hüseyin assaf hazretleri sefiinetül evliyada bunu daha öz olarak verir.. şöyledir../44/ İmdâd u tasarrufta meşhûr-ı âlemdir. İsmâîl Hakkî-i Celvetî hazretleri Ahid-nâme’sinde yazıyor:
“Ali Sahâvî, Tercüme-i Hazret-i Abdülkâdir-i Geylânî’de tasrîh ve Ebu’l-Meâlî’den nakl ettiği gibi Fevâid-i
Hümmâniyye’de münderic olduğu üzere Hz. Abdülkâdir, “Her kim, bir şiddetinde nidâ ve istiğâse ve benden istimdâd
eylese, ol şiddeti ferece ve kürbeti ferah ve sürûra mübeddel olur ve ismimle bana nidâ eylese ve beni vesîle edip, Hak
teâla’dan istiânet eylese, elbette hâceti revâ olur.” buyurmuşlardır. Eğer bir kimse iki rek'at namâz kılıp, her rek'atta
ba’de’l-Fâtiha, onbir İhlâs okur ve ba’de’s-selâm tekrâr onbir ihlâs ve selât u selâm kırâat ederek, sağ ayağıyla şark ve
garb tarafına onbirer hatve yürüdükten sonra, ayaklarını birleştirip tevakkuf ve nidâ eyleye ki, ( يا سيدي، يا عبد القادر! إني
جعلتك الوسيلة إلى الله في قضاء حاجتي. ), ya'ni "Ben seni Hak teâlâya vesîle edip hâcetimin husûle gelmesi emrinde senden
ricâ ederim." dese, bi-izni’llâhi teâlâ nâil-i merâm olması mukarrerdir.
|