Alıntı:
Rahle Nickli Üyeden Alıntı
Bu husus çok uzun...
2X2=4 Kesinliğinde kalbinizin rahata ermesi için Saatlerce konuşulabilir, sayfalarca yazı yazılabilir...
En iyisi siz aşağıdaki konuyu okuyun... Nasibiniz var ise yanıtını burada bulabilirsiniz.
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
|
Celcelutiye hocamızı zaten yakından takip ediyorum. Bunu ilk paylaştığında kendimce denemiştim. Burda da en başta helallik olayı var. Başkalarından ziyade kişinin kendiyle helalleşmek, kendi başına gelenlerden razı olması, keskelerinin olmaması, tam anlamıyla teslimiyet var. İşin sonunda imas hoca hakli çıkıyor. İhlas ve takva eksikliği kendini her şekilde belli ediyor. Temelde hep o eksiklik var. Aslında yapılacak hiçbir şey olmadığında teslimiyet yapıyorum. Ama yeterince ihlâslı olmuyor bence. İnsan kendine de hakkını helal etmesi lazım. Kendiyle barışık olması lazım. Bunun kalpten geçmesi için önce zihnen yapabilmek yani madden yapabilmek lazım. Bu nedenle hastalıklarımi şifa, dış görünüş güzelliği için uğraşıyorum. Zira kişi kendini severse beğenirse kendine değer verir, bu da kişinin ruhuna yansır ve böylelikle kendinden razı olur. Kendinden razı olan insan kendiyle barisir, daha güçlü olur. Daha güçlü olan insan da başkalarına karşı affedebilme gücünü kendinde bulabilir diye düşündüm. Birbirine bağlı domino taşı gibi.
Helalik konusu çok detayli. Yusufiyeli hocamla da konuşmuştuk bu konuyu. Kişi hakliysa helal etmeme hakkına sahiptir. Tabi önerilen bu değildir. Ama ben etsem hakkımı helal, Allah huzuruna vardiginda ya da belkide şimdi bile sadece işlenen günah ile sinanacak kişi. Belki de işlediği günahı yarın bir gün yapacağı iyiliklerle noturleyecek. Yaptığı onun yanına kar kalırken ben üzüldüğümle kalacagim. Ama kul hakkı öyle değil. Benim rizamdan gayri telafi şansı yok. Helal etmeyince de kişi kendi huzurunu bulamıyor herhalde. Çünkü her uygulamada helal edinilmesi söyleniyor. Velhasıl kelam her türlü ben zararlı çıkıyorum..