Kafatasinin icinde hemen hemen herseyin bir sağı ve solu var ama beyninin tam ortasinda kucucuk bir parca var, hormonlarin uretildigi, aldigin kararlarin hammaddelerinin kimyasal olarak olusturuldugu merkez burasi, EPIFIZ BEZI... Ayni bir goz gibi dizayn edilmis, retinasi sayesinde isigi algilayan bir yapisi var. Çam kozalagina benzeyen kucucuk bir organ. Rene Descartes'in RUHUN KOLTUGU adini verdigi bu organ bizim ucuncu gozumuz. Gozunu kapattiginda dusundugun seyi gorsellestirmeni, aklinla gormeni saglayan sey, bu parcanin goze benzer yapisidir.

Hayal kurmani saglar. Beyinde baska hicbir organ epifiz bezine benzemez. Vucut tamamen karanlikta uyurken dahi, eger ayak topuguna gunes isigi degerse, epifiz bezin bunu algilar ve melatonin salgilamayi keser.
Bu parca buyuklugune oranla en fazla kan basincinin oldugu yerdir, yani enerjinin en yuksek oldugu yer.
1997'de Jennifer Anne Luke kullanilan sodyum florur'un epifiz bezini kireclendirdigini ispatladi.

Ictihin asitli iceceklerde, yedigin paketlenmis gidalarda ve bugun ozellikle Amerika'da siselenmis icme sularina dahi florur konulmaktadir. Hatta yeni dogan cocuklara disleri guclensin diye florur hapi vermeye basladilar ki Avrupa dis hekimleri odasi'nin yaptigi resmi aciklamaya gore florur'un dise bir katkisi yok, tam tersi ciddi bir zehirdir.

Vucuda alinan florur epifiz bezini kireclendirir. Bu kireclenmenin yan etkisi olarak, zor uyuma, gece 2 ila 5 arasinda, aslinda melatonin seviyesinin en yuksek salgilanmasi gereken zamanda uyanma gorulur.

Bu yuzden depresyona girer insan. Ama kireclenmis bir epifiz bezi insani sadece depresyona suruklemez daha buyuk bir etki yapar, kisi karar vermekte zorlanan birine donusur ve YONETILEBILIR OLUR... Kendisi dusunup karar veren degil dinledigini uygulayan bir organizmaya donusur.

II. Dunya savasinda Almanlar toplama kamplarina koyduklari insanlara florur verdikleri icin toplama kamplarindaki milyonlarca insani olduresiye yonetebilmislerdir. Kimse ayaklanmamis, hatta itiraz bile edememislerdir.

Bugun ulkemizde de cesme sularinda florur bulunmaktadir.

Her duygu hissettiginde epifiz bezi titresir ve kireclenen bir epifiz bezi titresmez, duygu uretemez hale gelir.

Boslukta hissiz ya da tek duyguya takili kalmis, duygu kisiri bir organizmaya donusur.
Duygu uretemeyince huzursuzluk hissi benliginize sadece sahip olduklarindan keyif alir hale gelirsin. Çunku geri kalan hicbir sey seni harekete geciremez, ruhun kireclenmistir.