Alıntı:
Denizz Nickli Üyeden Alıntı
Namazdan sonra oturdum günlük zikrettiğim esmaları zikrediyordum. Sıra şu güzel Esma’ya geldi:
Ya Kebiyru entellahüllezi la tehte-dil uquli Li vasfi azameti.
Sonra birdenbire durdum. Bu sitede hocalarımızdan öğrendiğime göre “El- Kebir” esması var olan sıkıntıyı da çoğaltırdı. Bu Esma’nın açığa çıkardığı bir özellikti çoğaltmak. Sonra düşündüm, ben en son neyden şikayet etmiştim kendi kendime? Neyi takmıştım kafama? Çoğalacak tüm ihtimalleri irdeledim. Daha 10 dakika önce, yok efendim akrabalar gıybetimi yapıyorlar mıdır? Evet en son olumsuz olarak bunu düşünüyordum. Bu çoğalacak mıydı şimdi? Zikir ortamından utandım. Kalbimi kirleten bu tarz düşünceleri yok edemediğim için nefsime çok kızdım.
Zikir yaparken kalbimde ve zihnimde taşıdığım yükleri bir türlü bırakamadığıma, teslimiyetimi sıfır dünya meşgalelerine indirgeyemediğime üzüldüm de üzüldüm.
Sonra o ümitsizlikten sonra bu Esma’nın açılımında kalbimden geçen ne olsaydı da milyon kere çoğalmasını isterdim diye düşündüm. Rabbimin razı olduğu kullardan olmak dedi aklım. Şimdi bu temel bilgiyi her zikirde hatırlamak ve unutmamak için kalbime bir dipnot olarak iliştirdim. Neyin çoğalmasını isterdim? Rabbimin rızasını. Her an aklımda olmasını ve unutmamayı dilerim Rabbim’den. Ve de gafletten uzak olmayı dilerim.
|
MasaAllah. Ne güzel düşünmüşsünüz bizler şunu okudum musallat mi kaptim diye düşünürken ne güzel bir örnek. Allah böyle örnekleri cogaltir insaAllah.