ESP diğer adıyla ZENER kartları ve testi
Parapsikoloji Bilimi'nin araştırma sahasına giren ve Duyu*lar Dışı Algılama yeteneklerimizden biri olan "Telepati" gün*lük yaşantımızda çoğunlukla kendiliğinden ortaya çıkmaktadır.
Duyular Dışı Algılamalarımız'ın içinde en fazla bilineni ve en yaygın olanıdır. Halk arasında "Altıncı Duyu" adı veri*len bu telepati yeteneğimizden biz farketsek de fark etmesek de yararlanırız. Az ya da çok hepimizde olan bir yetenektir. Ancak bazılarımızda bu yeteneğin, diğer insanlara nazaran çok daha gelişmiş bir durumda olduğu görülmektedir. Pratik çalış*malarla en kolay geliştirilebilecek olan yeteneklerimizin de ba*şında yer alır.
TESADÜF ZANNETTİKLERİMİZ
Uzun bir süredir görmediğiniz bir arkadaşınızın birden ak*lınıza gelmesi ve onunla kısa bir süre sonra yolda karşılaşma*nız, telefon çaldığında kimin aradığını önceden hissetmeniz, karşınızdaki bir kişinin aklından geçenleri bir anda farketmeniz, ilk defa karşılaştığnız bir kimsenin genel karakteristik durumuyla ilgili tahminlerde bulunabilmeniz, çevrenizdeki insan*ların sizin hakkınızda kısmen de olsa neler düşündüklerini al*gılayabilmeniz v.s.
İşte bunlar günlük yaşantınızda kullandığınız telepati yete*neğinizin bir sonucu olarak karşınıza çıkmaktadır. Fakat bir çoğumuz yukarıda saydıklarımıza benzer tecrübelerle karşılaş*tığımızda bütün bunları "tesadüfle açıklamaya çalışırız. Oysa*ki bütün bunlar "tesadüfün değil, "Telepati"nin bir sonucu olarak karşımıza çıkmaktadır.
DÜŞÜNCE NAKLİ
Telepati en genel tanımıyla bir düşünce nakli işlemidir. Bir kimsenin zihnindeki herhangi bir düşüncenin, bir başkası tara*fından algılanmasına Parapsikoloji'de Telepati adı verilmekte*dir. Telepati esas itibariyle basit bir işlemdir ve bunun esraren*giz hiç bir tarafı yoktur. Bu işe zaman ayıran ve birazcık gayret gösteren herkes, bu yeteneğin mevcudiyetini kendi kendine ka*nıtlayabilir.
İçinizdeki her türlü şüphe, tereddüt ve karamsarlık duygu*larını bir kenara bırakın. Bu tür duygular zihninizin dağılması*na ve konsantrasyonunuzun bozulmasına sebebiyet verirler. Bu nedenle telepati alanında neler yapabileceğinizle ciddi bir şe*kilde ilgileniyorsanız; o veya bu şekilde içinizdeki tüm şüphe*leri kendi arzu ve gayretinizle bir tarafa itmeniz gerekir. Çünkü şüphe telepatideki başarınıza büyük bir engel oluşturur.
TELEPATİ VE ŞUURALTI İLETİŞİM
Telepati'de mesajı gönderenin şuuraltı ile alıcının şuuraltı arasında da bir irtibatın olduğunu biliyoruz. Gönderilecek olan herhangi bir düşünce yoğun bir hale getirilip, verici tarafından
gönderildiğinde, alıcının şuuraltında öyle canlı izlenimler yara*tılır ki, bu izlenim şuurlu zihne intiklal eder. Söz konusu dü*şünce enerjisini algılayan alıcı; küçük bir hissediş tarzında ya da son derece kuvvetli bir duygu tarzında, hatta bazen birtakım imajlar gördüğünü söyleyerek bunu dile getirir.
Beş duyumuzun haricindeki Duyular Dışı Algılamalarımız'dan biri olan Telepati aynı zamanda bir zihinsel yetenek olarak da izah edilebilir. Çünkü zihinsel aktivitelerimizle çok büyük bir ilgisi vardır. Bu yüzden bu yeteneğimizi daha etkin kullanabilmek için yapılacak telepati egzersizleri esnasında zihnin boşaltılması ve sadece yapılacak telepati çalışmasına konsantre olmanın çok büyük bir önemi vardır.
Telepati çalışmalarında; iç dünyanızı berrak ve küçük bir dalga meydana getirebilecek en ufak çakıl taşını bile algılaya*bilecek derecede sakin bir havuz suyu gibi tutunuz. Telepatik mesajı gönderen sadece göndermekte olduğu mesaja yoğunlaş*mak, alıcı ise zihnini tamamen boşaltarak nötr bir halde bek*lemelidir.
TELEPATİK ALGILAMA YETENEĞİNİZİN GELİŞTİRİLMESİ
İyi bir algılayıcı olmak için birinci adım, şuurlu zihnimizi sakinleştirmeyi öğrenmektir. Bu çalışmalar oyun gibidir. On*lardan zevk almasını bilmelisiniz. Her hangi bir alıştırma üze*rinde çok zaman harcamayın. Aynı alıştırmayı tekrar takrar yapmak yerine, çabucak birinden diğerine geçmek daha iyidir.
Kaygısız bir tutum büyük başarılara götürür...
Bu bakımdan alıştırmaları kesinlikle kendinizi zorlamadan, rahat ve huzurlu bir zihinle yapmalısınız. Sizi başarıya yaklaştıracak en önemli etkenlerden biri budur. Telepati çalışmalarına "ya yaparım, ya ölürüm" tutumundan çok; hevesle ve "nasıl yapacağımızı görelim bakalım" tarzında bir tutumla yaklaşın.
Yorgun ya da keyifsiz olduğunuz zamanlar kesinlikle alış*tırma yapmayın. Sıkıntı, stres ve her türlü heyecansal halleriniz; Duyular Dışı Algılamalarınızın su üstüne çıkmasına engel oluşturur. Bu nedenle mümkün olduğunca sakin bir şuur hali içinde çalışmalarınızı sürdürün...
Parapsikoloji Laboratuvarları'nda yapılan çalışmalarda, Duyular Dışı Algılama alıştırmalarını sakin bir zihinle yapma*yan araştırmacıların psişik güçlerini, yanlış cevaplar verecek şekilde kullandıkları tespit edilmiştir. Bu durumlarda insanlar, psişik yeteneklerini çalışmaya katmadan, rast gele yaptıkları tahminlerin ötesine geçememişlerdir.
Telepatik alış herhangi bir kimsenin zihninden geçen duy*gu ve düşünceleri hissedebilmektir. Telepatik alış, özellikle duygusal olarak birbirlerine yakın olan kişilerin arasında çok daha kolay ortaya çıkabilmektedir. İnsanlar arasındaki sempati, telepatik alış verişi kolaylaştıran en önemli etkenlerin başında gelmektedir.
Yaşam içinde karşınızdaki bir kişinin ne düşündüğünü ya da ne hissettiğini telepatik bir algılayışla ve hiç bir çaba gös*termeden, bir anda hissettiğiniz birçok anlarınız olmuştur. Kendiliğinden ortaya çıkan bu telepati yeteneğinizi dilerseniz geliştirebilmeniz mümkündür...
PRATİK TELEPATİ ÇALIŞMALARI
1- KARŞILIKLI TELEPATİK ALIŞ - VERİŞ
Sakin, sessiz bir odada seçmiş olduğunuz bir arkadaşınızla birlikte karşılıklı gelecek şekilde oturun. Çalışma öncesinde ılık bir banyo yapmanız faydalı olacaktır. Eğer buna o anda imkan bulamadıysanız hiç değilse ellerinizi yüzünüzü mutlaka yıkayınız.
Arkadaşınız hoşlandığı bir meyveyi zihninden seçsin. Sadece onu düşünsün ve seçmiş olduğu meyveye konsantre olsun. Arkadaşınız meyvenin ismini zihninde bir kaç kez tekrar-lamalı ve aynı zamanda o meyveyi zihninde canlandırmalıdır.
Örneğin, "erik" kelimesini zihninde bir kaç kez tekrarladıktan sonra, eriğin yuvarlaklığını, açık yeşil rengini ve görün*tüsünü gözünde canlandırarak size zihinsel olarak bu imajları göndermelidir. Aynı zamanda onun ekşiliğini de hisset*melidir...
Arkadaşınızın düşünce yoluyla gönderdiklerini alacak şekilde zihninizi temizleyin. Zihninizi mümkün olduğu kadar sa*kin ve boş tutmaya özen gösterin. Genellikle zihninizde ilk be*liren sezgileriniz size doğru cevabı verecektir. Bu telepatinin çok önemli bir prensibidir. Zihninizde beliren cevaplar üzerin*de mantık yürütmeyin. Sadece sakin, kendinize güvenli bir zi*hin hali içinde, içinize doğacak cevabı bekleyin.
Arkadaşınız 1 dakika boyunca seçmiş olduğu meyveyi düşünürken, sizde bu süre içinde algıladığınız meyveyi bir ke*nara not edin.
Sonra arkadaşınız başka bir meyve seçsin ve siz tekrar bu*nu algılamaya çalışın. Toplam beş adet meyveyi telepatik ola*rak algılamaya çalıştıktan sonra cevaplarınızı kontrol edin. So*nuçlar pek iyi değilse, hem alanın hem de gönderenin aynı de*rece kusurlu olduğunu unutmayın. Bunun sebebi çok az uygu*lama yapmış olmanız olabilir. Bu alıştırmayı zaman buldukça tekrarlayın.
İlk denemelerinizde mümkün olduğu kadar basit imajlar üzerinde çalışmalarınızı sürdürün. Örneğin: Bitkiler, çiçekler, renkler ve sayılar ilk uygulamalarınız için en ideal çalışma imajlarınız olabilir. İlerki çalışmalarınızda birbirinize çeşitli objeler, kelimeler hatta cümleleri bile zihnen kolaylıkla yolla*yabilirsiniz. Ancak unutmayın. Telepati yeteneğinizin gelebil*mesi; yapacağınız düzenli çalışmalara ve uygun çalışma arka*daşlarınıza bağlıdır. İlk denemelerde başarılı olamazsanız, he*men pes etmeyin. Çalışmalarınız başarıyı da beraberinde getirecektir. Pratiklere devam edin...
Eğer belli bir süre çalışıp da başarı elde edemezseniz, ça*lıştığınız arkadaşınızı değiştirin. İlk başta aranızda sevgi ve sempati bağı bulunan kişileri seçmeniz daha uygun olacaktır.
2- TELEPATİK ALGILAYIŞ
Telefon çaldığı zaman ahizeyi elinize almadan önce 5-10 sn durun ve kimin aradığını önceden tahmin edin. Eğer belli bir kimseden telefon bekliyorsanız bu telefonu çalışmanıza da*hil etmeyin. Gün içinde çalan bütün telefonları önceden tahmin etmeye çalışın ve bir gün boyunca kaç telefon geldiğini, buna karşılık önceden kaç tanesini önceden algılayabildiğiniz! not edin. Bu notlarınızı atmayın bir kenarda biriktirin. Her güne bir tarih verin ve çalışmalarınızın nasıl gittiğini kendi kendini*ze kontrol edin. İlerleyen günlerde hissedilir bir oranda tah*minlerinizin sayısında bir artışın meydana geleceğini görecek*siniz.
Bazı günlerde telepatik algılayışlarınızın bir diğer güne nazaran daha fazla ya da daha az olduğunu tespit ederseniz, bu o günkü psikolojik halinize bağlı olabileceği gibi aynı zaman da Biyoritmleriniz'e de bağlı olarak değişim göstermiş olabile*ceğini unutmayın. Fiziksel, zihinsel, duygusal ve sezgisel ola*rak bir günümüzün bir diğer günümüze uymamasının nedenle*rinden biri de söz konusu ettiğimiz Biyoritmleriniz'den dolayı*dır.
Telefonla yapabileceğiniz bir diğer alıştırma da, aklınıza birisi geldiğinde onu arayıp o sırada sizi düşünüp düşünmediğini sormanızdır. Zihninizdeki düşüncelerin ne kadar sık ola*rak sizden kaynaklanmadığını, onları telepatik olarak aldığınızı farketmek sizi bir hayli şaşırtacaktır.
Ancak gelecek telefon faturası sizi daha fazla şaşırtabilir... Dikkatli olun... Bu nedenle telefon yerine çalan kapılarınızı da bu alıştırmanın içine dahil edebilir ve kapınızın zili çaldığında kimin gelmiş olabileceğini önceden algılamaya çalışabilirsi*niz...
Halk arasında "aklıma gelen başıma geldi" diye bir söz vardır... İşte siz bunu tespit etmeye çalışacaksınız... Bakalım ne kadar aklınıza gelen, başınıza geliyor?... Bunu yaşamınızın her anında gözlemleyebilirsiniz...
3- GRUP ÇALIŞMASI
Bir odaya grup halinde toplanın. Sekiz-on kişi çalışmanın başarısı için en uygun adettir. Siz odanın dışındayken, onlar*dan hep birlikte odada bulunan bir objenin üzerinde konsantre olmalarını isteyin. Hazır oldukları zaman, odaya dönün ve hangi objeyi seçtiklerini tahmin etmeye çalışın. Telepatik algı*layışınız arkadaşlarınızın yoğun konsantrasyonuna bağlı oldu*ğu için, grup içinde bu konuyu hafife alanların olmamasına dikkat edin. Önceleri meydana gelecek aksaklıklara hazırlıklı olun. Aldırmayın. Gevşediğiniz, sakinleşebildiğiniz ve kon*santre olabildiğiniz ölçüde başarı ihtimaliniz artacaktır. Zihni*nizden kendi düşüncelerinizi uzaklaştırın. Kendinizi diğerleri*nin yansıttıkları düşüncelere ayarlamaya çalışın. Belki bir renk, belki de bir şekil. Aldığınız zihinsel imajları odadaki bir objeye bağlayıp bağlayamayacağınıza bakın. Sonra tahminde bulunun. Gruptaki herkes teker teker sırayla odadan çıkıp, son*ra dönmeli ve diğerlerinin yansıttıklarını almaya çalışmalıdır.
4- ZENER KARTLARI İLE TELEPATİ ÇALIŞMASI
Telepati çalışmalarında en fazla kullanılan metotlardan bi*ridir. Bu egzersizler için Parapsikoloji'de "zener" adı verilen kartlara ihtiyacınız olacak. Yurtdışında bunları kolaylıkla ki*tapçılardan bulabilirsiniz. Ancak Yurdumuzda kolaylıkla bula*bilmeniz mümkün değildir.
Bilgisayarınız varsa zener kartlarını kolaylıkla kendiniz hazırlayabilirsiniz.
Aşağıdaki şekilleri bilgisayarda hazırladıktan sonra beyaz kağıda basınız. Düzgünce kestikten sonra daha önceden hazır*ladığınız 4x8 cm ebadındaki kartonlara yapıştırınız. Her bir şekilden 5'er adet olmalıdır. Toplam 25 adetten oluşan kartları*nızı hazırladıktan sonra çalışmaya başlayabilirsiniz.
Zener kartlarının orijinali her bir şekilden Kırmızı, Mavi, Sarı, Yeşil ve Siyah olmak üzere 5 ayrı renkten oluşmaktadır. Ancak ilk deneylerinizde renklerin önemi yoktur. Tümü siyah olarak hazırlanabilir.
Telepati egzersizlerinde derin gevşemeye ihtiyaç yoktur. Zihninizin boşaltılıp, sakince oturup, günlük yaşamın düşünce*lerinden arınmak yeterlidir.
Bir masaya karşılıklı olarak iki kişi oturunuz. Kartlarınızı iyice karıştırınız. Sırayla önce biriniz sonra diğeriniz kartları elinize alarak, her bir kart üzerinde en az 30 sn konsantre ola*rak sadece o şekli düşünsün. Vericinin konsantrasyonu çok önemlidir. Verici o şekilden başka hiç bir şeyin zihnini meşgul etmesine izin vermesin.
Buna karşılık alıcı pozisyonunda olan şahıs, hiç bir surette mantık yürütmeden içine doğacak olan düşünceyi beklesin. "Acaba 'artı' mı? Yoksa 'daire' mi" ? gibi düşüncelere zihnin*de yer vermesin. Genellikle ilk içinize doğan düşünceye önem veriniz. İlk içinize doğan düşüncenin doğru cevap olma olasılı*ğı çok yüksektir. Deneyerek bunu siz de göreceksiniz.
Her bir karta 30 saniye süre ayrılacak demiştik. Yeni bir karta geçmeden önce telepati deneyinde verici olan kişi gön*derdiği şekli yanındaki kağıda not etsin. Aynı şekilde alıcı da 30 saniyenin sonunda algıladığı şekli kağıda not ederek, yeni şekli beklemeye başlasın. Çalışmanın sonunda bunlar karşılaş*tırılarak durum değerlendirmesi yapılmalı ve başarı oranları sürekli kontrol edilmelidir.
Bu çalışmada hem alıcı hem de verici için gözler açık ya da kapalı olabilir. Ancak verici için gözlerin açık olarak şekle bakması daha iyidir. Böylelikle konsantrasyonunu daha kolay sağlayacaktır.
25 kart üzerinden başarı oranının değerlendirilmesi:
2 - 3 Adetin doğru bilinmesi tesadüfle açıklanabilir. Eğer bu oranın üzerine çıkılamıyorsa çalışmadan gerekli verim alı*namıyor demektir. Bu alıcıdan ya da vericiden kaynaklanıyor olabilir. Böyle bir durumda eşler birbirine uyum sağlayamamış demektir. Eşlerinizi değiştirin.
5 Adet kritik bir rakkamdır. Bu sayıya sınır rakkamı denir. Bu sınır mutlaka aşılmalıdır. İlk çalışmalarda belki yeterli görülebilir. Ancak birkaç ay içinde bu sınır aşılamıyorsa yine ça*lışmalarınızın verimininin düşük olduğunu düşünebilirsiniz. Eşler değiştirilmelidir.
5-10: Telepatik algılama yeteneğiniz çalışmaya başlamış durumdadır. Egzersizlere devam ediniz. Oranınızın hızla yük*seleceğini göreceksiniz. Başka eşlerle de denemeler yaparak daha verimli algılamalar yapabilip yapamadığınızı kontrol edi*niz. Oranınızı yükseltemiyorsanız aynı eşle çalışmalara devam ediniz. Bu noktada kesin olarak bir ayırım yapmanız gerekir. Siz verici olmaya mı yoksa alıcı olmaya mı daha yatkınsınız. Bunu karşılıklı olarak yaptığınız çalışmalardan rahatlıkla anla*yabilirsiniz. Hangisine daha yatkınsanız o yönde çalışmalarını*zı sürdürünüz.
10 - 15: Yeterli orandır. Telepatinin varlığını gösterir.
15-20: İleri seviyede telepati yetenekleri hem alıcıda hem de vericide gelişmiş demektir.
20-25:Tam başarının yakalandığı ve çok ender olarak görülebilen en üst seviyedir. Bu oranın yakalanabilmesi eşler arasındaki büyük uyumu da gösterir.
|