Zavallılığını bilmeyen Ahir zaman müslümanları..
Biri Çıkıyor, Şeriatın Zâhirine Tâbi Olup, Bâtınını ise Hakîkâtte Önemsemediği İçin En Hafif Tâbiriyle “Bilemeyiz” Diyerek Reddediyor.
Biri Çıkıyor, Zâhir Bâtın Her Nâkle Gereken Değeri Veriyor Ama Havsalası Kifâyet Etmediği İçin En Azından Görmezden Gelip Yok Sayıyor.
Biri Çıkıyor, Direkt Lâfızcı Bir Meâlperest Olduğu İçin “Hangi Âyette Geçiyor” Diyor.
Biri Çıkıyor, Âyet ve Hadîslere Gereken Değeri Veriyor Lâkin Yine Havsalası Kifâyet Etmediği İçin Bâtın Ulemâsını, Hâliyle Beyânlarını da Reddediyor veyâ En Azından Kesin Bir İnançla Kabûl ve Tasdik Etmiyor, Yani Edemiyor, Nefsi İzin Vermiyor Çünkü!
Biri Çıkıyor, Dört Delili de Kabûl ve Tasdik Ediyor ve Meâlperest Falân da Değil Lâkin Bu da “Hiç Okumadım” veyâ “Çok İlginç (İnanmamak Daha Akıllıca)” Gibilerinden Kendince Güyâ Nâzik Bir Üslûpla İtirâz Ediyor
Şimdi, Bu Beş Kişiye ve Aslî Manâda ise Her Mistır veyâ Misis Muhalefete Birer Cevap Verelim.
Elbette Şeriatın Zâhirine Tâbi Olacak Ama Bâtının Önemini Reddetmeyip, Bâtın Âlimlerinin Beyânlarını da Ciddiye Alacağız. Yani “Biz Bilmeyiz Allah Bilir” Tadında Laflar Edip de, Güyâ Hakkı Konuşuyormuş Gibi Yapıp da, Bâtın Ehlini ve İlmini Hasıraltı Etmeyeceğiz!
Lâfızcı ve Meâlperest Takımı ise Zaten Akıllara Zarar. Zirâ Bunların “Hangi Âyette Geçiyor” Sorusuna Cevap Verecek Olsanız Dahi, Yani Ola ki Direkt Kur’an’da Zikredilen Bir Mesele Olsun da, İlgili Âyeti Kendilerine Bildirin; Lâfızcı Oldukları İçin, Âyet-i Kerîmeye Meâlen Manâ Verdikleri, Verdikleri Manâyı da Kısa Akıllarına ve Olmayan İlimlerine Dayanarak Verdikleri ve de Bunu Doğru, Ehlinin Tefsîrlerini Uydurma Kaydırma Diye Addettikleri İçin, Zaten Ehlinin Vermiş Olduğu Manâ ve Hakîki Tefsîrlere Tenezzül Etmeyeceklerdir. Bu Sebeple Bunlarla Konuşacak Bir Şey Zaten Olamaz, Yoktur da!
Âyet ve Hadîslerin Hakîkât Ehlince Verilen Manâlarını Havsalası Yetmediği İçin Reddeden Kimselere de Diyecek Söz Olamaz. Zirâ Sakat Akıllarının (Esâsen Nefislerinin) Esiri Olmuş ve Kendi Şahsî Akıllarının Almadığını Reddetmeye Programlanmış Robottan Farksızdırlar ve Robottan da Öte Bildiğiniz Korkuluğa Benzemektedirler. Bunlara Ne Derseniz Deyin, Akıllarının Aldığı Hak, Gerisi Kuyruklu Yalandır?! İyi de, Âlemin Akıllısı Sen misin ki Aklının Aldığına “He” Almadığına “Hâ” Diyeceğiz?
“Hiç Okumadım” veyâ “İnanılmaz” Yani “İnanılmaz” Derken Aslen İnanmadığını İfâde Eden Kimselere de Demeli ki, Daha Önce Hiç Okumadı isen Benim Suçum Ne? Sen Okumak İstedin ve Peşine Düşüp Öğrenmek İçin Eserleri Temin Ettin, Emek ve Mesai Harcadın da Öğrenemedin mi, Yoksa Kitabı Eline Aldın ve Tam Okuyacaktın da Gelip Kitabı Elinden mi Aldım? Bana Ne Kardeşim Daha Önce Okumadıysan? Hem İlle Okudukların Hak, Gerisi Nahak mı Olmak Zorunda? Daha Önce Okumadıysan Şimdi Okudun İşte! Alıp Koysana Heybene Artistlik Yapacağına, Öyle Değil mi? Yine Meselâ “İnanılmaz” Diyerekten Nâzikçe “İnanmıyorum” Diyenlerin de Problemi Aslında Farklı Değil. Yani Bunlar ya Senden Benden Önce Okumuş Olacak ki Aracı Olduğun Bilgiye Muhalefet Etmeyecek ya da Aklı Alacak ki Muhalefet Etmeyecek. Hakîkâten Komikler Ama Farkında Değiller; Birçok Şeyin Farkında Olmadıkları Gibi!
Kardeşim! Âhir Zamandayız, Kocakarı Gibi İnanmamızın Hayrımıza Olacağı ve Bu Kayıtsız Şartsız İnanmaya En Çok İhtiyaç Duyacağımız Zamanda Yaşıyoruz. İnanmamız Durumunda Hiçbir Zararını Görmeyeceğimiz ve Reddetmemiz Durumunda ise Direkt Olmasa da Endirekt Olarak Pek Çok Zarara Düşebileceğimiz Meseleleri Ret ve İnkâr Etmek Akıl İşi Değildir ve Bu Sebeple Müslüman İşi de Değildir.
Nerede O Allah İçin, Allah Aşkı İçin Aklı Alsa da Almasa da, Evvelce Okumuş Olsa da Olmasa da Hiçbir Hususta Ret ve İtirâz İleri Sürmeksizin, Kayıtsız Şartsız Teslim Olan İçten, Saf ve Samimi Müslümanlar?
Neden Benim veyâ Bir Başkasının Aklı Aldı da Senin Almadı veyâ Neden Benim veyâ Bir Başkasının Aklımız Alsın Almasın Biz Teslim Olduk da Sen Olamadın, Bunu Sorgulasana! Yine Niye Ben veyâ Başkası Evvelce Okumamış Olsak da Bıdı Bıdı Yapmadan, Bakışımızda veyâ Sesimizin Tonunda Herhângi Bir Değişme Olmadan Teslim Olduk da Şu Güne Kadar Okuyup Öğrenmemiş Olduğumuz Bir Meseleye, Niye Sen Olamadın Bir Türlü, Az Biraz Bunu Sorgulasana Hele Bak Bakalım Sorunun Aslı Astarı Neymiş Diye?
Sonra Bunları Dile Getirdiğin Zaman, Yine de Akıllanmıyorlar Biliyor musunuz? Akıllanmak Şöyle Dursun, Ne Yapıyorlar; “Elbette Kaynak Önemli” veyâ “Allah Kur’an’da Aklınızı Hiç mi Kullanmazsınız Diyor” Falân Filân Fulun Diye Muhalefete Tam Gaz Devam! Yani Fren de Yok Elindeki Adamda, Çözümsüz Vakalar Aslında Dokunmamak ve Kendilerini Acılarıyla Baş Başa Bırakmak Gerek Ama Rahat da Duramıyorlar.
Kardeşim, Aklını Başına Topla! Aklın Alıyor Diye İnanır veyâ Aklın Almıyor Diye Reddedersen Aklına Tapmış Olursun, ANLA! Evvelce Okumadın Diye Yeni Gördüğün Yeni İşittiğin Bilgiden Yüz Çeviriyorsan, Tâ İlk Okuyup Öğrenmeye Başladığın Güne Git ve O Gün İtibârıyla Başla Her Yeni Bilgiden Yüz Çevirmeye! Yanı Sıra İşlerin Zâhirini Öğren ve Şeriatın Zâhire Göre Amel Et Lâkin Bâtınını ve Bâtını ile Birlikte Esâsen Bâtın Ulemâsını Yok Sayma!
Allah Aşkı İçin Dinleyin Hele!
Farz-ı Misâl Bursevî Hazretleri Olsun, Bistâmî Hazretleri Olsun, Sevrî Hazretleri Olsun, Sekatî, Şa’rânî, Süyûti, Erzurumî, Acîbe, Beydavî, Nişâncızâde, Kazvinî, Gazâlî, Rabbânî, Semerkandî, Taberî, Gümüşhânevî, Pezdevî, Birgivî, Demirî, Geylâni, Rufaî, İsfahânî, Arabî, Mâtüridî, Heytemî, Hirevî, Kastalânî, Taşköprülüzâde, Nakşibendî, Rebhâmî, Alizâde, Kadızâde, Rumî, Râzî, Ayıntabî, Münzirî ve Daha da Sayamayacağım Kadar, Yüzlerce, Yüz Binlerce Mübârek Zât Bir Şeye VAR Diyecek ve Süper Sivri Zekâlının Biri de Çıkıp YOK Diyecek?! Allah’a Yeminler Olsun, Hani Gâvurca Bir Laf Var Yâ “Trajikomik” Diye, Aynen de Öyle İşte! Değil Bunca Mübâreği Ulemâyı Evliyâyı Velî ve Allah Dostunu, Bunlardan Tek, Yalnız Bir Tek Tanesinin Var Dediğine Yok Demeyi Bile Ar Sayar, Hattâ Ateşe Düşmek Gibi Bilirim! Sen Kim Oluyorsun ve Kimlerle Boy Ölçüşüyorsun?!
Yazık Yazık, Yazık Sana! Haberin Yok ve Zoruna da Gidecek Belki Ama Söylemez isek Sözümüzü Tamamlamamış, Vâzifemizi Yapmamış Oluruz. Açık ve Net; ÇİĞNEYİP ÇİĞNEYİP TÜKÜRMÜŞLER SENİ!
|