Alıntı:
Muallim Naci Nickli Üyeden Alıntı
Çok sık tekrarlıyor. Halüsinasyon olduğunu düşünmüyorum. Örümcek dediği imas hocanın. Sıkıntı. Bunu hocaların bilmesi lazım. Havasci cinci hocalardan geçilmiyor. Fiziki değil ama silüet şeklinde hareket eden örümcek.uyaninca resmen bu uyandı ben kaçayım der gibi arkasını dönüp gidiyor. Bir ara gözümü ovusturudm acaba gerçek mi diye. O kadar gerçek bir örümceğe benziyor. 3-5 saniye sonra duvarda ya da tavanda yol olup gidiyor. Bu durumdan çok kişi şikayetçi sadece ben değil. Bu örümcek ya da diğer böceklere astral böcek ismini veriyorlar. Ama ben bunların cinni olduğunu düşünmüyorum. Enerji sömürüsü yapıyorlar bana kalırsa. Astral bedene yapışıyorlar. Fiziki beden ile alakaları yok. Hocalar nedir bu iş. Astral böcek cinni mi. Siz bilemezsiniz kimse bilmez
|
Kişinin, gerçekte olmayan birtakım ses ve görüntüler algılaması “halüsinasyon” olarak değerlendirilir. Bu, daha çok psikotik bozukluklar denilen hastalıklarda görülen bir durumdur. Şizofrenin de içinde bulunduğu bu hastalıklar, hastanın gerçekle bağlantısının koptuğu, diğer beyin fonksiyonlarının da normal dışı işlemeye başladığı bir tablodur.
Halbuki burada, “cin çarpması” denilen vakalarda, kişinin gördüğü ve işittiğini ifade ettiği algılamaları klasik bir psikoz ya da şizofreninin belirtileri -yani beynin ürettiği; “olmayan şeyler” (halüsinasyon) - olarak düşünecek olursak, o zaman; ‘neden ortada psikozun başka belirtileri yok?’ sorusu akla gelir. Psikozlarda, kişinin beyni algılama bozukluğu gösteriyorsa, beynin başka fonksiyonlarında da bozulma görülmesi beklenirken, özellikle de muhakeme, mantık ve düşünce akışı yönüyle kişinin normal sınırlarda olması düşündürücüdür.
Psikoz hastalarında, algılama bozukluklarının yanında muhakeme gibi beynin diğer fonksiyonlarında da bozukluklar olduğu için, hasta, normal insanlar gibi kendini rahatsız eden ses ya da görüntüleri eleştiremez. Kendine cin bulaştığını ifade eden ve onlarla ilgili algılamalardan bahseden hastalar, bu algılamaları eleştirebilir. Çoğu zaman bunun normal bir durum olmadığının idraki içindedir. Hastalar psikozlarda bulunmayan ‘iç görü’ ye, yani kendini değerlendirme yeteneğine sahiptirler.
Hiçbir psikotik hastada, hastaların gördüğü halüsinasyonları ve benzeri şeyleri yakınları veya yanında bulunan kişiler görmez. Burada ise hastanın annesi, çocuğu, eşi gibi yakınlarının da, aynı şiddette olmasa bile, zaman zaman hastanınkine yakın algılamalar veya rahatsızlıklar hissettikleri görülür