Ben çıktım:-)
Bir cin cin-hatun ile evli hocayı yardima çağırdık.
Hoca onbin askerini yolladım dedi, buna rağmen içimdeki kahkaha attı baya.
Sonra hocaya dediler, askerlerinin tümü taraf değiştirdiler. Hocanın suratı baya bozuldu.
Ikinci seanstan sonra üzerimde küçük cinleri yakaladı hocanın kiler ve mahkeme divanı kurduk yargilanacaklar, şeriatın hükmüne göre idamdir dedi hoca.
Ben birşey görmediğim için sorduydum, noluyo nasıl bu dedim hocaya.
Ev sahibi bu işe pek girmiş olcak ki, dedi: bir iskeleye sandalyenin üstüne bindirilerek sıradan hepsi aynı anda ip ile asılır , böyle dedi.
Bilmem doğrumu söyledi
Pek birşey yok, zannederim evli-cinhatun hükmü vermiştir.
Hem derimki, cin kavminden , padişah erkanindan tut, avam-cinlerin meselelerine göre muamele edilir belki. Belki şeriata (müslüman lar arasında) göre, belki kraliyete göre, belki divanın çarkına göre idir bu cin mahkeme?!
Ama birşey öğretti cinci hoca:
333/313 kez cinin ismi bir kagiiyazilir ve yakılır o kağıt ile beraber, hebsi bukadar imiş. Ama işte isim önemli! Can pahasına soylemirler gerçek isimlerini, belki bu yüzden, belki çağırmaya sin diye.(ismi çağırıldiginda gelmeyen alay ederler imiş o alemde)
Heee, evet kağıdı yaktıktan sonra, cinin akrabaları rahat versin diye, ona mezar hazırlanan gerekir imiş: yani kagittaki külü bir poşette nehrin dibine gömmen, onlara mezar hazr etmen ile bir imiş...bilmem doğrumu