bu konu başlığındaki durumu yaşadığını düşünen bir çoğumuzun bu noktaya gelme macerası şu şekilde olabilir.
kısmetsizlikler , musibetler, rızk ,iş,, aile düzeni kayıplarının belli bir dönem başa gelip sonradan herşey normale dönüp yaşananlar kötü bir anı olarak kalsa , kimse durduk yerde Allah c.c ın kendi ile hükmünün olumsuz olduğu yargısına kapılmaz.
Hayat bu olur der , hayat inişli çıkışlıdır der, iyi günde olur kötü günde der , günahlarını sorgular tovbe eder ve Allah a dua ederek bağışlanma diler tekrar huzur mutluluk ister , en azından bu sitedeki insanlar buyuk oranda bu yolu tercih edecektir.
Fakat bu kısmetsizlikler , kayıpların sürekli hale gelmesi , ve bu geçici olsa kimseye dokunmayacak olan şansız , bereketsiz dönemin fazlasıyla uzaması (8-9 yıl ) ve hayatımızın normalini iyi günlerin değil kötü, üzüntülü sıkıntılı günlerden ibaret hale gelmesi durumunda , tüm düşünceler , gelecekten beklentiler ve hatta Allah ın şahsımıza dair hükmüyle ilgili düşünceler negatife dönüyor.
Artık geleceğe umutla bakmak bir yana gelecekten korkmak beynimizin ve ruhumuzun bir refleksi haline geliyor . Ve bunun aslında çok mantıklı bir sebebi var.
İşler hepten terse dönmüşken , hayatın akışı iyiye gitmiyorken , bu gidişe ruhen direnç göstererek , herşeyin iyi olacağına inanmak, bunun için çaba göstermek ( bizim durumumuzda bu sürekli dua ile Allah tan istemek olarak düşünelim) insanda ilk anda bir ferahlama ve büyük bir umut ve beklenti yaratır.
Bu beklentinin içinde olduğunuz dönemde olmasından korktugunuz kısmetsizliklerin dolu dizgin olmaya devam ettiğini gördüğünüzdeki hissedilen hüzün ve hayal kırıklığını, düşmanım için bile dilemezdim.
Özetle, burada bu hayal kırıklığını yaşayan insanların , şekil olarak kötümser, negatif yargıları varya , site sakinlerinin o pekde hoş karşılamadığı , değiştirmesini öğütlediği negatiflik , bianda kısa bir sürede birkaç olumsuz olay sonrası oluşmamıştır. uzun bir sürecin ve sabrın sonundaki feryattır diye düşünüyorum.
|