Havas Okulu - Tekil Mesaj gösterimi - Jinekoloji (kadın hastalıkları ve dogum)
Tekil Mesaj gösterimi
  #27  
Alt 19.02.17, 01:52
SiLence SiLence isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 21.12.16
Mesajlar: 10,466
Etiketlendiği Mesaj: 1587 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Gebede diş sorunları

Gebelik sırasında bütün ilginizi büyüyen karnınıza yoğunlaştırmanız nedeniyle, diş sorunlarınızın gözden kaçması mümkündür. Gebelik hormonları nedeniyle dişetleri, aynı burnunuzun iç yüzeyi gibi şişer, iltihaplanır ve kolayca kanar hale gelir.

Ağzınız yardım için basbas bağırana kadar beklememek en iyisidir. Eğer bir çürükten kuşkulanıyorsanız, hemen diş hekiminizden bir randevu alın. Bazen diş bakımınızı yaptırmamak, bebeğinizi, diş bakımı yaptırmaktan çok daha fazla riske sokabilir. (örneğin herhangi bir tıbbi bakıma alınmamış, çok kötü çürük dişler bütün vücuda yayılabilecek enfeksiyon kaynağı olarak hem sizi hem de bebeğinizi büyük bir tehlikenin içine atar.

Bununla birlikte gebelik sırasında diş hekiminize başvurduğunuzda size özel bir dikkat gösterilmelidir. Genel anestezik madde kullanıldığında bebeğin oksijen desteğini azaltmadığından emin olmak gerekir. Anestezik madde kullanılmaması da bebeğe zarar verebilir. Bir çok olguda lokal anestezikler yeterli olacaktır. Eğer genel anestezi yapılması gereği kesinse, bunu deneyimli bir anestezi uzmanı yapmalıdır. Anestezi konusunu hem diş hekiminiz hem de doğum hekiminizle konuşun. Ayrıca hep birlikte dişinize yapılacak müdahale öncesinde veya sonrasında antibiyotik kullanımına gerek olup olmadığını kontrol edin.

Dişinize yapılan müdahale sonrası, bir süre katı gıdaları çiğneyemeyebilirsiniz ve bu nedenle birtakım diyet değişiklikleri yapmanız gerekebilir. Yalnızca sıvı besinler alabileceğinizden besin gereksinmenizi süt kokteylerinden sık sık içerek sağlayabilirsiniz. Bu süt karışımlarını midenizde bir sorununuz yoksa, portakal suyu, ev yapımı kremayla yapılmış sebze çorbaları, yoğurt ile destekleyebilirsiniz. Yumuşak gıdalara geçince püre haline getirilmiş et ve sebze, ezilmiş yumurta, haşlanmış patates ve yoğurt yiyebilirsiniz.


Kuşkusuz bütün diş sorunları için en iyi tedavi korunmadır. Gebelik boyunca ve daha da iyisi bütün hayatınız boyunca diş sağlığınızı koruyucu bir program izlemeniz sizi bir çok diş sorunundan korur.

Gebeliğiniz boyunca en az bir kez, daha da iyisi her üç aylık dönemde bir kez dişlerinizi kontrol ettirin. Yalnızca dişeti sorunları değil, çürük oluşumuna olan plakların temizlenmesi de önemlidir. Kesinlikle gerekmedikçe diş sorunlarınız için röntgen çektirmekten kaçının. Anestezi gerektiren rutin tedavi işlemleri sırasında kullanılan lokal anestezikler bile kana karışıp bebeğe ulaşabileceğinden, gebelik sonrasına ertelenmelidir. Eğer dişeti sorunlarınız varsa diş hekimine dişetlerinizi kontrol ettirin.

Özellikle öğün aralarında olmak üzere beyaz kristal şekeri ya hiç ya da çok az kullanın (öğün aralarında kurutulmuş meyvelerden de sakınınız) ve yüksek miktarda C vitamini içeren besinler tüketin. Şeker hem diş çürüklerini hem de dişeti hastalıklarını artırır. Buna karşılık C vitamini dişetinizi kuvvetlendirir ve kanama olasılığını azaltır.

Günlük kalsiyum ihtiyacınızı aldığınızdan emin olun. Kalsiyum yalnızca gebelikte değil, bütün hayatınız boyunca diş ve kemiklerinizi kuvvetlendirip sağlıklı olmasını sağlar.

Diş hekiminizin önerisine uygun olarak, düzenli bir şekilde dişlerinizi fırçalayın. Eğer diş hekiminiz koruyucu önlemlere önem vermiyorsa, muhtemelen yanlış diş hekimine gidiyorsunuz.

Ağzınızdaki bakteri miktarını daha da azaltmak için, dişlerinizi fırçaladığınızda dilinizin üstünü de fırçalayın. Bir aynı zamanda nefesinizin hoş kokmasını da sağlar.

Eğer yemekten sonra lavaboya veya diş fırçanıza uzaksanız, şekersiz sakız çiğneyebilir veya bir avuç yer fıstığı yiyerek (bunların hepsinin antibakteriyel temizleme kapasiteleri vardır) dişlerinizi fırçalayıncaya kadar ağzınızın içini koruyabilirsiniz.

Gebede meme de değişiklikler

Mutlak bir zorunluluk olmamakla birlikte memelerdeki değişiklikler gebeliğin önde gelen berlirtilerinden biridir. Memelerinizin giderek büyümesi ve duyarlaşması östrojen ve progesteron salınımındaki artışa bağlıdır. ( Bu mekanizma, âdet öncesi dönemde memelerimde değişikler hisseden kadınlarda da aynıdır. Tek farkı, gebelik döneminde bu mekanizma daha yoğun olarak işler). Memelerdeki bu değişiklikler nedensiz yere olmamaktadır. Memelerimiz bebeğinizi emzirmeniz için hazırlanmaktadır. İkinci ya da daha sonraki gebeliklerde memelerimizde aynı oranda değişiklikler olmazsa endişelenmeniz yersizdir. Bu sık görülen bir durumdur, ancak sütünüzün daha az geleceği anlamına gelmemektedir.


Memelerimizdeki büyümeye ek olarak başka değişiklikler de olacaktır. "Areola", (meme ucunun etrafındaki koyu renkli bölge) daha da koyulaşacak , genişleyecek ve üzerinde koyu renkli pütürler oluşacaktır. Areoladaki bu koyulaşma doğum sonrasında azalır ancak tam olarak kaybolmaz. Areola üzerindeki küçük pütürler yağ (ter) bzleridir ve doğum sonrasında eski durumlarına dönerler. Meme üzerinde âdeta renkli bir harita oluşturan derialtındaki toplardamarlar (ki açık tenli kadınlarda çok daha belirgin biçimde görülürler) her türlü besin ve sıvının anneden bebeğe gitti bir taşınma sistemin göstergesi niteliğindedir. Bu durum doğum sonrasında ya da emzirme döneminin sonrasında normale döner.

Alışmakta güçlük çekeceğiniz bir başka değişiklikte de memelerimizde ki duyarlılık ve acı olacaktır. Memeleriniz her ne kadar gittikçe büyüyecek ve neredeyse üç katına yaklaşan büyüklüğe erişecekse de dokunmaya karşı duyarlılıkları 3. yada 4. ayın sonrasında ortadan kalkacaktır. Doğum sonrasında memelerde sarkma olup olmaması en azından kısmen de olsa size bağlıdır. Çünkü her ne kadar genetik özellikler rol oynuyorsa da, doğum sonrasında memelerin sarkması gebelikten değil, gebelik boyunca memelere yeterli destek sağlanmamasından kaynaklanmaktadır. Bu nedenle memeleriniz şu anda ne kadar formda olurlarsa olsunlar, geleceği düşünerek mutlaka iyi destekli bir sütyen kullanın memeleriniz çok iri ya da sarkmaya eğilimliyse geceleri bile sütyen takmanız uygun olacaktır.

Gebeliğin ilk dönemlerinde memeleriniz büyür ve aniden eski ölçülerine inerse (özellikle de diğer gebelik belirtileri de ortadan kalkmışsa) mutlaka hekiminize başvurunuz.

Gebelik sırasında memelerinin büyümesini bekleyen küçük memeli kadınlar, ikinci ya da üçüncü gebeliklerinde hayal kırıklığına uğrarlar. İlk gebeliklerinde irileşen memeleri sonraki gebeliklerinde aynı şekilde irileşmeyebilir. Bunun nedeni ilk gebelik döneminde memelerde oluşan değişiklikler nedeniyle sonraki gebeliklerde memelerde aynı ölçüde bir değişikliğe gereksinim olmaması ve memelerin gebelik hormonlarına ilk gebelikte verdikleri oranda tepki vermemeleridir. Bu kadınların memeleri gebelik süresince ya yavaş büyürler ya da doğum sonrası emzirme başlayana kadar boyutlarını korurlar.

__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim..
Alıntı ile Cevapla
 

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147