Alıntı:
Tuheymefyail33 Nickli Üyeden Alıntı
Her konuda
|
Şüpheyi gidermenin yolu ilim-tefekkür-dua. İlmi de doğru kaynaklardan ve kanallardan öğrenmek gerek yoksa hakkı ararken batılın kucağına düşme tehlikesi olur. Niyeti halis tutup Cenabı Haktan hidayet ve rüşt talep etmeli.
Rabbena la tuziğ kulubena ba'de iz hedeytena veheb lena min ledunke rahmeh, inneke entel vehhab
Ey Rabbimiz! Bizi doğru yola ilettikten sonra, kalplerimizi haktan bir daha saptırma ve bize rahmetini bağışla, gerçek lütuf sahibi sensin. (Al-i İmran/8)
Abdullah b. Mesud radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber aleyhissalatü vesselam Efendimiz şöyle dua ederdi:
اَللّٰهُمَّ إِنّ۪ي أَسْأَلُكَ الْهُدَى وَالتُّقَى وَالْعَفَافَ وَالْغِنَى
Allahümme innî es'elükel-hüdâ ve't-tüka ve'l-'afafe ve'l-ğınâ
Allah’ım! Senden hidayet, takva, (sorumluluk bilinci) iffet ve (gönül) zenginliği isterim. (Müslim, Zikir 72, Tirmizî, Daavat 72)
Hidayet rehberi olarak gönderilmiş bulunan Peygamber aleyhissalatü vesselamın Allah Teala’dan her konuda “hidayet (doğruluk)” dilemesi, her şeyden önce hidayetin önemini ortaya koymaktadır.
Doğru yoldan sapma tehlikesi bulunmayan Hz. Peygamber (asm), Allah’tan hidayet dilerse, daima dalalete düşme tehlikesiyle baş başa yaşayan biz Müslümanların daha fazla hidayet dilemeleri gerekir. Nitekim Fatiha suresindeki “Bizi doğru yola hidâyet et!” duası bunu göstermektedir.
Hz. Peygamberin (asm), hidayetin hemen peşinden emirlere uymak, yasaklardan kaçınmak anlamında takva dilemesi, hidayetin alametinin ve tezahürünün takva olduğunu göstermektedir.
İffet, helal olmayan şeylerden uzak durmak demektir.
Zenginlik anlamına gelen gına, burada gönül zenginliği manasınadır. İnsanlardan ve ellerindeki imkânlardan müstağni olmak, ayrıca Rabbi dışında hiç kimseye ihtiyaç duymamak, şerefli bir hayat ve etkili bir tebliğ hizmeti açılarından son derece önemlidir. (bk. Riyazü's Salihin - İmam Nevevi Tercüme ve Şerh)