Nikâh meselesini konuşur konuşmaz ilk konuşacağımız mesele denklik meselesidir. Denklik, nikâhın olmazsa olmaz hususiyetlerinden biridir. Denklik meselesini konuştuğumuz zaman da üç şeyden bahsederiz:
1. Dinde Denklik: Dinde denklik meselesi evlenecek hanımın Müslüman bir erkekle evlenmesi gerektiğiyle alakalı bir başlıktır. Müslüman bir erkek, Ehl-i Kitap’tan yani Yahudi ve Hıristiyan olan kadınlardan biriyle evlenebilir. Ama Müslüman bir hanım Ehl-i Kitap’tan olan erkeklerle asla evlenemez. Müslüman bir erkek ve Müslüman bir kadın asla bir müşrikle evlenemez. Bu konudaki hükümlerin bazıları doğrudan Kur’an’ın ayetlerine, bazıları da Efendimizin (sas) beyanlarına dayanır. Ben size delillerini söyleyeyim: Müslüman bir erkeğin Ehl-i Kitap’tan bir hanım ile evlenebileceğini belirten âyet, Mâide Sûresi’nin 5. âyetidir. Müşrik erkek ve kadınlarla evlenilemeyeceğini belirten âyetler ise Bakara Sûresi’nin 221. ve Mümtehine Sûresi’nin 10. âyetleridir. Müslüman bir hanımın Ehl-i Kitap erkeklerle evlenemeyeceğini belirten delil de Allah Resûlü’nün (sas) beyanıdır. Müslüman bir kadının Ehl-i Kitap’tan bir erkek ile evlenemeyeceğini Câbir b. Abdullah’tan (ra) gelen rivayette, Peygamberimiz (sas) şöyle beyan ediyor: “Biz Ehl-i Kitap’ın kadınlarıyla evlenebiliriz fakat onlar Müslüman kadınlarla evlenemezler.” (İmam Şafiî, Ümm, 5/6); Beyhakî, Sünen, 7/172)
2. Dindarlıkta Denklik: Dindarlıkta denklik demek evlenmek isteyen Müslüman bir erkek ile Müslüman bir hanımın dinî hassasiyet noktasında birbirlerine yakın olmaları demektir. Biri diğerinden farklı olursa ortaya arızalar çıkabilir. Kur’ân bu arızaların temeline işarette bulunuyor. Nûr Sûresi’nin 3. âyetinde belirtildiği gibi zina eden erkek ancak zina eden bir kadınla, zina eden bir kadın da zina eden bir erkekle evlenmelidir. Yine aynı sûrenin 26. âyetinde söylendiği gibi, kötü kadınlar kötü erkeklere, temiz kadınlarda temiz erkeklere, yakışırlar, yaraşırlar. Dindarlık hususunda denklik oluşmadığı zaman problemler ortaya çıkıyor ve bu onarılmaz yaralara sebebiyet veriyor. Bunun için burada dikkat edilmesi gereken önemli bir husus olarak karşımızda duran şey dindarlıkta da denkliği korumaktır. Bu da işin ikinci boyutudur.
3. Durumlarda Denklik: Allah fakihlerimizden, âlimlerimizden razı olsun. Meseleleri öyle güzel ortaya koymuşlar ki eksik bir şey bırakmamışlar. Bu konuda diyorlar ki: Durumlarda denklik soyda, boyda (kabile), malda, fizikte ve kültürel alanlarda denkliktir. Bunlar olmazsa sıkıntılar yaşanır. Sıkıntıların yaşanması nikâhın geçerli olmayacağı anlamına gelmez. Fakihlerimiz bunu evliliğin selameti açısından tavsiye ediyor. Yoksa diyelim ki; doğuda doğup büyümüş bir erkek, batıda büyümüş bir kızla evlenirken kendilerini birbirlerine güzel anlatır, kültürlerini ortaya koyarlar ve evliliğe hazırlıklı başlarlarsa evlenebilirler ve inşallah arıza da çıkmaz. Ama bunlar konuşulmazsa arıza çıkma ihtimali yüksektir. Zenginlik meselesine bakın. Eğer erkek zengin, kız fakir ise taraflar bu meseleyi aşsa bile aileler arasında problem olabilir. Tersi söz konusu olduğunda çoğu zaman bu da arızaya sebebiyet verebilir. Dolayısıyla bu konuda fakihlerimizin ısrarla durumlarda denklik meselesini dikkatlerimize vermesi bu konuda tedbir alınması açısından önemli bir husustur. Denkliğin tam anlamıyla anlaşılabilmesi için kız tarafı da erkek tarafı da maske kullanmadan, yalan söylemeden olduğu gibi her şeyi ortaya koyarak konuşmak durumundadır. Bu işin hissiyata, duygusallığa mahkûm edilecek bir tarafı yoktur. Böyle olduğu için evlilik kurumu şu anda arızalara uğruyor ve daha üç aylık evli olan binlerce aile; hocalara, mahkemelere boşanmak için başvuruyor. Bunu sebebi denkliğe önem verilmemesidir.
__________________
Yunusça sevgimizden anlamayana cevabımız Yavuzca olacaktır...
|