Alıntı:
Yusufiyeli Nickli Üyeden Alıntı
Birazda düşünmeyelim tefekkür edelim. Düşünce başka tefekkür yapalım. Düşünce insanın nefsine suretine aittir. Düşünce insanın hafıza ve zekâ melekelerini yorarak plan yapması ve program kurmasıdır. Tefekkür insanın ruhuna ve kalbine aittir. Tefekkür suretten kurtuluştur. Düşünce insanın diğer beşerî ihtiyaçları için sarf edilen enerjidir. Yeme, içme, şan şöhret buluşlar bilim dünyevi her şey bu düşünce enerjisinden yararlanır. Bu surete ait bir enerjidir. Tefekkürse düşünceyi de düşünmektir. Düşünceyi de içine alır ihtiva eder Onda dünyevi düşünceden yoktur. Olsa bile hikmeti bakımından düşünceyi ihtiva eder. Tefekkür Yaradan’ı bulma kavuşma bilgisidir. Düşünce suretin toprağın çamurun yani dünyanın bilgisidir. “Sorun yok hallederiz...” Bir kelime zikrine geliyorsa fikrinde olduğu içindir. İster düşüncelerinden temizleyerek ifadelerine git istersen de sözlerinde yakaladığın olumsuzlukların takibiyle fikirlerinde temizle. Dualar dahil olmak üzere olmasını istediklerine odaklan ve sadece gerçekleştiğinde sana huzur verecek sözlere yönel. Eskiden tamirci ustalarımızdan birinin ağzında “Sorun yok” deyişi vardı. İki sözünden biri: “Sorun yok hallederiz...”Adam sorun çıksın diye çalışıyor, hayatına da sorunlar peşi sıra geliyordu adeta. “Sorun yok” diyen sorunu çağıran kişidir. İnsan durup dururken neden sorundan söz eder sence? Ortada hiçbir şey yokken neden sorun varmış gibi davranır ve dillendirir, hiç düşündün mü? Çünkü aslında “Soruna ihtiyacım var” der. “Sorun çıksın ki ben o sorunu çözeyim ve sen de benim değerimi anla. Değersizlik psikolojisinin ürünüdür sorun yaratma ihtiyacı. Hareket etmeyen, eyleme geçebilmek için soruna ihtiyaç duyanların çözümüdür. Hayat sana karşı bir sistem değildir seni destekleyen bir sistemdir. Eskiler bir çocuk oynarken şöyle der: ‘’Düşmeyesin, ya da ‘’kırmayasın’’ Buna benzer birçok söz Yani şöyle demezler: ‘’Düşersin’’, ‘’kırarsın’’ Olumsuz konuşmazlar Endişe ettikleri her alanda olumlu cümle kurarlar: Söyleyeyim Aklında tut bunları. Nedeni şudur: ‘’Bela, musibet ağızdan çıkan söze bağlıdır’ ’eskiler böyle derler.
|
Hocam bunu da denedim kısa bir dönem hakkıyla yapmadım tabiki ama ne bileyim bana biraz yapay geliyor direk arada perde olmadan yaradandan isteme yakarış olması daha cezbedici bu şekilde inanç durumu değişiyor düşüncelere tapıyormuş gibi haşa omm mantrası da düşünce gücüne benziyor konu başka yerlere gidiyor diye düşünüyorum