Havas Okulu - Tekil Mesaj gösterimi - insan Kaderini kendi mi belirler? Kader deyince neden dunyalik bakiyoruz ...
Tekil Mesaj gösterimi
  #10  
Alt 19.08.23, 10:01
Yusufiyeli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
☆Yusufiyeli Yusufiyeli isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Manevi
 
Üyelik tarihi: 24.09.16
Bulunduğu yer: Trabzon
Mesajlar: 3,285
Etiketlendiği Mesaj: 253 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Ebû Hüreyre anlatıyor: “Kader konusunda birbirimizle münakaşa etmekte iken Resûlullah (sas) üzerimize çıkageldi. O kadar kızdı ki yüzü kızardı. Yanaklarından sanki kan fışkıracaktı ve sonra: ‘Siz bununla mı emredildiniz, yoksa ben size bunun için mi gönderildim? Bilin ki, sizden öncekileri, dini meselelerdeki münakaşalarının çokluğu ve peygamberleri hakkında düştükleri ihtilafları helak etmiştir.’ buyurdu.” (Tirmizî, Kader, 1) Ümmet-i Muhammed’e maddi anlamda toplu bir helak yok ancak bu, maddi-manevi helakın olmayacağı anlamına gelmez. İşte bugün bir milyar yedi yüz milyon Müslümanın içine düştüğü bu hal aslında manevi bir helakın neticesidir. Aramızdaki tefrikalar ve birbirimize karşı tahammülsüzlüğümüz bir yönüyle bu helaka düçar olduğumuzu gösteriyor. Efendimizin (sas) bu beyanını duyan sahâbe kader meselesini tartışma meselesi yapmadı. Ta ki Hz. Osman döneminde fitne kapıları kırılana kadar…Kader meselesini konuşmaya başladığımızda İslâm dünyasında iki uç nokta zuhur etti: “Külli irade diye bir şey yoktur. İnsan asla bir programın mahkumu değildir. İnsan kendi fiillerinin yaratıcısıdır. Dolayısıyla burada irade söz konusudur. Allah insanı yaratmıştır, insan yapacağını yapacak ve Allah’a hesabını verecektir.” diyerek aklı ve iradeyi putlaştıran Mu’tezile, “Bizim irademizin hiçbir anlamı yoktur. Selin önünde giden çer çöp gibiyiz. Dolayısıyla da mesul değiliz.” diyen Mürcie. Kader ekseninden yola çıkarak kaderi mutlak manada inkar eden Kaderiyye, karşısında da insan iradesini tamamen hiçe sayan Cebriyye. İki tane zıt kutup. Ortada bir ana damar var ki adı, Ehl-i Sünnet’tir. Ehl-i Sünnet mezheplerden bir mezhep değildir. Ehl-i Sünnet, Allah Resûlü’nün (sas) sahâbeye intikal ettiği dinin adıdır. Bunu bir kere doğru anlayalım. Eğer biz Ehl-i Sünnet’i mezhep olarak anlarsak yanlış anlamış oluruz.Ehl-i Sünnet uçlarda gezmez. Vasat ümmet olmanın gereği olarak orta görüşü benimser. Kur’ân ve sünnet ne diyorsa, Allah Resûlü (sas) neyi uyguladıysa, sahâbe neyi yaşadıysa onu söyler. İşte bu ana damar çerçevesinden biz kader meselesini anladığımız zaman doğru anlarız. Peki Ehl-i Sünnet ne diyor? Ehl-i Sünnet insan iradesini putlaştırmıyor. İradeyi; külli ve cüzi olmak üzere ikiye ayırıyor.

__________________
Yunusça sevgimizden anlamayana cevabımız Yavuzca olacaktır...
Alıntı ile Cevapla
 

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147