Toplumumuzda ve diğer Müslüman toplumlarda “yılbaşı kutlaması” adı altında düzenlenen eğlence toplantılarının, Müslümanlar açısından hiçbir kültürel ve geleneksel temeli yoktur. Bu bakımdan Hıristiyan olmayan ülkelerde yılbaşı kutlamaları, Batı’nın şuursuzca taklit edilmesinin veya Hıristiyan Batı’nın kültür ihracının bir sonucu olarak değerlendirilmelidir. Ülkemizde de yılbaşı kutlamalarıyla ilgili olarak bazı çevrelerce ve özellikle dîni, millî geleneklere bağlı muhafazakâr kesimlerce yapılagelen eleştiriler ve bu konuda gösterilen hassasiyet, buradan kaynaklanmaktadır. Miladi ya da Hicrî veya Rûmî olarak bilinen zamanlamalara göre tarihlerin kullanılması ve bunların herhangi birini esas alarak yılbaşı dolayısıyla insanların birbirlerini tebrik etmesi, tek başına ele alındığı takdirde, dîni yönden de sakıncalı görülmeyebilir. Ancak Hz. Peygamber’in, hemen her konuda, Müslümanlara diğer dîni topluluklardan farklı bir kimlik bilinci ve kültür değerleri kazandırmak için gayret ettiği, sözgelimi saç-sakal, kılık-kıyafet, yeme-içme adabı ile birlikte pek çok konuda tavsiyelerde bulunduğu düşünülürse; yılbaşı kutlamalarının bugünkü şeklinin, sıradan bir kutlama olarak düşünülüp normal karşılanması mümkün olmaz. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s)’in, başka toplulukları taklit konusunda pek çok uyarıları vardır. Meselâ; “Bir topluluğa benzeyen, onlardandır”, “Bizden başkasına benzeyen, bizden değildir”, “Sakın Yahudilere ve Hıristiyanlara benzemeyin”, “Yahudilere benzemeyin”, gibi Hadis-i şerifler, Hz. Peygamber’in bu konudaki uyarılarından sadece birkaç örnektir.Hz. Peygamber’in genel anlamdaki bu uyarıları ile bugün Hıristiyan Batı tarafından uydurulan Noel Baba ve Yılbaşı kutlama efsanesi çerçevesinde Müslümanlar tarafından da inanılarak ve kabul görerek uygulanan yılbaşı kutlaması, Noel ağacı süslemesi ve Noel Baba’nın hediye bırakması gibi âdetler karşılaştırıldığı zaman, bunların tamamının bir Müslüman tarafından yapılmaması gerektiği sonucu ortaya çıkar. Nitekim Yılbaşı ve Noel uygulamaları, toplumumuzda kültürel tahribata ve kimlik bunalımına yol açmakta, özellikle yeni yetişen kuşakları kendi öz değerlerinden koparıp Batı’nın hayat tarzına alıştırmakta, buna bağlı olarak da zamanla Batı’nın inanç ve değer esaslarına sıcak bakmaya ve giderek onları benimsemeye götürmektedir.
__________________
Yunusça sevgimizden anlamayana cevabımız Yavuzca olacaktır...
|