Devilll Nickli Üyeden Alıntı

Bu gerçektir tir keserek anlatıyorum
Adam çok zengin ama kısa süre içerisinde batar fabrikaları muhurlenir icralık hacizlik duruma düşer dolar kuru ile iş yapan. Bir adam yurt dışı yani
Vel hasıl bir anda 5 parasis kalır hocasına gider durumu anlatır bana birseyler öğret hocasına o işler sıkıntı sen Allaha dua et o senin rizkini verir der ve gönderir adam bu sefer kendi araştırmaya başlar zahmetli ama ürkütücü olmayan davet bulur başlar 15 gün sonunda emeline ulaşamaz sebeb halvet riyazet gevşeklik gostermesi insan ciddi olmalı adam bıkmaz 15 gün daha yapar ve bu sefer basarir aynı daveti yine yapar başarılı olur ama bir daha yapma dercesine bakışlar atar adama adam anlar 1 davet bir kere ölur adam daha büyük şeyler arar 40 günlük davet bulur bu cinlerin meliki olan bir kişidir yanlış olmasın 17 veya 21 günden sonra zuhuratlar başlamış duvarın orda cinlerin farklı şeyler yaptığını bazı günlerde hepsinin etrafına toplanim adamı dinlediğini adam istifini hiç bozmamis hiç konuşmamış okumuş okumus her gün farklı entrikalar 40 gün gece olunca okuma bitti adam kendi kendine acaba olmadimi diye sitem etti aradan 1 kaç dakika sonra bulunduğu yer sallanmaya başladı ve adam etrafı kontrol ediyor her yer sallanıyor ama düşen bir şey yok adam yere oturunca duvar yarıldı manevi yarık içeri beyaz ışık oldu adamın tam karşısına geçti ve adama baktı adam donúk gözlerle 2 dk birsey diyemedi cin selam verdi bizi sen çağırdın sebebi nedir adam kekeliye keke liye olayı anlatır ama kalbi o biçim bu hayvan veya insan değil her insanın goremicegi bir varlık birde düşünsene tam karşında burun buruna her tarafi killi neyse adam derdini anlatır he bazı davetlere yok 1000 altın yok 10 bin altın gibi deyil adamın istediği rakam hayal dahi edilmez neyse cin tamam der gider ulan bunlar gitti ama birsey verm3di der içinden bir bakar yerde bir küçük bir tas adam anlam veremez uykuya dalar ilk davet yaptığı mübarek rüyasına girer o taşı sakla o taş altından daha değerlidir der ve adam uyanır karşısında cini görür o taşı sakla dostluğumuzu kazan ölene kadar der adam benim borcum.var harcım.var der cin tamam der o taşı bir araziye göm bi süre bekle sonra kazdigin yeri geri aç istediğin ordadir der adam anlam veremez ulan taşı koycam okadar altın nasil toprak içine girecek der bildiğim kadarıyla gökte yerde ve toprak altında yasaya bilen cinler mevcut neyse adam taşı gömer bir süre sonra kazdığı yeri açar sandık içi altın istediğini elde eder borçlarını öder geri hayatına devam eder 1 sene sonra bazı olaylar olur ve adam tekrar batar ama hiç borcsuz sekilde kalir artik borcu yoktur adam bazen düşünüyor ben bunu nasıl yaptım diye ... vesselam anlattığım hikayeler uydurma veya hayal ürünü değildir