Toplumda özellikle horlayan insanların eşlerinin, aynı evde yaşayan insanların ne kadar rahatsız olduğunu sık sık duyarız.



Horlama kısaca rahatsız uyumanın bir ifadesi olup, horlayan insanların bir kulak burun boğaz muayenesinden geçmesi önerilir.



Horlamanın bizzat kendisi hastayı uykusundan uyaracak kadar rahatsızlık verdiği gibi altta yatan daha ciddi problemlere de işaret etmesi yönünden önemlidir.



Horlama; yumuşak damağın bir parçası olan küçük dilin (Uvula) uyku esnasında aşırı hareketiyle ortaya çıkar. Derece, derece olabilir. Bazen aşırı horlayan insanların uykularında kısa süreli nefessiz kaldıkları da olur. Bu durum gözleyenleri korkuttuğu gibi, hastayı da ciddi kalp ve solunum bozukluklarına sokar.



10 sn'dan daha uzun süren nefessiz kalma periyotlarına apne denir ve bunun 7 saatlik bir uykuda 30' dan fazla olması ya da saatte 5'ten fazla olması "Ostrüktif Uyku Apne Sendromu" denilen bir rahatsızlığın belirtisidir. Bu hastalığı olanlarda; gündüz uykuya aşırı meyil, sabah baş ağrıları, horlama, üretkenlikte azalma, yorgunluk ve depresyon sık olur.



İleri dönemde bu hastalarda entellektüel kapasitede azalma, cinsel güçsüzlük, kalp ritm bozuklukları oluşur. Bir kısım hastaların kısa sürede aşırı kilo alımına bağlı olarak bu rahatsızlıkların ortaya çıktığı gözlenir. Bu hastaların hepsinde üst solunum Yollarında uyku esnasında ortaya çıkan bir anatomik darlık söz konusudur. Bu darlık, sırasıyla burun, geniz, boğaz seviyesinde olabilir.



Bu hastaların tedavisine yaklaşımda; önce şikayetler ayrıntılı biçimde dinlenir. Tam bir kulak, burun, boğaz muayeneleri ile tıkanıklık bölgesi tesbit edilir. Bu konuda özellikle uyku bozuklukları ile ilgilenen bölümlerin tercih edilmesinde yarar vardır. Çünkü araştırmaların derinleştirilip, uyku testlerinin yapılması gerekir ( Polysomnografi)



Tedavisinde; önce muhafazakar yaklaşımlar tercih edilir. Bunlar içinde yatarken baş pozisyonunu değiştirme alkol ve sigara alışkanlığını bırakma, zayıflama sayılabilir.



Cerrahi olarak K.B.B. hekimleri tarafından burun ameliyatları, yumuşak damak, bademcik ve farinks dokularını kapsayan ameliyatlar ve gerekirse (az uygulanmakla beraber) yüz kemikleri ve çene kemiğini ilgilendiren plastik ameliyatlar yapılır.