Alıntı:
Yusufiyeli Nickli Üyeden Alıntı
Değerli kardeşim bence Mevlânâ’nın tasavvuf anlayışının temelinde Vahdet-i Vücûd telâkkisi yatar. Bu onun bütün mısralarında müşahede edilir. Mesnevi’nin ilk beyti bunun delillerinden yalnızca bir tanesidir. Babasından ve halifesi Burhâneddîn Muhakkık’tan aldığı zühdî tasavvuf motifi de bütün hayatı boyunca sürmüştür. Yunus Emre’nin, geleneğini temsil ettiği Ahmet Yesevî’nin, Orta-Doğu Sûfîliğinin ürünü olan Vahdet-i Vücud’la hiçbir ilgisi yoktu. Dolayısıyla Yunus Emre’nin sistemi Türklere mahsus bir sistem değildir. Çünkü orijinal Türk sûfîliğini temsil eden Orta Asya Sûfîliği bu sisteme tamamıyla yabancıdır. Hacı Bektaşi veli uzun bir konu uzun yazmam gerekir sıkıcı olur. Aralarında Tasavvufu yorumlama konusunda farklar var demek istiyorum.
|
Cevabınız için teşekkür ederim
Sizin yazılarınız ne kadar uzun olursa o kadar ilgi ve merakla okuyorum
Tabiri caizse her satırında ayrı bi bilgi ayrı bi feyz alıyorum.