Abdullah b. Abbas, Resulullah’ın (S.) şöyle dediğini rivayet etti: ‘’Yıldızlar ilminden, Allah’ın zikrettiklerinden başka bir ilim alkan, büyüden bir bölüm almıştır. Müneccim kahindir, kahin büyücüdür, büyücü de kafirdir.’’ (Ebu Davud, Tıbb, 22)
İslam alimlerine göre bunun yasak edilmesinin iki sebebi vardır: Biri gaybı bilmek iddiası, diğeri de olayları Allah’ın takdirine değil de yıldızlara bağlama inancıdır. Nitekim başka bir hadiste olayları Allah’ın takdirine değil de yıldızlara bağlamanın Allah’a küfretmek anlamına geldiği belirtilmektedir. Bu iki sebebe insanları hurafelerle meşgul etmeyi de ilave etmek gerekir.
Ancak bu yasak, yıldızların, ayın ve güneşin hareketlerinden tecrübe ve bilime dayalı bazı neticeler çıkarmayı, bazı hesaplamalar yapmayı, yani astronomi alanına giren hususları asla ihtiva etmez. Astronomi bir bilim dalıdır; gök cisimlerini ve onların hareketlerini tetkik etmektedir. Ama buradan hareketle gelecekte insanların başına gelecek olaylar hakkında kehanette bulunmaz. İşte hadiste yasaklanan bu kehanettir.
Hadiste müneccimlik kahinlik ve büyücülüğün küfürle tavsif edildiği görülmektedir. Bir kısım İslam alimleri burada ‘’küfür’’ kelimesinin ıstılahi anlamından ziyade lügavi anlamı üzerinde durmuşlardır. Buna göre bu iş, hakikati örtmek gerçeği perdelemek anlamına gelir. Bu faaliyetin ilimle, gerçeklerle uzaktan yakından alakası yoktur. Bu kelimeyi küfran-ı nimet manasına veya sakındırmakla mübalağa manasına hamletmek de mümkündür. Buna göre bu işlerle uğraşmak insanı küfre götürecek derecede tehlikeli bir iştir. (Kemal Sandıkçı, Camiu'l Usul (19. Cilt) ibnu'l-Esir el-Cezeri ENSAR NEŞRİYAT)
Zeyd b. Halid anlatıyor: ‘’Resulullah (S.) Hudeybiye’de bize geceleyin yağan yağmuru müteakip sabah namazını kıldırdı. Namazı bitirince insanlara döndü ve ‘’Rabbiniz ne dedi biliyor musunuz?’’ diye sordu ‘’Allah ve Resulü en iyisini bilir.’’ Dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber şunları söyledi: ‘’Yüce Allah: ’Kullarımdan bir kısmı bana iman ederek bir kısmı da kafir olarak sabahladı. ‘‘Allah’ın fazlı ve rahmetiyle bize yağmur yağdırıldı’’ diyen bana iman etmiş, yıldızlara küfretmiştir. Ama ‘’ falan ve falan yıldızın batması veya doğması sayesinde bize yağmur yağdırıldı’’ diyen bana küfretmiş, yıldızlara iman etmiştir’ buyurdu (Buhari, Ezan 156, İstiska, 28; Meğazi 36, Tevhid 35; Müslim, İman 125; Muvatta, İstiska, 4; Ebu Davud, Tıbb, 22; Nesai, İstiska 16)
__________________
Yunusça sevgimizden anlamayana cevabımız Yavuzca olacaktır...
|