Kim ilim için tevâzu gösterirse, Allâhü Teâlâ onu yükseltir
"Kim ilim için tevâzu gösterirse, Allâhü Teâlâ onu yükseltir"
İmâm Şâfiî (rahimehullâh) Medîne Münevvere'de İmam Mâlik'in derslerine devam etmiştir. Şöyle anlatıyor:
İmâm Mâlik'in (rahmetullâhi aleyh) kapısında bağlanmış ve evvelce daha güzelini hiç görmediğim Horasan atları ve Mısır katırları gördüm. İmâm'a:
"Ne güzel hayvanlar" dedim. Bana:
"Ey Ebû Abdullah! Bunlar benden sana hediye olsun" dedi.
"Bari birisini olsun kendiniz binmek için yanınızda alıkoysanız" dedim,
"Resûlullâh Efendimizin (sallallâhü aleyhi ve sellem) medfûn bulunduğu şehirde hayvana binmekten hayâ ederim" dedi.
Abbâsî Halîfesi Harun Reşîd, haccettikten sonra Medîne-i Münevvere'ye geldi. İmâm Mâlik'e adam gönderip:
"Kitabıyla huzûrumuza gelsin de ondan ders dinleyelim" dedi. Lâkin İmâm:
"İlmin ayağına gidilir, ilim kendisi gelmez" dedi. Halîfe:
"Öyleyse evinde ders yaparız" diyerek evine gitti. İmâm şu hadîs-i şerîfi rivâyet etti:
"Bir âlim, ilmi sadece havâssa (seçkin insanlara) öğretir, avâmı (halkı) ilimden mahrum ederse, kendisinden havas da avâm da istifâde edemezler".
Bunun üzerine halîfe, ilim meclisinin açıldığını halka ilân ettirdi, dileyenler geldi. İmâm Mâlik:
"Kim ilim için tevâzu gösterirse, Allâhü Teâlâ onu yükseltir" meâlindeki hadîs-i şerîfi rivâyet etti. Halîfe Harun Reşîd, bulunduğu yüksek makâmdan inip hadis talebelerinin arasına oturduktan sonra İmâm Mâlik'in kitabına "Muvatta" denmiştir.(Muvatta' kendisine tevazu gösterilen demektir.)
Bundan sonra Halîfe, İmâm Mâlik'e en a'lâ cinsinden atlar, katırlar ve beş yüz dinar gönderdi. İmâm malı alıp binekleri iâde etti ve:
"Resûlullâh Efendimizin medfûn bulunduğu şehirde aslâ bineğe binmem" dedim. (Miftâhu's- Saâde)
ALINTI
|