İncilin yazılması ile ilgili soyledikleriniz hakkında ilk bakışta makul gibi gelmiş olabilir ama okuyunca şu soru geldi ilk aklıma, hz İsa peygamber ve yaratıcı tarafından secilmiş. Bir gorevi var ve ölünce (hristiyanlik inancına göre) kendine ait olmayan yaratıcı tarafından kendisine verilen bu görevi ve kutsal ruhu nasıl devredebiliyor? İnsani islerdeki hiyerarşide bile kendisine verilen bir makamı kafasına göre devredemiyorken kim secildiyse o uyguluyorken yaratıcının verdiği görevi kendi kiyasina göre nasıl devredebiliyor? Bu durumda hz isadaki devredilebilen bir olgu ise onun özelliği ve seçilmesi anlamsız olmuş olmaz mı, eğer havariler de bu duruma yatkın ve yetkinse bu önceden bildirilmiş olmazmiydi?
Birde javarilerin kutsal ruh tarafından bildirinleri havarilerin kendi bakış açısı ile yazmıs olmaları zaten başlı başına bunun kendi gorusleri olduğu sonucunu çıkarmaz mi? Üç insan sohbet ederken bile herkes farklı bir anlam çıkarabiliyorken, hatta tarih boyunca mahkeme tutanaklarında bile önemli diye kişilerin her söylediği düzeltme olmadan olduğu gibi kayıtlara geciyorken, insanları doğruya ve gerçek inanca yönlendirecek bir konuda Allah( hristiyan inancında Tanrı kutsal ruh) peygamberlere harfi harfine emirleri iletirken sonra kutsal ruhu havarilere devredip kendine göre yorumlamalarina ve her birinin farklı bakış açılarından birçok kitap çıkarıp yine kendi görüşlerinden bir kısmını derlemelerine izin mi vermis?
|