Alıntı:
ikarus Nickli Üyeden Alıntı
Kalp zikrim olduğu dönemde daha çok oluyordu böyle. Uzun zamandir pek yasamiyordum. Son zamanlarda aklım hep bu konularda ve aksattiğım ozlem duyduğum ibadetlerimde. O günleri arıyorum, o günlerde zor gelmeden yaptığım ibadet aşkını arıyorum ama bir türlü başlayamıyorum. Geceleri uykularim bölünüyor. O zamanlar bölündüğünde hemen teheccüt namazi kaza namazim ya da meal ve kuranla hemhal olurdum. Şimdiyse hep bi bahanem var ya da okuyup araştırıp duruyorum. Arada sıkışmış gibi hissediyorum. Birçok şeyi yapmak isteyip yapamiyorum. Zamanimi verimli kullanamamanin hüznü. Bugünüm de ziyan oldu düşüncesi... Insan bunlarin farkinda olupta nasıl adım atamaz anlayamiyorum kendime daha cok kızıyorum.
|
Herkes hayatında böyle haller yaşar sıkıntı etmeyin. Allah tevbe sayesinde bağışlanma arzusuyla insanın kalbini yönlendirir; hatayı olumlu bir fiile dönüştürme isteğiyle onun düşüncelerini şekillendirir. Bu durum, Allah’ın kula dönmesidir. Kul da, buna karşılık tevbe anlayışıyla, kendini yeniler, umut duygusu içerisinde hayatına mana katar ve hatalı bir fiili olumlu bir karakter özelliğine dönüştürür. Bu durum da, kulun Allah’a dönmesi ve tevbesidir. Dolayısıyla kişi, tevbe sayesinde umutsuzluklarından, kaygılarından ve en önemlisi günahkârlık duygusundan sıyrılabilir. Zaten kişi, korku ve kaygı durumlarında korktuğu şeyden emin olabilmek, daha güvende olabilmek için Allah’a sığınma ihtiyacı duymaktadır.