Alıntı:
Svg Nickli Üyeden Alıntı
Sizin yazdıklarınıza hayran kaldım. Tek başıma kalmış olmasam veya gelirim olsa veya başka bir sorunum olsa mesela çalışıyorumdur ama hayatımdaki birini kaybetmişimdir, o zaman şu anki durumum bu kadar korkutmazdı beni. Kimsesiz ve her şeyini kaybetmiş bir kadın olarak korkuyorum. İki kedim var, biri ondan kaldı bana. Onları sokağa atamam. Allah'ın emanetine ihanet edemem. Duaya devam edeceğim. Hem rabbimi şikayet eder gibi oldum, niyetim rabbimi şikayet etmek değildi. O biliyor niyetimi halimi.
|
İş daraldığında sen kurtuluşu bekle, İşin en dar anı, ferahlığa en yakın anıdır. Şu, meşhur bir atasözüdür: “Sabır kurtuluşun anahtarıdır. Kurtuluşu sabırla beklemek ise ibadettir. ”Hadis-i şerifte şöyle varit olmuştur:إِنَّ مَنْ عَسَرَ عَلَيْهِ أَمْرٌ أَوْ حَمَلَ دَيْنًا فَقَالَ أَلْفَ مَرَّةٍ لَا حَوْلَ وَلَا قُوَّةَ إِلَّا بِاللَّهِ الْعَظِيمِ سَهَّلَ اللّٰهُ عَلَيْهِ ذَلِكَ“Sıkıntıya düşen veya borçlanan bir kimse, bin kere “lâ havle ve lâ kuvvete illâ billahi’l-aliyyi’l-azîm” derse, Allah Teala onun işini kolaylaştırır.”[ Bu manada birçok hadis-i şerif rivayet edilmiştir. Onlardan biri şudur: Ebu Hureyre’den (r.a) rivayet edildiğine göre Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Her kim “lâ havle ve lâ kuvvete illâ billahi’l-aliyyi’l-azîm derse, doksan dokuz hastalığa şifa olur. O hastalıkların en basiti ise üzüntüdür. (Hakim, el-Müstedrek, 1/727, 1990.)]