Cüneyd-i Bağdâdî ve Hallâc gibi ilk dönem sûfîlerinden itibaren dile getirilen varlığın birliği düşüncesi (vahdet-i vücûd) ilk kez İbnü’l-Arabî tarafından sistematik bir temele oturtulmuştur. “Vahdet-i vücûd” terimini eserlerinde kullanmadığı hâlde vahdet-i vücûd eksenindeki tevhid anlayışı İbnü’l-Arabî’nin eserlerinden yola çıkılarak görünürlük kazanmıştır. Bu ontolojiye göre “varlık” anlamı ile “vücûd” varlığı kendinden olan Hakk’a, “vahdet” ise Hakk’ın tekliğine işaret eder. Mutasavvıflara özgü bir tevhid yorumu olan vahdet-i vücûda göre hakiki varlık bir olan Hakk’ın varlığından ibarettir. Görünen ve görünmeyen bütün varlık âlemi ise Hakk’ın çeşitli mertebelerde zuhur ve tecellileridir.
__________________
Yunusça sevgimizden anlamayana cevabımız Yavuzca olacaktır...
|