yükseldiği gibi, ihvânın ruhunun basîret gözü alnından sonsuzluğa doğru yükselir, imkân âleminin üstünden Rasûlüllah sallallâhü aleyhi ve sellem Efendimizin Sidre-i Müntehâdan bakışı gibi kâinata bakar.
İşte o zaman sonsuz feyz deryasından, sağ kaşının üstünden; feyz ve letâif makamları denilen ahfâ, hafi, sır, rûh ve kalbe doğru beşerî bünyenin kaldıramayacağı kadar feyz akmağa baslar. İhvân bu feyzin zevkleri içerisinde sağ kaşından sola doğru sür’atle yan*kılanan*“Allah” “Allah”* sedasını duyar gibi olur ve bu sedayı*kalb ve basireti*ile birleştirerek beşbin defa Allah’ı zikreder.
İhvân bu makamda her şeyinden ayrılmış, çekilmiş varlıkla yok*luğun birleştiği bir ânı yaşar. Artık bu makama kadar seyretmiş, il*miyle tesbit etmiş olduğu Arş’tan, yerin altına doğru bütün varlıklar bir anda zerrecikler hâline, yok hâline gelir. Cenâb-ı Hakk’ın gerçek varlığı karşısında aklın alamayacağı kadar büyük varlıklar ve ken*disi güneşin yüzünde yüzen bir zerrecik hâline gelir. Bu makama ulaşan bazı ihvâna “nefs-i cüz” dersi verilir.
__________________
“gücümü, içimdeki güçsüzlükle boğuşurken tükettim.”
|