Musluğu açıp, kombiden sıcak suyun gelmesini bekliyorum. Sıcak su bana ulaşana kadar boşa akan su miktarı, su sıkıntısı çeken afrikalı bir kadının hergün bir kaç kilometre öteden omuzunda taşıdığı su miktarı kadar neredeyse.

Modern hayatın sağladığı her konfor israf etme katsayımızı da artırmış durumda.

Çocukluğumda banyo sobasında ya da soba üstündeki 'güğümde' ısınmış suyla banyo yaparken, ısıtılan suyun tek damlası dahi boşa gitmezdi.

Zahmet vardı ama israf yoktu.
Zahmet vardı ama rahmet çoktu.

Kolay gelen herşey israfı da, umursamazlığı da beraberinde getiriyor artık...

"Evinizin önünden akan bir nehirden de abdest alsanız, israf etmeyin" buyuran Peygamber'imizin ﷺ sözüne kulak asmıyor olmamız ne garip!