Muhabbet ve celb için (Tecrübe ve anlatım)
Muhabbet ve celb için; Kocasını sevmeyen kadın için Cuma günü güneş doğmadan önce, eğer kocanın kadını sevmek için olursa, Çarşamba günü güneş doğmadan önce bakır levha üzerine şu Ayeti kerimelerle tevkili yaz:
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيـمِ لَوْ اَنْزَلْنَا هَذَا الْقُرْآنَ عَلَى جَبَلٍ لَر اَيْتَهُ خَاشِعًا مُتَصَدِّعًا مِنْ خَشْيَةِ اللهِ وَتِلْكَ اْلاَمْثَالُ نَضْرِبُهَا ِللنَّاسِ لَعَلَّهُمْ يَتَفَكَّرُونَ هُو اللهُ الَّذِى لآ اِلَهَ اِلاَّ هُوَ عَالِمُ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ هُوَ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمُ هُو اللهُ الَّذِى لآ اِلَهَ اِلاَّ هُوَ اَلْمَلِكُ الْقُدُّوسُ السَّلاَمُ الْمُؤْمِنُ الْمُهَيْمِنُ الْعَزِيزُالْجَبَّارُ الْمُتَكَبِّيرُ سُبْحَانَ اللهُ عَمَّا يُشْرِكُونَ هُوَ اللهُ الْخَالِقُ الْبَارِئُ الْمُصَوِّرُ لَهُ اْلاَسْمَاءُ الْحُسْنَى يُسَبِّحُ لَهُ مَافِى السَّمَوَاتِ وَاْلاَرْضِ وَهُوَ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ اَللَّهُمَّ اَحْرِقْ قَلْبَ فُلاَنَةَ بِنْتِ فُلاَنَةَ بِعِشْقِ اَلْعَجَلَ اَلْعَجَلَ يَكُونُ لاَنَوْمَ لَهُ مَاشِرْبَ لَهُ (لَهَا) لاَقَرَارَ لَهُ (لَهاَ) حَتَّى يَصِيرَ كَالْمَجْنُونِ وَلاَحَوْلَ وَلاَقُوَّةَ اِلاَّ بِاللهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ
Bismillâhirrahmânirrahîm. Lev enzelnâ hâzel kurâne alâ cebelin leraeytehü hâşian mütesaddian min haşyetillâhi ve tilkel emsâlü nadribühâ linnâsi leallehüm yetefekkerûn. Hüvallâhüllezî lâ ilâhe illâ hüve âlimül ğaybi veş şehâdeti hüver rahmânir rahîm. Hüvallâhüllezî lâ ilâhe illâ hüve el melikül kuddûsüs selâmül mü’minül müheyminül azîzül cebbârül mütekebbir. Sübhânallâhi ammâ yüşrikûn. Hüvallâ hül hâlikul bâri-ul musavvirü lehül esmâ-ül hüsnâ. Yüsebbihu lehü mâ fis semâvâti vel ard. Ve hüvel azîzül hakîm. Allâhumme ahrık kalbe fülanete binti fülanete bi işki elacele elacele yekûnü lâ nevme lehü mâ şirbe lehü (Kadın için lehâ) lâ karâra lehü (Kadın için lehâ) hattâ yesîra kel mecnûn Ve lâ havle velâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azîm.
Yazdıktan sonra şu Ayeti kerimeleri levhanın üzerine 11 defa oku:
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ اَلَّذِينَ آتَيْنَاهُمُ الْكِتَابَ يَعْرِفُونَهُ كَمَايَعْرِفُونَ آتَيْنَاهُمْ وَاِنَّ فَرِيقًامِنْهُمْ لَيَكْتُمُونَ الْحَقَّ وَهُمْ يَعْلَمُونَ اَلْحَقُّ مِنْ رَبِّكَ فَلاَتَكُونَنَّ مِنَ الْمُمْتَرِينَ وَلِكُلّ ِوِجْهَة ٌهُوَ مُوَلِّيهَافَاسْتَبِقُوا الْخَيْرَاتِ اَيْنَ مَاتَكُونُوا يَأْتِ بِكُمُ اللهُ جَمِيعًا اِنَّ اللهَ عَلَى كُلِّ شَىْءٍ قَدِيرٌ وَمِنْ حَيْثَ خَرَجْتَ فَوَلِّ وَجْهَكَ شَطْرَ الْمَسْجِدِالْحَرَامِ وَاِنَّهُ لَلْحَقُّ مِنْ رََبِّكَ وَمَا اللهُ بِغَافِلٍ عَمَّا تَعْمَلُو
Bismillâhirrahmânirrahîm. Eiiezîne âteynâ hümül kitâbe ya’rifûnehü kemâ ya’rifûne âteynâhüm ve inne ferîkan mimhüm leyektümûnel hakkave hüm ya’lemûne elhakku min rabbike felâ tekûnenne minel mümterîne ve likulli vichetun hüve müvellîhâ festebikû l hayrâti eyne mâ tekûnû ye’ti bikümullâhü cemîan inallâhe alâ külli şeyin kadîrun ve mein hayse haracte fevelli vechekle şatral mescidil harâmi ve innehü lel hakku min rabbike ve mallâhü bi ğâfilin ammâ ta’melûn.
Okuduktan sonra levhayı devamlı yanan bir ateş altına koyarsan matlubun seni deli gibi sever ve sana ram olur.
|