Bugün bir video denk geldi karşıma, bunu da nasibi olanlara duyurmak için bu konu altına yazmak istedim, Linki de aşağıya bırakıyorum..
Rüyada Peygamber Efendimizi gören kadın
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
Hz.Münir Derman bir sohbetinde bu konuyu şöyle anlatıyordu;
Baha ile değil, bahane ile Allah'ın rızası kazanılır. Resullullahın
sevgisi elde edilir.
İstanbul da bir Zeynep Kamil Kadın ve Çocuk Hastanesi vardır bilirsiniz. Haydarpaşa da.Aha bu Zeynep Kamil Hastanesi.
Başhekimi şimdi Belediye Reisi oldu hatta İstanbul da.
Zeynep Sultan tarafından yaptırılmıştır.
Zeynep Sultan'ın aynı zamanda Şehzâdebaşı’ndaki Zeynep Hatun binası vardır. Fen Fakültesidir orası da.
Şimdi başka türlü yapıldı. Üniversitenindi orası.
Orayı yaptıran mübârek padişahın, vâlideyi muhteremeleri Zeynep Sultan..
Bu kadıncağız, hacca gitmiş bir iki defa.
Küçüklüğünden beri namazını bırakmamıştır bu mübârek kadın.
Zeynep Hatun.Nur yüzlü bir kadın.Padişahın anası.
Bir gün Şeyhül İslamı saraya davet etmiş.
Gelmiş Şeyhül İslam : “Buyurun Sultanım!” demiş.
“Hoca efendi sana bişey soracağım.” demiş.
“Buyurun Sultanım” demiş.
“Ben demiş hacca gittim, hiç namazımı bırakmadım.
Borcum yok. Orucum yok. İyilik de yapıyorum ama demiş.
Dünya gözüyle bana bir usül öğrette, Resulullah’ı rüyamda göreyim” demiş.
Şeyhül İslam demiş : “Sultanım! Üsküdar tarafında bir hastane yok demiş. Oraya emredin de bir hastane yaptırsınlar” demiş.
Emrediyor, Zeynep Kamil Hastanesi yapılıyor.
Bir kadın doğum hastanesi. Hastane yapılıyor.
"Şişli Çocuk Hastanesini de Abdulhamid yaptırmıştı."
Neyse Hastanenin içinin tabakları, çatalları matalları Viyana’dan geliyor.
Ordaydı onlar.Şimdi hep kayboldu.Herkes çaldı evine götürdü.
Her şey yapılmış.Aradan bir iki ay geçmiş.
Hastane işliyor.Binlerce kadın gelip doğurup gidiyorlar.
Doktorlar, moktorlor bakılıyor hastalara.
Şeyhül İslam’a haber göndermiş demiş ki : “Dediğinizi yaptım hala göremiyorum!” demiş.
“Sultanım demiş bir defa ziyaret buyurun hastaneye.” demiş.
Kalkmış saraydan.Eskiden kırk kişi çekerdi kayıkları.
Haydarpaşa’ya gitmiş.Doğruca hastaneye.
Hastane hekimleri : “Buyurum sultanım” demiş.
Paşalar falan hep beraber işte.
Gezmiş hastaları tek tek.
Girmiş bir koğuşa : “Nasılsınız” hepsi Sultanı tanıyor, yatan kadınların.
“İyiyiz Sultanım Allah size ömür versin” demiş.
“Bir arzunuz var mı?” demiş.
“Yok Sultanım bize çok iyi bakıyorlar” demiş.
“Başka bir arzunuz var mı” demiş.
“Söyleyin yiyeceklerinizden, içeceklerinizden şundan bundan.”
“Yok Sultanım demiş Allah senden razı olsun! Hepimize bakıyorlar” demiş.
Orayı, burayı bütün hastaneyi gezmiş.
Doğumhâneye gelmiş ki bir kadın bağırıyor orda.
Doğum sancıları çekiyor.
“Niye bağırıyor orda” demiş.
“Sultanım, bir ermeni kadıncağız var genç kadın o doğuruyor” demişler.
“Görebilir miyim?” demiş.
“Eee biraz sonra doğuracak” demişler.
Kadının sesi kesilivermiş o anda.
Demişler ki “Doğurdu. Buyurun” demişler.
Girmiş ki güzel bir ermeni kızcağız.
Yeni doğurmuş. Çocuğunu da ebe yıkıyor.
“Nasılsın kızım” demiş.
Teri yüzüne vurmuş.
“İyiyim Sultanım” demiş.
“Geçmiş olsun” demiş.
“Allah bir evlat verdi sana” demiş.
“Bir arzun var mı yavrum yapıyım?” demiş. “Arzun isteğin.”
“Yok Sultanım” demiş. “Allah razı olsun senden.”
“Söyle yavrum demiş bir arzun isteğin varsa.”
Yok demiş Sultanım.
Bitmiş hastanedeki ziyareti.Binmiş kayığa, saraya gelmiş.
O gece Rasûlullah Sallallahu aleyhi vesellem rüyasına giriyor.
“Ya Zeynep!” diyor. “Hastaneyi yaptırdın diye senin rüyana girmedim!” diyor.
“ O doğuran ermeni kızın yüzünü okşadın, onu ziyaret ettin. Onun için rüyana girdim!” diyor.
Aha bu bahane ağaamm.
Bahane arayın, aziz müslümanlar.
Bahane de Allah’ın rahmeti, Rasûlullah’ın şefaat-i uzması gizlidir.
Hiç kimseyi de hor görmeyin!