Alıntı:
ata103 Nickli Üyeden Alıntı
Hanefî mezhebine mensup büyük alimlerden İbn Ebi’l-İzz (rh) şöyle demiştir:
“Kişinin, Allah’tan başkasını, duasının kabulüne sebep kılması ve onunla tevessülde bulunması caiz değildir. O böyle dua ederek şöyle demek ister, “Falanca senin salih kullarından olduğu için duamı kabul eyle.” Onun Allah’ın salih kulu olmasıyla berikinin duası arasında ne ilgi, ne bağlantı olabilir? Bu, duada taşkınlıktır. Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:
“Rabbinize için için ve yalvararak dua edin. O, taşkınlık yapanları gerçekten sevmez.” (A’râf, 7/55)
Bu ve benzeri dualar, sonradan uydurulmuş dualardandır. Böylesi ne Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemden, ne sahabeden, ne tabiînden, ne de imamların birinden aktarılmıştır. Allah onların hepsinden razı olsun. Bu, ancak cahillerin ve bazı tarikatçıların yazdığı tılsımlarda bulunur.” (Ali b. Ali b. Muhammed b. Ebi’l-İzz ed-Dimaşkî, Şerhül Akîdetit Tahâviyye, Beyrut basım/1988, cilt: 1, sayfa. 295
|
diğer yazıda bahsettiğimi yapıyorsun yine her alimin dediğiyle amel edilmez ve büyük alimler den miaslen
hz ömer ve hz ali senin daha rahat anlaman için diyorum islami konulrada sertçe tartışırdı fikir ayrılıkları yaşarlardı bazen ne oluyor ali mi ömermi cehenemlik? yada sahi hhadislerliyle ünlü buhari tirmizi ve diğerr alimlerde fikir birliğine vramıa biliyorlar bunları kaflarında sorun varmı demek şimdi doğru bir üslüp mu ?
yani burda ben sen :
bidata giriyorsunuz haramdır demen ve sen insanların bu görüşüne hep ahlaken hemde delilerinle zarar veriyorsun dilin keskin olursa vebal aldığıda keskin bir bıçak gelir yumuşak olursa kılıçda kıl gibi yumuşak gelir benim düşüncem dediklerini bu yüzden dikkatli seç diyorum