Alıntı:
Sparrow Nickli Üyeden Alıntı
Başkasının,ruh hali kişilik, musallat, aura yapılmış işlem gibi durumları için ehil kişilerce bakım yapılabiliyor ama tabi herkesin baktigi yöntem odaklandigi ve gördükleri farklı olabiliyor. Ama bunu için dahi kişinin ne aradığını ne istediğini bilmesi lazım.
Benim sormak istediğim ise kişinin sorununu sıkıntısının ne oldugunu, öncesini ahvalini kendisi görmesi için bir yöntem varmı, istihare değil kastettigim istiharede hayırlı yada değil yahut işaret almaktan bahsedilir,ben ise kendini, zihnini, sıkıntıları için zahiri yada soydan bir neden varsa anlamaktan, ruhunu dışardan gormekten bahsediyorum.
Böyle bir yöntem varmı ?
|
Saros döngüsü, 18 yıl, 11 ay, 8 saatlik (yaklaşık 6585 ⅓ gün) bir tutulma döngüsüdür. Güneş ve Ay tutulmalarının tahmininde kullanılır. Tutulmayı takip eden bir Saros’tan sonra, Güneş, Ay ve Dünya birbirlerine göre yine aynı şekilde dizilir ve benzer bir tutulma daha gerçekleşir. Saros döngüleri, Kaldealılar tarafından keşfedilmişti ve onlardan sonraki zamanlarda da Hipparchus, Pliny ve Ptolemy tarafından da bilinmekteydi. Bunların hepsi Saros’tan daha farklı isimlerle bahsetmişlerdir. Saros ismi ise, 1691’de Edmond Halley tarafından konmuştur. Halley, bu tabiri, 11. yy Bizans veri sözlüğü Suda’dan almıştır. Her ne kadar Guillaume Le Gentil 1756’da, bu tutulma döngüsü olgusunun hatalı isimlendirildiğini ortaya koymuşsa da, Saros ismi kullanılmaya devam etmektedir.Saros döngüsü, benzer bir tutulmanın bir daha ne zaman olacağının tahmin edilmesi açısından faydalı olmanın yanında, Ay yörüngesinin üç periyodu (sinodik [kavuşum] ay, drakonik [ejder] ay, anomalistik [ayrıksıl] ay) ile de yakından alakalıdır. Tutulmanın gerçekleşmesi için ya Ay Dünya ve Güneş’in arasına (güneş tutulması) ya da Dünya Güneş ve Ay’ın arasına (ay tutulması) girmelidir. Bu sadece yeniay ve dolunay dönemlerinde gerçekleşir ve bu fazların tekrar etme süreçleri de, Ay’ın yaklaşık 29,53 günlük sinodik periyoduyla tanımlanır. Ancak, yeniay veya dolunay dönemlerinde, Ay ve Dünya’dan birinin gölgesi genellikle diğerinin kuzeyine veya güneyine düşer. Bu nedenle de, bir tutulma gerçekleşmesi için, bu üç göksel cismin aynı zamanda neredeyse düz bir çizgi üzerinde hizalanmaları da gereklidir.İşte bu hizalanma da, Ay’ın ekliptik düzlemden geçmesi ve bu düzlemin yükselen veya alçalan düğümlerinden birinde olması ile mümkündür. Ay’ın, ekliptik düzlemi aynı düğüm üzerinden iki ardışık geçişi arasındaki süreyi de 27,21 günlük drakonik ay verir. Son olarak, aynı görüntüleri yaratan ve süre olarak aşağı yukarı aynı uzunlukta devam eden tutulmalarda, Dünya ve Ay arasındaki mesafe de aynı olmalıdır. Ay’ın Dünya etrafında bir tur atıp tekrar aynı mesafedeki konuma gelme süresi de, 27,55 günlük anomalistik ay ile ifade edilir.Saros döngüsü kavramı, 223 sinodik ayın yaklaşık 242 drakonik aya, bunun da yaklaşık 239 anomalistik aya eşit olduğunun fark edilmesiyle şekillenmeye başlamıştır (buradaki yaklaşık değerler en fazla 2 saatlik bir sapma içermektedirler). Uzay zaman mekaniğinde, bu tip sapmalar normaldir. Burada vurgulanmak istenen, bir Saros döngüsü sonucunda, Ay’ın tamamladığı sinodik, drakonik veya anomalsitik ayların sayısı bir tamsayı olacak ve Güneş-Dünya-Ay geometrisi de yine benzer bir şekil oluşturacaktır: Ay yine aynı fazda olacak, aynı düğümde bulunacak ve Dünya’dan aynı mesafede konumlanacaktır.Eğer kişi, üç Saros döngüsü boyunca beklerse, yine aynı yerel zamanda benzer bir tutulma daha izleyebilir. Üçlü [Triple] Saros veya Exeligmos (Yunanca: “çarkın dönüşü”) adı verilen üç Saros periyodu, 54 yıl ve 1 ay, yani neredeyse 19.756 tamgündür. Bu toplumların kaderini değiştirir. Ülkemiz 11 Ağustos 1980 tutulması sonrasında 12 Eylül darbesini yaşamış, 11 Ağustos 1999 tutulması ile büyük İzmit depremini yaşamış, 11 Ağustos 2018 tutulmasıyla ABD ile Türkiye arasında başlayan siyasi krizle beraber, ekonomik olarak geri dönülmez, çok büyük darbeler almıştır. Herhangi bir zamanda, yaklaşık 40 tane Saros serisi mevcuttur. Saros serilerinin numaralandırılması, tutulmanın türüne (Güneş veya Ay) ve Ay’ın yükselen düğümünde mi yoksa alçalan düğümünde mi gerçekleştiğine göre yapılır. Güneş tutulmalarında, yükselen düğümde gerçekleşen tutulmalara tek, alçalan düğümde gerçekleşenlere ise çift sayı verilir. Ay tutulmalarında ise bunun tam tersi olan bir numaralandırma sistemi uygulanır.Kısacası her 18 yıl 11 ay 8 saatte bir birbirine benzeyen yeni olaylar yaşarız. 18 yıldan biraz daha uzun zaman içinde iki kez “Saros Dönüşü” tutulmaları gerçekleşir. Bu tutulmalar, prenatal Güneş ve Ay tutulmalarının Saros eşleridir. Bunlarla ilgili haritalar da, prenatal tutulma haritalarının geleceğe yönelik incelenmesine benzer işlev görürler. Asıl tutulma haritalarının enerjilerini taşıyan bir kişi olarak nasıl evrimleşildiği ve dönüşüm geçirildiği ile birlikte, ilerideki 18 yıl içindeki değişim gerekliliklerini de ifade ederler.Hayatınızda 18 yıllık periyotlarla neler değişiyor!