22.09.24, 20:50
|
|
Manevi
|
|
Üyelik tarihi: 24.09.16
Bulunduğu yer: Trabzon
Mesajlar: 3,285
Etiketlendiği Mesaj: 253 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
|
|
Alıntı:
yusufiyeli Nickli Üyeden Alıntı
sorulan soru gayrı müslimlerin cenazesine iştirak ile alakalı tövbe suresi 14. Ayet münafıklarla ilgili
tövbe suresi ayet 84. “onların arasından ölen birinin namazını sakın kılma, mezarı başında da durma! çünkü onlar allah ve resûlünü inkâr ettiler ve yoldan sapmış olarak öldüler.”onların arasından ölen birinin namazını sakın kılma. Yani münafıklardan. Mezarı başında da durma! Bazı rivayetlerde anlatıldığına göre abdullah b. übey öldüğünde oğlu resûlullah’a (s.a.) geldi ve “yâ resûlallah! Babam öldü ve o, senin gömleğinle kefenlenmeyi ve senin cenaze namazını kılmanı vasiyet etmişti. Bunun üzerine resûlullah gömleğini çıkararak ona verdi. Akabinde yürüdü, cenaze namazını kıldı ve mezarı başında da durdu[bu durum bazı rivayetlerde bulunmaktadır (ibn mâce, “cenâiz”, 31; taberî, tefsîr, 10.cilt, 206; süyûtî, ed-dürru’l-mensûr, 4.cilt,258-259).]. Bazı rivayetlere göre resûlullah cenaze namazını kılmış ve ona gömleğini giydirmiştir. Ona şöyle denilmiştir: “allah’ın düşmanına gömleğini mi giydiriyorsun?” resûlullah buna karşı şöyle buyurmuştur: “ben gömleğimle hazreçoğullarından bin kişinin müslüman olmasını umuyorum.” bildirildiğine göre resûlullah böyle yaptığında münafıklardan bin kişi müslüman olmuştur[taberî, tefsîr, 10.cilt, 206; süyûtî, ed-dürru’l-mensûr, dördüncü cilt, 259]. Ayrıca resûlullah’ın onun cenaze namazını kılmadığı da rivayet edilmiştir[enes’den rivayet edilmiştir ki resûlullah (s.a.) abdullah b. übeyy’in cenaze namazını kılmak istemiştir. Cebrâîl (a.s) elbisesinden tutmuş ve “onların arasından ölen birinin namazını sakın kılma, mezarı başında da durma!” buyurmuştur (ebû ya‘lâ, el-müsned, yedinci cilt 145; taberî, tefsîr onuncu cilt 205; süyûtî, ed-dürru’l-mensûr, dördüncü cilt, 259). Bu rivayetin râvilerinden olan yezîd er-rekâşî zayıf bir râvidir (ibn kesîr, tefsîr, ikinci cilt 380).]. Biz, onların arasından ölen birinin namazını sakın kılma, mezarı başında da durma! çünkü onlar allah ve resûlünü inkâr ettiler ve yoldan sapmış olarak öldüler meâlindeki beyanla münafıkların cenaze namazının kılınmasının yasaklanmasından sonra durumun nasıl olduğunu bilmiyoruz. Cenâb-ı hak onları itaatten çıkmış (fasık) kimseler olarak adlandırmıştır. Inkâr nitelemesi ise daha çirkin ve daha kötüdür. Fakat onlar inkârla birlikte itaatten çıkma (fısk) çeşitlerini de kendilerinde toplamışlardır. Bu durum, onların inkâra dair inançlarına ve benimsedikleri mezhebe sadece hevâlarından dolayı inandıklarının bilinmesi içindir. Zira itaatten çıkma (fısk), her mezhep ve din mensubunun haram kıldığı bir durumdur. Herkes fısktan kaçınır ve uzak durur. Inkâr ise böyle değildir. çünkü bir şeye inanan kişi, bunun zıddını inkâr etmiş olur. Fıskın aslı ise emrin dışına çıkmaktır. En doğrusunu allah bilir.
(te’vîlâtü’l-kur’ân tercümesiebû mansûr muhammed b. Muhammed b. Mahmûd el-mâtürîdî es-semerkandi cilt: 4)
|
tevbe suresi 84 yazacaktım sehven 14 yazmışım.
__________________
Yunusça sevgimizden anlamayana cevabımız Yavuzca olacaktır...
|