Alıntı:
tuki71 Nickli Üyeden Alıntı
Ölüm korkusu, yani tanatofobinin en büyük ironisi, sizi yaşamaktan alıkoyabilmesidir. Kaybetmekten korktuğunuz hayatı yaşarken yaşamaz hale getirir adeta. Benliğinizi ve davranış biçimlerinizi tanımlayan şey korku olduğunda artık ya her şeye karşı savunmaya geçer ya da her şeyden kaçmaya başlarsınız. Çoğu zaman çevrenizdekilere karşı ya hırçınlaşır ya da umarsızlaşır, fakat bunu onları incitene, hatta kaybedene kadar fark etmezsiniz. Fırsatları bile tehdit olarak değerlendirmeye başlar, hayatın açtığı kapıları, sunduğu lezzetleri itersiniz.
Uzun lafın kısası, ölüm korkusu nedeniyle, kaybetmekten korktuğunuz yaşamı hâlâ sizinken yaşayamaz hale gelmek mümkündür. Bu bakımdan değerlendirildiğinde doğru çözüme doğru şekilde ulaşmak adına psikolog destekli bir terapi süreci en sağlıklı yaklaşım olacaktır. Diğer yandan herhangi sebepten ötürü psikoloğa gidemiyorsanız, online psikolog çözümleri sizin için uygun olabilir.
Bazı girdaplardan kendi kendimizi çıkarmamız mümkün olmaz. Bu durumda çözüm, yardım aramakla başlayacaktır. Kaygı bozuklukları ve daha fazla konu hakkında içeriğe blog sayfamızdan ulaşabilirsiniz.
Sağlıklı, huzurlu günler dileriz.
Paylaşmak Güzeldir
|
ne derece doğrudur bilmiyorum ama benim inancım şu yönde ,
bizler (insanoglu) dogumda ruhunda var olduğu , ölümde ruhunda yok olduğu ,aslı et kemik olan varlıklar değiliz.
tam tersine , hataları, olumsuzlukları ve acıları da içeren , zaman zaman zorlanabileceğimiz ama sonunda akıllanarak çıkacağımız , ya manevi olarak yükselebileceğimiz yada üstesinden galemeyip manevi olarak dahada aşağılara düşeceğimiz , fiziki dunya alemini tecrübe etmek üzere burada olan ruhlarız.