Fani oluşumla baş edemiyorum!
Ruhum, bu eskiyen ve gün be gün eksilen bedenin içinde cinnetlerde...
Fâni oluşumla baş edemiyorum!
Bir gül goncasının renk renk neşesine aldanmış, solup gidişinde oturup ağlamışım her mevsim...
Fâni oluşumla baş edemiyorum!
Çocukluğumdan kalan hatıralar, sokaklar ve bulutların rengi birer birer silindikçe hafızamdan, sevilenler yol hazırlığındayken alelacele, tanımsız bir boşluğa savruluyor yumruklarım...
Fâni oluşumla baş edemiyorum!
Evrenin uçsuz bucaksızlığında toz zerresi kadar bile olmayan bir gezegende yaşıyor olduğum gerçeğiyle baş edemiyorum...
Fâni oluşumla baş edemiyorum!
Geçip gidecek, konup göçecek, hiç bir şeye dur diyemeyecek oluşumla baş edemiyorum...
Acizliğimle baş edemiyorum!
Bir bebek ne kadar acizse kundaklara sarılıyken, ne kadar muhtaçsa, ne kadar dilsiz, ne kadar habersizse olup bitenlerden, ben daha aciz, daha dilsiz, daha habersizim...
İtiraf ediyorum Allah'ım; baş edemiyorum!
Hafiflet gönlümün yüklerini!
Belki bir düş, belki bir işaret, belki bir ürperti katından, belki bir sükunet telaşlarıma, belki başka bir şey...
Sen bilirsin Allah'ım, ben bilmem!
Fâni olan benim, Bâki Sen!
|