Tüm semavi kitaplar içinde sadece Kur’an-ı Kerim’de, Hz. Peygamber’in bir insan oluşu, diğer insanlar gibi beşerî bir mizaca sahip oluşu vurgulanır. En önemli görevinin insanları tek ve ortaksız Allah’a davet etmek; Rabb’lerinin izniyle onları karanlıklardan aydınlığa çıkarmak, insanları üstün ahlakla bezenmeye teşvik etmek; kötülükten, eza etmekten ve çirkin hayasızlıklardan sakındırmak; çağrıya olumlu karşılık verenleri hayır ve kurtuluşla müjdelemek; yüz çevirenleri, sonlarının hüsran ve dizlerini dövmek olacağını bildirerek korkutmak olduğu dile getirilir. Kur’ân-ı Kerim ilahi kaynaklardan sonuncusu olarak gönderilen bir kitaptır. Allah’ın kullarına ilahi hitabı, onlarla iletişimini sağlayan kelâmıdır. İnsanlığın tamamına gönderilmiştir. Korunmuş bir kitaptır. Arapça olarak gönderilmiştir. İnsanların sonsuz olan ahiret hayatını kazanmak için geçici olan dünya hayatını nasıl düzenlemeleri gerektiğini gösteren ilahi bir kılavuz ve rehberdir.
Kur’ân, nasıl bir kitap olduğunu kendisi açıklamaktadır:“Elif, lâm, ra. Bu, hikmet sahibi ve her şeyden haberdar olan Allah tarafından ayetleri önce sağlam kılınmış, sonra da detaylandırılıp açıklanmış bir kitaptır!” (Hûd Suresi 1.ayet). “Bu Kur’ân, Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın katından indirilmiştir. Bilmek isteyenler için ayetleri apaçık hâle getirilmiş, Arapça okunan bir kitaptır. Müjdeleyici ve uyarıcı olarak indirilmiştir. Ama çokları yüz çevirdi, artık onu işitmezler” (Fussilet Suresi 2 ve 4.ayetler).Hz. Peygamber de hadislerinde Kur’ân’ın nasıl bir kitap olduğuna dair açıklamalar yapmıştır: “Onda sizden öncekilerin ve sizden sonrakilerin haberleri vardır. Aranızda nasıl hükmedeceğiniz onda açıklanmıştır. O, oyun ve eğlence değil; hak ile batılı birbirinden ayırandır. Onu büyüklenerek terk edenin Allah belini kırar. Ondan başkasıyla hidayet arayanı Allah saptırır. O, Allah’ın kopmayan sağlam ipidir. O, hikmet dolu zikirdir. O, dosdoğru yoldur” (Tirmizî, “Fedâilu’l-Kur’ân” 172). Bir diğer hadiste Kur’ân’ın mucize olduğu haber verilmektedir: “Hiçbir peygamber yoktur ki insanların inanmaları için kendisine mucizeler verilmiş olmasın. Bana verilen ise Allah’ın vahyettiği (Kur’ân-ı Kerim’)dir. Bu sayede ben kıyamet günü ümmeti en çok olan peygamber olacağımı ümit ediyorum” (Buhârî, “İ’tisâm”, 1).
__________________
Yunusça sevgimizden anlamayana cevabımız Yavuzca olacaktır...
|