Havas Okulu - Tekil Mesaj gösterimi

**☆Yusufiyeli** · 06.03.24, 16:42

Alıntı:

mukan Nickli Üyeden Alıntı

Bundan bir kaç yıl önce internetten dilek duaları vb birkaç şey araştırması yapıyordum akşam saatleriydi.

bir baktım telegramdan tanımadığım bir kişi bana yazmış. yazan kişinin iki tane profil fotoğrafı vardı bir tanesi periyodik tabloydu diğerinde

İncilden bir ayet

Ayetin anlamı ise "Bunun için size diyorum ki, duayla dilediğiniz her şeyi daha şimdiden almış olduğunuza inanın, dileğiniz yerine gelecektir." böyleymiş, tam internetten dilek dualarını araştırırken böyle bir olay yaşanması beni baya şaşırtmıştı, daha sonra bu kişiyle biraz konuştum ve bana coin satmaya çalıştı, burası çok önemli değil,

sonrasında incildeki bu ayet aklıma takıldı ve incilden ayetleri okumaya başladım, İncilde mısırdan çıkış diye bir bölüm var, tam oraları okuyorum, hz musanın asasını atıp diğer büyücüleri yendiği yer deyim telefona bakıyım dedim bursa alan kodlu bir ev numarası benin iki defa aramış geri dönüş yapayım dedim telefonu yaşlı bir teyze açtı benim alo dememe kalmadan bana "Musa Musa" dedi, ben birşey diyemeden telefonu kapattım şok olmuştum, daha sonra bir arkadaşıma başımdan geçen bu olayı anlatıyım dedim, telefonla konuşurken arkadaşımın evinin orda elektirikler kesildi ve arkadaşım o sırada bolkondaymış karşı binanın üzerinde siluet gördüğünü söyledi ve telefonu kapattı, bu olay burada bitti.

yukarıda anlattığım vakanın üzerinden bi hayli zaman geçtikten sonra başıma yine bir paranolmal olay geldi,

bir gün arkadaşlarımla buluşacaktım ben avmye biraz önce geldim onları beklerken d&r kitap evini gezeyim dedim içerde kısa bir süre takıldıktan sonra arkadaşlarım geldi bende o sırada dini kitaplar bölümündeydim ne yapıyorsun burda diye sordular bana bende şaka yapmak amacıyla incil alacağım dedim. biraz güldük.
bunun ertesi günün avcılara gittim bir kaç işimi hallettikten sonra saat 5:30 civarı arkadaşımı aradım oda Beylikdüzü son durağın oralarda çalışıyordu, buluşmaya karar verdik ben metrobüse binip beylikdüzü sondurağa geldim, arkadaşımın işten çıkmasını yarım saat falan vardım bende oralarda oyalanayım dedim, beylikdüzü sondurakta büyük bir alan var balkon gibi, güzel bir manza falan, korkulukların oraya gittim birkaç resim çektim, kafamı aşağıya doğru indirdim ki aşağıda taştan bir logor kapağının üzerinde kapağı açılmış ilk sayfası görülen incil vardı, ben yine şok oldum, acaba alsamı almasam mı diye düşündüm ve almadım, sonra arkadaşım aradı onun yanına gittim bu olayı anlattım arkadaşımla inicil gördüğüm yere gittik ve incil orada yoktu, yine şok oldum.

baya işkillendim, bir gün önce şaka yaptım böyle bir şey karşıma çıktı,

bu konuyu kapatma kararı aldım, ama hep içimde bunu bir birine danışmak istedim ancak hiç nasip olmadı,
şimdi size soruyorum yaşadığım bu iki paranolmal olay sizce nedir,

Benim iki teorim var

1. Misyonerlik faaliyeti olabilir
2. Cinler benimle biraz dalga geçiyor olabilir.

sizin yorumlarınız bekliyorum nasıl anlamalıyım bu olayları

Carl Gustav Jung, İsviçreli psikiyatr. Analitik psikolojinin kurucusudur. Jung’un büyük katkılarından biri de eşzamanlılık kavramını tanımlamış olmasıdır. Eşzamanlılıklar öylesine olağandışı ve anlamlı rastlantılardır ki bunları tek başına şansa bağlamak pek ihtimal dahilinde değildir. Her birimiz hayatımızın bir noktasında bir eş zamanlılık tecrübesiyle karşılaşmışızdır. Mesela yeni bir garip sözcük öğreniriz ve birkaç saat sonra o sözcükle bir haber bülteninde karşılaşırız ya da çapraşık bir konu hakkında düşünürken başka kişilerin bu konuda konuşmakta olduğunu fark ederiz. Bir klasik örnek Jung’un pislikböceği hikayesidir. Jung, hayata karşı son derece sağlam mantıksal yaklaşımı nedeniyle terapiden yararlanması zorlaşan bir kadını tedavi etmeye çalışıyordu. Boşa giden bir dizi seans sonunda kadın Jung’a pislikböceğiyle ilgili bir rüya gördüğünü söyledi. Jung, Mısır mitolojisinde pislikböceğinin tekrardoğuşu simgelediğini bildiği için kadının bilinçdışının simgesel olarak onun bir tür psikolojik tekrar doğuşa gireceğini ilan etmiş olabileceğini düşündü. Ona bunu söylemeye hazırlandığı sırada cama bir şey vurdu, başını kaldırınca camın öbür yanında altın yeşili bir pilikböceğinin durmakta olduğunu gördü. (Jung’un penceresinde ilk kez bir pislikböceği beliriyordu) Camı açtı ve pislikböceğinin içeriye girmesine izin verdi, sonra bu rüya hakkında yorumunu yapmaya başladı. Kadın bu olay üzerine o denli sersemlemişti ki aşırı mantıksallığını dengeleyip bu noktadan sonra terapiye olumlu tepkiler vermeye başladı.
Jung, psikoterapik çalışmaları sırasında daha böyle birçok anlamlı rastlantıyla karşılaşmış ve bu gibi rastlantılara hemen her zaman duygusal yoğunluk dönemleri ve değişimlerin eşlik etmekte olduğuna dikkat etmişti. ; İnançlarda temel değişiklikler, apansız ve yeni sezgiler, ölümler, doğumlar ve hatta mesleksel değişiklikler oluşuyordu. Aynı zamanda yeni kavrayışların ya da sezgilerin bir hastanın bilinç yüzeyine yükselmek üzere olduğu vaziyetlerde bu gibi rastlantıların da doruğa çıkmakta olduğunu fark etmişti. Düşünceleri yaygınlaşmaya başladıkça diğer terapistler de eşzamanlılıkla ilgili tecrübelerini Jung’a aktarmaya başladılar.