Alıntı:
Yusufiyeli Nickli Üyeden Alıntı
Kardeşim her şeyden önce sadece rüya ortamında kabus gördüğünü varsayarak yazıyorum. İnsanların takriben % 90’ı her ay en az bir kabus görür ve çocukların yaklaşık % 3’ü yetişkinlerin ise % 1’i sürekli kabus görebilir. Bu kabuslardan kurtulmana inşallah yardımcı olacaktır düşüncesiyle sana üç aşamalı imgeleme prova terapisinden bahsedeceğim. Tatbik etmeni önemle tavsiye ederim:
1-Evvela kabusunuzun ardında yatan olayı belirlemeniz gerekiyor.
Eğer çok sayıda kabus görüyorsanız sizi fazla endişelendirmeyen birini seçerek başlayabilirsiniz. Sonra birinci tekil şahıs kipini kullanarak hikayeyi yazıya dökün (mesela : Önce kendimi bir mağarada kısılmış buluyorum…)
Bunu yapmaya başlarken muhtemelen sizi en ürkütücü unsura odaklanırsınız size saldıran bir canavar ya da sürekli sizi izleyen bir adam gibi. Bunun zararı yok. Öte yandan elinizden geldiğince o hikayenin tamamını yazmaya çalışın.
Kâbusta nerede olduğunuzu saatin kaç olduğunu ve kiminle beraber olduğunuzu düşünün. Mümkün olduğunca ayrıntıya girin. Bunu biraz ürkütücü bulabilirsiniz ama olayı adım adım ele alın ve aşırı gerilirseniz ara verin.
2- Hikayeyi yeniden yazmak . Bu adımda kabusunuzu yeniden yazacaksınız. Yine birinci tekil şahıs kipini ve şimdiki zamanı kullanarak olayların çok daha hoşa gidecek bir versiyonunu oluşturun. Belki bu ürkütücü olaylar içinde yer aldığınız bir filmde geçiyor ve yönetmen ‘’kes’’ deyince sona eriyor. Ya da rüyanızda sizi korkutan kişilerin aslında dostlarınız olduğu ortaya çıkıyor.
Yahut belki de karanlık bir dehlizde koşmuyor, aksine son derece aydınlık bir sokakta yürüyorsunuz. Senaryoyu elinizden geldiğince olumlu ve inanılır bir hale getirmeye gayret edin.
3- Prova Artık imgeleme dayalı bir prova zamanı geldi. Gündüz vakti sessizce uzanabileceğiniz bir yer bulun. Gözlerinizi kapatıp gevşeyin ve 2. Adımda ki yeni hikayenizi mümkün olduğunca ayrıntılı biçimde hayal edin. Yeni ve eğlenceli detaylarda ekleyebilirsiniz. Önemli olan neler olduğu üzerinde düşünmek yerine sahneyi zihninizde canlandırmaya çalışmanız gerektiğini aklınızda tutmanızdır. Görüntü ve seslerin rüyanızdaki kadar canlı olmasını sağlayın. Zihninizde istenmeyen bir unsur belirirse gözlerinizi açın, derin bir nefes alın davetsiz misafiri tanımlayın ve alıştırmaya geri dönün. Bu alıştırmayı günde en az iki kez ve her defasında takriben üç dakika boyunca yapmaya çalışın.
Son olarak şayet eğer tekrar kabus görürseniz büyük bir ihtimalle olayların yeni ve düzeltilmiş versiyonu zihninizde belirecek ve bu olumsuz tecrübeyi çok daha keyifli bir duruma dönüştürecektir.
|
Allah razı olsun kıymetli hocam. Uzun zamandır psikoloji eğitimi de aldım. ASlında şöyle söyleyeyim gördüklerimi kabus olarak düşünmüyorum. Zaten onlardan bir korkumda yok açıkçası. Gücün ve kuvettin kimde olduğunu iyi biliyorum çünkü. Neticede onlarında sahibine iman etmişiz. fakat sadece garip geldiği için işin ehli hocalarımız belki anlar diye sorma gereği duydum. zaten sürekli olarak görmüyorum ara ara görüyordum. sonra sihir büyü çözmeye döndü. şimdi de bir isim geldi işte.