kadim uygarlıklar zaten gerçek modeli biliyorlarmıs aslında. Kuran indiği zamanlarda da bugunku gibi bir gunes merkezli sistem mevzusunun oldugunu cok sanmıyorum. Kure dunya dayatması son 100 yılda baya bi artmış ve 1969 daki aya iniş olayı ile kesinleşmiş bır sekılde ınsanların gozunde.
Dini metinlerde , Kuran da daha cok ve net tariflenseydi keşke bencede.
Ama aslında hergun çıplak gozle surekli şahit oldugumuz bir durumdan bahsedıyoruz. Hesapta 384.000km uzaktaki ayın arkasında masmavi gok kubbeyi goruyoruz. Gercekten 384.000 km uzakta olsaydı ayın arkası her daim karanlık uzay boslugu olurdu. Gunesın tum uzayı masmavi bir arka plan halıne getirmesi mumkun olamayacagına gore , Ne ay 384bın km otede , nede gunes 150 mılyon
km . Şu soru uzerine iyi dusunmek lazım . Gunesli bulutsuz bir gunde hem gunesin hemde ayın arkasında nasıl olurda masmavi tek ton bir arka plan olabilir? Gunes ısıklarının kapkara uzay boslugunu adeta mavi bir yuzeymiş gibi gostermesi mumkunmudur ? Yoksa gunes ve ay , Allah yapısı ve saf katı oksijenden yapılı bir kubbenin altında ve yaklaşık 5000 km ustumuzde kuzey kutup bolgesi kaynaklı bir manyetik alan kuvveti üzerindemi yuzuyor ? Dunyanın yuzeyi duzmus , donus hareketini hissedemiyormusuz , bunlara cok takılmayın, net sonuca varamazsınız. Her iki modeli kafada canlandırıp , gozunuzle , algılarınızla ve kendi aklınızla emin olabilirsiniz. Gok kubbe modeli agır basar gibi oluyosa bide ustune Enbiya suresi 32. ayeti koyarsanız , netleşecektir olaylar.