Şefâat kelimesi, Arapça’daki شفع (şefc) masdarından türetilmiştir. Şef’ ise ‘tek’ anlamındaki (وتر) ‘vetr’ kelimesinin zıddı olup, çift demektir. Araplar bir kişinin yanına bir başkası getirildiğinde bunu شفع الرجل شفعا “Şefea’r- raculu şef’an” diye ifade etmişlerdir. Arap dilinde الشاة الشافع yanında yavrusu olan koyun için söylenir. “Falan adam filan adama şefâat etti” sözüyle de “ona yardım etmek ve onun isteğini elde etmek üzere geldi” demek istenilir. استشفعته الى فلان sözüyle, “ondan benim için şefâatte bulunmasını istedim” anlamı kastedilir.
şefâat, “bir insanın bir başkasından kendisi dışındaki birine faydalı olmak veya ondan bir zararı defetmek istemesi”, dünyevî ve uhrevî hususlarla ilgili olarak suç veya günahının affını taleb etmesi veya kısaca birinin bağışlanmasına delalet etmesi anlamlarına gelir. Şefâatin İngilizce’deki tam karşılığı ise ‘intercession’ kelimesidir ve bu da, bir başkasının yararı için dua etmek, yalvarmak, zorlukta ve sıkıntıda olan birinin gıyabında yakarmak demektir.
__________________
Yunusça sevgimizden anlamayana cevabımız Yavuzca olacaktır...
|