Alıntı:
ilmeki Nickli Üyeden Alıntı
Söylediğiniz şeyler için teşekkür ederim çok güzel yazmışsınız gerçekten.
Sayfada ilk yazdıklarımdan biri de keşif kapalı evet ama bir şekilde bunu yapacağıma inancım tam. Ve evet şerli varlıkların geleceğini de biliyorum.. çok net biliyorum hem de , hani bazı durumlar vardır ya ahiretinden çok şuanda yaşadığın dünyayı düşünmeye başlarsın ve buna yönelik hareket etmeye başlarsın. (Eminim bu sitede benim gibi düşünen yüzlerce insan vardır)
Tam olarak bu yönde bir hareket olduğununda bilincindeyim. Şimdiye kadar yapılan ve sonuç alınan görüşü keşfi kapalı bir sürü insana denk geldim sitede, ne kadar doğru ne kadar yanlış bilemiyorum onu maalesef. Ama bu daveti yaptığımda başıma gelecekleri , neler yapmam gerektiğini , nasıl hareket edeceğimi hepsini düşündüm bu yüzden istiyorum aslında. Değerli abilerim hocalarım şeyhlerim , dünya hayatindan fiziki olarak kopmasa bile ruhen artık bitmiş bu kardeşinizin bir amacını yerine getirmesinde yardımcı olduğunuz vakitte , inanın bana bu sizin açınızdan sevap olacaktır. Benim açımdan ise ne olduğunun gerçekten bilincindeyim. Bu sebeple lütfen sizden yardım bekliyorum.
|
Ben hamdolsun insan sarrafı sayılırım. Yaşadıklarım ve yaşım itibariyle çok meseleye vakıf oldum. Eğer psikolojik sıkıntıların yoksa ki bana var gibi görünüyor. İbadete sarıl taat ve ibadette ısrarlı ol. Namazlarını bırakma bilhassa Sabah namazını cemaatle kılmaya çalış Zariyat suresi 56. Ayette Allah (cc) ‘’ben insanları ve cinleri bana ibadet etsinler diye yarattım’’ buyurmaktadır. İnsanlar ve cinler bu dünyada aynı amaçla var oldukları için ahirette de aynı nedenden ötürü Alla (cc) tarafından huzurda hesaba çekilecekler ve aralarındaki ilişki de sorgulanacaktır. Bazı ayetlerde onların bu durumu şöyle anlatılmaktadır. : ‘’ Allah hepsini toplayacağı gün, "Ey cin topluluğu! İnsanların çoğunu yoldan çıkardınız" der, insanlardan onlara uymuş olanlar, "Rabbimiz! Bir kısmımız bir kısmımızdan faydalandık ve bize tayin ettiğin sürenin sonuna ulaştık" derler. "Cehennem, Allah'ın dilemesine bağlı olarak, temelli kalacağınız durağınızdır" der. Doğrusu Rabbin hakimdir, bilendir. Zalimlerin bir kısmını, kazandıklarından ötürü diğer bir kısmına böylece musallat ederiz.’’ (Enam suresi 128-129) Bu ayetleri tefsirciler farklı şekilde yorumlamışlardır. Bir yoruma göre cinler insanlardan bir çoğunu saptırmışlar ve onları kendilerine tabi kılmışlar. Bu tevilde çokluk niceldir. Diğer bir yoruma göre ise cinler insanları saptırmakta aşırıya gitmişlerdir. Bu durumda çokluk niteldir. (Her iki yorum için Ebu Hayyan, el-Bahru’l-muhit 4.cilt sayfa 641)
Cin suresinin 6. Ayetinde aralarındaki ilişkinin benzeri bir boyutu dünyada cinlerden iman etmiş olan bir grubun diliyle şu şekilde anlatılmaktadır: ‘’ Gerçekten, bir takım insanlar, cinlerin bir takımına sığınırlardı da onların azgınlıklarını artırırlardı.’’ Görüldüğü gibi bu ayette bazı insanların bir kısım cinlere sığındıkları ifade edilmektedir.
İsra suresinin 88. Ayetinde de onların birbirleriyle dayanışma içinde olabileceklerine işaret edilmektedir :’’ De ki: "İnsanlar ve cinler, birbirine yardımcı olarak bu Kuran'ın bir benzerini ortaya koymak için bir araya gelseler, and olsun ki, yine de benzerini ortaya koyamazlar."
Cinlerle insanların arasındaki başka bir ilişki de içlerindeki şeytanların birbirlerine şerli ve süslü sözler fısıldamalarıdır. Enam suresinin 112. Ayetinde şöyle denilmektedir: ‘’ İşte böylece biz her peygambere insan ve cin şeytanlarını düşman kıldık. Bunlar aldatmak için birbirlerine yaldızlı laflar fısıldarlar. Rabbin dileseydi, bunu yapamazlardı. O hâlde, onları iftiralarıyla baş başa bırak.’’ Yine Enam suresinin 121. Ayetinde de şöyle buyurmaktadır : ‘’ Üzerine Allah adı anılmayan (hayvan)lardan yemeyin. Çünkü bu şekilde davranış fasıklıktır. Bir de şeytanlar kendi dostlarına sizinle mücadele etmeleri için mutlaka fısıldarlar. Onlara boyun eğerseniz şüphesiz siz de Allah’a ortak koşmuş olursunuz.’’
Cin şeytanlarının insan şeytanlarına vesvese vererek fısıldamaları malum olmakla beraber insan şeytanlarının cin şeytanlarına fısıldamalarının nasıl gerçekleştiği kapalıdır. Bazılarının zikrettiğine göre insan şeytanı cin şeytanına ‘’Ben arkadaşımı şöyle saptırdım. Sen de arkadaşını bunun gibisiyle saptır.’’der. Cin şeytanı da insan şeytanına aynısını söyler. (Ebu İshak Ahmed b. Muhammed b. İbrahim es-Sa’lebi, el-Keşf ve’l-beyan an tedsiri’l-Kur’an; İbnü’l -Cevzi, Zadü’l-mesir fi ilmi’t-tefsir 2.cilt sayfa 68) Zemahşeri ve Nesefi gibi bazıları ise cin şeytanlarının insan şeytanlarına cinlerin birbirlerine insanların da birbirlerine vesvese vererek fısıldadığını söylemiştir. (Zemahşeri el-Keşşaf 2.cilt sayfa 59; Nesefi Medariku’t-Tenzil cilt 1 sayfa 531) Buna göre insanlar cinlere bir şey fısıldamazlar. Fahreddin er-Razi de şeytanların insanlara ve cinlere vesvese verdikleri gibi birbirlerine de vesvese verdiklerini söyleyerek ayeti tefsir etmiştir.(Razi Mefatihu’l-gayb 13.cilt sayfa 119) Buna göre insan şeytanlarının kendi aralarında cin şeytanlarının da kendi aralarında birbirlerine vesvese verdikleri anlaşılmaktadır. Kurtubi gibi bazıları ise bunun sadece cin şeytanlarının insan şeytanlarına vesvese vermesinden ibaret olduğunu dile getirmektedir. (Kurtubi el-Cami’li ahkamul-Kur’an 7.cilt sayfa 67)